Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Platon'un Özcülük Felsefesi, Evrimin Asırlarca Keşfedilememesinin Sorumlularından Biri!

Platon, Evrime Yönelik Düşüncelerimizi Nasıl Etkiledi?

Platon'un Özcülük Felsefesi, Evrimin Asırlarca Keşfedilememesinin Sorumlularından Biri! Reddit
8 dakika
8,596
Tüm Reklamları Kapat

Evrimsel biyolojinin gelişmesinde büyük katkıları olan Theodosius Dobzhansky, American Biology Teacher isimli dergide yayımlanan bir makalesinde “Evrimin ışığı olmaksızın, biyolojide hiçbir şeyin anlamı yoktur.” demişti. Peki son yüz elli yıl içinde tam anlamıyla rayına oturmaya başlayan ve her geçen süre üzerine eklenerek gelişen Evrim Teorisi neden bu kadar geç anlaşıldı? Canlıların değiştiği; doğanın güçsüz olanı, hatta bazı canlı türlerinin -kendilerine göre- çekici, heybetli olmayanı elediği/devam ettirdiği evrim yasası, nasıl oldu da bu kadar geç kavranabildi?

Richard Dawkins’in “Yeni Darwinci evrimin ulu çınarı” diye bahsettiği Ernst Mayr ve birçok bilim dalında çalışmaları bulunan Stephan Jay Gould’a göre, evrimin ve biyolojinin anlaşılmasına köstek olan biri var: Platon! Bu iki önemli bilim insanı, Platon tarafından ortaya atılan esansiyalizmin yani özcülüğün -ki bu özcülük ismi Platon’dan çok sonraları, Karl Popper tarafından verildi- canlıların birbirinden bağımsız ve değişmez olduğunu savunması nedeniyle, evrim ve biyolojinin anlaşılması konusunda sorun yarattığı görüşünde birleşiyorlardı. Bu konuya Yeryüzündeki En Büyük Gösteri kitabında da yer veren Richard Dawkins, Mayr’ın görüşlerini açıklarken, “Evrimin keşfi, Eflatun’un (Platon) ölü eli tarafından engellenmişti.” diyerek özcü anlayışın evrimin anlaşılmasına köstek olduğunun altını çiziyordu.

Konunun detaylarına inmeden önce belirtmek isteriz ki sosyal bilimler alanındaki bazı fikirleri hala geçerli kabul edilen Platon, bu yazıda özcü bakış açısının zararları üzerinden ele alınmaktadır. Bu yazıda, Platon’un -özcü bakış açısıyla- biyolojinin gelişimine nasıl ket vurduğu ve evrimin anlaşılmasında nasıl sorunlu bir bakış açısı sunduğu üzerine fikirler yer almaktadır. Platon öncesine temel bir bakış atılırken, Platon’un etkisiyle geliştiği düşünülen görüşlerden dinlere kadar birçok konuda bilgi verilmemektedir. Okuyucularımızın bunlara dikkat ederek bu yazıyı okumalarını rica ederiz.

Tüm Reklamları Kapat

Anaksimandros "ilk madde" dediği Apeiron’un öncesiz ve sonrasız olduğunu söylüyor, canlılığın temelini ise suya bağlıyordu. Anaksimandros’a göre ilk canlılar suda ortaya çıkmış, sular çekilince canlılar karada yaşamaya başlamışlardı. Empedokles vücut parçalarının “mükemmel form” olan bugünkü canlıları oluşturana kadar etrafta düzensiz bir şekilde yer aldığını, sonrasındaysa birbirlerini bularak mükemmel formları yarattığını belirtiyorken, Anaksimenes ise tüm canlıların kökeni olarak tohumları gösteriyordu. Canlılığın kökenine yönelik -kabaca- bu tarz görüşlerin şekillendiği Antik Yunan’da Platon’un da bu konuda söyleyecekleri vardı. Platon’un aklındaki düşünceye göre, etrafımızda gördüğümüz canlılar, aklımızdaki özlerinin, ideallerinin bir kopyasıydı. Tahtaya çizilecek bir eşkenar üçgen, aklımızdaki ideal yani üç açısı da 60 derece olan, kusursuz üçgenin bozulmuş bir kopyasıydı. Platon’un özcülüğüne göre, ava giderken yanımıza aldığımız köpekten içtiğimiz suya kadar her şey kendi ideal formunun birer yansımasıydı. İdeal formlar değişemez, yıkılamaz, bozulamazlardı. Bu bakış açısına göre canlılar arası bir değişim, yani evrim kabul edilemezdi. İşte konunun özü de tam burada!

Platon'un ideası bir bakıma kavramlar üzerinden anlatılmaya başlıyor. Platon, Devlet'te iyi ideasından bahsederken idealar üzerine şu temel cümleyi kuruyor:

Sonra, birçok şeyler görülür, kavranmaz. İdealar ise kavranır, görünmez.

"İdealar ise kavranır, görünmez." Platon burada temel noktaya gelirken; gözün görmek için Güneş'e -yani ışığa- ihtiyacı olduğu düşüncesinden hareketle, aklın da kavramak için idealara ihtiyacı olduğu düşüncesine ulaşıyor ve "nesnelere gerçekliği, kafaya da bilme gücünü veren iyi ideasıdır" diyor. Burayı daha iyi anlayabilmek adına Azra Erhat'ın Ecce Homo'suna başvurmalıyız. Erhat'ın verdiği bilgilere göre; "Eidos" görme, "eidon" gördüm, "oida" ise biliyorum anlamına gelir. Form denilen "Morphe" de yalnız göze hoş gelen anlamında kullanılır. Form göze hoş gelen, güzellik ise bu formun özüdür. Yani bir şeyi görürüz, onu zihnimizde kavram olarak canlandırırız ve biliriz. Görüldüğü üzere burada temel noktamız eidos ile idea kavramlarının aynı kökten, aynı anlama gelen sözcükler olması. Erhat, Ecce Homo'da aynen şöyle söylüyor:

Homeros'ta eidos nasıl gözle görünenin üstünlüğünü niteliyorsa, Platon'un düşüncesinde de idea akılla algılananın en üst aşamasını, yani kavramları tanımlar.

Bu düşünceyle birlikte dünyamız bir anda ikiye bölünüveriyor: Görünen nesneler ve o nesnelerin ideaları. Konunun özünden hareketle şöyle söyleyebiliriz ki canlılık için gördüğümüz nesneler ve bu nesnelerin kavramları birbirine karşılık geliyor. Mükemmel idea dünyasının mükemmel olmayan nesneler dünyasını anlamaya yardımcı olduğu sonucuna varıyoruz. Bu da herhangi bir değişimin, evrimin mümkün olmadığı anlamına gelebiliyor.

Tüm Reklamları Kapat

İngiliz klasikçisi Francis Macdonald Cornford’un 1932 yılında Cambridge Üniversitesi Dış Öğretim Kurulu (Board of Extramural Studies at Cambridge) tarafından organize edilen Yunan Felsefesi dersinde verdiği konferansların metninde ve aynı zamanda minik bir kitap haline de getirilen Sokrates Öncesi ve Sonrası’nda da Platon’un özcü bakış açısıyla anlattığı “Mükemmel Formlar”ına değiniliyor. Cornford, Platon’a atıf yaparak özcü bakış açısını şöyle anlatıyor:

Zeka, tanrısal yaratıcının aklıdır. Yaratıcı da iyi olduğu için kendisine mümkün olduğunca benzeyen bir eser yaratmak ister. Mükemmel Formlar, kendisinin evreni zaman ve mekanda yaratırken kullandığı model veya başvuru noktalarıdır. Evrenin kendisi de bedeni ve ruhu olan yaşayan bir varlıktır; amaçsız tesadüf rüzgarı tarafından süpürülen cansız maddesel bir atom kaosu değildir. Dünyanın ruhu, müziksel harmoninin oran ve sayıları tarafından akort edilmiştir; bedeni ise geometrik biçim tarafından sınırlanmış ve çerçevelenmiştir.

Cornford’un yaptığı atıf için kısa bir yorum yazan, dünyaca ünlü jeolog Celal Şengör de, Sokrates ve Platon’un doğa bilimlerine engel olabilecek görüşleri olduğunu söylüyordu. Şengör’ün Cornford’un -yukarıda yer alan- metni hakkındaki yorumu şu şekilde:

Tabii tüm bu iddiaların geçersiz oldukları, rastgele olayların gerçekten de birbirlerini tetikleyerek evrime neden oldukları anlaşılmıştır. Sokrates (ve/veya Platon) tüm akıllı tasarım kuramcılarının düştükleri hataya düşmüşler, insanlığı İyonyalı doğa bilimcilerinin haklı olarak terk ettiği dıştan planlanan alem yorumuna geri götürmüşlerdir.

Biyolojinin anlaşılması için biyolojinin popülasyon düşüncesi, olasılık, rastlantı, çoğulculuk, ortaya çıkma ve tarihsel anlatıları içerdiğinin kavranması gerektiğini belirten Ernst Mayr’a göre; Platon’un görüşleri, kendi dönemi ve kendinden sonrası için oldukça sorun teşkil ediyordu. Mayr’ın sıraladığı biyolojinin anlaşılma prensiplerinin geçerliliği, haliyle özcü düşünceyle bağdaşmıyor, özcü düşüncenin sorunlarına ışık tutuyordu. Bir bakıma gen havuzu olarak da söyleyebileceğimiz popülasyon düşüncesi, özcü bir bakış açısıyla bakılınca, canlılardaki bozulmaya işaretti. Özcü bakış açısına göre, bir canlı mükemmel formuna ne kadar uzak görünüyorsa o kadar bozulmuş demekti. Bu da canlıların nesiller boyu değişimine, başka canlılara dönüşümüne; yani evrime şans tanımayan, onu anlamayan bir tanıma denk geliyor diyebiliriz.

Platon’un tipolojik, özcü, esasici bakış açısına en sert çıkışı şüphesiz ki Ernst Mayr yapmıştı. Birçok eserinde bu konunun üzerinden geçen Mayr, Platon’u biyolojik düşüncenin gelişiminde bir engel olarak görüyor, bu bağlamda da Darwin’in ortaya attığı düşüncelerin bu kadar geç gelmesinin nedeni olarak Platon’u ve Platon’un görüşlerini merkezine alan düşünce akımlarını eleştiriyordu. Tipolojik yani özcü görüşün içinde evrimsel biyolojiye dair bir şeylerin bulunamayacağının altını çizen Mayr, özcülere göre kademeli bir evrimin muhtemel olmadığını belirtiyor:

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Bu düşünce (özcülük), kökleri Platon ve Pythagoras geometrisine kadar inen bu kavram, tuhaf bir şekilde, sınıfların değil, biricik bireylerin toplamının, yani popülasyonların söz konusu olduğu evrimsel biyoloji ve popülasyon biyolojisine uygun değildi.

Stephen Jay Gould ise konuyu çok daha detaylı bir şekilde inceleyen Mayr’dan birçok alıntı yapıyor ve bu alıntılara Charles Darwin’i de ekliyor. Birçok yazısında Darwin’in özel hayatından düşünsel gelişimine kadar pek çok konuda bilgi veren ve Darwin’i en iyi anlatan yazarlardan biri olarak bilinen Gould, Darwin’in, varyasyon düşüncesiyle, Platon’un özcü görüşünü devirdiğinin farkında olduğunu söylüyor:

Darwin saygıdeğer Grek soyundan gelen bu temel düşünceleri altüst ettiğini biliyordu. Yirmili yaşlarının sonlarında, evrim hakkında tuttuğu gençlik defterine Platon'un özler kuramını acı bir şekilde alaya alan harika bir yorum yazmıştı. Burada, doğuştan gelen ideaların mevcudiyetinin değişmez özsel kavramların semavi alemini ima etmesi gerekmediğine, bunların olsa olsa bizim maddi bir atadan gelişimize işaret edebileceğine dair kısa bir not düşmüştü: "Platon Phaedo'da diyor ki, bizim 'hayali idealarımız' deneyimden türetilemez, önceden mevcut olan ruhtan meydana çıkarlar - 'mevcut' yerine maymunları oku!"

Yeryüzündeki En Büyük Gösteri kitabında Platon’un özcülüğüne de bir bölüm ayıran Richard Dawkins, Mayr’ın görüşleri etrafında fikirlerini belirtmişti. Mayr’ın biyolojinin kendine has bir özcülük türünden muzdarip olduğunu söyleyen Dawkins, biyolojik özcülüğün tapir ve tavşanlara, pangolin ve tek hörgüçlü develere, onlar sanki üçgen, eşkenar dörtgen, parabol veya on iki yüzlüymüş gibi yaklaştığını söylüyor. Etrafımızda dolaşan tavşanların, mükemmel tavşan “idesinin”, geometrinin diğer mükemmel biçimleriyle birlikte kavramsal uzayın bir yerlerinde takılan ideal, öz, Platoncu tavşanın solgun birer gölgeleri olduğunu yazıyor, işte tam da bu noktada canlılar alemini anlamada “umutsuz evrim karşıtı bir resim” olduğunun altını çiziyordu.

Mayr’ın görüşüne göre, biz insanlığın Darwin’imiz için on dokuzuncu yüzyılın ortalarına kadar beklemek zorunda kalmamıza da şaşmamak gerek. Evrimin ne kadar esasicilik (özcülük) karşıtı olduğunu dramatize etmek için şöyle düşünün. “Popülasyon düşünce”li evrimsel bakışta, her hayvan diğer tüm hayvanlarla (örneğin tavşan leoparla), her biri bir sonrakine, prensipte zincirdeki komşusuyla çiftleşip doğurgan yavrular üretecek kadar benzer olan ara tür zincirleriyle bağlıdır. Esasicilik tabusu bundan daha kapsamlı bir şekilde ihlal edilemez.

Yukarıdaki açıklamalardan hareketle bir çıkarım yapacak olursak, evrim düşüncesinin bilim dünyasında netleşmesi ve işin teori kısmına dökülmesi için 19. yüzyılın ortalarına kadar beklememizin nedeni, Platon’un özcülüğü ve bu görüş ekseninde ilerleyen, her şeyin bir amacı olduğunu savunan teleolojik bakış açıları diyebiliriz. Bu yüzden günümüzde evrimi, yani canlılığın değişimini anlamaya çalışan bilim insanlarının Platon'un özcü bakış açısını temel almamaları da özcülüğün evrime ve genel biyolojiye karşı hatalı tutumundan kaynaklanıyor diyebiliriz.

Heraklitos'a kulak verelim: Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
15
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 6
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 4
  • Bilim Budur! 2
  • Merak Uyandırıcı! 1
  • Üzücü! 1
  • Grrr... *@$# 1
  • Muhteşem! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Umut Verici! 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  • B. Özener. (Ders Notu, 2019). Antropoloji Bölümü Biyolojik Değişim Teorileri. Not: İstanbul Üniversitesi.
  • J. Powers. (2013). Finding Ernst Mayr's Plato. Studies in History and Philosophy of Science Part C, sf: 714-723. | Arşiv Bağlantısı
  • S. J. Gould. (2009). Yaşamın Tüm Çeşitliliği. ISBN: 9789944989671. Yayınevi: Versus Kitap.
  • E. Mayr. (1982). The Growth Of Biological Thought: Diversity, Evolution, And Inheritance. ISBN: 978-0674364462. Yayınevi: Belknap Press:.
  • S. J. Gould. (2011). Full House: The Spread Of Excellence From Plato To Darwin. ISBN: 978-0674061613. Yayınevi: Belknap Press.
  • E. Mayr. (2014). Biyoloji Budur. ISBN: 9786050203608. Yayınevi: Say Yayınları.
  • R. Dawkins. (2010). Yeryüzündeki En Büyük Gösteri. ISBN: 9789944315296. Yayınevi: Kuzey Yayınları.
  • F. M. Cornford. (2019). Sokrates Öncesi Ve Sonrası. ISBN: 6053324850. Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.
  • K. Popper. (2018). Açık Toplum Ve Düşmanları. ISBN: 9756201824. Yayınevi: Liberte Yayınları.
  • Platon. (2015). Devlet. ISBN: 9789754587173. Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.
  • Azra Erhat. (1982). Ecco Homo. ISBN: 1820700425096. Yayınevi: Adam Yayıncılık.
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 27/07/2024 03:49:41 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/4660

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Böcekler
Ara Geçiş Türleri
Deniz
Epigenetik
Einstein
Kuşlar
Nüfus
Dalga Boyu
Entomoloji
Viral
Kurt
Mavi
Jeoloji
Zaman
Bilgisayar
Tedavi
Yaşamın Başlangıcı
Bilgi
Transkripsiyon
Bağışıklık
Malzeme
Ecza
Nöroloji
Fare
Bilinç
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
E. C. Kartal, et al. Platon'un Özcülük Felsefesi, Evrimin Asırlarca Keşfedilememesinin Sorumlularından Biri!. (30 Ekim 2016). Alındığı Tarih: 27 Temmuz 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/4660
Kartal, E. C., Ölez, Ş. (2016, October 30). Platon'un Özcülük Felsefesi, Evrimin Asırlarca Keşfedilememesinin Sorumlularından Biri!. Evrim Ağacı. Retrieved July 27, 2024. from https://evrimagaci.org/s/4660
E. C. Kartal, et al. “Platon'un Özcülük Felsefesi, Evrimin Asırlarca Keşfedilememesinin Sorumlularından Biri!.” Edited by Şule Ölez. Evrim Ağacı, 30 Oct. 2016, https://evrimagaci.org/s/4660.
Kartal, Emre Can. Ölez, Şule. “Platon'un Özcülük Felsefesi, Evrimin Asırlarca Keşfedilememesinin Sorumlularından Biri!.” Edited by Şule Ölez. Evrim Ağacı, October 30, 2016. https://evrimagaci.org/s/4660.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close