Sağlık Çalışanları, Kadınların Ağrılarını Erkeklerin Ağrıları Kadar Dikkate Almıyor!
Toplumsal cinsiyet kalıplarının doktorları kadınların ağrılarını hafife almaya yönlendirebileceği şüphesi, yapılan araştırmalarla doğrulandı. Profesör Amanda Williams, bu araştırmaların hem erkek hem de kadın sağlık personelinin sıklıkla kadınların ağrılarını göz ardı ettiğini ortaya koyduğunu belirtiyor.
Bir erkek çektiği ağrı hakkında doktora başvurduğunda, sıklıkla doktoru ağrının gerçek olduğuna ve çözülmesi gereken bir sorun olduğuna ikna olacaktır. Kadınlar için bu deneyim farklıdır; cinsiyet kalıpları nedeniyle doktorlarının onların söyledikleri kadar ağrı hissetmedikleri sonucuna varmasından şüphelenirler.
Maalesef ki araştırmaların gösterdiği üzere kadınların bu şüpheleri gayet yerinde. Araştırmalar sağlık personellerinin hastalarının, özellikle de kadınların ağrılarını sık sık küçümsediğini ve bunun hastaların söyledikleriyle ilgisi olmayan birtakım ön yargı ve inançlara dayandığını göstermektedir.
2021'de yapılan bir araştırma, toplumsal cinsiyet kalıplarının hastaların ağrılarını tahminde özel olarak belirleyici bir faktör olduğunu gösteriyor.[1] Kadınların acıya aşırı duyarlı olduğu ve bunu kolay ifade ettiği veya abarttığı şeklindeki yanlış inanış nedeniyle hem erkek hem de kadın sağlık personeli, sıklıkla kadınların sözlü açıklamalarını ve ağrılarını ifade eden davranışlarını ciddiye almıyor.[2], [3] Dahası, kadınların ağrılarını ciddiye almamakla kalmayıp bu düşüncelerine dayanarak aynı zamanda yetersiz tedavi sunuyor ve hatta analjezik tedavi yerine psikolojik tedavi almalarını tavsiye ediyorlar.[4]
Ağrının Cinsiyeti Olur mu?
Yeni çalışma, sağlık çalışanlarının kadınların ağrısını hafife almasına neden olan potansiyel ön yargıları da başarılı bir şekilde belirliyor. Bu ön yargılar kadınların ağrı eşiği, ağrıyı bildirme istekleri ve ağrıya katlanma kapasiteleri hakkındaki inançlardan ve erkeklerin norm veya ideal olarak kabul edilmesi ve erkek vücudunun kadın vücuduyla karşılaştırılmasından kaynaklanıyor.[5]
Araştırmacılar, acı veren muayenelerden geçen gerçek hastaların kendi ağrılarını derecelendirmeleri ve ağrı göstergelerinin (kişinin ağrı çektiğini gösteren yüz ifadeleri, vücut dili, ses tonları gibi belirtiler) ölçülmesi hakkında destekleyici bilgiler ile birlikte kısa video kliplerini kullandılar.[6] Erkek ve kadın katılımcılar bu videolardan bir seçki izledi ve her birinden sonra hastanın ağrı düzeyi hakkında sayısal bir ölçekte tahminde bulunup ağrı göstergelerini derecelendirerek hastanın cinsiyetini kaydettiler.
Hastaların kendi değerlendirmeleriyle karşılaştırıldığında gözlemciler kadınların ağrısını olduğundan daha az tahmin ederken erkeklerin ağrılarını olduğundan fazla derecelendirdiler. Erkekler ve kadınlar yüz ifadelerinde aynı seviyedeki ağrıyı ifade ettiğinde kadınların erkeklerden daha az acı çektiği düşünüldü.
Farklı bir deney, bu yargılara toplumsal cinsiyet kalıplarının sebep olduğunu gösterdi: Tipik bir erkeğin tipik bir kadından daha dirençli olduğuna inanan kişiler, videolardaki erkeklerin daha çok acı çektiğini tahmin ederken kadınların acılarını daha fazla ifade etme eğilimine sahip olduğuna inanan kişiler tarafından kadınların ağrısı olduğundan daha düşük olarak tahmin edildi.
Kapsamlı Bulgular
Ağrı tahminlerinde cinsiyetin etkisi şaşırtıcı derecede fazla. 2016'da Amanda Williams'ın laboratuvarında yapılan bir araştırma, klinisyenlerin ağrı tahminlerinin hastaların depresyon öyküsünden ve diğer insanların yüzlerine bakarak karar verdiğimiz bilinçsiz bir yargı olan "güvenilirliklerinden" etkilenip etkilenmediğini inceledi.[7]
Ortaya çıkan şey, yine her iki cinsiyetten katılımcıların kadınların çektiği ağrıyı ciddi şekilde küçümsediğiydi. Eğer kadınlar güvenilmez olarak algılandıysa, bu onları daha da dezavantajlı hale getiriyordu; ancak "güvenilmezliğin" erkeklerin ağrısına dair yapılan tahminlerde bir etkisi yoktu.
Bu toplumsal kalıplar, aslında erkeklere de yardımcı olmaz ve erkeklerin ağrıları üzerine yapılan ciddi çalışmalar oldukça azdır.[8] Erkeklerin çektiği ağrı, klinisyenler tarafından kendilerinin derecelendirmelerine yakın bir şekilde tahmin edilirken, fazla dayanıksız olmaları, "erkekliğe yakışmama" veya güçsüzlük gibi yargılamalarla karşılaşmalarına sebep olabilir. Aynı zamanda acıya dayanıklı olma beklentisi, erkeklerin belirtilerini tıbbi incelemeye gerektiğinden daha geç sunmalarına teşvik edebilir.[9]
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Ağrıyı Anlamak
Ağrıları nasıl ifade ettiğimiz, karmaşık bir konudur: Kısmen evrim tarafından belirlenmiş olmasına rağmen, kişisel ağrı geçmişiniz ve sosyal bağlamınız gibi birçok kişisel faktörden etkilenir.[10] Gözlemcinin ağrı ifadesini yorumlama görevi de karmaşıktır; bu görev gözlemcinin kişisel özellikleri, sosyal bağlamı ve cinsiyet, yaş ve kültürel normlar gibi geniş faktörler tarafından etkilenir.
Küçük çocuklarla yapılan çeşitli araştırmalar, erkek ve kız çocuklarının birlikte oynarken benzer sayıda kaza geçirdiklerini ve bu rahatsızlıklarını büyük ölçüde benzer şekilde ifade etmelerine rağmen, kızlara erkeklerden daha fazla dinlenme imkânı sunulabileceğini gösteriyor.[11], [12]
Bulguların tamamen tutarlı olmaması ve kızların yine toplumsal cinsiyet rolleri nedeniyle rahatsızlıklarından daha sık bahsetmeleri gibi etkenler bu bulguları etkileyebilir; yine de bulgular cinsiyet kalıplarının ağrı ve acı algısının hayatımıza erken yaşlarda yerleşebileceğini göstermektedir.[13] Bu durumda yargıdaki farklılıklar, çocukların davranışlarındaki farklılıklardan çok gözlemcilerin çocuklara verdikleri tepkilerden kaynaklanıyor olabilir.
Cinsiyet yanlılığı etkisi, gözlemcilerin aynı ağrı ifadesini izledikleri durumlarda bile geçerlidir. Basit bir deneyde, gözlemciler beş yaşındaki bir çocuğun parmağından kan alındığı ve yaşadığı acıyı ifade ettiği bir videoyu izlediler.[14] Çocuğun adının "Samuel" olduğu söylenen gözlemciler, ismin "Samantha" olarak söylendiği gözlemcilere kıyasla çocuğun acısını daha yüksek olarak değerlendirdiler.
Dahası, katılımcılar kızların ağrıya karşı daha duyarlı olduğuna ve bunu daha fazla gösterme eğiliminde olduklarına inanıyordu. Küçük çocuklar için düşük düzeyde ağrıya sebep olan olayların ve ebeveynler ya da diğer yetişkinlerin bu olaylara tepkilerinin sıklığı göz önüne alındığında, bu alanın oldukça ihmal edildiği şaşırtıcı bir şekilde ortaya çıkmaktadır.[11]
Maalesef birçok ağrı deneyinin yapıldığı ağrı ifadesi veritabanı genellikle orta yaşlı Kanadalı Kafkasyalılardan alınan verilerden oluşmaktadır. Bu durum, ağrı değerlendirmesi ve tedavisindeki siyahi, Asyalı veya beyaz hastaların ağrılarını küçümseme gibi bir diğer tutarlı ön yargıyı keşfetme fırsatını kısıtlamaktadır: Bu önyargı, araştırma çalışmalarındaki tedavi süreçlerinde şok edici eksikliklere sebep olmaktadır.[15], [16], [17]
Doktorların ağrı bakımındaki eşitsizlikleri ortadan kaldırmak için yapabileceği birçok şey vardır ve yanlış toplumsal kalıplara dayanan daha birçok eşitsizlik, araştırmalar yoluyla gün yüzüne çıkarılabilir. Ancak cinsiyet kalıplarının başkalarının ağrısını tahmin etme şeklimizi etkilediğini doğrulayan bu son çalışma, sağlık personelinin pratiklerine yansıtıyor olabilecekleri sosyal ve kişisel ön yargılar üzerine düşünmelerine yardımcı olmalıdır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 6
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: UCL News | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. Zhang, et al. Gender Biases In Estimation Of Others’ Pain. (5 Mart 2021). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: The Journal of Pain doi: 10.1016/j.jpain.2021.03.001. | Arşiv Bağlantısı
- ^ W. Bruce, et al. Towards Health Equity For People Experiencing Chronic Pain And Social Marginalization.. (2 Şubat 2021). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Europe PMC doi: 10.1186/s12939-021-01394-6. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. T., et al. (2024). Professionals Underestimate Patientsʼ Pain. Pain, sf: 811-818. doi: 10.1097/j.pain.0000000000001165. | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. Schäfer, et al. (2016). Health Care Providers' Judgments In Chronic Pain: The Influence Of Gender And Trustworthiness. Pain. doi: 10.1097/j.pain.0000000000000536. | Arşiv Bağlantısı
- J. Bourke. This Won’t Hurt A Bit: The Cultural History Of Pain. (19 Haziran 2014). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: New Statesman | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. Lucey, et al. Painful Data: The Unbc-Mcmaster Shoulder Pain Expression Archive Database. (19 Mayıs 2019). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: ieee xplore | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Gráinne, et al. (2016). Health Care Providers' Judgments In Chronic Pain: The... : Pain. Pain. doi: 10.1097/j.pain.0000000000000536. | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Keogh. (2020). The Gender Context Of Pain. Health Psychology Review, sf: 454-481. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Geoghegan. Bbc News | Uk | Magazine | Why Are Men Reluctant To Seek Medical Help?. (17 Temmuz 2009). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: BBC | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. D. Craig. (2024). In Memoriam Jean-Marie Besson 1938 To 2014 : Pain. Pain, sf: 1198-1199. doi: 10.1097/j.pain.0000000000000371. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b M. Noel, et al. (2018). Boo-Boos As The Building Blocks Of Pain Expression: An Observational Examination Of Parental Responses To Everyday Pain In Toddlers. Canadian Journal Of Pain, sf: 74-86. doi: 10.1080/24740527.2018.1442677. | Arşiv Bağlantısı
- ^ I. Fearon, et al. ‘Booboos’: The Study Of Everyday Pain Among Young Children. (6 Ekim 1998). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: ScienceDirect doi: 10.1016/S0304-3959(96)03200-9. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. L. Von Baeyer, et al. (2000). Everyday Pain In Three- To Five-Year-Old Children In Day Care. Pain Research & Management. doi: 10.1155/1998/198043. | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. L. Cohen, et al. (2014). Gender Biases In Adult Ratings Of Pediatric Pain. Children’s Health Care, sf: 87-95. doi: 10.1080/02739615.2014.849918. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. M. Hoffman, et al. (2016). Racial Bias In Pain Assessment And Treatment Recommendations, And False Beliefs About Biological Differences Between Blacks And Whites. Pnas. doi: 10.1073/pnas.1516047113. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. C. Tait, et al. (2009). Provider Judgments Of Patients In Pain: Seeking Symptom Certainty. Pain Medicine, sf: 11-34. doi: 10.1111/j.1526-4637.2008.00527.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. Knight, et al. Confidential Enquiry Into Maternal Deaths | Mbrrace-Uk | Npeu. (23 Temmuz 2024). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Oxford Population Health NPEU | Arşiv Bağlantısı
- A. C. D. C. Williams. Women’s Pain Is Routinely Underestimated, And Gender Stereotypes Are To Blame – New Research. (22 Ağustos 1970). Alındığı Tarih: 23 Temmuz 2024. Alındığı Yer: The Conversation | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:52:09 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/18174
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in UCL News. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.