Solaklık ile İlişkili İlk Genler Bulundu ve Bu Genler, Beyin Yapısını da Değiştiriyor!
Bu haber 3 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Bilim insanları, insan DNA'sında solaklıkla bağlantılı ilk genetik dizilimi buldular. Bu dizilim, özellikle beynin dile ilişkin bölgelerinde yapısal ve işlevsel yönüyle yakın ilişkili olduğunu gösteriyor.
Oxford Üniversitesi'ndeki araştırma grubu, bu ilişkinin sonucu olarak solak insanların sözel becerilerinin daha iyi olabileceğini öne sürdü. Fakat beyin gelişimi ve el seçimi arasındaki bağlantıya dair birçok soru bilim dünyasında hala aydınlatılmayı bekliyor.
Araştırma Bize Neler Öğretiyor?
Yaklaşık her 10 insandan biri solaktır. İkizler üzerinde yapılan araştırmalara göre, el seçimi ve genlerin (ebeveynlerden gelen DNA'lar) arasında bir bağlantı olduğunu biliyoruz. Fakat detaylar gün yüzüne çıkmayı bekliyor.
Araştırma ekibi, UK Biobank'tan yaklaşık 400.000 kişinin genetik kod sekansını ve DNA bilgilerini aldı. Bu veri setinde, yaklaşık 38.000 birey solak idi. Ardından bilim insanları, dev bir "iki resim arasındaki farkı bul" oyunu gibi, solaklığı etkileyen DNA dizilimindeki farkları bulmak üzere bu iki grubun (sağlak ve solaklar) DNA'larını karşılaştırdılar. Brain dergisinde yayımlanan makaleye göre, insan genomunda solaklığı etkileyen 4 "sıcak bölge", yani daha sık mutasyona uğrayan DNA dizilimleri (İng: "mutation hotspot") bulundu.[1] Araştırmacılardan biri olan Prof. Gwenaëlle Douaud, BBC News ekibine şöyle diyor:
Bu bulgular bize ilk kez el tercihinin genetik unsurlar taşıdığını gösterdi.
Mekanizma Nasıl İşliyor?
Bu mutasyonlar, hücrede sitoskeleton (bir nevi, karmaşık yapıya sahip bir "hücre iskeleti") adı verilen yapıyı düzenliyor. Salyangozların sitoskeletonunu değiştiren bu benzer mutasyonlar, yumuşakçaların kabuklarının saat yönünün tersine veya "sola" doğru oluşmasını da belirleyen genleri barındırıyor!
UK Biobank projesinden, araştırmaya katılan grubun beyin tarama sonuçları, sitoskeletonun, beyindeki beyaz madde yapısı üzerinde değişikliğe yol açtığını gösterdi. Kendisi de solak olan Prof. Douaud, şöyle diyor:
İnsanlara ilk defa el seçimi ve sitoskeleton farklılığının bağlantısını, beyinde görülebilir hale getirdik.
Sol elini kullanan katılımcılarda, beynin her iki yarımküresinde de bulunan dil bölgesinin daha fazla bağlantısı olduğu ve bu iki yarımkürenin daha koordine çalıştığı gözlemlendi.
Araştırmacılar solak insanların sözel becerilerde daha iyi olduklarını düşünseler de, ellerinde henüz bunu kanıtlayacak yeterli bilgi bulunmamakta. Ayrıca çalışmalar sonucunda solak insanların şizofreni ve Parkinson hastalığına yakalanma oranının az da olsa sağ elini kullanan bireylere oranla yüksek olduğu görülüyor.
Solaklığın Altında Yatan Toplumsal Algılar
Solak olmak, genelde insanlar tarafından olumsuz olarak karşılanıyor. El cerrahı ve makale yazarlarından olan Prof. Dominic Furniss şöyle diyor:
Birçok toplumda solak olmak şanssızlık veya kötü olarak tanımlanır ve dile de bunun etkileri yansımıştır.
Fransızcada "gauche" kelimesi hem sol hem de sakar anlamına gelmekte. İngilizcede ise "right" kelimesi hem sağ hem de haklı olmak anlamlarını karşılıyor. Prof. Furniss şöyle devam ediyor:
Araştırmaya göre solak olmak sadece beynin biyolojik gelişiminin bir sonucu, şanssızlık veya kötülükle herhangi bir bağlantısı bulunmuyor. Bu durum kısmen keşfetmekte olduğumuz genetik varyasyonlardan kaynaklanıyor. Bizi, insan yapan şeyleri daha da iyi anlamamızı sağlıyor.
Solaklıkla İlgili Her Şey Çözüldü mü?
Kesinlikle hayır.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
El seçiminde en yakın tahmin %25 genetik ve %75 çevresel faktörlerden kaynaklı. Yapılan bu araştırmada ise ilk %1'lik genetik bileşenler bulundu, ne yazık ki bu da sadece İngiliz popülasyonu için geçerli.
Kısacası, genetik bileşenler ve insanların el seçimi üzerine aydınlatılması gereken çok şey var. Solaklık ve sağlaklık ile ilgili daha fazla bilgi almak için bu yazımızı okuyabilirsiniz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 28
- 23
- 5
- 4
- 4
- 4
- 2
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: BBC News | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Wiberg, et al. (2019). Handedness, Language Areas And Neuropsychiatric Diseases: Insights From Brain Imaging And Genetics. Brain, sf: 2938-2947. doi: 10.1093/brain/awz257. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 12/12/2024 10:42:22 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10173
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in BBC News. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.