Tür dediğimiz şey, süreğen olarak (kesintisiz olmayan) evrimsel sürece, anlatım ve sınıflandırma kolaylığı sağlamak adına dayattığımız kesintili (kategorik) gruplara verdiğimiz bir isim. Yani doğada aslında "tür" diye bir şey bulunmuyor. İlk canlıdan beri evrimleşegelen milyarlarca tür, kesintili olmayan bir şekilde farklı yönlere doğru farklılaşmaya devam ediyorlar. Ama böyle devasa bir ağacın ilgilendiğimiz kısımlarından bahsetmek çok zor, bu nedenle farklı görünümlü veya nitelikteki canlıları "tür" dediğimiz kategorilere bölmeye karar verdik. Zaten bu türlerin birçoğunun ataları artık yaşamadığı için, doğaya baktığımızda sadece torun türleri görmekteyiz, dolayısıyla sanki kesintili canlı grupları varmış gibi geliyor ve tür gruplarından söz edebiliyoruz.
Tür, insan yapımı bir kavram olduğu için, farklı uzmanlar farklı tanımları takip edebiliyorlar. En yaygın kabul gören tür tanımı olan eşeye bağlı biyolojik tür tanımı, birbiriyle çiftleşip (veya potansiyel olarak çiftleşip) verimli döller üretebilen canlıları aynı türden, birbiriyle çiftleşemeyen veya verimli döller üretemeyen canlıları ayrı türler olarak görüyor. Burada "verimli döl", kendisi de hayatta kalıp üreyebilecek yavrulara karşılık geliyor. Yani iki canlı çiftleşirse de istikrarlı bir şekilde hayatta kalamayan veya üreyemeyen (kısır) bir yavru veriyorsa, o anne ve baba türler yine de ayrı türler sayılıyor. "Potansiyel olarak çiftleşme" ise, doğal ortamları ayrışmış olsa da bir araya geldiklerinde çiftleşebilecek olan canlıların aynı türden olduğuna işaret ediyor.
Ancak bu tanımın sıkıntısını görebilirsiniz: Birbirinden bariz bir şekilde farklı görünen, bambaşka yerlerde yaşayan bitkiler, bitki genomiğinin esnekliği dolayısıyla birbiriyle rahatlıkla çiftleşip (melezlenip) verimli döller verebiliyor. Bu nedenle bu tanımla kategorize edemiyoruz. Benzer şekilde, bakteriler gibi canlılar eşeyli üremiyorlar, dolayısıyla "verimli döl vermek" gibi terimler onlar için tamamen anlamsız. Benzer şekilde, ayrı türler olduğundan emin olduğumuz canlıların (örneğin aslanlar ve kaplanların, biz insanlar ile Neandertaller'in) çiftleşip de verimli döller verebildiklerini biliyoruz. Tüm bunlar, okullarda okutulan tür tanımının oldukça dar ve yanıltıcı olduğunu gösteriyor. Bu tanımı halen omurgalı hayvanları kolayca kategorize etmek için kullanıyoruz ama evrensel bir geçerliliği bulunmuyor.
Bugüne kadar birçok diğer tür tanımı da geliştirildi. Bunların bir listesini aşağıda bulabilirsiniz:
- ırksal tür tanımı,
- tipolojik tür tanımı,
- biyolojik/izolasyon tür tanımı,
- biyolojik/üreyici tür tanımı,
- tanıyıcı tür tanımı,
- morfolojik tür tanımı,
- ekolojik tür tanımı,
- mikrotür tür tanımı,
- kohezyon tür tanımı,
- genetik tür tanımı,
- paleontolojik tür tanımı,
- evrimsel tür tanımı,
- filogenetik tür tanımı,
- biyosistematik tür tanımı
Örneğin morfolojik tür tanımı, türleri sadece dışarıdan görünen fiziksel özelliklerine göre ayırt etmeye çalışmaktadır.
Günümüzde en yaygın olarak kabul edilen tür tanımı, filogenetik/evrimsel tür tanımıdır. Bu tür tanımı, sadece fiziksel özellikleri veya sadece ekolojiyi değil, genlerden anatomiye, fizyolojiden morfolojiye kadar geniş bir özellik grubunu kapsayacak biçimde türleri tanımlamayı hedefler. Bunu yaparken genetik analizlere yoğun bir ağırlık verir.