Sonuçta beynimizde bir şeyler silinmiyor, tamamen yok olmuyor. Aile büyüklerimizin bize anlattığı ama bizim o zaman küçük olduğumuzdan dolayı hatırlayamadığımız bazı olayları herhangi bir şekilde hatırlayabilir miyiz?
Şuan için hayır. İnfantil Amnezi denilen bir hafıza kaybı çeşidi yüzünden 2-4 yaşın altındaki anılarımızı hatırlayamayız. Beyinde, özellikle bebeklik ve erken çocukluk döneminde, bir çok yeni bağlantı kurulur ve bir çoğu da yok olur. 2 yaşındaki bir çocuğun normal bir yetişkinden 2 kat daha fazla nöronal bağlantısı vardır ve bu bağlantılar yine aynı yaşlarda büyük bir hızla yarıya inecek şekilde yok olur. Beyin gelişme sürecinde hem yeni bağlantılar kurduğu hem de var olan bağlantıları yok ettiği için 2-4 yaş altındaki anılarımızı hatırlamak biyolojik olarak mümkün değildir.
Fakat bu sinaptik bağlantılar hala budanmadıysa optogenetik yöntemler ile bu bağlantıları aktive etme imkanımız var.
insan beyni doğduktan sonra da gelişmeye ve olgunlaşmaya devam eder. özellikle hafıza ile ilgili önemli bölgelerimizden birisi olan hipokampüs için de bu geçerlidir. aslında çocukluk dönemindeki birçok şeyi hala hatırlıyorsunuz. örneğin yemek yemek, bir şeyler tutmak, yürümek vb motor hareketler gibi. bunlar da aslında bir anıdır. nondeclarative memory dediğimiz bir bellek türünde kodlanır. sizin bahsettiğiniz anılar ise declarative memory denilen bellek türünde kodlanır. bu bellek türü için hipokampüs ve korteks önemlidir. hipokampüs bilgileri kodlar ve daha sonrasında depolanması için beynin çeşitli yerlerine gönderir. aynı zamanda bu kodlanmış ve beynin çeşitli yerlerine gönderilmiş bilgiler beyin içerisinde nöronal etkileşim ile etkileşir ve nöronlar arasındaki sinaptik bağlantı güçlenerek ve yeni sinaptik bağlantılar oluşarak anılar güçlenir (uzun süreli güçlendirme dediğimiz şey budur). çocukluk zamanında hem korteks hem de hipokampüs gelişimini tam olarak gerçekleştirmediği için bu kodlama ve daha sonrasında uzun süreli güçlendirme sistemi yeteri kadar verimli çalışmaz. bu da bilgilerin eksik kodlanmasına, kodlanan bilginin uzun süreli belleğe aktarılmamasına ve buna bağlı olarak da bilginin uzun süreli depolanmamasına yol açar. çocukluk dönemindeki anıların hatırlanmaması temelde böyle bir sistemin ürünü olarak ortaya çıkar.