Tüm Genom Dizileme, Kişiselleştirilmiş Kanser Tedavilerine İmkan Tanıyabilir!
Bu haber 4 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Nature Medicine dergisinde yayımlanan uluslararası bir çalışma, tümör hücrelerinin tüm genom dizilemesinin (İng: "whole genome sequencing" veya kısaca WGS) hastaların kanserlerinin seyrinin öngörülmesine yardımcı olabileceği ve en etkili tedavi yönünde ipuçları sağlayabileceğini öne sürdü.
DNA’mız, insan genomu, nükleotid adı verilen molekül dizelerinden oluşur. Bu zincirler A, C, G ve T harfleri ile gösterilir. DNA’mızın “kodlamasında” bazen değişimler olabilir; örneğin A, G’ye dönüşebilir. Mutasyon olarak bilinen bu değişimlerin bazıları ani (spontan), bazıları ise çevresel olan (tütün dumanına ya da ultraviyole ışığa maruz kalmak gibi) birkaç faktör tarafından oluşabilir ve bütün bu değişimler genomda karakteristik izler bırakır.
Hücreler bölündükçe ve çoğaldıkça DNA’larını kopyalarlar, yani daha önceden oluşan bütün kodlama hataları tekrar edilir. Zamanla hata sayısı iyice çoğalmaya başlar ve kontrolsüz hücre büyümesine sebep olur, yani tümörler gelişir.
Tüm genom dizileme, bir kanser hücresinin bütün genetik “planlarını” okumayı ve bunları hastanın sağlıklı hücreleriyle karşılaştırıp DNA’nın nasıl mutasyona uğradığını belirlemeye çalışmayı içeren bir tekniktir. Bütün kanser genomundaki mutasyonları inceleyip bütün izleri taramaya çalışarak tümörün üstünde etki gösteren çeşitli faktörleri tanımlamak mümkün.
Tüm genom dizilemenin klinik ortamlarda işe yarar olup olmadığını anlamak için, Cambridge araştırmacıları İsveç’ten “SCAN-B” adında Güney İsveç’te meme kanseri teşhis edilmiş bütün kadınları dahil eden toplum geneli bir araştırma yürüten meslektaşlarıyla işbirliği yaptı. Bu işbirliği kritik bir önem arz ediyordu çünkü SCAN-B oldukça fazla klinik veriye sahipti.
Uluslararası işbirliği yapan araştırmacılar tüm genom dizileme yöntemini üçlü negatif meme kanseri teşhisi almış hastaların tümörlerini analiz etmek için kullandılar. Bu tür kanserlere “reseptör” adı verilen üç anahtar moleküle sahip olmadıkları için bu isim verilmiştir. Meme kanserlerinin yaklaşık %9’unu oluşturur ve daha kötü sonuçlarla ilişkilendirilir. Afrikalı ve Asyalı soylardan gelen kadınlarda daha sık görülür. Çalışmayı yöneten Cambridge Üniversitesi Tıbbi Araştırmalar Kurulu Kanser Bölümünden Dr. Serena Nik-Zainal şöyle diyor:
Tüm genom dizileme kanser genomuna bütüncül bir bakış sağlıyor. Önceden göremediğimiz birçok şeyi açığa çıkarıyor çünkü daha önce onları aramamıştık.
Tüm Reklamları KapatHer hasta için eksiksiz bir kanser genom haritasına sahip olmak bize her hastanın tümörüne neyin sebep olduğunu anlamamızı ve her bir hastayı daha etkili bir şekilde tedavi etmemizi sağlıyor. Önceden yaptıklarımız kısıtlı bir haritayla sefere çıkmak gibiydi ancak şu anda tüm genom dizilemesi ile çok daha iyi ve detaylı bir haritaya sahibiz. Hedefe ulaşmak için en iyi yolları artık biliyoruz.
Araştırmacılar daha sonra önceden BRCA1 veya BRCA2 genlerinin izlerini saptamak için geliştirdikleri “HRDetect” adlı bir makine öğrenimi algoritması kullandılar. Bu iki genden herhangi birinin bir varyantına sahip olması bireylerin meme kanseri olma riskini yüksek ölçüde artırır. PARP-inhibitörleri adlı görece yeni bir anti-kanser ilaç sınıfı, özellikle bu tümörler için geliştirildi. HRDetect skorları daha önceden genel popülasyondaki kadınların daha büyük bir bölümünün BRCA1/BRCA2-mutant kanserler benzeri tümörlere sahip olduğunu gösteriyordu.
Bu skorlara göre araştırmacılar her hastayı yüksek, orta ya da düşük skorlu olarak kategorize etti.
Yüksek skorlu hastalar üçlü negatif meme kanserine karşı yaygın tedavilerden en iyi sonuçları alan gruptu. Bu hastalar PARP inhibitörlerine de daha iyi cevap veriyordu.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Şaşırtıcı bir şekilde, orta skorlu hastalar en kötü sonuçları elde etti. Yaygın üçlü negatif meme kanseri tedavileri o kadar limitli fayda sağlıyordu ki bu kanserlere karşı yeni yaklaşımlar gerekecekti. Ancak tüm genom dizileme kullanılarak açığa çıkarılan genetik değişimler ve izler bu tümörlerin çalışma mekanizmaları hakkında ipuçları sundu. Bu ipuçları yeni ilaçların gelişmesine katkıda bulunabilir.
Düşük skorlu hastalar da kötü sonuçlar elde ettiler fakat bu sonuçlar orta skorlu hastalarınki kadar kötü değildi. Ancak bu hastaların tümörlerinin TGD (tüm genom dizileme) profillerindeki halihazırda kullanılan ya da klinik denemeleri devam eden ilaçlar –örneğin checkpoint (kontrol noktası) inhibitörleri ya da Akt inhibitörleri- tarafından hedeflenebilecek bazı anormallikler barındırıyor olabileceği öne sürüldü. Başyazar İsveç Lund Üniversitesi Klinik Bilimler Bölümünden Dr. Johan Staaf şöyle diyor:
TGD ile üçlü negatif meme kanseri olan hastaların –ki bu hastalığı hala tam olarak tedavi etmekte güçlük çekiyoruz- tümörlerinin yaygın kullanılan ilaçlara cevap verip vermeyeceğini tam olarak ayırt edebiliyoruz.
Daha önemlisi, bu yaklaşım bize aynı zamanda kötü sonuçlar doğuran tümörlerin mekanizmaları ve buna binaen bu tümörlere daha farklı nasıl yaklaşabileceğimizi veya nasıl yeni ilaçlar geliştirebileceğimize yönelik ipuçları sağlıyor.
Dizileme teknolojilerinin hızı o kadar ilerledi ki TGD yaklaşık 24 saatte tamamlanabiliyor, analiz için ise ek 24-48 saat yeterli oluyor. Dolayısıyla teorik olarak TGD’yi bütün hastaların tümörlerini bireysel olarak incelememiz ve potansiyel tedavi yöntemlerini seçebilmemiz mümkün olacak. Dr. Nik-Zainal sözlerini şöyle bitiriyor:
Tüm genom dizilemenin tedavileri kişiselleştirmeye yönelik potansiyeli çok büyük. Geçmişte, çok büyük boyutlarda verilerin işlenmesi için gereken masraflar, bu yöntemlerin yaygın kullanımı için bir engel teşkil ediyordu. Ama artık bu yöntemin rutin olarak bütün hastalara önerilebileceği bir zamana yaklaşıyoruz. TGD, tedavisi zor kanserlerin tedavilerini bile değiştirecek potansiyele sahip olabilir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 13
- 3
- 2
- 2
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Science Daily | Arşiv Bağlantısı
- J. Staaf. (2019). Whole-Genome Sequencing Of Triple-Negative Breast Cancers In A Population-Based Clinical Study. Nature Medicine, sf: 1526-1533. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 03/12/2024 20:21:28 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/8968
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Science Daily. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.