Psikolojide de Artık "Nasıl" Sorusunun Ötesine Geçip, "Neden" Sorusunu Sormamız Gerek!
Zümrüt renkli mücevher yabanarısı (Ampulex compressa), hamamböceğini öyle bir karmaşıklıkla parazit haline getirir ki, bu insanın hayal gücünü zorlar. O korkunç olay, şöyle yaşanır: Yabanarısı, kurbanını geçici olarak felce uğratan zehirli bir karışımı hamamböceğinin vücuduna zerk etmekle başlar. Akabinde hamamböceğinin beyninde belirli iki bölgeyi arayıp bulur ve özel yapım nörokimyasal bir kokteyli buraya zerk eder. Bu enjeksiyon, cerrahi açıdan kesin bir etki yaratır: Hamamböceğinin hareket kabiliyeti tamamen korunurken kaçma isteği elinden alınmıştır. Bu, daha sonra önemli hale gelecek, hayret verici bir kombinasyondur. Nihayet yabanarısı, öldürücü darbesini vurur: Adeta zombi haline gelmiş hamamböceğini kendi mezarına sürükler, üzerine bir yumurta yerleştirir ve onu diri diri gömer. Yabanarısı neden tüm bu belirli şeyleri kesin bir sırada yapma zahmetine girmektedir?
60 yıl önce büyük etolog Niko Tinbergen, herhangi bir biyolojik özelliği veya sistemi tam olarak anlayabilmek için şu dört farklı soruyu cevaplamak zorunda olduğumuzu iddia etmiştir:[1]
- Ontojeni (Gelişim): Söz konusu sistem, bir organizmanın yaşam süresi boyunca nasıl gelişim göstermektedir?
- Mekanizma (Doğrudan Nedensellik): Sistem, meydana geldiği anda nasıl çalışır?
- Filojeni (Evrim): Bu özellik, zaman içinde nasıl evrimleşmiştir?
- Adaptif Değer (İşlev): Neden evrimleşmiştir?
Bu dört soru -ontojeni, mekanizma, filojeni ve işlev- farklı "analiz düzeyleri"ni temsil etmektedir. Tinbergen'in kavrayışındaki en önemli nokta şudur ki bir organizma hakkında herhangi bir şeyi anlamak istiyorsanız, bu dört analiz düzeyine de ihtiyaç duyarsınız.
Bu dört düzey, yakın (İng: "proximate") ve nihai (İng: "ultimate") düzey analizler olarak bilinen daha geniş iki kategori içine dâhil edilebilir:[2], [3]
- Yakın düzey, bir özelliğin organizmanın yaşamı boyunca nasıl geliştiği ve meydana geldiği anda nasıl çalıştığıyla ilgili olan ontojeni ve mekanizma düzeylerini kapsar.
- Nihai düzey ise bir özelliğin nasıl ve neden evrimleştiğiyle ilgili olan filojeni ve işlev düzeylerini kapsar.
Yakın açıklamalar, herhangi bir şeyin nasıl çalıştığını izah eder - örneğin, karaciğerin nasıl çalıştığı veya bir yenidoğanın emme refleksine neyin yol açtığı sorularındaki gibi... Nihai açıklamalar ise söz konusu sistemin neden bu şekilde çalıştığını ya da ilk başta neden ortaya çıktığını izah eder - örneğin, bir karaciğere neden sahip olduğumuz (kanın süzülmesi, zehirlerin etkisinin giderilmesi ve sindirimin kolaylaşması için) veya emme refleksinin neden evrimleştiği (memeyle beslemenin kolaylaşması için) sorularındaki gibi... Yakın ve nihai açıklamalar aynı olguya dair farklı sorulara cevap veren analiz düzeyleridir ve ikisi de olgunun tam olarak anlaşılması için kritik önemdedir.
Bugün psikolojide, yakın ve nihai düzey analizlerin birbirinin içine geçmesinin; replikasyon (tekrarlanabilirlik) krizi, disiplinin kapsayıcı bir teorik çerçeveden yoksun olması ve sırtını WEIRD örneklemlere fazlaca dayaması gibi büyük meselelerden biri olduğunu söylemek fazla abartı sayılmaz.[4], [5], [6], [7], [8] Bu sorunu ele almak, alanın ilerlemesi için kilit önemdedir.
Yabanarısının Hamamböceği Avının Analizi
Yazının başında betimlenen ürpertici sahne, yabanarısının konağını nasıl felce uğrattığını açıklıyor - bu, yakın düzey analiz. Tam bir yakın analiz, söz konusu davranışın fizyolojik temelini, yabanarısının yaşamı boyunca belli mekanizmaların bu davranışın gelişmesinden ne şekilde sorumlu olduğunu ve daha başka noktaları açıklayabilir.
Nihai düzey analiz ise farklıdır. Bütün bu adımların nedenini açıklar: Yabanarısı neden bu belirli davranışlara yönelmektedir? Cevap şu: İlk zehirleme, hamamböceğini geçici olarak felce uğratmaya yaramakta, bu sayede yabanarısına, sonraki adımda hamamböceğinin beyninde hedeflemesi gereken bölgeleri doğru tespit etmesi için yeterli zamanı vermektedir.
İkinci zehirleme, hamamböceğinin hareket kabiliyetini ortadan kaldırmayıp neden sadece kaçma isteğini yok ediyor? Çünkü küçük yabanarısı bir sorunla karşı karşıyadır: Hamamböceğinin felç kalması durumunda onu sürükleyip gömeceği yere kadar götürmeyi başaramayacak kadar küçüktür kendisi. Bu yüzden yabanarısının zehri hamamböceğinin hareket başlatma becerisini etkisiz hale getirir, fakat aslında ayaklarını felç etmez - böylece yabanarısı onu yuvasına sürüklerken, hamamböceğinin ayakları vücudunun geri kalanıyla uyumlu bir şekilde otomatik olarak hareket ederek işi kolaylaştırır. Diğer çözümler işe yaramayacaktır: eğer hamamböceği felç kalırsa yabanarısı onu sürükleyemeyecek; eğer hamamböceği kendi hareketlerini sürdürme becerisini korursa kaçabilecektir. Yabanarısının çözümü –hamamböceğinin kendi hareketini başlatma kabiliyetini yok ederken bacaklarındaki kıpırdayışın zarar görmemesi– iki problemi de zekice bertaraf etmektedir.
Peki bu sürecin sonunda yabanarısı neden hamamböceğinin üzerine bir yumurta bırakıp onu canlıyken gömüyor? Çünkü yabanarısı larvası yumurtadan çıktığında beslenmek için hayatta olan bir kurbana ihtiyaç duyacak. Aslında yabanarısı bunu kolaylaştırmak için dikkat çekici bir şey daha yapar: Zehri, hamamböceğinin metabolizmasını yavaşlatarak kurbanını daha uzun süre hayatta tutar. Bu durum, dehşet verici bir ziyafet için sabırsızlanan yabanarısı yavrusu yumurtasından çıktığında hamamböceğinin hâlâ taze olmasını garanti eder.
Yabanarısının ne yaptığını doğru şekilde anlamak için iki farklı soruyu cevaplamak zorundayız: yakın düzey ("Yabanarısı bunu nasıl başarıyor?") ve nihai düzey ("Yabanarısı bütün bunları neden yapıyor?"). İki analiz düzeyini de dikkate almayan herhangi bir cevap, eksik kalır.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Biyoloji ve Psikolojide Neden ve Nasıl Analizi
Bu, biyolojide oldukça köklü bir ilkedir ve sonuçlarının ne denli geniş kapsamlı olduğunu anlatmak zordur. Hayvan davranışı üzerine yapılan tüm araştırmalar için temel bir teorik çerçeve sağlar. Bu ilkenin yaratıcısı Niko Tinbergen, hayvan davranışını incelediği çalışması için 1973'te verilen Nobel ödülüne layık görülenlerden biridir.[9] Davranış üzerine çalışan tek bir biyolog yoktur ki bu dört soru ile bunların yakın ve nihai düzey olarak daha geniş kategoriler içinde gruplanmasına aşina olmasın. Psikolojide ise durum çok farklıdır: Bu ilke, aynı derecede büyük bir bilimsel değere ve geniş kapsamlı sonuçlara sahip olsa da, yalnızca küçük bir grup psikolog için tanıdık.
Psikolojide bir asırdan uzun süredir, neredeyse sadece yakın düzey analize odaklanmak hâkim olagelmiştir. Bilişsel, nörofizyolojik, sosyokültürel, gelişimsel ve öğrenmeye dair açıklamalar da dahil en çok bilinen açıklamaların hepsi yakın düzeydir. Elbette hepsi, önemli ve zihni her yönüyle çevreleyen bir bilim için olmazsa olmazdır. Gelgelelim bunlar, tüm analiz düzeylerini içermiyorlar.
Nihai Açıklamalar, Eksiksiz Bir Zihin Bilimi İçin Şart!
Olguyu, farklı analiz düzeylerine göre açıklanabilir parçalara ayırmak neden sadece biyolojide değil, psikolojide de geçerli olmasın? Tıpkı kalp ya da akciğer gibi zihnin boyutları da aynı dört sorunun konusudur: Bunlar, organizmanın yaşamı boyunca nasıl gelişiyorlar (ontojeni ya da gelişim); anlık olarak nasıl çalışıyorlar (mekanizma); zamanla nasıl evrimleşiyorlar (filojeni) ve neden evrimleşiyorlar (işlev).
Bilim insanları, bedensel aygıtları tam olarak anlamak için yakın ve nihai düzey analizlerin ikisini de göz ardı edemeyeceklerini çoktandır biliyorlar. Aynısı zihinsel aygıtlarımız için de geçerlidir: Örneğin dikkat, bellek ve duyguyu tam olarak anlamak istiyorsak, zihnin bu boyutlarını yakın ve nihai analiz düzeylerinde irdelemeye ihtiyacımız olacaktır.
Zihnimizin her boyutunun evrimleşmiş bir işleve sahip olduğu anlamına da gelmez bu. Evrimsel psikologların söylediği gibi zihinlerimiz, evrimleşmiş bir işleve sahip olmayan sayısız yan ürün (İng: "byproduct") barındırıyor.[10] Yine de bu işlevsiz yan ürünler bile nihai düzey analizi gerektirir: Zaman içerisinde evrimleşmişlerdir (dolayısıyla analizin filogenetik düzeyini gerektirirler) ve biyolojik bir işleve sahip olan adaptasyonların yan ürünleridirler (dolayısıyla analizin işlevsel düzeyini gerektirirler). Nihai düzey analizin zihne ve onun çalışma şekline uygulanabileceği sonucuna basitçe ulaşmamanın hiçbir yolu yoktur.
Sadece yakın sorulara odaklanan psikologlar, zihnin nasıl çalıştığını keşfetme konusunda yine de büyük adımlar atabilmişlerdir. Yirminci yüzyıl psikoloji tarihi bunu kanıtlıyor; fakat nihai düzey analiz de dahil edildiğinde ilerleme daha hızlı olacaktır. Daha da önemlisi, yaşayan tüm organizmalara dair iki temel sorudan birini yok sayarak eksiksiz bir zihin bilimi inşa etmek imkansızdır. Evrimsel açıklamalar, çoğu kişinin düşündüğü gibi psikolojide istendiğinde başvurulan ek açıklamalar olmaktan çok kaçınılmaz açıklamalardır. Eğer daha bütünlüklü ve zengin bir zihin bilimi istiyorsak, açıklayıcı denklemin diğer yarısını görmezden gelemeyiz.
Nihai Açıklamalar, Psikolojiye Yeni Bir Işık Tutuyor!
Nihai açıklamalar, psikolojiye yeni bir ışık tutuyor: Yakın düzeyin sunduğundan farklı bir kavrayış sunuyor. Mesela şu soruyu ele alalım: Cinsel yolla (eşeyli) üreyen çoğu türde cinsiyet oranı neden 1:1 civarında dolanır?[11] XY cinsiyet belirlenim sistemi olan insan gibi türlerde yakın cevap malumdur: Her yenidoğan annesinden X, babasındansa yaklaşık %50 şansla ya X ya da Y kromozomunu miras alır. Dolayısıyla her yeni zigot yaklaşık %50 olasılıkla XY (erkek) veya XX (dişi) olmakta, böylece popülasyondaki cinsiyet oranı kabaca 1:1 oranında kalmaktadır. Bu açıklama inandırıcı olsa da cevabın sadece yarısıdır: Bu, sadece yakın düzey analizdir.
Evrimsel bir cevap daha fazla ne verebilir? Açıklayacak başka bir şey kalmamış gibi görünüyor olsa da nihai düzey açıklama bunu doğrulamıyor. Şöyle bir noktadan ele alıyor:[12] Bir popülasyonda dişi doğumların erkek doğumlardan daha az olduğunu, haliyle popülasyonda daha az yetişkin dişi olduğunu hayal edin. Dişiler daha nadir olduklarından, ortalamada erkeklerden daha yüksek üreme başarısı göstereceklerdir. Dişiler daha yüksek üreme başarısı gösterdikleri için, dişi yavru doğurmaya genetik olarak daha yatkın bireyler ortalamada daha çok toruna sahip olacaklardır. Bu durum, dişi yavru doğurmaya yatkınlığı ortaya çıkaran genlerin popülasyondaki sıklığının artmasını sağlayacaktır. Böylece dişi yavru doğumları daha yaygın hale gelecektir. Dişi yavru doğumları daha yaygın hale geldiğindeyse, dişi olmanın getirdiği artan üreme başarısı düşecek, nihayet cinsiyet oranı 1:1 olduğunda ortadan kalkacaktır. Bu sayede, bir popülasyonda başlangıçta daha az dişi bulunmasına yönelen eğilim, cinsiyet oranının nihayet 1:1 olması lehine dengelenecektir. Aynı durum, örnekte dişilerin yerine erkekleri koyduğunuzda da geçerlidir. Yani bir popülasyonda daha az erkek doğumu baş gösterirse, cinsiyet oranı yine 1:1’e yakınsama eğilimine girecektir.
Bu nihai düzey açıklamaya dair fark edilmesi gereken kritik nokta, bunun yakın düzey genetik açıklamanın alternatifi değil, tamamlayıcısı olduğudur.
Ayrıca nihai açıklamanın 1:1 cinsiyet oranına dair yeni bir ışık tuttuğuna dikkat edin. Fizyoloji, psikoloji veya davranışla ilgili bir olgunun nihai düzey açıklamasını ilk kez keşfettiğinizde, o olgunun yakın açıklamasını zaten bilseniz bile aslında yeni bir şey öğrenirsiniz. Üstelik kavrayışınızın bu yeni katmanı ne gereksizdir ne de var olan yakın düzey kavrayışınızla çelişkilidir. Bunun yerine bildiklerinizi tamamlar, resmin eksik yanlarını doldurur. Dahası, nihai düzey açıklama eskiden sahip olduğumuz, epistemik anlamdaki herhangi bir tamlık algısının da bir yanılsama olduğunu gözler önüne sermektedir: Aslında açıklamanın sadece yarısına sahiptik!
Nihai düzey analizler, bunlara ek olarak açıklama ve öngörmeye yönelik faydalar da sağlamaktadır. Sözgelimi, 1:1 cinsiyet oranına ilişkin bu analizle hangi türlerin, hangi sebeplerle bu oranı sergilemeyeceğine dair tahminler elde edilebilir.[13] Psikolojideki nihai düzey açıklamalar da aynı faydalara sahiptir: Yeni bir ışık tutabilir, var olan bulguları açıklayabilir ve yeni bulguları tahmin edebilir. Bu durum, geniş bir yelpazedeki psikolojik olgular için geçerlidir. Bunlar arasında; öfke[14], gurur[15], utanç[16], ahlaki biliş[17], eş tercihleri[18], zihin sağlığı[19], kişilik[20], politika[21], sosyal öğrenme[22], epistemik dikkat[23], mekânsal ve sayısal muhakeme[24], temel kavrayış[25], hastalık[26], eğitim[27], savaş[28], açlık[29], tiksinme[30], psikopatoloji[31], mantık[32], yaşlanma[33], kanser[34], psikopati[35], dini inanç[36], hayvan bilişi[37], makine öğrenmesi ve yapay zeka[38], çocuk gelişimi[39], ebeveynlik[40], statü yönetimi[41], cinsiyet farkları[42], doğum kontrolü[43], yeme bozuklukları[44], itibar[45], ceza[46], intikam[47], diğerkamlık (altruizm)[48], empati[49], duygu[50], kaygı[51], arkadaşlık[52], minnettarlık[53], yas[54], yinelemeli düşünce[55], bilişsel eğilimler[56], dolaylı konuşma[57], sağduyu bilgisi[58] ve sosyal sözleşmeleri ihlal edenleri tespit becerisi[59] sayılabilir.
Yakın-Nihai Düzey Ayrımı, Lüzumsuz Bir Çatışmayı Üretken Bir Takasa Dönüştürebilir!
Yakın-nihai düzey ayrımını kabul etmenin başka bir faydası daha var: lüzumsuz bir çatışmayı üretken bir takasa dönüştürebilir. Örneğin, psikolojideki en yaygın yanlış dikotomilerden biri, evrime karşı öğrenme yanılgısıdır (İng: "evolution vs. learning fallacy").[60] Bu yanılgı, nihai-yakın düzey ayrımıyla doğrudan ilişkilidir.
Sosyal bilimlerdeki geleneksel kabul, bir davranış ya da psikolojik özellik öğrenildiyse bunun evrimleşmediği ya da evrimleştiyse öğrenilmediği şeklindedir. Bu, meseleyi yanlış ve fazlasıyla yanıltıcı bir yolla kavramsallaştırmaktır.[61] Yanılgının kaynağı, nihai-yakın düzey ayrımında yatıyor olabilir: Evrimsel açıklamalar, analizin nihai düzeyinde bulunur, halbuki öğrenme yakın düzeydedir. Yani bunlar çatışma halinde değildir. Esasında mükemmel şekilde uyumlu olmalarının ötesinde, psikoloji ve davranışa dair gerçekleri geniş ölçüde açıklamak için pek çok durumda her ikisine de başvurmaya ihtiyaç duyacağımız kavramlardır.
Dolayısıyla, nihai-yakın düzey ayrımı, psikolojideki ilerlemeye süreğen bir engel teşkil eden evrime karşı öğrenme yanılgısını sona erdirmeye yardımcı olabilir. Bu tartışmanın daha önceki doğuştancıya (İng: "nativist") karşı deneyci (İng: "empiricist") versiyonunda, tarafların temel hataları:
- öğrenmenin görece önemsiz olduğu ve organizmaların ihtiyaç duydukları tüm bilgilerle birlikte doğdukları yönündeki yanlış görüş ve
- organizmaların bildikleri her şeyi öğrendikleri ve öğrenilmiş davranışları evrimin açıklamasına gerek olmadığı yönündeki aynı derecede yanlış görüştür.
Kavramsal bir araç (yakın-nihai düzey ayrımı) benimsemek, bizi bu iki ateş arasındaki açıklama çabasında düzlüğe çıkaracaktır. Ve bu hatalı iddialardan bir kez kurtulduğumuzda, karşılıklı uyum içindeki şu fikirleri onların yerine rahatlıkla koyabileceğiz:
- Öğrenme, çok önemlidir.
- Öğrenme mekanizmaları, evrimleştikleri için vardır.[60]
- Bunların işleme örüntüleri, ne tür problemleri çözmek için evrimleştiklerini yansıtır.[62]
Zihnin nasıl çalıştığını incelemek, muhakememizi bulandıran ve kavramsal olarak kafa karıştıran dikotomiler olmadan daha kolay ve verimlidir. Yakın-nihai düzey ayrımı bunu başarmaya yardımcı olur.
Öğrenmeye dayalı açıklamalar gibi sosyokültürel açıklamaların da yakın analiz düzeyinde olduğunu belirtmekte fayda var. Bu, evrimsel ve sosyokültürel açıklamaların da çoğu zaman uyumlu olduğu anlamına gelir. Bu iki tür açıklama arasında bir çeşit doğal gerilim olduğunu düşünmek yaygın olsa da bu doğru değildir - en azından gerilim zorunlu değildir. Buna dair farkındalık sosyal bilimlerde arttığı oranda, birbirinden farklı deneyimlere ve teorik yaklaşımlara sahip araştırmacıların işbirliği yapması kolaylaşabilir.
Dolayısıyla, bu kavramsal araç doğru anlaşıldığında sosyal bilimler ve yaşam bilimleri arasında köprüler kurmamıza yardımcı olan bir katalizör olabilir. Yakın-nihai düzey ayrımı, evrimi ve sosyokültürel etkileri inceleyen farklı donanımlara sahip bilim insanlarının işbirliği yaptığı bir ortaklık için bizi teşvik etmeye yardımcı olabilir.
Sonuç
Yakın-nihai düzey ayrımı, en azından üç sebepten ötürü psikolojideki ilerleme için anahtar önemdedir. Birincisi, psikoloji, açıklayıcı denklemin diğer yarısını görmezden geldiği müddetçe kapsamlı bir zihin bilimi olmayı umut edemez. İkincisi, nihai düzey açıklamalar, yakın düzey açıklamalardan farklı olarak, ek bir anlama katmanı sağlar. Ve üçüncüsü, iki analiz düzeyi arasındaki ayrımı kabul etmek lüzumsuz çatışmayı, üretken bir takasa dönüştürebilir.
Modern psikolojinin kurucularından William James, genellikle dikkate değer ölçüde ileri görüşlüydü. 1800'lerin sonları gibi erken bir tarihte, psikolojide evrimsel düşüncenin önemini vurguladı. Bir asırdan fazla bir süre sonra, James'in vizyonunu uygulamaya geçirmekte somut ilerleme kaydediyoruz. Nihai hedef, yalnızca psikolojik mekanizmalarımızın nasıl çalıştığını değil, aynı zamanda neden bu şekilde çalıştığını ve başlangıçta neden var olduklarını da açıklayan tamamlanmış bir zihin bilimi inşa etmektir.
Bu nedenle, bir dahaki sefere, daha önce mantıklı bir yakın düzey açıklamasını duymuş olduğunuz bir olgunun evrimsel açıklamasıyla karşılaştığınızda, lütfen ikisinin tipik olarak birbirine alternatif olmadığını hatırlayın. Bunlar, farklı analiz düzeylerinde farklı sorulara cevap veren tamamlayıcı açıklamalardır.[63] Aşina olduğunuz yakın düzey açıklama muhtemelen öğrenme, kültür, hormonlar, beyin ya da bunların bir kombinasyonuna odaklanır. Nihai düzey bir açıklama ise söz konusu davranışın atasal bir biçimden nasıl evrimleştiğine veya bunun başlangıçta neden evrimleştiğine odaklanabilir. Bu açıklamaların arasında kendi doğaları gereği bir çatışma olmadığı gibi, ancak bu iki analiz düzeyini (sistemin nasıl çalıştığı ve neden bu yolda evrimleştiğini) birleştirdiğimizde, incelediğimiz olguyu eksiksiz olarak anlamaya nihayet yaklaşabileceğiz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 11
- 6
- 5
- 3
- 3
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ N. Tinbergen. (1963). On Aims And Methods Of Ethology. Zeitschrift fur Tierpsychologie, sf: 410-433. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. M. Nesse. (2019). Tinbergen’s Four Questionstwo Proximate, Two Evolutionary. Evolution, Medicine, and Public Health, sf: 2-2. doi: 10.1093/emph/eoy035. | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Mayr. (1961). Cause And Effect In Biology. Science, sf: 1501-1506. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Stewart-Williams. A Quick Guide To The Replication Crisis In Psychology. (6 Eylül 2015). Alındığı Tarih: 9 Aralık 2021. Alındığı Yer: Psychology Today | Arşiv Bağlantısı
- ^ V. A. D. Funder. Why Doesn’t Personality Psychology Have A Replication Crisis?. (12 Mayıs 2016). Alındığı Tarih: 9 Aralık 2021. Alındığı Yer: funderstorms | Arşiv Bağlantısı
- ^ V. A. U. Schimmack. Replicability Rankings Of 120 Psychology Journals (2010-2019). (21 Şubat 2020). Alındığı Tarih: 9 Aralık 2021. Alındığı Yer: Replicability-Index | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. Muthukrishna. (2019). A Problem In Theory. Nature Human Behaviour, sf: 221-229. doi: 10.1038/s41562-018-0522-1. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Henrich. (2010). The Weirdest People In The World?. Behavioral and Brain Sciences, sf: 61-83. doi: 10.1017/S0140525X0999152X. | Arşiv Bağlantısı
- ^ NobelPrize.org. The Nobel Prize In Physiology Or Medicine 1973. Alındığı Tarih: 9 Aralık 2021. Alındığı Yer: NobelPrize.org | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. M. Buss. (2015). The Handbook Of Evolutionary Psychology, Volume 1: Foundation. ISBN: 9781118756027. Yayınevi: Wiley.
- ^ W. D. Hamilton. (1967). Extraordinary Sex Ratios. Science, sf: 477-488. doi: 10.1126/science.156.3774.477. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Maloy. (2013). Brenner's Encyclopedia Of Genetics. ISBN: 9780123749840. Yayınevi: Academic Press.
- ^ D. C. Queller. (2021). Sex Ratios And Social Evolution. Current Biology. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Sell. (2017). The Grammar Of Anger: Mapping The Computational Architecture Of A Recalibrational Emotion. Cognition, sf: 110-128. doi: 10.1016/j.cognition.2017.06.002. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Sznycer. (2017). Cross-Cultural Regularities In The Cognitive Architecture Of Pride. Proceedings of the National Academy of Sciences, sf: 1874-1879. doi: 10.1073/pnas.1614389114. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Sznycer. (2018). Cross-Cultural Invariances In The Architecture Of Shame. Proceedings of the National Academy of Sciences, sf: 9702-9707. doi: 10.1073/pnas.1805016115. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Zimmerman. (2018). The Routledge Handbook Of Moral Epistemology. ISBN: 9781317516750. Yayınevi: Routledge.
- ^ D. M. Buss. (2019). Mate Preferences And Their Behavioral Manifestations. Annual Review of Psychology, sf: 77-110. doi: 10.1146/annurev-psych-010418-103408. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. M. Buss. (2005). The Handbook Of Evolutionary Psychology. ISBN: 9780471264033. Yayınevi: Wiley.
- ^ P. E. Smaldino. (2019). Niche Diversity Can Explain Cross-Cultural Differences In Personality Structure. Nature Human Behaviour, sf: 1276-1283. doi: 10.1038/s41562-019-0730-3. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. B. Petersen. (2015). Evolutionary Political Psychology: On The Origin And Structure Of Heuristics And Biases In Politics. Political Psychology, sf: 45-78. doi: 10.1111/pops.12237. | Arşiv Bağlantısı
- ^ N. Claidire. (2010). Imitation Explains The Propagation, Not The Stability Of Animal Culture. Proceedings of the Royal Society B: Biological Sciences, sf: 651-659. doi: 10.1098/rspb.2009.1615. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. SPERBER. (2010). Epistemic Vigilance. Mind & Language, sf: 359-393. doi: 10.1111/j.1468-0017.2010.01394.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Dehaene. (2010). Space, Time, And Number: A Kantian Research Program. Trends in Cognitive Sciences, sf: 517-519. doi: 10.1016/j.tics.2010.09.009. | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. S. Spelke. (2007). Core Knowledge. Developmental Science, sf: 89-96. doi: 10.1111/j.1467-7687.2007.00569.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. M. Schrock. (2020). Lassitude: The Emotion Of Being Sick. Evolution and Human Behavior, sf: 44-57. doi: 10.1016/j.evolhumbehav.2019.09.002. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. C. Geary. (2002). Principles Of Evolutionary Educational Psychology. Learning and Individual Differences, sf: 317-345. doi: 10.1016/S1041-6080(02)00046-8. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Tooby. (2010). Groups In Mind: The Coalitional Roots O[War And Morality. ResearchGate. | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. Al-Shawaf. (2016). The Evolutionary Psychology Of Hunger. Appetite, sf: 591-595. doi: 10.1016/j.appet.2016.06.021. | Arşiv Bağlantısı
- ^ V. Curtis. (2011). Disgust As An Adaptive System For Disease Avoidance Behaviour. Philosophical Transactions of the Royal Society B: Biological Sciences, sf: 389-401. doi: 10.1098/rstb.2010.0117. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. D. Giudice. (2018). Evolutionary Psychopathology: A Unified Approach. ISBN: 9780190246846. Yayınevi: Oxford University Press, USA.
- ^ D. Sperber. (2010). Reasoning As A Social Competence. Collective Wisdom. | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. C. Williams. (2006). Pleiotropy, Natural Selection, And The Evolution Of Senescence. JSTOR, sf: 398. doi: 10.2307/2406060. | Arşiv Bağlantısı
- ^ C. A. Aktipis. (2013). Evolutionary Foundations For Cancer Biology. Evolutionary Applications, sf: 144-159. doi: 10.1111/eva.12034. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. L. Glenn. (2011). Evolutionary Theory And Psychopathy. Aggression and Violent Behavior, sf: 371-380. doi: 10.1016/j.avb.2011.03.009. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Atran. (2004). Religion's Evolutionary Landscape: Counterintuition, Commitment, Compassion, Communion. Behavioral and Brain Sciences, sf: 713-730. doi: 10.1017/S0140525X04000172. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Vonk. (2012). The Oxford Handbook Of Comparative Evolutionary Psychology. ISBN: 9780199738182. Yayınevi: Oxford University Press, USA.
- ^ A. M. Zador. (2019). A Critique Of Pure Learning And What Artificial Neural Networks Can Learn From Animal Brains. Nature Communications, sf: 1-7. doi: 10.1038/s41467-019-11786-6. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. F. Bjorklund. (2015). Evolutionary Developmental Psychology. John Wiley & Sons, Ltd, sf: 828-850. doi: 10.1002/9780470939376.ch29. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. T. Beall. (2017). Evolution, Motivation, And The Mating/Parenting Trade–Off. Self and Identity, sf: 39-59. doi: 10.1080/15298868.2017.1356366. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. K. Durkee. (2019). Pride And Shame: Key Components Of A Culturally Universal Status Management System. Evolution and Human Behavior, sf: 470-478. doi: 10.1016/j.evolhumbehav.2019.06.004. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Archer. (2019). The Reality And Evolutionary Significance Of Human Psychological Sex Differences. Biological Reviews, sf: 1381-1415. doi: 10.1111/brv.12507. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. E. Hill. (2019). This Is Your Brain On Birth Control: The Surprising Science Of Women, Hormones, And The Law Of Unintended Consequences. ISBN: 9780525536031. Yayınevi: Avery Publishing Group.
- ^ L. M. Faer. (2005). The Evolutionary Psychology Of Eating Disorders: Female Competition For Mates Or For Status?. Wiley, sf: 397-417. doi: 10.1348/147608305X42929. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Sperber. (2012). Moral Reputation: An Evolutionary And Cognitive Perspective. Mind & Language, sf: 495-518. doi: 10.1111/mila.12000. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. M. Krasnow. (2012). What Are Punishment And Reputation For?. PLOS ONE, sf: e45662. doi: 10.1371/journal.pone.0045662. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. E. McCullough. Evolved Mechanisms For Revenge And Forgiveness.. (13 Aralık 2010). Alındığı Tarih: 9 Aralık 2021. Alındığı Yer: American Psychological Association (APA) doi: 10.1037/12346-012. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Tooby. (1996). Friendship And The Banker's Paradox: Other Pathways To The Evolution Of Adaptations For Altruism. Proceedings of the British Academy. | Arşiv Bağlantısı
- ^ F. B. M. D. Waal. (2007). Putting The Altruism Back Into Altruism: The Evolution Of Empathy. Annual Reviews, sf: 279-300. doi: 10.1146/annurev.psych.59.103006.093625. | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. Al-Shawaf. (2015). Human Emotions: An Evolutionary Psychological Perspective:. Emotion Review, sf: 173-186. doi: 10.1177/1754073914565518. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. M. Nesse. (2001). The Smoke Detector Principle. Natural Selection And The Regulation Of Defensive Responses. Annals of the New York Academy of Sciences. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. DeScioli. (2009). The Alliance Hypothesis For Human Friendship. PLOS ONE, sf: e5802. doi: 10.1371/journal.pone.0005802. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. E. McCullough. (2008). An Adaptation For Altruism: The Social Causes, Social Effects, And Social Evolution Of Gratitude. Current Directions in Psychological Science, sf: 281-285. doi: 10.1111/j.1467-8721.2008.00590.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Carr. (2010). Spousal Bereavement In Late Life. ISBN: 9781281813435. Yayınevi: Springer Publishing Company.
- ^ C. O’Grady. (2015). The Ease And Extent Of Recursive Mindreading, Across Implicit And Explicit Tasks. Evolution and Human Behavior, sf: 313-322. doi: 10.1016/j.evolhumbehav.2015.01.004. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. G. Haselton. (2006). The Paranoid Optimist: An Integrative Evolutionary Model Of Cognitive Biases. SAGE Publications, sf: 47-66. doi: 10.1207/s15327957pspr1001_3. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Pinker. (2008). The Logic Of Indirect Speech. Proceedings of the National Academy of Sciences, sf: 833-838. doi: 10.1073/pnas.0707192105. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. A. Thomas. (2014). The Psychology Of Coordination And Common Knowledge.. American Psychological Association, sf: 657-676. doi: 10.1037/a0037037. | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. Cosmides. (2010). Adaptive Specializations, Social Exchange, And The Evolution Of Human Intelligence. Proceedings of the National Academy of Sciences, sf: 9007-9014. doi: 10.1073/pnas.0914623107. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b L. Al-Shawaf. (2019). Context, Environment, And Learning In Evolutionary Psychology. Springer, Cham, sf: 1-12. doi: 10.1007/978-3-319-16999-6_227-1. | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. Al-shawaf. Seven Key Misconceptions About Evolutionary Psychology - Areo. (20 Ağustos 2019). Alındığı Tarih: 9 Aralık 2021. Alındığı Yer: Areo | Arşiv Bağlantısı
- ^ H. C. Barrett. (2012). Prepared Social Learning About Dangerous Animals In Children. Evolution and Human Behavior, sf: 499-508. doi: 10.1016/j.evolhumbehav.2012.01.003. | Arşiv Bağlantısı
- ^ I. D. Stephen. (2019). Tinbergen’s Four Questions. Springer, Cham, sf: 1-3. doi: 10.1007/978-3-319-16999-6_1347-1. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 16:46:28 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11219
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.