Nöronlar bölünemezler fakat büyüme ve yenilenme fonksiyonlarını tamamen yitirmemişlerdir büyürler, yenilenirler, en azından tam olarak özelleşmemiş olanları ürerler nöronlar hasar gördüklerinde gliyaların yardımıyla kendilerini yenileyebilirler.
Nöronlar bölünemezler fakat büyüme ve yenilenme fonksiyonlarını tamamen yitirmemişlerdir büyürler, yenilenirler, en azından tam olarak özelleşmemiş olanları ürerler nöronlar hasar gördüklerinde gliyaların yardımıyla kendilerini yenileyebilirler.
Bilim insanlarının uzun yıllar, günümüz insanlarının ise halen sandığının aksine nöronlar büyüme ve yenilenme fonksiyonlarını tamamen yitirmemişlerdir. Büyürler, yenilenirler, hatta zaman zaman, en azından tam olarak özelleşmemiş olanları ürerler.
Uzun yıllar boyunca aksi düşünülen konunun, tam olarak sandığımız gibi olmadığı anlaşıldı. Beynimizdeki ve genel olarak sinir sistemimizdeki nöronların embriyo zamanımızda bir kere tamamen gelişip, sonrasında hiç büyümediğine dair görüşlerimizin artık doğru olmadığını biliyoruz. Nöronlar, hasar gördüklerinde özellikle gliyaların yardımıyla, kendilerini yenileyebilirler. Hatta belli bölgelerdeki (özellikle koku bölgesi ve hipokampüsteki) nöronlar, henüz tam olarak olgunlaşmadıkları için çoğalabilirler ve görev yerlerine göç edebilirler. Ancak tam özelleşmiş bir nöronun bölünemediği bilgisi halen geçerliliğini koruyor.
Uzun yıllar boyunca beyin hastalıklarının, nöronların kendilerini tamir edememelerinden ötürü olduğu sanılmıştır. Ancak yapılan daha kapsamlı araştırmalar ve matematiksel modeller, bu hastalıkların doğrudan tamir hızındaki düşüklükten kaynaklanmadığını göstermiştir. Üstelik, nöronlar doğrudan bölünemeseler bile, ölen nöronların yerini yeni üretilen nöronlar (bunlar kök hücrelerden özelleşmektedirler) alabilmektedirler. Bu sayede yenilenme fonksiyonu da sağlanmış olmaktadır.
Nöronların bölünememesinin ana sebebinin, yaptıkları işe tamamen uyumlu olacak şekilde özelleşmiş olmaları olduğu düşünülmektedir; tam olarak emin olunmasa da. Yani, örneğin bir karaciğer ya da böbrek hücresi de kendi işi için, kök hücre döneminden sonra özelleşmiş olsa da, sinir hücrelerinin özelleşme miktarı, vücudumuzdaki diğer tüm hücrelerden çok daha fazladır. İşte bu yüzden bölünmeleri de oldukça güç olmaktadır. Bu bölünme yetisi yitimine karşılık olarak nöronlar çok hassas hesaplamaları ve ortaklaşa çalışmaları yürütebilirler. Zaten nöronların bu yitirdikleri özelliği kapatmak adına evrimsel süreçte gliya hücreleri evrimleşmiş ve nöronları destekleyecek şekilde özelleşmişlerdir.
Yanlış bilgi. Sinir sistemi Merkezi(MSS) ve Periferal sinir(PSS) olmak üzere 2 ye ayrılır. Eğer beyin ve omurilik gibi MSS üyelerinde deformasyonlar var ise rejenerasyon kısmi ve yavaş olur(sınırlıdır). PSS ise (Beyin ve omurilik hariç sinir dalları) nörorejenerasyon çok daha hızlı ve yoğundur. Benim bildiğim bu farklı rejenerasyon olayının en büyük sebeplerinden biri rejenerasyonda görev alan hücrelerin fonksiyonlarında gizli. PSS'de rejenerasyonda Schwann hücreleri büyük rol oynar. Bu hücreler hızlı bir şekilde tramvaya yanıt verir. Hasarlı miyelinlerin temizlenmesi(makrofajlarla birlikte) ve ortama "Neurotrophin" diye adlandırılan çeşitli büyüme faktörleri salgılanmasıyla perifer hücrelerin büyüme ve yenilenmesinde katkıda bulunur.
MSS ise miyelinizasyondan oligodentrositler sorumlu yani schwann hücrelerinin kardeşi de denilebilir. Lakin bu hücreler PSS deki schwann hücreleri gibi aktif değil ve ortama schwann hücreleri gibi nörotropik faktörler salgılamaz yada az salgılar. Bu nedenle MSS tramvaları çok daha geç ve kısmi iyileşir. Ayrıca sinir uzamasını inhibe eden, travma sonrası rejenerasyonu engelleyen myelin kökenli inhibitor moleküllerini de (Nogo faktör gibi) beyindeki glial hücreler ifade eder. Bu da rejenerasyonu baskılar
Kısacası sinir hücreleri kendilerini yenileyemez diye kesin bir kaiede yok hatta sinir yenilenmesinde yaş faktörü de ayrıca çok önemli. Tramva ne kadar genç yaşta ortaya çıkarsa dokuların iyileşmesi de o kadar hızlı ve fazla olmaktadır.
Birkaç sebebi vardır.
Aslına bakarsanız bunun doğru olmadığına dair çalışmalar 20 yıl öncesine dayanıyor. Günümüzdeki çalışmalara göre nöronlar yenilenme becerisine sahiptir ve buna nörojenez denir. Kaynağa eklediğim makalede bunun sadece hipokampüste (beynin hafızayla ilgili kısmı) mümkün olmadığından bahsediyor.
Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.
Bilim ile ilgili bir etkinlik mi düzenliyorsunuz? Yoksa bilim insanlarını veya bilimseverleri ilgilendiren bir iş, staj, çalıştay, makale çağrısı vb. bir duyurunuz mu var? Etkinlik & İlan Platformumuzda paylaşın, milyonlarca bilimsevere ulaşsın.
Evrim Ağacı'nın birçok içeriğinin profesyonel ses sanatçıları tarafından seslendirildiğini biliyor muydunuz? Bunların hepsini Podcast Platformumuzda dinleyebilirsiniz. Ayrıca Spotify, iTunes, Google Podcast ve YouTube bağlantılarını da bir arada bulabilirsiniz.