Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Sorulara Dön
Sena Küçükkıvanç
1 ay önce Üye
15

Orta Çağ’da yaşamak, o dönemin koşullarında bir yıl geçirmek ister misiniz?

Eğer "hayır" yanıtını verirseniz bu tercihinizin arkasındaki nedenleri açıklayınız. Aksine eğer "evet" diyorsanız 476 ile 1453 yılları arasında hangi spesifik tarih aralıklarında, hangi bölgelerde ve hangi nedenlerle o dönemde yaşamayı istediğinizi belirtiniz. En çok oya sahip olan en iyi cevap seçilecektir. Katılımınız için teşekkür ederim 🌸
2,106 görüntülenme
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
10 Cevap
Fatma Nur İnakçı
1 ay önce Bilimsever Okuyucu

Oooo harika bir soru! Iımm Orta Çağ’da yaşamak benim için ilginç bir deneyim olabilirdi evet. Ama bu dönemin zorluklarını düşündüğümde, kesinlikle çok yönlü bir karar olurdu. Eğer yaşamak için bir yıl seçemek zorunda olsaydım, sanırım 12. yüzyılda özellikle de 1100-1200 yılları arasında Avrupa'da özellikle de Fransa veya İtalya gibi kültürel olarak zengin bölgelerde bulunmayı tercih ederdim. Bu dönemde hem Hristiyanlığın hem de İslam kültürünün etkileri altında bir dizi bilimsel ve sanatsal gelişme yaşanıyordu. Katedral mimarisi ve felsefi düşünce yeniden doğmaya başlıyordu. Bu sitede ilgi alanlarımın daha çok uzay, astrofizik, evrim ve kozmoloji gibi alanlar olduğunu düşünebilirsiniz ama küçüklüğümden beridir hep hayalim olmuştur mimarlik. Gerek yeteneğim gerekse o mesleğe olan sevgim beni hep oraya çekmiştir ama kısmet işte. O yüzden 12. yüzyılı seçeerdim, bu dönem Fransa ve İtalya'da oldukça hareketli ve dönüşümcü bir dönemdi. Kültürel ve sanatsal gelişmeler özellikle Romanesk ve Gotik Mimari alanında önemli ilerlemeler yaşandı. Fransa'daki katedraller, görkemli yapıları ve süslemeleri ile dikkat çekti. Paris'teki Notre-Dame Katedrali gibi yapılar bu dönemin mimari harikaları arasında ve kesinlikle ben bu dönemde olmalıydımmm! 😂. Bunların yanı sıra dönemin sosyo politik yapısı da çok ilginçti. Haçlı Seferleri külltürel etkileşimlerin artmasına yol açmıştı ve Doğu ile Batı arasında bilgi alışverişi gerçekleşiyordu. Bu dinamik ortamda yaşamak hem tarihsel olayları gözlemlemek hem de o dönemin düşünce yapısını anlamak açısından oldukça ilginç olurdu.

Yine de bu dönemdeki hastalıkla, savaşlar ve sosyal eşitsizlikler gibi zorlukları düşününce bu yaşam deneyiminin pek de kolay olmayacağını kabul etmek gerekiyor. Şunu da ekleyeyim o dönemde yaşayacaksam eğer şeçkin bir toplumda olayım bari😂. Ancak tarihsel bir perspektiften bakıldığında bu dönemi görmek ve deneyimlemek benim için gerçekten büyüleyici bir fırsat olurdu.

Tüm Reklamları Kapat

325 görüntülenme
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
14
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Merve Çelik
1 ay önce Adli Tıp Teknikeri

1347-1351 yılları arasında Avrupa'da olmak isterdim. Çünkü tarihin en büyük pandemilerinden biri olan Kara Veba'nın tam ortasında, bir adli tabip olarak salgının gizemini çözmek benim için efsane bir şey olurdu. O dönemde tıp ve bilim çok ilkel olsa da modern tıp bilgimle hastalığın yayılma sebeplerini araştırabilir belki de milyonlarca insanın hayatını kurtarabilirdim.

Ayrıca kraliyet saraylarında gerçekleşen gizemli ölümleri ve entrikaları aydınlatmak için adli tıbbın temellerini atmak eşsiz bir deneyim olurdu. Belki de Leonardo da Vinci ile tanışır anatomi üzerine birlikte çalışmalar yapardık 😅

Elbette dönemin zorlukları ve tehlikeleri vardı ancak insanlığa katkı sağlama ve tarihte iz bırakma fikri bu riskleri göze almaya değer ya...

Tüm Reklamları Kapat

Ya da o dönemde vampir olmak isteyen Sena Hanım'la fight atardık 😂😂

168 görüntülenme
10
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
İlhan Taşlı
1 ay önce Tarihe Meraklı

Orta Çağ döneminde yaşama fikri biraz korkutucu gelebilir; salgın hastalıklar, kıtlıklar, savaşlar (Haçlı Seferleri), din ve askeri baskılar, feodal yapılar ve ezilen halk kitleleri...Ama gene de bu dönemin sonunda Rönesans'ın başladığını ve devamında Aydınlanma Çağına girildiğini unutmayalım. Kim bilir! Belki de bu denli zorluklar insanları çıkar yol aramaya itti. Bir felsefecinin (adı neydi hatırlamıyorum) söylediği gibi "500 yıl boyunca İtalya'da (tabi o zaman İtalya birliği daha kurulmamıştı) iç savaşlar, karışıklıklar, sosyal çalkantılar yaşanırken, İsviçre tarihinin en uzun barış ve huzur dönemini yaşadı. Sonuçta; İtalya Rönesansı başlatırken, İsviçre çıkara çıkara İsviçre Saati çıkardı (kol saati dememek için kendimi zor tuttum)".

Neyse! Sena hanım ben sizi fazla yormayayım. Siz beni bir seneliğine 1200-1300'lü yıllar olabilir, gene şu an tam koltuğumda oturduğum yere gönderin. Çünkü; ben bir İstanbul aşığıyım. Her ne kadar şehri yaşanmaz, hilkat garibesi beton yığınları ve korkunç şehir planlaması/plansızlığı ile felakete sürüklemiş olsak da, bakan gözler için belki değil ama, gören gözler için hala Dünya'nın en güzel şehri. Altı üstü deniz, yetmedi bir gerdanlık gibi ortası da deniz. Gerdanlığın ucunda da bir elmas, yani Haliç...

Göndereceğiniz dönem de tam bana göre; nihayetinde bu tarihlerden sonra yapılan Osmanlı eserleri; saraylar, camiler, çeşmeler, medreseler, çarşılar, konaklar gerek günümüzde, gerekse tarih boyunca yapılan restorasyonlar sonucunda bugünlere geldi. Ancak Bizans eserlerinin çoğu günümüze ulaşamadı/ulaştırılmadı.

Tüm Reklamları Kapat

Muhteşem iç duvar resimleri, mozaikleri (dini ve mistik hikayeler anlatılmıştır, ve maalesef çoğu günümüze ulaşamadı) ile bazilikaları, erken, orta ve geç dönemde yapılmış sütun ve sütun başlıkları ile büyülü atmosfere sahip mimari eserlerin yanı sıra, imparatorluğun Büyük Sarayı olarak bilinen ve günümüz Sultan Ahmet Camisinin olduğu yerde bulunan, Dünya Harikası olarak neden sayılmadığını hala anlamadığım saray kompleksini görmek isterdim. Ve tabi büyük sarayın hemen önünde, (eski adı At Meydanı, günümüzdeki adı Sultan Ahmet Meydanı olan yer) muhteşem mimarisi ve süslemeleri ile yükselen hipodroma ve içinde yapılan aktivitelere tanık olmak harika olurdu.

145 görüntülenme
10
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Cahit Selim Başbuğ
1 ay önce Okur

Bu soruyu düşündüğüm aklıma tek bir yer geldi. Danimarka. 8-11 YY arasında Viking dizisinin etkisi büyük tabi. Bir halkın tarihini ve yaşam biçimlerini bu kadar güzel anlatan başka bir dizi yada film hatırlamıyorum. Genel bir Ortaçağ toplumlarına baktığımda doğuda Çin toplumu gelişme aşamasında. Türk toplumu için her şey yeni başlıyor. Roma çöküş sürecine girmiş ikiye ayrılma durumunda. Avrupa ve İngiltere Viking saldırılarıyla neredeyse artık pes etmiş. Ortaçağ'ın herhalde yaşanması en eğlenceli ve aynı zamanda da en tehlikeli toplumu Ortaçağ için Vikingler olabilir. Özellikle kıymetli Ragnar. Yaşamlarını Pagan kültürü ile yaşamaya çalışan ve malesef İngilizlerle yaptıkları savaşlarla Hristiyan kültürü ile asimile olmuş bir toplum. Gemileri ile dünyayı keşfe çıkma cesareti ile denizlere açılmışlar. O zaman için büyük cesaret. Elinde bi pusuladan başka hiç bir haritan olmadan bir yerleri aramaya çıkan keşfetmek isteyen bir toplum. Tamam evet yağmacı oldukları doğru kızmayın :) Ama Ortaçağ'da kas gücü olan her zaman haklıdır.

146 görüntülenme
8
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Muhammed Çelik
1 ay önce Dil Bilimci

13. yüzyılda Moğol İmparatorluğu'nun zirvesinde, Cengiz abinin yanında dilbilimci olarak takılmak isterdim. Farklı kültürlerin buluştuğu o kaos ortamında, onlarca dili öğrenip karıştırarak yeni bir süper dil yaratabilirdim. Efsane olurdu be...

134 görüntülenme
8
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close