Bu bir teori değil, sadece kelime oyunu yapılmış o kadar. Burada sadece "anlaşılmaz olmaya çalışarak" havalı olma çabası görüyorum. Yokluk ve varlık kelimelerini kullanan biziz. Zıt anlamlı kelimeleri içeren, bu ifadeleri rastgele karıştırarak zorlasanız çok derin anlamlar çıkarabileceğiniz cümleler oluşturan bir sistem bile yazılabilir. Bu sayede insanlar sizi anlamayacağı için alim olarak görünürsünüz.
Olmadığını düşündüğümüz şeylere yokluk, olduğunu düşündüğümüz şeylere varlık diyoruz, hepsi bu. "Olmadığını düşündüğümüz nedenler olmazsa var demektir." demeye çalışmış. Bunda zerre alimlik yok. İlkokul düzeyinde temel matematik. Olumsuz cümlenin olumsuzu olumludur, "Seni sevmiyor değilim." derseniz sevdiğinizi söylemiş olursunuz. Yani sadece kelime oyunu yapıp hava atarsınız, insanlar da sizi alim sanır.
İşin gülünç yanı "Tanrı'nın var olduğuna" yönelik hiçbir kanıt sunamıyor olmalarına rağmen "Tanrı'nın olmadığına yönelik bir kanıt olmadığı için Tanrı var." diyorlar. Bu alimlikten de öte cahilliktir. Cehalete başvurma safsatasıdır. İspat yükü ve boş hipotezi bilmemektir. Bu sorunu çözmek için birçok saçmalık öne sürülür. Bir harfin katipsiz olamayacağı, aynadan yansıyan ışığın güneşe ait olduğu... Ama bırakın Tanrı'yı kanıtlamayı çoğu benzetme, düzgün düşünülürse aleyhine bile kullanılır. Kendini "zamanın harikası" sanan ama temel mantık bilmeyen ve kelime oyunları ile geçinen kişilere kanmayın.