Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Sahtekarlık Sendromu: Imposter Sendromu Nedir? Başarılı İnsanlar Neden Kendilerinin Başarıyı Hak Etmediğine İnanır?

Merak Etmeyin, Sırf Başarılısınız Diye (Muhtemelen) Sahtekar Değilsiniz!

11 dakika
12,851
Sahtekarlık Sendromu: Imposter Sendromu Nedir? Başarılı İnsanlar Neden Kendilerinin Başarıyı Hak Etmediğine İnanır? Pexels
Tıbbi İçerik Uyarısı

Bu içerik tıp ve sağlık ile ilişkilidir. Sadece bilgi amaçlı olarak hazırlanmıştır. Bireysel bir tıbbi tavsiye olarak görülmemelidir. Evrim Ağacı'ndaki hiçbir içerik; profesyonel bir hekim tarafından verilen tıbbi tavsiyelerin, konulan bir teşhisin veya önerilen bir tedavinin yerini alacak biçimde kullanılmamalıdır.

Daha Fazla Bilgi Al
Tüm Reklamları Kapat

Sahtekârlık Sendromu (İng: "Imposter Syndrome"), kişinin yeteneklerinden ve başarılarından şüphe duyduğu psikolojik bir fenomendir. Temelde, kişinin kendinden şüphe etmesini ve başkalarının düşündüğü kadar yetkin olmadığına inanması durumunu ifade eder. Daha basit bir ifadeyle yeterince iyi olamama inancını, yetersizlik hissini içeren bir tür utanç türü olarak düşünülebilir.

Imposter sendromu genellikle eğitim ve iş gibi profesyonel ortamlarda ortaya çıkar. Sendroma sahip kişi, başarılı olmak için yeteri kadar yetenekli veya akıllı olmadıklarını hisseder. Nesnel/objektif başarılarına rağmen kendisinden şüphe edebilir ve kendisini yetersiz hissedebilir. Diğer insanların yetenekleri hakkındaki olumlu geri dönüşlerini abartılı bulur. Bu nedenle sahip olduğu statüyü hak etmediğini ve yakında başkalarının bu sahtekârlığını öğreneceği endişesine kapılabilir. Bu endişe ile birlikte, rol yapmaya devam etmek için üstünde bir baskı hissedebilir. Bu kişilerin her ne başarı elde ederlerse etsinler kendilerini emin veya yetkin hissetmeleri zordur. Başarılarının sevincini yaşamak veya çabalarını fark etmek yerine genellikle hatalarına ve yetersizliklerine odaklanır, sahtekârlıklarının bir gün ortaya çıkacağından endişe ederler.

Imposter sendromu ilk olarak 1970'lerde Suzanne Imes ve Pauline Rose Clance tarafından profesyonel bağlamda başarılarını şansa, sevimli olmaya veya yetenekleriyle ilgili olmayan dış faktörlere bağlayan kadınları tanımlamak için kullanılmıştır. Ancak yakın zamandaki araştırmalar, üniversite öğrencilerinden üst düzey yöneticilere kadar pek çok farklı yaşta ve meslekte Sahtekârlık Sendromu görülebileceğini göstermektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Belirti ve Semptomlar

Imposter sendromu, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatiksel El Kitabı (DSM)'da ruhsal bir bozukluk olarak tanımlanmamıştır. Bu nedenle bu sendromu tanılamak için belirli bir semptom listesi bulunmamaktadır. Bununla birlikte, bu sendrom ile mücadele eden insanlar üzerinde yapılan kapsamlı araştırmalar birkaç karakteristik özelliği ortaya koymaktadır:

  • Sahtekâr Gibi Hissetmek: Sahtekârlık sendromu, genellikle profesyonel ve rekabetçi ortamlarda yüksek başarı elde eden veya elde etme potansiyeline sahip olan kişilerde ortaya çıkar. Sendroma sahip kişiler, bu rekabetçi ortamda olmaya yetecek kadar akıllı veya yetenekli olmadıklarını hissederler. Aslında bulundukları pozisyonu veya başarıyı hak edecek yetkinliğe sahip olsalar bile kendilerinin yetkin, yetenekli veya bilgili olmadıklarını hissettikleri için sürekli olarak başkalarını kandırıyormuş gibi hissederler.
  • Keşfedilme Korkusu: Imposter sendromuna sahip kişiler, sendromun adından da anlaşılacağı üzere kendilerini sürekli olarak başkalarını kandıran bir sahtekâr gibi hissederler. Bu nedenle başkalarının kendileri hakkındaki gerçeği keşfedeceğinden veya kim olduklarını anlayacaklarından korkarlar. Örneğin, üç kez Grammy ödülünü kazanan Amerikalı yazar ve şair Maya Angelou, "11 kitap yazdım, fakat her defasında 'Eyvah, bu sefer öğrenecekler!' diye düşündüm. Herkese bir oyun oynadım ve şimdi beni bulacaklar." cümlelerini kurmuştur.
  • Başarılı Olduğunda Kendinden Şüphe Etmek veya Suçluluk Hissetmek: Çoğu insan başarılı olduğu durumlarda kendilerinden gurur duyarken, Sahtekârlık Sendromuna sahip kişiler genellikle kendilerinden şüphe eder veya suçluluk duyar. Öyle ki, büyük başarılar Sahtekârlık Sendromu olan kişiler için kendinden şüphe edecekleri bir döngünün başlangıcı dahi olabilir. Bu kişiler, hayatlarında önemli bir dönüm noktasına ulaşsalar bile başarılarını fark edemeyebilir. Bunun arkasındaki sebep, başarının genellikle hissettikleri sahtekârlık duygusunu yoğunlaştırmasıdır. Çünkü Imposter Sendromu olan bir kişi, elde ettiği başarıyı gerçekten hak etmiş olsa bile, bunu etik olmayan yollarla veya şans eseri elde ettiğini düşünür. Bu nedenle de bu başarının gelecekte tekrarlanamayacağını düşünerek endişelenmeye başlayabilir.
  • Sorumluluk Almaktan Kaçınma ve Kendini Sınırlama: Imposter sendromu olan kişiler, yeteneklerini sergilemek için daha fazla görev üstlenmek yerine daha küçük ve kolay yönetilebilir görevlere yönelebilirler. Kendilerine ve başarılarına karşı duydukları şüphe profesyonel girişimlerini sınırlamal\text{}arına sebep olabilir. Kendi kendilerine empoze ettikleri olumsuz düşünceler, terfilerden kaçınmalarını veya yalnızca yeterince iyi olduklarını düşündükleri işler için motive olmalarını sağlayabilir. Bu nedenle kariyer basamaklarını büyük bir motivasyonla tırmanmak yerine genel olarak daha risksiz adımlar atabilirler. Hatta öyle ki, bazen büyük bir başarı yakalama şansından dönüm noktasından hemen önce vazgeçebilir, dahası bu olumlu durumun ortadan kalkması için kendilerini sabote edecek davranışlarda bulunabilirler. 2014 yılında yapılan bir araştırma, Imposter sendromuna sahip kişilerin iş hayatında daha fazlasını yapacaklarına inanmadıkları için mevcut pozisyonlarında kalma eğiliminde olduklarını göstermiştir.
  • Başarısızlıkları Üstlenme Eğilimi: Imposter sendromu olan kişiler, yeterliliklerini ve becerilerini inkâr ederler. Başarılarını genellikle dış etkenlere veya şansa bağlarlar ve sorumluluğunu üstlenmezler. Başkalarına veya bir projeye yaptıkları katkıları küçümserler ve başarılarını içselleştiremezler. Buna karşın, hataları veya başarısızlıkları üstlenme eğilimindedirler. İşler, kendilerinden bağımsız şekilde dış etkenlerden dolayı ters gittiğinde bile kendilerini suçlayabilirler.
  • Takdir Edilmekten Rahatsızlık Duyma: Imposter sendromu olan kişiler, başarılı oldukları için takdir gördüklerinde kendileriyle gurur duymak yerine daha yetersiz ve endişeli hissedebilirler. Başkaları tarafından olumlu bir şekilde tanınmak veya övgü almak, bu kişilerde daha yüksek bir performans göstermek için ek baskı oluşturabilir. Bu, genellikle Sahtekârlık Sendromuna sahip kişiler için daha büyük bir başarısızlık riski ve sahtekârlıklarının ifşa olma olasılığı ile ilişkilendirilir.

Imposter Sendromu Türleri

Imposter sendromunun her türü; kendini küçümseme, kendinden şüphe etme, sahtekarlık duygusu ve keşfedilme korkusu gibi belirli temel özellikler içerir. Bu temel eğilimler, birçok insanda benzer şekilde gözlemlense de altta yatan inançlarda farklılıklar olabilir. Imposter sendromu genellikle 5 farklı türe ayrılarak incelenir. Bunlar, kişinin kendisi için yeterliliğin veya yetkinliğin ne anlama geldiğine dair kişisel inançları içerir.

  1. Mükemmeliyetçi: Imposter sendromu sıklıkla mükemmeliyetçi duygularla birlikte ortaya çıkar. Bu türdeki kişiler, genellikle işlerin nasıl yapıldığıyla ilgilenir. Kendilerine gerçekçi olmayan büyük hedefler koyarlar ve hatalara karşı oldukça hassastırlar. Bu kişiler için başarı nadiren tatmin edicidir. Çünkü her zaman mükemmel bir insanın daha iyisini yapabileceğine veya yapması gerektiğine inanırlar. Herhangi bir işi tamamladıktan sonra ne kadar sıkı çalıştığını kabul etmek yerine, küçük hatalarına odaklanıp kendilerini eleştirirler. Bir hedefe ulaşamadıklarında kendilerinden büyük bir şüphe duyarlar ve başkalarının da bu sahtekarlıklarını fark edeceklerinden korkarlar. Mükemmeliyetçilerde, Imposter sendromu genellikle kendilerine dair bir hata veya kusur algıladıklarında tetiklenir.
  2. Doğal Deha: Sendromun bu türüne sahip kişiler, genellikle yetkin insanların her şeyi zorlanmadan ve çok fazla çaba sarf etmeden başarabileceklerine dair bir inanca sahiptir. Bu nedenle çok fazla çalışmadan veya hazırlanmadan bir işte başarılı olmayı beklerler. Bu nedenle, çabalarının aksine yeterliliklerini hız ve kolaylığa dayalı olarak yargılarlar. Başka bir deyişle, bir konuda yetkinleşmeleri uzun sürdüğünde kendilerini sahtekârlık yapıyormuş gibi hissedebilirler. Yeni başladıkları bir iş onlara kolay gelmediğinde ve ilk denemelerinde başarısız olduklarında kendilerinden şüphe edebilirler. Bu bakımdan bu tür kişilerde Imposter sendromu; genellikle bir şeyi başarmak için bazı şeyleri öğrenmek, çabalamak veya ustalaşmak gerektiğini algıladıklarında tetiklenir.
  3. Uzman: Uzman türündeki kişiler, genellikle yeterliliklerini neyi ne kadar bildiklerine veya yapabildiklerine dayalı olarak karakterize ederler. Belirli bir konu hakkında bilinmesi gereken her şeyi bilmediklerinde kendilerini sahtekâr gibi hissederler. Öğrenmeleri ve uzmanlaşmaları gereken daha çok şey olduğunu düşündüklerinden kendilerini yetkin olarak hissetmezler. Bu kişilerde Imposter sendromu, genellikle yeni veya bilmedikleri bir şeyle karşılaştıklarında veya bir konu hakkında kendilerinden daha fazla şey bildiklerini sandıkları insanlarla bir araya geldiklerinde tetiklenir.
  4. Süper Kişi ("Superman" veya "Superwoman"): Bu türdeki kişiler, genellikle aynı anda kaç farklı işi yapabilecekleri ile ilgilenirler. Yetkinliklerini öğrenci, arkadaş, eş, ebeveyn veya çalışan gibi farklı rollerin gerekliliklerini başarıyla yerine getirip getiremediklerine göre değerlendirirler. Tüm bu rolleri kolaylıkla dengeleyebilmeyi beklerler. Bu tür kişilerde Imposter sendromu, genellikle tüm görevleri yerine getiremediklerinde veya yetersiz kaldıklarında tetiklenir.
  5. Solist: Bu tür kişiler, genellikle bir işi veya görevi kimin tamamladığıyla aşırı ilgilenirler. Kendilerini yetkin hissetmek için bir görevi tamamen kendi başlarına tamamlamaları gerekir. Her şeyi bireysel olarak halletmeleri gerektiğine inanırlar. Başarıyı başkalarının yardımı ile elde ettiklerinde kendilerini değersiz hissedebilirler. Bu yüzden birinden yardım istemek veya birinin teklif ettiği desteği kabul etmek, bu kişiler için yetersizliklerini ve başarısızlığı kabul etmek anlamına gelir. Bu tür kişilerde Imposter sendromu, genellikle birilerinden yardım veya tavsiye aldıklarında tetiklenir.

Sendromla İlişkili Etken Faktörler

Sahtekârlık Sendromunun nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Çocukluk deneyimleri, aile ilişkileri, kariyer, mevcut ruh sağlığı gibi bir dizi faktörden etkilenerek geliştiği düşünülmektedir.

Bu konuda yapılan ilk araştırmalar, Sahtekârlık Sendromunun erken dönem aile ilişkileri ve toplum cinsiyet rolleri gibi faktörlerde bağlantılı olduğunu göstermiştir. Ancak daha sonra yapılan kapsamlı araştırmalar, fenomenin birbirinden farklı geçmiş deneyimlere, yaşlara ve cinsiyetlere sahip insanlarda da geliştiğini ortaya koymuştur.

Tüm Reklamları Kapat

Çocukluk Deneyimleri

Araştırmalar, erken çocukluk deneyimlerinin ve aile ilişkilerinin Sahtekârlık Sendromu geliştirmede önemli bir rol oynayabileceğini öne sürmektedir. Özellikle aşırı korumacı ve kontrol kontrolcü ebeveynler, çocuklarda Sahtekârlık Sendromu gelişmesine neden olabilir.

Ebeveynleri ile güçlü bir bağ kuramayan çocuklarda olduğu gibi, küçük yaşlarda ebeveyn rollerini üstlenmek zorunda kalmış çocukların da Sahtekârlık Sendromu geliştirme olasılığı daha yüksektir. Ayrıca çocuklukta yeteri kadar övgü veya olumlu pekiştirme almayan çocuklar başarıya ilişkin olumsuz inançlar geliştirebilir. Bazı araştırmalar, düşük seviyede destek ve yüksek miktarda çatışma olan aile ilişkilerine sahip kişilerin Sahtekârlık Sendromu geliştirme olasılığının daha yüksek olabileceğini düşündürmektedir.

Örneğin, başarıya normalden fazla değer veren bir aileye sahip olan veya başarıları sonucunda yeterli miktarda övgü alamayan bir çocuk kendini yetersiz hissedebilir. Benzer şekilde okulda başarılı olması için ebeveynleri tarafından baskı gören, kardeşleriyle kıyaslanan veya hata karşısında keskin bir dille eleştirilen çocukların Sahtekârlık Sendromu geliştirme ihtimali daha yüksektir.

Eğitim veya İş Koşulları

İş ve çalışma ortamlarının Sahtekârlık Sendromuna neden olduğuna dair kesin bulgular olmamakla birlikte, bazı çalışma koşullarının bu sendromu yaşama olasılığını azalttığını söyleyebilmek mümkündür. Örneğin, destekleyici bir lidere ve iş arkadaşlarına sahip olan ve işbirlikçi bir çalışma ortamında bulunan bir kişinin Sahtekârlık Sendromu geliştirme olasılığı düşüktür. Benzer şekilde çalışanlara risk alma ve hata yapma şansı veren çalışma kültürü de bu sendromu geliştirme olasılığını azaltır.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Bununla birlikte entelektüel yetenek, not, puan ve akademik başarıya vurgu yaptığı için üniversite ortamlarında Sahtekârlık Sendromunun geliştirilmesi oldukça yaygındır. Bazı araştırmalar, sendromun özellikle insanların hayatlarındaki bir geçiş döneminde ve yeni bir şeyler denerken ortaya çıktığını göstermektedir. Örneğin üniversiteye başlamak veya işyerinde yeni bir pozisyona geçmek, kişinin bulunduğu ortama ait hissetmemesine ve yetenekli olmadığı hissine kapılmasına sebep olabilir. Özellikle yeni roller ve yeni ortamlar, başarılı olma kaygısı ve deneyim eksikliği ile birleştiğinde kişide yetersizlik duygusunu tetikleyebilir.

Ayrıca erken çocukluk dönemindeki akademik başarılar da ilerleyen senelerde sahtekârlık duygularının ortaya çıkmasına katkıda bulunabilir. Örneğin, ilkokul veya liseyi pek de zorlanmadan başarılı şekilde tamamlamış biri, kendisini üniversitede ilk defa bir rekabet ve mücadele ortamında bulabilir. Diğerlerinin kendisinden daha zeki ve yetenekli olduğunu düşünmeye başlayabilir ve kendisini oraya ait hissetmeyebilir.

Ruh Sağlığı Sorunları

Sahtekârlık Sendromu, genellikle anksiyete ve depresyon gibi diğer ruh sağlığı sorunları ile beraber gözlemlenir. Depresyon ve anksiyete; zaten kişinin kendisinden şüphe etmesine, özgüveninin azalmasına veya başkalarının onu nasıl gördüğüne dair endişe duymasına sebep olduğu için Sahtekârlık Sendromunu tetikleyebilir.

Ön Yargı ve Ayrımcılık

Bahsettiğimiz tüm faktörlerin yanı sıra cinsiyet eşitsizliği ve kurumsallaşmış ırkçılık gibi durumlar da Sahtekârlık Sendromu gelişmesini tetikleyebilir. Bazı araştırmalar, Sahtekârlık Sendromunun özellikle kadınlarda ve beyaz olmayan insanlarda daha sık ortaya çıkma eğiliminde olduğunu göstermektedir.

Bir kişinin, cinsiyetine veya ırkına yönelik bir ön yargının farkında olması bu kimliği hakkında süregelen klişeleri ortadan kaldırmak için daha çok çalışmasına sebep olabilir. Yeterince başarılı olmasına rağmen diğerleri tarafından ciddiye alınmak için herkesten daha fazla çalışması gerektiğine inanabilir. Ayrıca olumsuz klişelerin amaçladığı gibi kişinin hatalarına daha fazla odaklanmasına veya yeteneklerinden şüphe duymasına sebep olabilir. Bu bakımdan profesyonel ortamlarda daha az temsil edilen bazı grupların Sahtekârlık Sendromu geliştirme ihtimalinin daha yüksek olduğu söylenebilir.

Görülme Sıklığı

Kesin prevalans bilinmemekle birlikte, insanların %70'inin hayatları boyunca en az bir kez Sahtekârlık Sendromu yaşadığı tahmin edilmektedir. Özellikle yüksek başarı gösteren kişilerin yaklaşık %25 ila %30'unun bu sendromu yaşadığı düşünülmektedir. Bazı insanlar sendromun daha yaygın ve kronik biçimlerini deneyimlerken, diğerleri bu sendromu yalnızca belirli durumlarda geçici olarak deneyimleyebilir.

Tüm Reklamları Kapat

1970'lerdeki ilk araştırmalar, çoğunlukla başarılı kadınlara odaklanmış olsa da Sahtekârlık Sendromunun hem erkekleri hem de kadınları etkilediği açıktır. Kesin olmamakla birlikte, bazı araştırmalar artan yaşın azalan sahtekârlık duygularıyla ilişkili olduğunu göstermiştir.

Sonuç

Birçok insan hayatının belirli dönemlerinde Sahtekârlık Sendromu belirtileri yaşayabilir. Yeni bir rol veya bir pozisyona geçiş döneminde, kişinin kendini bulunduğu ortama ait hissetmemesi veya kendini yetersiz hissetmesi oldukça normaldir.

Kendinden şüphe etmeyi içeren duyguların mutlaka Sahtekârlık Sendromu ile ilişkili olmadığını anlamak önemlidir. İnsanların zaman zaman kendinden şüphe etmesinin yanlış bir tarafı yoktur. Burada anlaşılması gereken, daha önceki yazılarımızda da altını çizdiğimiz gibi böyle bir durumun psikolojik bir fenomen olarak ele alınmasının temelinin söz konusu duyguların deneyimlenme sıklığı olmasıdır.

Tüm Reklamları Kapat

Sahtekârlık Sendromunun belirtileri sürekli olmaları durumunda bir kişinin ruh sağlığını, kariyerini ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Eğer bahsettiğimiz belirtileri sıklıkla yaşıyorsanız bir ruh sağlığı uzmanından yardım almayı düşünebilirsiniz.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
54
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 9
  • Muhteşem! 6
  • Tebrikler! 3
  • Güldürdü 1
  • İnanılmaz 1
  • Üzücü! 1
  • Bilim Budur! 0
  • Umut Verici! 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 17:30:31 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/13695

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Kategoriler ve Etiketler
Tümünü Göster
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Cinsel Yönelim
Işık
Vegan
2019-Ncov
Bakteriler
Editör Seçkisi
Kafatası
Retrovirüs
İklim
Solunum
Sars Mers
Argüman
Orman
Yer
Bilim İnsanları
Nasa
Adaptasyon
Sinir
Canlı Cansız
Hayatta Kalma
Ana Bulaşma Mekanizması
Zaman
Bilinç
Deprem
Hastalık Kontrolü
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
E. Kocabey, et al. Sahtekarlık Sendromu: Imposter Sendromu Nedir? Başarılı İnsanlar Neden Kendilerinin Başarıyı Hak Etmediğine İnanır?. (1 Ocak 2023). Alındığı Tarih: 21 Kasım 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/13695
Kocabey, E., Alparslan, E. (2023, January 01). Sahtekarlık Sendromu: Imposter Sendromu Nedir? Başarılı İnsanlar Neden Kendilerinin Başarıyı Hak Etmediğine İnanır?. Evrim Ağacı. Retrieved November 21, 2024. from https://evrimagaci.org/s/13695
E. Kocabey, et al. “Sahtekarlık Sendromu: Imposter Sendromu Nedir? Başarılı İnsanlar Neden Kendilerinin Başarıyı Hak Etmediğine İnanır?.” Edited by Eda Alparslan. Evrim Ağacı, 01 Jan. 2023, https://evrimagaci.org/s/13695.
Kocabey, Enes. Alparslan, Eda. “Sahtekarlık Sendromu: Imposter Sendromu Nedir? Başarılı İnsanlar Neden Kendilerinin Başarıyı Hak Etmediğine İnanır?.” Edited by Eda Alparslan. Evrim Ağacı, January 01, 2023. https://evrimagaci.org/s/13695.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close