Sifonoforlar (Siphonophorae)
- Bilimsel Adı Siphonophorae
- Halk Arasındaki Türkçe Adı Sifonoforlar
- Halk Arasındaki İngilizce Adı Siphonophores
- Üst Alan (Superdomain) Neomura
- Tip (Type) Ökaryotlar (Eukaryota)
- Alem (Kingdom) Hayvanlar (Animalia)
- Alt Alem (Subkingdom) Gerçek Dokulular (Eumetazoa)
- Tip (Type) Parahoxlu Hayvanlar (Parahoxozoa)
- Şube (Phylum) Knidliler (Cnidaria)
- Alt Şube (Subphylum) Medusozoa
- Sınıf (Class) Polipler (Hydrozoa)
- Alt Sınıf (Subclass) Hydroidolina (Hydroidolina)
- Takım (Order) Sifonoforlar (Siphonophorae)
- Bu içerik, Evrim Ağacı'nın tür gözlemleri ve türlere dair bilgileri barındıran Yaşam Ağacı projesinin bir parçası olarak hazırlanmıştır.
- Gözlem Ekle
Tanım ve Genel Bilgiler
Batı Avustralya Hint Okyanusu’ndaki Ningaloo Kanyonu’nu su altı robotu SuBastian’la keşfeden Nerida Wilson önderliğindeki araştırma ekibi yüzeye çıkmak üzere yol alırken spiral bir şekilde yayılmış ve UFO’ya benzettikleri yaklaşık 46 metre uzunluğunda dev bir canlı fark etti. Daha sonra gerçek uzunluğunun 120 metreden fazla olabileceğini tahmin ettikleri bu yaratık sifonofor olarak bilinen dünyadaki en uzun canlı. Aşağıdaki videoda Ningaloo Kanyonu'nda keşfedilen dev sifonoforun görüntüleri bulunuyor.
Bilinen 175 türü olan sifonoforlar, denizanaları, denizşakayığı ve mercanları da barındıran Knidliler (Cnidaria) şubesine aittir. Jelatinimsi yapıları nedeniyle araştırması zor olan bu canlılar, çok sayıda çok hücrelinin (zooid) bir araya gelerek birbirlerine dokular sayesinde bağlanmasıyla bir koloni oluşturur. Bu koloninin her bireyi çok başarılı birtakım çalışması sergiler ve diğer çoğu koloni yaşamı olan hayvanlarda görülenin tersine tüm bireyler koloninin faydası için çalışır. Bir deniz biyoloğu olan Stefan Siebert, bu canlıların farklı bireylerinin koloninin hareketi, beslenmesi ve çoğalması gibi çeşitli sorumluluklar almasını özelleşmiş organ fonksiyonlarına benzetiyor. Ayrıca bu canlılar bir beyinleri olmadan çevrelerini algılar, devasa uzunluklarına rağmen topluca hareket eder.
Evrimsel Tarih ve Taksonomi
Sifonoforların evrimsel akrabalık ilişkileri, bilim insanlarının uzunca bir süredir dikkatini çekmektedir; çünkü bu organizmalar geniş bir çeşitlilik göstermektedir. Eskiden ayrı gruplar oldukları düşünülse de, şimdi daha basit yapılı kolonyel hidrozoalar olan Anthoathecata ve Leptothecata takımları ile bir arada, Hydroidolina alt sınıfı altında değerlendirilirler.
Sifonoforlar üzerinde yapılan çalışmalar, onları 3 ana gruba ayırmaktaydı: Cystonectae, Physonectae ve Calyconectae. Bu ayrım, 2 özelliğin varlığına göre yapılmaktaydı: yüzen çanlar (nektoforlar) ve süzülenler (pnömatoforlar). Cystonectaede pnömatoforlara sahipken, Physonectae'de nektoforlar vardır; Calyconectae'de ise her ikisi de bulunur.
Ekolojik Dağılım ve Habitat
Renkli ve ilginç görüntüsüyle bilinen başka bir sifonofor türü olan Physalia physalis veya yaygın kullanılan adıyla Portekiz Askeri, (İng: Portuguese man o’ war), ismini Portekiz savaş gemilerine olan benzerliğinden alıyor. Bu tür karbonmonoksit dolu yüzme keseleri sayesinde su yüzeyinde kalır ve su içindeki 30 metreyi bulan uzun zehirli dokunaçları ile rüzgârın yardımıyla denizde kilometrelerce sürüklenir. Genelde açık denizde, Atlantik Okyanusu, Pasifik Okyanusu ve Hint Okyanusunda, özellikle de Sargasso Denizinde yaygın olarak görülmelerine rağmen bazen dalgaların etkisiyle sığ sulara sürüklenir veya kıyıya vurabilirler. Bu canlılar, balık, balık larvası, yumuşakçalar gibi yumuşak vücutlu avlarla beslenir. Avın uzun dokunaçlara değmesiyle açığa çıkan binlerce mikroskobik kapsüldeki zehrin hücre zarında gözenekler açarak ozmotik dengeyi bozduğu ve hücre yıkımına sebep olduğu düşünülüyor. Çeneleri ve dişleri olmayan bu tür, avını zehirledikten sonra sindirilmesi için dokunaçları yardımıyla sindirim enzimlerinin salgılandığı bölgeye götürür. Sığ sulara sürüklenen veya karaya vuran Portekiz Askeri, sahildeki insanlar için tehlike oluşturuyor. İnsanların zehirli dokunaçlara temas etmesi durumunda ciddi durumlarda göğüs ağrısı ve nefes almakta zorluğa, genelde ise 15-20 dakika kadar süren ani bir acıya neden olur. Dolayısıyla, bu canlının sık görüldüğü plajlara girişler yasaklanıyor veya çeşitli önlemler alınıyor.
Popülasyon ve Koruma Statüsü
Bu canlıların soyu henüz tehdit altında değildir.
Davranış ve Etoloji
Sifonoforlar büyük oranda avcı etçil hayvanlardır. Diyetlerinde çok çeşitli kopepodlar, küçük kabuklular ve ufak balıklar yer alır. Sifonoforların büyük bir kısmı gastrozooid yapıdadır; yani zooid denen bu organizmaların vücutlarına takılı, karakteristik bir dokungaçları vardır. Bu yapısal özellik, hayvanların avını yakalamasını sağlar. Sifonoforların can yakıcı nematosistleri, bu dokungaçların ucundaki tentilla isimli saçaklarda bulunur. Nematosistler, tentillanın kenarlarında yoğun bir şekilde bulunur. Sifanoforlar potansiyel bir av tespit ettiklerinde, 30-50 santimetrelik dokungaçları ile avlarının etrafında bir ağ örerler. Sonrasında nematosistler, felç edici ve bazen de ölümcül olan toksinler salgılayarak, ağa yakalanan avı etkisiz hale getirirler. Sonrasında bu avlar sindirilirler.[1]
Sifanoforlar, türüne bağlı olarak farklı üreme yöntemleri kullanabilirler; hatta bazılarının nasıl ürediği halen net olarak bilinmemektedir. Genellikle tek bir zigot, zooid kolonisini oluşturur. Döllenmiş yumurta, bir protozooide dönüşür ve sonrasında budaklanma yoluyla yeni bir zooid oluşturur. Bu süreç, tam bir zooid kolonisi oluşana kadar devam eder. Ancak bazı diğer türler, tıpkı deniz anaları gibi polipler oluştururlar. Bunlar içerisinde sperm veya yumurta vardır ve bunlar, suya salınarak üreme gerçekleştirilir. Yani polipler, organizmanın dışında döllenir.
Sifonoforların büyük bir kısmında biyolüminesan özellik bulunur. Bunun bir savunma mekanizması olarak evrimleştiği düşünülmektedir; ancak Erenna cinsi sifonoforlarda bu özellik avı üzerine çekmek için de kullanılmaktadır.
Diyet ve Metabolizma
2005’te Science dergisinde yayınlanan makalede derin okyanusta (1600 m ve 2300 m) yaşayan bir sifonofor türü olan Erenna familyasına ait örneklerin, çoğu sifonofor türü gibi kabuklu deniz canlılar yerine balıkla beslendiği belirlenmiştir.[2] Bu durumda araştırmacılar şu soruyu sordular: "Omurgalıların bulunmasının düşük bir olasılık olduğu bu derinliklerde Erenna nasıl avlanıyor?"
Sorunun cevabı her biri yaklaşık 3000 zehirli iğneden oluşan dokunaçlarının bağlı olduğu merkezi transparan sapın sonundaki “tuzak”ta gizlidir. Bilim insanları, canlı olgunlaştıkça kırmızı floresan madde ile çevrelenen bu tuzağın, sifonofor tarafından balıkları cezbetmek için yem olarak kullanıldığı sonucuna vardılar.
Fakat kırmızı ışık yayan canlılar denizde nadiren görülür. Bunun iki nedeni vardır: Birinci neden, kırmızı ışığın suda pek uzağa iletilememesi, ikinci neden ise büyük çoğunluktaki canlıların kırmızı ışığa duyarlı olmamasından kaynaklanır. Fakat Erenna ile ilgili bu iddia, yukarıda da bahsettiğimiz gibi derin deniz canlılarının uzun dalga boyundaki ışığı algılayamadıkları düşünülünce pek de mantıklı gelmiyor. Bu durum derin deniz canlılarının görüş becerilerine ilişkin kısıtlı bilgimizi de göz önüne alırsak bir gizem olarak kalmaya devam ediyor.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
İnsanlarla Etkileşim ve Kültürel Referanslar
Sifonoforların hassas yapıları sebebiyle onlarla ilgili daha çok bilgi edinmek için yapılan çalışmalar oldukça zorlayıcı. Yine de denizlerde yaygın olarak görülen ve yukarıda bahsedilen hünerleriyle merak uyandıran bu canlılar, koloni içindeki muhteşem iletişimleri ve uyumluluklarıyla merak uyandırmaya devam ediyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 25
- 10
- 7
- 3
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ S. Haddock, et al. The Angler Jellyfish. (21 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 21 Eylül 2020. Alındığı Yer: The Bioluminescence Web Page | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. H. D. Haddock. (2005). Bioluminescent And Red-Fluorescent Lures In A Deep-Sea Siphonophore. Science, sf: 263-263. doi: 10.1126/science.1110441. | Arşiv Bağlantısı
- C. Dunn. Siphonophores. Alındığı Tarih: 21 Eylül 2020. Alındığı Yer: Cell | Arşiv Bağlantısı
- J.H.K. Ian. Physalia Physalis - Portuguese Man-Of-War. (27 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 21 Eylül 2020. Alındığı Yer: Wiki.nus | Arşiv Bağlantısı
- M. Hoover. Portuguese Man-Of-War (Physalia Physalis). (21 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 21 Eylül 2020. Alındığı Yer: The Cephalopod Page | Arşiv Bağlantısı
- M. Simon. Absurd Creature Of The Week: The 100-Foot Sea Critter That Deploys A Net Of Death. (29 Ağustos 2014). Alındığı Tarih: 21 Eylül 2020. Alındığı Yer: Wired | Arşiv Bağlantısı
- C. Munro, et al. (2019). Morphology And Development Of The Portuguese Man Of War, Physalia Physalis. Nature Scientific Reports. | Arşiv Bağlantısı
- C. Munro, et al. (2018). Improved Phylogenetic Resolution Within Siphonophora (Cnidaria) With Implications For Trait Evolution. bioRxiv, sf: 251116. doi: 10.1101/251116. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 23:56:00 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9368
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.