Emperyalizmin felsefesi PRAGAMATİZM’e özgüdür!
Türümüzün evrimsel gelişimi ile örtüşmez. Öyle olsaydı bugünlere gelemezdik. Doğamız ister gönüllü ister zorunlu ortaklaşmak zorunda çünkü toplumsal varlıklarız.
Çıkar için her şey ve her yolu mubah kılma anlayışı, kapitalizmin emperyalist aşamasının felsefi dayanağı olan pragmatizm’e özgüdür. Zira kapitalizmi ve vesilesi ile çağımızdaki yeni yüzü olan emperyalizmi akla, bilime, insana ve doğaya düşman kılan şey de budur. Çünkü sadece tüketiyor.
Bu felsefede tek özne kardır. Dolayısı ile buna hizmet edecek her şey makbul, etmeyecek her şey ise mekruhtur.
En önemli amacı, bu bilgiyi geniş emekçi halk yığınlarından gizlemek ve mümkün olduğunca sahte umutlarla devşirip yedekleyebildiklerini yedeklemektir. Hem de aynı gemideyiz yalanı ile.
Oysa geminin sahibi bellidir ve kar dışında özne tanımaz. Buna hizmete amade herkes ve her şey nesnedir.
Bu nedenle bu çarkın ağına düşüp kendi özünü unutan, safını, sınıfını, dostunu, düşmanını karıştıran emekçi nesneleşir, şeyleşir. Buna siyasi literatürde yabancılaşma adı verilir. Sevgiyle.