Merhaba, anksiyete benim de çok muzdarip olduğum bir durumdu. Özellikle üniversitede ilk yıllarımda bu durumdan dolayı paranoyakça düşüncelerin esiri olduğumu hatırlıyorum. Psikoloji alanında uzman değilim ancak kendi tecrübelerimi paylaşmak isterim.
Ben biraz panik bir insanım, bunun üstüne anksiyeteyi de koyunca tadından yenmeyen bir durum ortaya çıkıyor. Örneğin tırnağım kopsa "ya bir daha tırnağım hiç büyümezse" diye yersiz korkulara kapılır kendime dünyayı dar ederdim. Günlerce bu korkuyla yaşar, tırnağım çıkana kadar gözümü parmağımdan ayırmazdım. Ta ki, içinde bulunduğum durumu fark edene kadar. Bu durumun, yani olaylara verdiğim tepkilerimin normal olmadığını anladığımda ilk işim yardım almak oldu. Eğitim Fakültesi'nde eğitim görüyordum ve PDR okuyan bir arkadaşıma durumumu anlattığımda "anksiyete olabilir" demişti. Daha sonra bir psikoloğa gittim, o da aynı şeyleri söylediğinde işler benim için daha da kolay bir hale geldi. Çünkü artık yaşadığım yersiz korkuların bir adı vardı ve önceden bu korkuları yaşamak bana anlamsız gelirken artık bir nedenim olduğunu biliyordum. Bu yüzden kendime daha hassas yaklaşmaya başladım. Önceden, uyuyamadığım için "bir daha asla uyuyamayacağım" diyerek ağlıyordum. Ama anksiyete gerçeğiyle yüzleştiğimde kendime şunu demeye başladım: "Neden uyuyamayasın ki?" Ve gerçekten sakinleştim çünkü neden sorusuna verebilecek mantıklı bir sebebim yoktu. Tek sebebim kendimi bu korkuya itmekti. Düşüncelerin beynimi kemirdiğini hissettikçe korku beni daha da çok içine çekerdi. Buna izin vermemek için kendime günlük hayatımda uğraşabileceğim aktiviteler buldum. Okula giderken yürüdüm, yurduma geldiğimde yazılar yazdım. Zihnimi boşalttım. Kendime hobi edindim. Nelerden korktuğumu tek tek kağıda yazdım ve korkularımla yüzleştim. Fark ettim ki bütün bu korkuları ben yaratmışım. Örneğin, gireceğim sınavlardan korkuyordum. Bir insan neden sınavdan korkar ki? "Sınavdan geçemezsem ne olur? Hayatım sona mı erer?" mantığıyla korkularımı küçülttüm. Doğru veya yanlış bir yoldu belki ama bugünüme baktığımda anksiyeteme daha az yenik düştüğümü görüyorum. Bana göre kaygı da yaşanması gereken bir duygu ancak dozunu iyi ayarlayabildiğimiz takdirde. Bu süreçte verebileceğim tek öneri, korkularınız karşısında kendinize anlayışla yaklaşmanız olur. Korkularınızın altında yatan şeyin anksiyete olduğunu fark ettiğinizde o korkuyla mücadele etmek daha da kolay oluyor çünkü. Ayrıca çevrenizin de bu konuda bilinçli olması gerektiğini düşünüyorum. Çevrenizdeki insanlarda sizi bu konuda anlayışla karşıladığında gerçekten mücadele etmek daha kolay oluyor.
Sağlıklı günler dilerim ⭐