Balinaların uyluk kemikleri tamamen işlevsiz olmasa da körelmiş bir organdır. Bu videoda incelendiğini görebilirsiniz. Burada sık düşülen bir hata, "körelmiş organ" ile "işlevsiz organ" kavramlarının birbirine karıştırılmasıdır. Bu, sadece art niyetli bir şekilde bilim karşıtlarınca söylenen bir yalan da değildir. Aynı zamanda terimin bilim tarihindeki gelişimi de bu kafa karışıklığını doğurmaktadır: Kimi evrimsel biyolog "körelmiş organ" derken %100 körelmiş ve dolayısıyla tamamen işlevsizleşmiş organları kastetmektedir. Ancak daha çok sayıda evrimsel biyolog, "körelmiş organ" ile "işlevsiz organ" arasında bir ayrım yapmaktadır; çünkü her ikisi de oldukça kıymetli kavramlardır.
Körelmiş bir organ, orijinal işlevini yitirmiş organların genel adıdır. Bu organlar orijinal işlevlerine çok yakın, orijinal işlevleriyle alakasız veya orijinal işlevlerini andıran görevleri sonradan kazanmış olabilirler. Bu, onların körelmişliğini hiçbir şekilde etkilemediği gibi, bu körelmenin evrimsel yollarla olduğu gerçeğini de hiçbir şekilde değiştirmemektedir.
Unutulmaması gerekir ki "körelme" sözcüğü "değer, önem veya yeteneğini yitirmek" anlamına gelmektedir. Körelme, işlevsizleşme işe eş anlamlı değildir. İşlevsizleşme, körelmenin uç sonuçlarından biridir. Yok olma ise, işlevsizleşmenin, dolayısıyla da körelmenin en uç sonucudur. Yani her yok olma bir işlevsizleşme olmak zorundadır, ancak her işlevsizleşme yok olmayla sonuçlanmaz. Benzer şekilde, her işlevsizleşme körelme olmak zorundadır, ancak her körelme işlevsizleşme demek değildir.
Kimi zaman evrim tarihinde körelen organlar, yeni işlevler kazanabilmekte veya atasal işlevlerini kısmen de olsa sürdürebilmektedir. Buna bağlı olarak, bu yeni işlevlerin veya tamamen yok olmayan işlevin seçici baskısı sonucunda bu organlar tamamen yok olmaksızın, körelmiş halde vücutta bulunmaya devam edebilirler. İşte tam da bu şekilde, günümüzde balinaların uyluk ve femur kemikleri %100 işlevsiz değil gibi gözükmektedir. Kemiklerin konumu ve bağlı oldukları organlar düşünüldüğünde, bu kemiklerin erkek balinaların üreme fonksiyonunda bazı faydaları olabileceği anlaşılmaktadır.[46] İki uçlu pelvis kemikleri üreme organlarının çapalandığı bölgede yer alır ve bu kemiklerle ilişkili olan ischiocavernosus kasları, penisi kontrol eder. Erkek balina ve yunuslarda ischiocavernosus kasları penisin distal ucuna derinlemesine girmiş haldedir ve proksimal olarak, her bir pelvik kemiğe bağlanan penis bacağını sarar.
Yapılan incelemeler, ischiocavernosus kasının penisi bir o yana birr bu yana çekerek hareket ettirmeye yaradığı ve hatta corpus cavernosuma proksimal olarak baskı yaparak ereksiyonun sürmesini sağladığı düşünülmektedir. Bu kaslar, penisi hareket ettirebilmek için bölgede bulunan diğer yumuşak dokularla bir arada çalışabiliyor olsa da ischiocavernosus kaslar penis hareketi için büyük öneme sahiptir.
Örneğin sıçanlarda bu kaslar cerrahi yöntemlerle alındığında ciddi ereksiyon sorunları gözlenmiştir, erkekler "döndürme" (İng: "flip") adı verilen penis hareketini yapamamaya başlamıştır ve dolayısıyla vajinayı penetre etmeleri mümkün olmamıştır. Ancak tüm memelilerde bu kaslar olmazsa olmaz değildir; örneğin insanlarda bu kaslar anesteziyle uyutulduklarında sadece daha zayıf bir ereksiyon deneyimlenmiştir.
Buradaki sıkıntı, üreme davranışı sergileyen balinaların vücut içi anatomilerini yakından takip etmenin bir yolunun bulunmamasıdır. Dolayısıyla bu kemiklerin gerçekten üremeye katkı sağlayan bir işlevi olup olmadığı veya bunun ne düzeyde etkili olduğu tartışmalıdır. Fakat fonksiyonel analizler, eskiden yürüme işlevini mümkün kılan bu kemiklerin, üreme işleviyle ilgili birtakım görevler (örneğin penisin geri çekilmesi gibi görevler) edinmesi sonucunda körelmenin yok olmayla sonuçlanmadığını düşündürmektedir.
Ayrıca ischiocavernosus kasları tüm memeli hayvanlarda pelvise bağlanır, ancak balina ve yunuslardaki pelvik kemikler eşsizdir; çünkü sakral ve arka bacak uzuvlarıyla kısıtlanmamaktadırlar. Ayrıca atalarındaki lokomotor fonksiyonu (yani hareket fonksiyonlarını) sürdürmek zorunda da değillerdir. Buna bağlı olarak bu kemiklerin penis morfolojisine göre evrimleşmesi mümkün olmuştur.
233 görüntülenme
Kaynaklar
-
Ç. M. Bakırcı, et al. Balina Ve Yunusların Evrimi: Karadan Denize Evrimsel Bir Destan Ve Balinaların Kol Ve Bacak Kemiklerinin Evrimi.... (24 Mart 2013). Alındığı Tarih: 28 Aralık 2021. Alındığı Yer: Evrim Ağacı
| Arşiv Bağlantısı