Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Tyrannosaurus rex (T. rex) Nedir? Sesi Gerçekte Nasıldı? Kolları Ne İşe Yarıyordu?

T. rex: Sürüngenlerin Tiranını Yakından Tanıyın!

12 dakika
40,206
Tyrannosaurus rex (T. rex) Nedir? Sesi Gerçekte Nasıldı? Kolları Ne İşe Yarıyordu? Frederic Wierum (Paleoartist)
Tüm Reklamları Kapat

Tyrannosaurus rex (veya kısaca T. rex), büyük bir teropod dinozor türüdür. Teropod, yani "vahşi canavar ayaklı" dinozorlar, içi boş kemik yapısı ve üç parmaklı ayaklarıyla bilinen bir dinozor grubudur. İsmi "zalim kertenkele kralı" anlamına gelen Tyrannosaurus rex ise, özellikle de Jurassic Park kitabı ve filmleri sayesinde geniş bir kitle içinde üne kavuşmuş bir dinozordur.

Diğer tyrannosauridler gibi, Tyrannosaurus da uzun, ağır bir kuyrukla dengelenmiş büyük bir kafatasına sahip, iki ayaklı bir etoburdu. Tyrannosaurus'un ön ayakları, büyük ve güçlü arka bacaklarına kıyasla oldukça kısaydı; ancak bu ön kolları, boyutlarına göre alışılmadık derecede güçlüydü. Her iki kolda da iki pençeli parmaklar vardı. Elimizdeki en eksiksiz T. rex fosili, 12.3–12.4 metre uzunluğdadır; ancak T. rex, 12.4 metreden yüksek olabilir ve kalça yüksekliği bakımından 3.66–3.96 metreye kadar uzayabilir. En modern tahminlere göre T. rex, 8.4 ila 14 metrik ton ağırlıktaydı. Diğer teropodlar boyut olarak Tyrannosaurus rex'e rakip olsalar ve hatta kimi durumda onları aşsalar da, T. rex, hala bilinen en büyük kara yırtıcıları arasındadır ve tüm kara hayvanları arasında en güçlü ısırma kuvvetine sahip olduğu tahmin edilmektedir.

Yaşadığı habitatta açık ara farkla en büyük etobur olan Tyrannosaurus rex, büyük olasılıkla hadrosaurları, ceratopsianlar ve ankylosaurlar gibi genç zırhlı otoburları ve muhtemelen sauropodları avlayan üst düzey (apeks) bir avcıydı. Bazı uzmanlar, dinozorun başlangıçta bir "çöpçü tür" olduğunu ileri sürdüler; yani diğerlerinin avladığı avları yiyordu. Tyrannosaurus'un bir apeks avcı mı yoksa tamamen bir çöpçü mü olduğu sorusu paleontolojideki en uzun tartışmalardan biriydi; ancak bugün çoğu paleontolog, Tyrannosaurus'un hem aktif bir avcı hem de çöpçü olduğunu kabul etmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Aslında T. rex, jeolojik ve evrimsel açıdan çok kısa bir süreliğine, günümüzden 68 ilâ 66 milyon yıl öncesinde, yaklaşık 1-2 milyon yıl kadar bir süreyle var olmuştur. Ancak günümüzün Kuzey Amerika kıtasının batısına karşılık gelen, o dönemde Laramidia olarak bilinen bir ada-kıta üzerinde, diğer bütün teropodlardan çok daha geniş bir yayılıma eriştiği için (ve Kretase-Paleojen yok oluşundan önce var olan, kuş-olmayan dinozorların sonuncusu - ve tyrannosoidlerin de sonuncusu olması nedeniyle), paleontolojik anlamda da önemli bir türdür.

Kuzey Amerika'nın oluşumundan önce var olan Laramidia ve Appalachia kıtaları.
Kuzey Amerika'nın oluşumundan önce var olan Laramidia ve Appalachia kıtaları.
Wikipedia

Günümüzde türe ait, nasıl saydığınıza bağlı olarak 32 ilâ 50 arasında değişen sayıda bireyin fosili bulunmuştur. Bu, tüm T. rex popülasyonunun 80 milyonda biri kadarına karşılık gelmektedir.

Tyrannosaurus rex fosilleri arasında neredeyse tam olan bazı örnekler de bulunmaktadır. Bu örneklerden en az 1 tanesinde yumuşak doku ve proteinler de keşfedilmiştir. Fosil materyalinin bolluğu, T. rex'in yaşam öyküsü ve biyomekaniği de dahil olmak üzere dinozor biyolojisinin birçok yönü hakkında önemli araştırmaların önünü açmıştır.

Tyrannosaurus rex'in beslenme alışkanlıkları, fizyolojisi ve potansiyel hızı, bilim insanları arasında hâlen tartışmalı olan bir konudur. Örneğin bazı bilim insanları, Asya'dan Tarbosaurus bataar'ın ikinci bir Tyrannosaurus türü olduğunu düşünürken, diğerleri Tarbosaurus'un ayrı bir cins olduğunu iddia etmektedir; bu bakımdan, T. rex taksonomisinin de tartışmalı olduğu söylenebilir. Kuzey Amerika'da yaşadığı keşfedilen ve başlangıçta farklı türler/cinsler olduğuna inanılan çok sayıda tyrannosaurid cinsi de zamanla Tyrannosaurus ile eşanlamlı hale getirilmiştir.

Tüm Reklamları Kapat

Jurassic Park'ın meşhur başrolü dev theropod T. rex, gelmiş geçmiş en büyük kara etoburlarından biridir. Şimdiye kadar bulunan en büyük dişi 30 cm'dir. Yetişkin bir T. rex 12 metrelik uzunluğu ile hızlı koşmak istediğinde 32 km/h hıza ulaşabilir. Henüz Elasmosaurus veya Archaeopteryx gibi iyi korunabilmiş dokusu bulunamadığı için derisinin nasıl olduğu sadece speküle edilebilir. Şimdiye kadarki bulunan en bütün fosili Sue adındaki numunedir. Bu örnekte T. rex iskeletinin %85'i tamdır. Ardından 1997'de 7.6 milyon dolara Chicago'daki doğal tarih müzesine satılmıştır. Aynı zamanda tarihteki en pahalı dinozor fosili olarak kayıtlara geçmiştir.
Jurassic Park'ın meşhur başrolü dev theropod T. rex, gelmiş geçmiş en büyük kara etoburlarından biridir. Şimdiye kadar bulunan en büyük dişi 30 cm'dir. Yetişkin bir T. rex 12 metrelik uzunluğu ile hızlı koşmak istediğinde 32 km/h hıza ulaşabilir. Henüz Elasmosaurus veya Archaeopteryx gibi iyi korunabilmiş dokusu bulunamadığı için derisinin nasıl olduğu sadece speküle edilebilir. Şimdiye kadarki bulunan en bütün fosili Sue adındaki numunedir. Bu örnekte T. rex iskeletinin %85'i tamdır. Ardından 1997'de 7.6 milyon dolara Chicago'daki doğal tarih müzesine satılmıştır. Aynı zamanda tarihteki en pahalı dinozor fosili olarak kayıtlara geçmiştir.

Tiranozorların küçüklük çağı ve yetişkinlik çağı arasındaki boyut farkını hayal etmek oldukça güçtür. Devasa bir boyut değişimiyle sonuçlanan bu sıra dışı gelişim süreci, T. rex gelişiminin tek basamaklı değil de birden fazla kademeden geçerek yaşandığı konusunda oldukça güçlü bir argüman sunmaktadır.[6] Bir örnek vermemiz gerekirse: Bulunmuş ve bir tiranozora ait olduğu düşünülen en küçük örnek 30 kilogram civarındayken, birazdan bahsedeceğimiz fosil, tahminen 5.600 kg civarındaydı! Kısaca, küçük bir tiranozorun gerek besin zincirindeki yeri bakımından, gerekse sosyal etkileşimler bakımından ebeveynlerinden oldukça farklı bir yaşam sürüyor olması çok olası gözükmektedir.

En Meşhur T. rex: "Sue"!

Bilimsel adı "FMNH PR 2081" olan, ama genellikle kâşifinin adıyla "Sue" olarak anılan bir T. rex fosili günümüze dek bulunmuş en büyük ve daha da önemlisi en "bozulmamış" örneklerden bir tanesidir.

Müzede Sue
Müzede Sue
Wikimedia Commons

Sue, sahip olduğu kemik kütlesinin neredeyse tamamını (%90) korumasının yanı sıra, kemiklerinde diğer fosillere nazaran daha fazla belirleyici etmen olduğu için paleontologlar açısından yüksek önem taşımaktadır. Örneğin Sue'nun sağ koluna aldığı bir darbe sonucu yırtılan tendon, bilim insanlarına bir T. rex ne ile çatışırken böyle bir hasar almış sorusuna cevap arama fırsatı sunmaktadır. Aynı şekilde Sue'nun hayat döngüsünün sonlarında olması (kemik analizlerine göre 28 yaşındaydı) bize T. rex hakkında daha bütüncül bir perspektif sağlamaktadır.

Özellikle büyük teropodların omurga ve femur gibi büyük kemikleri, tıpkı ağaçlar gibi yaş halkaları barındırır ve bu halkaların bir bölümünü de büyüme dönemi halkaları oluşturur. Paleontologların, Sue'ya değer vermesinin bir nedeni de budur: Sue gibi yetişkin (hatta yaşlı sayılabilecek) dinozorlarda çocukluk, gelişim ve yetişkinlik dönemleri çok daha açık bir şekilde görülebilmektedir.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

T. rex Hakkında Bazı Temel Bilgiler

Derinlemesine inceleme fırsatı bulunulmuş yetişkin örneklerin aksine, genç T. rex'ler hem daha nadirlerdir hem de ayırt edilmeleri daha zordur. Ancak bunun tek sebebi boyut farkı değildir; çünkü genç bir T. rex, gerek kafatası yapısı gerekse postür bakımından ergin bir bireyden oldukça farklı gözükebilmektedir.

Örneğin günümüzde "gençlik döneminde birer T. rex" olarak kabul edilen örnekler, ilk bulunulduklarında Nanotyrannus adlı apayrı bir cins olarak sınıflandırılmıştı. Bu hata, yapay bir tür olan Nanotyrannus örneklerinin yetişkin bir tiranozordan oldukça farklı bir kafatası olduğu göze alındığında, oldukça anlaşılırdır.

T. rex'in avlanma ve sosyal ilişkileri hakkında pek bir bilgimiz olmamasına rağmen, gençlik döneminin ortalama 15-16 yaşlarına kadar devam ettiği tahmin edilmektedir. Bu süreçte T. rex, muhtemelen dönemin daha küçük boyutlu canlılarıyla beslenmekteydi. T. rex gelişiminde asıl büyüme ise bu yaşlardan, 20'li yaşların başına kadar akıl almaz bir hızla gerçekleşir: Bir T. rex, bu süreçte her gün 2 kilogram irileşebilir!

T. rex Yalnız Bir Avcı mıydı?

T. rex'e yönelik olarak yapılan ilk keşiflerde, tek bir keşif alanında birden fazla T. rex bulmak çok sık karşılaşılan bir olgu olduğundan, uzmanlar bu devasa canlıların bir sürü halinde hareket edip avlandığı düşünmüştü. Ancak günümüzde, T. rex'in sadece kimi zaman ortak bir av peşinde bir "çete" (İng: "mob") gibi hareket ettikleri düşünülmektedir.

Bulundukları dönemin "apeks avcısı" (en üst düzey avcısı) olarak kabul edilseler de, avlarının boyutu ve bu avların sahip olduğu savunma mekanizmaları nedeniyle, kimi durumlarda T. rex'in (tıpkı günümüzde komodo ejderlerinin yeni düşmüş bir ava yaptıkları gibi) bir "çullanma" ve "çeteleşme" stratejisi izleyip, diğer zamanlarda kendi bölgelerinde avlandıkları düşünülmektedir.

Hareketsiz Kalarak T. rex'ten Kurtulabilir misiniz?

İlk olarak yaygın bir miti çürütelim: Bir T. rex, yerinizde dursanız da var gücünüzle koşsanız da sizi onlarca metre uzaktan bile rahatlıkla görebilir! Özelikle Sue'nun kafatası üzerinde yapılan çalışmalar, bu muhteşem canlının hem beyinin hem de gözlerinin günümüzde kabul edilene kıyasla çok daha efektif olduğunu ortaya koymaktadır. Hatta bazı çalışmalar, yetişkin bir T. rex'in günümüz kartallarıyla kıyaslanabilecek kadar iyi bir görüşü olduğunu düşündürmektedir; yani bu canlı, muhtemelen siz daha onu göremeden sizi rahatlıkla görebilmekteydi.

Tüm Reklamları Kapat

T. rex Ne Kadar Hızlıydı?

Bir diğer mit ise, T. rex'in 50 ila 100 km/sa hızla koşabildiği olduğu yönündedir. Ancak çoğu T. rex örneği ile yapılan simülasyonlar, bu boyutlardaki bir terapodun kemiklerinin bahsettiğimiz hızların yol açtığı kuvvetleri kaldıramayacağı yönünde sonuçlar vermektedir. T. rex'in ortalama 15-20 km/sa bir hızla hareket etmesi daha makul gözükmektedir. Dolayısıyla antrenmanlı bir insan koşucu, T. rex'ten koşarak kaçabilecektir; fakat aynısını, T. rex'in avı konumunda olan hayvanların birçoğu için söyleyemeyiz.

T. rex'in Ömrü Ne Kadardı?

T. rex'in ortalama ömrü ortalama 25-30 yıl kadardı. Hatta bu yaşlara erişen birçok T. rex bireyinin birden fazla hastalıkla birden mücadele ettiğini düşündüren bulgulara rastlanmıştır. Sue gibi örneklerin de bize gösterdikleri kadarıyla, gerek kırıldıktan sonra tam kaynaşamamış kemikler, gerek açık yaralardan kapılan iltihaplar, gerekse günümüzde de yakından tanıdığımız pek çok kemik ve kas rahatsızlığı, bu devlerle bizim aramızda bir köprü kurmaktadır. Buna en iyi örnek, insanlar arasında oldukça yaygın görülen ve Sue'nun da muhtemel ölüm sebebi olan gut hastalığıdır.

T. rex'in Sesi Nasıldı?

Eğer hoparlörleriniz varsa sesi sonuna kadar açın, tam ekran yapın ve Vlad Konstantinov ile Alexander Kyshtymov tarafından hazırlanan bu kısacık animasyonda bir anlığında T-rex ile yan yana olduğunuzu hayal edin!

Tüm Reklamları Kapat

Bu canavarların seslerini; kemik yapılarından, akustikten faydalanarak ve karşılaştırmalı anatomi kullanarak tespit edebiliyoruz. Kemiklerin ve bu kemiklerle sınırlandırılan ses kutusunun çıkarabileceği seslerin belli bir sınırı var ve canlının boyutları bu sesin biçimini büyük oranda belirlemektedir.

Yapılan daha güncel çalışmalar, T. rex'in bu şekilde gür bir sesi değil de, daha pes ve ürkütücü bir sesi olabileceğini düşündürüyor. DangerVille kanalının yayınladığı bir analiz, T. rex'in gerçek sesini aşağıdaki gibi göstermektedir:

T. rex'in Sesi Gerçekte Nasıldı?
DangerVille

Görebileceğiniz gibi, T. rex kükreme davranışını hiç sergilememiş olabilir; çünkü muhtemelen böyle zor ve masraflı bir vokalizasyona hiç ihtiyacı yoktu. Sadece kapalı-ağız vokalizasyonu ile çıkardığı homurtular; T. rex'in sinyallemek istediği mesajı vermeye fazlasıyla yeterdi.

T. rex'in Ön Kolları İşlevsel miydi?

Dinozorların en meşhuru olan Tyrannosaurus rex türünün en meşhur özelliklerinden birisi, vücuduyla orantısız küçüklükteki ön kollarıdır. Bu kollar, büyük oranda işlevini yitirmiş ön bacaklardır. Ancak vücuduna göre fazlasıyla orantısız olan o kolların hiç şakası yoktu: Her biri, 195 kilogram kütleyi rahatlıkla kaldırabilecek kadar güçlüydü!

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Mısır Firavunu

Kitabın yazarı Arthur Weigall yaşadığı dönemin en tanınmış Mısır bilimcilerinden biri; kitapta bahsedilen arkeolojik bulguların ortaya çıkarıldığı kazıların birçoğunda bizzat bulunmuş ve yönetmiştir. Bunun yanı sıra çok yönlü bir yazar, gazeteci ve sahne tasarımcısı olması, ele aldığı tarihsel dönemi ve kişiliği zengin bir anlatımla sunmasını sağlıyor.

Akhenaton, günümüzden 3400 yıl önce yaşayıp hüküm sürmüş bir Mısır firavunu. Akhenaton, “tarihin ilk bireyi” olarak adlandırılır. O var olanın değişmesi gerektiğine inanır. Zihinsel dinamikleri ve özellikleri ve içinde bulunduğu tarihsel koşulları değiştirmeye yönlendiriyordu. Akhenaton, insanı ve barışı merkeze alan ilk tek tanrılı dini geliştirmeye çalışır. “Tanrı Aton Sevginin Efendisi, Işınların her yeri kuşatır… Sen onları sevginle bağlarsın.” Akhenaton, ve Tanrısı Aton, savaşa karşıydı, sevgi onların yaşam kaynağıydı.

Okur, kitabı okurken muhtemelen, bugün -görünüşe göre gelecekte de- tartışma konusu olan din ve devlet ilişkileri, yukarıdan aşağıya reform hareketlerinin halk tarafından benimsenmesindeki zorluklar, eski inançların ve eski iktidar yapılarının sert muhalefeti gibi birçok konuda tarihsel bir analoji bulacaktır. Tarihte düşünsel, sanatsal ve kültürel atılım dönemlerinin birçoğunda olduğu gibi Akhenaton’un bu değişiminin temelinde de maddi bakımdan muazzam bir zenginleşme vardı.

Mısır’daki zenginlik, ekonomik birikim yağmaya, savaşlara, köleleştirmeye ve toplanan vergilere dayanıyordu.

Kitap, Mısır yaşamından kesitler verirken bu gerçeğe de işaret ediyor.

“Akhenaton’un Hayatı ve Hükümdarlık Dönemi”ni okuyan herkeste tarihe ve bugüne dair bir iz bırakacağına inanıyoruz.

Devamını Göster
₺180.00
Mısır Firavunu
  • Dış Sitelerde Paylaş

T. rex, büyük oranda saf çene gücüne dayalı bir avcıydı. Bu nedenle ön kollarına pek ihtiyaç duymuyordu. Ancak bu durumda ön kolları neden tamamen yok olmadı?

Bunun bir sebebi, evrimsel süreçte bir organın birdenbire yok olamayışıdır. Körelme süreci oldukça zorlu ve uzun bir süreçtir ve on binlerce neslin geçmesi gerekebilir. Buna karşılık T. rex, sanılanın aksine sadece 2 milyon yılcık hüküm sürebilmiş bir dinozordur. Bu sürenin sonunda çarpan göktaşı, tüm dinozorların soyunu tüketmiştir. Eğer ki meşhur Kretase-Tersiyer yok oluşu yaşanmasaydı, belki de T. rex kollarını tamamen yitirecekti.

Ne var ki evrimsel süreçte körelen organların bir diğer özelliği, eğer ki bu süreç içerisinde yeni işlevler kazanacak olurlarsa, o yöne doğru evrimleşebilecek ya da körelmeleri durma noktasına kadar yavaşlayabilecek olmasıdır. Yapılan incelemeler, T. rex'in ön kollarını çiftleşme sırasında dişileri tutmak, yere düştüğü zaman ayağa kalkarken destek olarak kullanmak ve avını parçalarken sabit tutmak gibi amaçlarla kullandığını düşündürmektedir. Görselde de izah ettiğimiz gibi, T. rex'in ön kolları göreli olarak zayıf ve küçük olsa da, mutlak değerlerde düşünüldüğünde halen çok güçlü ve kullanışlıdır.

T. rex Yeniden Yaratılabilir mi?

Peki ya bu dev canavarları Jurassic Park'ta olduğu gibi tekrar yaratmamız mümkün mü? Evrimsel biyoloji ve popülasyon genetiği sayesinde teorik olarak bu mümkün. Kolay bir iş olduğunu asla söylemiyoruz; ancak evrimi ve genetiği daha iyi tanıdıkça bunları yapmamız giderek kolaylaşacak. Hatta çok uzak bir gelecekte kendi istediğimiz formlarda canlılar yaratmamız da mümkün olabilir. 

Ne yazık ki, Jurassic Park'ın temel iddiası hatalı. Keşke olmasaydı, o zaman her şey çok kolay olurdu. Ancak reçine içerisinde de olsa hiçbir DNA molekülü ortalama 450.000 yıldan fazla korunamıyor (çok çok nadiren 700.000 yıl civarına çıkabiliyor bu süre). Fakat bizim dinozorlardan bahsederken sözünü ettiğimiz zaman, en az 65 milyon yıl öncesi... Bu tarihlerden korunmuş DNA molekülü bulmak teorik olarak bile imkansıza yakın, bırakın pratik olarak bu kadar şanslı olabilmemizi... 

Peki o zaman neden mümkün diyoruz? Çünkü dinozorlar tamamen yok olmadılar. 2 büyük torunları, timsahlar ve kuşlar halen yaşıyorlar! Bu canlılar, özellikle de kuşlar, dinozorların doğrudan soyundan geliyor. Bir diğer deyişle, dinozorlar ile kuşlar kuzen değiller; aralarında doğrudan ata-torun ilişkisi var! Bu da, teorik olarak, elimizde dinozorlara ait DNA olduğu anlamına geliyor.

En önemli sorun, bu DNA'nın son 150 milyon yıldır sürekli evrimleşmiş olması. Fakat eğer ki genlere ve DNA'ya çok daha üstün bir şekilde hakim olabilirsek, bu evrimsel değişiklikleri geriye doğru takip ederek, dinozorları yeniden üretmemiz mümkün olabilir!

Şu anda oldukça uzak gözüken bir hedeften bahsediyoruz; ancak bundan 30 sene önce bir canlının bütün genomunu birkaç saatte dizileyebileceğimiz iddiası bile komik derecede hayaldi. Şimdi ise, birkaç saatte birden fazla canlının genomunu paralel olarak dizilememiz mümkün.

Aynı şey, soyu tükenmiş canlıları yeniden yaratmakta da olacak. Şu anda, mamutlar üzerinde çalışılıyor bile! Bir canlıda başarabilirsek, diğerleri de gelecektir.

Tabii bunun ürkütücü tarafları yok değil. Sadece bizleri avlamalarından ziyade, Neandertaller gibi modern insan haricindeki "insan" türlerini yeniden yaratabiliriz. Hatta Homo erectus gibi kendi atalarımızı veya yakın kuzenlerimizi bile yaratabiliriz. Bunların getireceği etik problemlerden bahsetmeye başlamıyoruz bile!

Gelecek, ürkütücü olduğu kadar heyecan verici de!

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
Özetini Oku
42
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

İçerikle İlgili Sorular
Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Muhteşem! 54
  • Tebrikler! 35
  • İnanılmaz 29
  • Merak Uyandırıcı! 21
  • Bilim Budur! 15
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 14
  • Umut Verici! 10
  • Korkutucu! 7
  • Grrr... *@$# 6
  • Güldürdü 2
  • Üzücü! 1
  • İğrenç! 1
Kaynaklar ve İleri Okuma
Sıkça Sorulan Sorular

Tyrannosaurus rex, günümüzden yaklaşık 68 ila 66 milyon yıl önce, Kretase döneminin sonunda yaşamış bir dinozordur. Bu süreç, yaklaşık 1-2 milyon yıl sürmüştür.

Tyrannosaurus rex, büyük ve güçlü bir etobur dinozor türüdür. "Teropod" dinozor grubunun bir üyesi olan T. rex, bu gruptaki en ünlü ve tanınan türlerden biridir.

T. rex'in tam boyu 12.4 metre uzunluğa kadar ulaşabilirken, kalça yüksekliği 3.66–3.96 metreye kadar uzayabiliyordu. Ağırlığı ise 8.4 ila 14 metrik ton arasında değişiyordu.

T. rex, bir üst düzey (apeks) avcı olarak bilinir, ancak aynı zamanda leşçi olarak da besleniyordu. Hadrosaurlar, ceratopsianlar ve ankylosaurlar gibi dinozorları avlayabilirdi.

T. rex fosilleri, günümüzün Kuzey Amerika kıtasına karşılık gelen eski Laramidia adası-kıtasında bulunmuştur. Bugüne kadar 32 ila 50 arasında T. rex fosili keşfedilmiştir.

Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 20:21:15 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/7656

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Araştırmacılar
İspat Yükü
Irk
Diş Hastalıkları
Kedigiller
Neandertal
Uzun
Doktor
Göğüs Hastalığı
Yayılım
Google
Beslenme
Tehlike
Risk
Aslan
Obezite
Radyasyon
Büyük Patlama
Işık Hızı
Genel Halk
Kuantum Fiziği
Bilimkurgu
Evren
Fosil
İklim
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Ç. M. Bakırcı, et al. Tyrannosaurus rex (T. rex) Nedir? Sesi Gerçekte Nasıldı? Kolları Ne İşe Yarıyordu?. (20 Haziran 2015). Alındığı Tarih: 21 Aralık 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/7656
Bakırcı, Ç. M., Göksün, . (2015, June 20). Tyrannosaurus rex (T. rex) Nedir? Sesi Gerçekte Nasıldı? Kolları Ne İşe Yarıyordu?. Evrim Ağacı. Retrieved December 21, 2024. from https://evrimagaci.org/s/7656
Ç. M. Bakırcı, et al. “Tyrannosaurus rex (T. rex) Nedir? Sesi Gerçekte Nasıldı? Kolları Ne İşe Yarıyordu?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 20 Jun. 2015, https://evrimagaci.org/s/7656.
Bakırcı, Çağrı Mert. Göksün, . “Tyrannosaurus rex (T. rex) Nedir? Sesi Gerçekte Nasıldı? Kolları Ne İşe Yarıyordu?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, June 20, 2015. https://evrimagaci.org/s/7656.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close