Adler, sosyal ilgi kuramı ile bize bu olayı şöyle açıklar; İnsan diğerleriyle ilişki kurmak için doğuştan potansiyeli vardır (Ewen,2003). İnsanlık tarihi boyunca tek başına olan hiç bir insana rastlamamıştır (Adler, 1964).
İnsanlığın ilerlemesini mümkün kılan tek şey inanın bir toplum içinde yaşamasıdır. Kendimizi anlamak istiyorsak eğer bulunduğumuz veya ilişkide olduğumuz incelememiz gerekiyor diyor. Yani insanlar ile olan ilişkimiz doğamız gereği doğuştan geldiğimizi belirtiyor. Eric Fromm ise bu durumu şöyle özetler; İnsanın 2 temel ihtiyacı vardır bunlardan biri Fizyolojik ihtiyaç buna girmeyeceğim sorduğun sorunun cevabı değil:) 2. Varoluşsal ihtiyaçlardan İlişki ihtiyacına bakacağız. İlişki: Fromm'a göre insanlar kendi dışındaki varlıklar ile 3 yolla ilişki kurar bunlar; Teslim olma, Güç ve Sevgi Teslim olma: Bir diğer kişiye teslim olma ve onun bünyesi altında yaşama Güç ise teslim olan kişiyi yöneten ilişkiyi elinde bulunduran kişidir bunların detayına girmiyorum.
Sevgi: İnsanın varoluşsal gereksinimi olan ilişki ihtiyacı, ancak gerçek sevgi ya da olgunlaşmış sevginin gelişmesi ile doyurula bilir. Sevginin özellikleri ise; ilgi, sorumluluk saygı ve bilgi gerçek sevginin bileşenleridir. Bir insanı tanımadan onun ihtiyaçlarını bilmek, ihtiyaçlarını karşılamaya istekli olma ve onu olduğu gibi görüp kabul etme sevginin 4 bileşenini içerir. Sevgi olmaz ise hayatında bir eksiklik olur ve özelersin seni anlayan birini kaybedersin yani doğan gereği ilişkiye girersin seversin ve tekrar ihtiyaç duyarsın bilinçdışında ve özlersin.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Kişilik Kuramları. (18 Nisan 2020). Alındığı Tarih: 18 Nisan 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı