Yapay Zeka Tarafından Üretilen Hayvanlar Bizi Doğadan Uzaklaştırıyor!
atmos.earth
Bu Makalede Neler Öğreneceksiniz?
- Yapay zeka sosyal medyada gerçekçi ama sahte yaban hayatı görselleri ve videoları üreterek hayvanların davranışları ve ekosistemleri hakkında yanlış algılar yaratabiliyor.
- Bu tür yapay zeka içerikleri, hayvanların korunmasına zarar verebilir ve insanların doğaya olan ilgisini azaltabilir; bu yüzden içeriklerin yapay zeka tarafından üretildiğinin açıkça belirtilmesi gerekiyor.
- Uzmanlar, sosyal medyada yapay zeka görsellerine şüpheyle yaklaşılması ve güvenilir kaynaklardan gerçek bilgiler edinilmesinin önemini vurgulamaktadır.
Sosyal medya akışı çoğunlukla yapay zeka tarafından oluşturulan görsellerle dolu. Bir videoda, bir Sinek kuşu çifti bir gülün içinde yağmurdan korunurken gösteriliyor; bir diğerinde ise bir kutup ayısı yavrusu buzlu okyanustan “kurtarılıyor” ve kurtarıcılarına şakacı ve minnettar bir şekilde davranıyor. Yapay zeka; büyük, siyah, sevimli gözleri olan semender benzeri “amfiblet” yaratıklar da dahil olmak üzere, tamamen yeni hayvanlar bile üretiyor.
Yapay zeka tarafından üretilen içerikler giderek daha kolay, daha hızlı ve daha ucuz hale geliyor. OpenAI'ın Sora, Google'ın Gemini veya Meta'nın video oluşturucusu gibi araçlarla içerik oluşturucular, kelime komutlarıyla vahşi yaşam görselleri ve videoları hazırlayıp bunları sosyal medyada toplu olarak paylaşabiliyor ve bazı gönderiler milyonlarca beğeni topluyor. Bu görseller genellikle şaşırtıcı düzeyde ayrıntı ve gerçekçilik içeriyor, öyle ki yorum yapan birçok kullanıcı görsellerin sahte olduğunu fark etmiyor gibi görünüyor. Gerçekte, çiçeklerin içinde sinek kuşu yuvaları yok, kutup ayılarının doğal ortamlarından "kurtarılmaya" ihtiyacı yok ve "amfiblet" diye bir şey de mevcut değil.
Bu durum, bu tür tasvirleri yeni ve potansiyel olarak tehlikeli bir yanlış bilgi türü olarak gören bazı uzmanları endişelendiriyor. Yaban hayatıyla ilgili sahte haberler, örneğin seçim sonuçlarını etkileyebilecek politikacıların derin sahte videolarıyla karşılaştırıldığında nispeten zararsız görünse de bilim insanları hayvanların yanlış tasvirlerinin insanlar ve yaban hayatıyla ilişkileri üzerinde geniş kapsamlı etkileri olabileceğini ve yapay zeka içeriklerini açıkça etiketlemek için daha fazla çalışma yapılması gerektiğini söylüyor. Aksi takdirde, bu tür görüntüler, Batı'daki birçok kentsel toplumunun vahşi hayvanlar ve yaşam alanları, davranışları ve ihtiyaçları hakkındaki zaten zayıf olan anlayışını daha da kötüleştirebilir. En kötü ihtimalle, bu yanlış tasvirler hayvanların korunmasına zarar verebilir, onlarla etkileşim biçimimizi değiştirebilir ve insanların doğaya olan genel ilgisini zedeleyebilir.
Oxford Üniversitesinde etno-ornitoloji uzmanı olan Andrew Gosler, konuyla ilgili şöyle diyor: "Bu konuda rahatsızlık duymamızı sağlayacak pek çok iyi, nesnel neden var."
İçerik üreticilerin yapay zeka görselleri oluşturmak için birçok motivasyonu var. Bazıları, TikTok gibi uygulamaların geniş çapta izlenen videolar için ödeme yapan ''ödül programları'' aracılığıyla içerik üreticilerine maddi fayda sağlayabilecek ve daha fazla takipçi ve etkileşim elde etmelerine yardımcı olabilecek viral içerikler üretme ihtimallerinden ilham alıyor. Ancak Birleşik Krallık merkezli dijital içerik üreticisi Numan Khan, genellikle bunun yalnızca yaratıcı becerileri sergilemek, sevilen hayvanların yer aldığı sıra dışı görseller oluşturmanın keyfini çıkarmak hatta kamuoyunun bu tür videoları yapay zeka tarafından üretilmiş olduklarını tanıma yeteneğini test etmekle ilgili olduğunu söylüyor. Khan, "Videolarımı bilerek telefondan kaydedilmiş gibi gösteriyorum," diyor. Ayrıca ekliyor: "Bunu, özellikle biraz daha gerçekçi görünsün diye yapıyorum."
Yapay zeka tarafından üretilen bazı yaban hayatı videolarının, doğal dünya hakkında merak uyandırmak veya tehdit altındaki hayvan popülasyonlarını korumaya yönelik ilgiyi artırmak gibi olumlu sonuçları olabilir. Colorado Denver Üniversitesinde hayvan-insan ilişkilerini inceleyen sosyolog Jenny Vermilya, örneğin kutup ayılarını tüylü, sıcakkanlı yaratıklar olarak gösteren videoların, nesli tükenmekte olan hayvanlara karşı şefkat duygusunu artırabileceğini düşünüyor.
Hayvanların davranışlarını veya çevrelerini yanlış tanıtmak, insanların hayvanların gerçekten nereye ait olduklarını ve ekosistemleri için ne kadar önemli oldukları konusundaki anlayışlarını çarpıtabilir.
Ancak Vermilya ve diğer uzmanlar olumsuz etkiler konusunda daha fazla endişeli. Bazı araştırmalar, belirli bir türün çok sayıda görüntüsünü görmenin, çocuk oyuncakları veya reklam şeklinde bile olsa, bu hayvanların gerçekte olduklarından daha fazla sayıda oldukları izlenimi verebileceğini öne sürüyor. Bu, yapay zeka ile üretilen birçok kuş videosunda olduğu gibi, sosyal medya içeriklerinin nesli tükenmekte olan ve korunmaya acilen ihtiyaç duyan canlıların bolluk içinde yaşarken tasvir edilmesiyle bir sorun haline geliyor. Gosler, yavrularını yağmurdan korumak için kanatlarını şemsiye gibi kullanan tehdit altındaki tropikal bir kuşun gösterildiği bir videoyu hatırlıyor ve bu videonun, o tür için her şeyin yolunda olduğuna dair sıcak, bulanık bir his uyandırdığını söylüyor.
Gosler, “Bence bu muhtemelen en büyük sorunlardan biri, aslında çevresel mesajların gerçekte olduğundan daha az ciddi olduğu izlenimini veriyor," diyor. Aşırıya kaçıldığında bu durum türlerin korunmasına yönelik daha az bağış ve gönüllü çabaya yol açabilir.
Bir diğer endişe ise insanların bu tür videoların içerdiği yanlış bilgilere inanacak olması. Ölü bir Kızılgerdanı bir kova suya batırarak canlandıran bir adamın yer aldığı Facebook videosu gibi en saçma uydurmalar bile, görüntülerin gerçek olduğunu ima eden yorumlara neden oluyor. Gosler, Kızılgerdan videosunda izleyicilerin adamın nezaketini övdüğünü hatırlıyor ve şunları söylüyor: "Ölü kızılgerdanları suya batırarak canlandıramazsınız." Washington Üniversitesinde Center for an Informed Public'in kurucu ortağı olan, yanlış bilgi ve üretken yapay zeka uzmanı Jevin West'e göre, insanlar genellikle yanlış bilgileri video şeklinde gördüklerinde inanmaya daha yatkınlar. West: ''Sahte olduklarını bilseniz bile, onların gerçek olmadıkları gerçeğinden kurtulmanız zor,'' diyor.
Batı'daki birçok kentsel toplum yer alan insanlar, yaban hayatı hakkında zaten çok az şey bildikleri için daha kolay kandırılabilirler. İspanya’daki Córdoba Üniversitesindeki biyologlar José Guerrero Casado ve Tamara Murillo Jiménez, yaklaşık 1.000 kişiden oluşan İspanyol okul öncesi ve ilkokul öğrencisiyle yapılan henüz yayınlanmamış bir ankette, çocukların hayvanlar ve özellikle yerel türler hakkında şaşırtıcı derecede az bilgiye sahip olduğunu buldu. Çoğu çocuk zebraların ve kaplanların İspanya'ya özgü olmadığını veya yabani tavşanların aslında havuç yemediğini bilmiyordu. Gosler, 2021'de Oxford'daki 149 birinci sınıf biyoloji öğrencisiyle yaptığı bir ankette benzer şekilde düşük bir ekolojik bilgi buldu: Öğrencilerin sadece %55,7'si beş yerel İngiliz kuş türünün adını söyleyebildi. Gosler, "Doğadan çok kopuklar," diye yakınıyor.

Yapay zeka tarafından üretilen görüntüler, birçok yönden insanların hayvanlar hakkındaki bilgisini daha da çarpıtabilir. Örneğin Vermilya, insan benzeri davranış ve duygulara sahip hayvanları gösteren ve yapay zeka tarafından üretilen çok sayıda videodan endişe duyuyor. Antropomorfize edilmiş hayvan karakterleri içeren kitaplar okuyan çocuklar üzerinde yapılan çalışmalar, bu tür tasvirlerin hayvanlara karşı empati ve şefkati artırabilmesine rağmen, gençlerin hayvanların gerçekte olduklarından daha fazla insan benzeri olduklarına inanmalarına da yol açabileceğini gösteriyor. Vermilya, ayılar gibi hayvanları sevimli ve dost canlısı yaratıklar olarak tasvir etmenin tehlikeli olabileceği konusunda uyarıyor çünkü insanlar vahşi doğada bu tür hayvanları aramaya daha meyilli hale gelebilirler.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Vermilya, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
Rocky Dağları'nın yakınındayım ve insanların dağlara gidip vahşi hayvanlarla etkileşime girmek istemeleri ve saldırıya uğramalarının uzun bir geçmişi var.
Öte yandan, örneğin yırtıcı hayvanların insanlara veya çiftlik hayvanlarına vahşice saldırdığı ya da kötü niyetli yılanların bir kuşun yavrularını avladığı yapay zeka tarafından üretilen görüntüler, bir türe karşı gereksiz korku seviyeleri yaratabilir ve insanların, nesli tükenmekte olsa bile, belirli hayvanların korunmaya daha az layık olduğuna inanmasına yol açabilir. Eylül ayında Jiménez ile birlikte yapay zeka tarafından üretilen yaban hayatı videolarının riskleri hakkında bir makale yazan Casado şu açıklamada bulundu:
Yılanı kötü bir hayvan, şeytan olarak, yavruları ve kuşu ise iyi hayvanlar olarak yorumlarsak (o zaman) kuşu korumamız gerektiği, ancak yılanı korumamız gerekmediği sonucuna varırız.
Hayvanların davranışlarını veya ortamlarını yanlış tanıtmak, insanların hayvanların gerçekte nereye ait oldukları ve ekosistemleri için ne kadar önemli oldukları konusundaki anlayışlarını çarpıtabilir. Vermilya, "Bu, örneğin, 'Bu hayvan hakkında nasıl düşünmeliyim? Bu hayvana yardım eden kuruluşları destekliyor muyum? Bu hayvanı o ortamda ziyaret ediyor muyum? Bu hayvanı yer miyim?' gibi sorulara yol açabilir," diyor. Jiménez, Güney Amerika kemirgeni olan bir Kapibaranın küvette gösterildiği bir videonun, insanların bu hayvanları evcil hayvan olarak beslemeye olan ilgisini artırabileceğini ve bu türlerin yasa dışı ticaretini körükleyebileceğini söylüyor.
Su aygırı ve kertenkele melezleri gibi hiç var olmayan hayvanların görüntüleri, eleştirel düşünme becerileri henüz gelişmemiş çocuklar ve gençler arasında kafa karışıklığına neden olabilir. Jiménez, zamanlarının çoğunu internette ve kapalı alanlarda, doğal ortamlardan uzakta geçiren gençler için "Bu, artık gerçek bir sorun," diyor. "Telefonlarında gördükleri şeylerin gerçek olduğunu sanıyorlar."
West, insanların yapay zeka tarafından üretilen bazı görüntülerin sahte olduğunu fark etmelerinin de bir risk oluşturduğunu söylüyor çünkü bunun, nadir bir türün fotoğrafını çekmek için aylarca çalışan profesyonel yaban hayatı fotoğrafçıları veya hayvanlarla ilgili bilimsel bir keşfi belgelemek isteyen bilim insanları tarafından çekilen fotoğraf ve videolar da dahil olmak üzere, doğru tasvirlere güvenmeyi zorlaştırabileceğini söylüyor. West, “Diyelim ki gerçekten sıra dışı bir durumda bir Sinek kuşu görüntüsü çektik. İnsanlar ‘Bu deepfake’tir,’ derse ne olacak?” Uzmanlara göre bu, biyolojiye duyulan hayranlığın körelmesine bile yol açabilir.
"Bu, aşırı durumda doğaya karşı yaygın bir kayıtsızlığa yol açabilir ve yaban hayatının dikkatimize en çok ihtiyaç duyduğu bir zamanda bizi doğal dünyadan daha da uzaklaştırabilir."
Uzmanlar, çözümün bu tür içerikleri tamamen yasaklamak değil, içeriklerin açıkça yapay zeka tarafından üretilmiş olarak etiketlenmesini sağlamak olduğu konusunda hemfikir. Bu amaçla eylül ayında Avrupa Birliği, şirketlerin, Ağustos 2026'dan itibaren yapay zeka tarafından üretilmiş tüm materyalleri bu şekilde etiketlemesini gerektiren bir yasa çıkardı. TikTok, Facebook ve Instagram gibi platformlar, içerik üreticilere gönderilerini yapay zeka tarafından üretilmiş olarak etiketleme olanağı sunarken birçok içerik üreticisi gönderilerinde #ai hashtag'leri kullanıyor veya profillerinde yapay zeka tarafından üretilmiş içerik ürettiklerini açıkça belirtiyor. Geçtiğimiz yıl ise Meta, yapay zeka tarafından üretilmiş içerikleri otomatik olarak tespit edip “AI Info” etiketiyle etiketlemek için teknolojiyi kullanmaya başladı.
Ancak yapay zeka tarafından üretilen birçok video hâlâ bu tür etiketler içermiyor. Meta sözcüsü Daniel Roberts, platformlarındaki yapay zeka tarafından üretilen her gönderiyi etiketlemenin mümkün olmadığını çünkü birçok yapay zeka aracının yapay zeka tarafından üretilen materyalleri kolayca tespit etmeyi sağlayan ''sinyaller'' eklemediğini ve insanların bu tür sinyalleri kaldırmanın veya gizlemenin yollarını bulduğunu söyledi. Meta sözcüsü, "Sistemlerimizi ve bu içeriği etiketleme yeteneğimizi sürekli olarak geliştiriyoruz," dedi (TikTok'un halkla ilişkiler ekibi, yorum isteklerine yanıt vermedi).
Etiketler kullanılsa bile kolayca gözden kaçabilir. Örneğin Instagram'da, bu tür işaretleyiciler videonun sol üst köşesinde küçük "AI info" simgesi olarak görünüyor. Khan, "Instagram'ın bunu biraz daha görünür kılmak için çaba göstermesi gerektiğine katılıyorum," dedi. Ona göre, platform kullanıcıları içeriğin yapay zeka tarafından oluşturulup oluşturulmadığını belirlemek için araştırma yapmalı, videoyu doğal olmayan ayrıntılar açısından incelemeli ve videoyu yayınlayan hesabı inceleyerek başka yapay zeka tarafından oluşturulmuş içerikler yayınlayıp yayınlamadığını belirlemeli.
Konuyla ilgili daha fazla adım atılana kadar, bu tür görüntüler konusunda temkinli davranmak tek seçeneğimiz olabilir. Jiménez ve Casado, gerçekliğinden şüphe duyduğunuz bir hayvan videosu gördüğünüzde, söz konusu hayvan hakkında gerçek bilgiler edinmek için güvenilir profesyonel yaban hayatı fotoğrafçılarına, haber sitelerine, doğa belgesellerine, koruma amaçlı kâr amacı gütmeyen haber sitelerine veya bilim gazetecilerine başvurmanızı öneriyor.
West, "Bence tüketicilerin sosyal medyada gördükleri konusunda biraz daha dikkatli olması gerekiyor. Profesyonel gazetecilerin haberlerini okumak, sosyal medyada gördüğünüz her şeyden daha güvenilir," diyor.
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Atmos | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 01/12/2025 17:01:21 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/21783
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Atmos. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.