Evren genişlerken aynı zamanda bizimle genişleyen başka bir evrenle çarpışırsak ne olur?

Evrenimiz başka bir genişleyen evrenle çarpışırsa çarpışmanın etkisi muhtemelen felaket olacaktır ve sonuçları her iki evrenin tamamen yok olmasından yeni, birleşmiş bir evrenin yaratılmasına kadar uzanabilir. Çarpışma etkilenen bölgelerdeki fiziksel yasaları potansiyel olarak değiştirerek muazzam miktarda enerji açığa çıkarabilir. Bazı senaryolarda çarpışma evrenimizin kozmik mikrodalga arka planında gözlemlenebilir izler bırakabilir ve bu da geçmiş çarpışmaları gösterebilir. Ancak kesin sonuç çarpışan evrenlerin özgül fiziksel özelliklerine örneğin enerji yoğunluklarına ve fiziksel yasalarının doğasına büyük ölçüde bağlıdır.^[1][2][3][4] Ancak tabii bu bir hipotezdir biraz da benim görüşümdür. Birisi kalkıp iki evrende de kar yağmaya başlar dese bile haklı olabilir kim bilir :) Mantıksal açıdan yaklaştığımızda felaket olması gerekiyor ancak başka bir evrenin olup olmadığını bile bilemezken, bu evrenlerin farklı fizik kanunlarına sahip olup olmadıklarını bilemezken, kaldı ki bunların çarpışmaları ve sonuçlarını kestirebilmek biraz hayal gücümüze bağlıdır.

Hiçbir şey olmaz, en azından bizler için. Konuyu anlayabilmek için öncelikle galaksi çarpışmalarına bir göz atalım. Galaksi çarpışmalarının pek çok aşaması muhteşem uzay teleskoplarımız sayesinde gözlemlenebiliyor ve galaksi elemanlarının arasında bulunan devasa boşluklar nedeniyle her ne kadar galaksilerin spiral kollarının dönüşünde sapmalar olsa da dikkate değer yıldız, gezegen, karadelik çarpışmalarına tanıklık etmiyoruz. Genelde iki galaksinin çarpışmasında elemanlar fazla zarar görmeden daha büyük bir galaksi boyutuna geçiyorlar.

İş evren boyutuna gelince olaylar iyice tuhaflaşır. Galaksi ve galaksi kümeleri arasındaki boşluklar galaksi elemanları arasındaki boşluklara göre kıyaslanamayacak kadar büyüktür. Hadi diyelim başka bir evren ile çarpışıyoruz; evrenimizdeki bazı galaksi kümelerinin, yabancı evrenin galaksi kümelerinin etkisine girerek yörünge sapmalarına neden olabilir. Tıpkı galaksi çarpışmalarında olduğu gibi nesnelerin çarpışmaları çok nadir gerçekleşen olaylardan olurdu.

Dünya'yı referans olarak alırsak; gözlenebilir evrenin yarı çapı yaklaşık 43 milyar ışık yılı ve bu bölgede anormal durumlar gözlenmiyor. Karanlık enerjinin etkilerini tüm bölgelerde ölçebiliyoruz. Tüm galaksi kümeleri bizim içinde bulunduğumuz kümeden uzaklaşırken, içlerinden biri veya bir kaçı bize doğru yol almıyor. Hadi diyelim bu gözlenebilir sınırda bazı tuhaflıklar yaşanmaya başladı ve belli bir bölgede galaksi kümelerinin bize doğru yol aldığını gözlemledik, hayır böyle bir şey mümkün değil. Bu sınırın olduğu bölgelerdeki karanlık enerji etkisi, yani uzayın esnemesi o kadar büyük ki nesneler bizden ışık hızından daha hızlı uzaklaşıyor. Bu durumda çarpışma ile bize yaklaşan galaksi kümesinin yaklaşabilmesi için ışık hızından çok ama çok daha hızlı hareket etmesi gerekir.

Bu soru aslında pek çok bilinmezliği de içeriyor, kısaca sayalım: Başka evrenler var mı bilmiyoruz, evrenin bir sınırı var mı emin değiliz, evrenin bir sınır var ise ötesinde ne var bilmiyoruz. "Uzay" vardır dersek yanılırız, kozmolojik görüşümüze göre uzay-zaman da büyük patlama ile oluştu.^[1]