Bu soruyu bir Urfalı olarak yanıtlamak istiyorum😂. Ben ilkin türk kavhecisiyim kardeşim diğer kahveleri de severim ama gel bide burda taze çekilmiş türk kavhesini Gümrük Han'ında iç de tiryakisi olma. İçince eskilere gidiyorum yaa geçmişin şefkatli elleri seni sarıp sarmalıyor. Sonra arkada bir melodi çalar "Ağam hoşgeldi.." Sonra kahvenin dumanı avludaki yaşlı dut ağacının gölgesine karışır. İçtikçe her yudum, maziden bir hatıra getirir. Belki dedenin anlattığı eski Urfa hikayeleri belki anneannenin sabahın erken saatinde dedene pişirdiği mis gibi kahve kokusu. O an fark edersin ki bu kahve sadece bir içecek olmaktan çıkmış. Memleketin ruhu,anıların canlı bir yankısı olmuş. Sonra Gümrük Han'ının taş duvarlarında yankılanan kahkahalarla karışır kahvenin tadı. Bir bakmışsın geçmişle bugünün buluştuğu yer, o kahve de dostluğun ve sohbetin sıcacık özü olur. İşte bu yüzden Urfa kahvesi sadece damağını değil ruhunu da doyurur. Son yudumu alırken kulaklarında bir türkü yankılanır : "Tabip sen elleme benim yaramı, Beni bu dertlere salanı getir, kabul etmem bir gün eksik olursa, benden bu ömrümü çalanı getir..." Ve sonra değme keyfime günüm şenlenmiş oluyor.