Ölüleri Diriltmek: Zombi Bilimi mi, Tıbbi Bir Olasılık mı?
Ölüleri nasıl diriltebiliriz?
İtiraf edelim, insanoğlu olarak zombilere karşı korku ile karışık bir hayranlık besliyoruz. Eğer bilim insanları ölüleri başarıyla diriltebilselerdi, toplumun nasıl değişebileceğini hiç düşündünüz mü?
Ölüleri hayata döndürme fikri (ve belki de ölümsüzlük fikri), Mary Shelley’nin Frankenstein romanından, yaygın olarak işlenen yağmacı zombi sürülerine kadar, yüz yıllardır insanlığın ilgisini çekmiştir. Ancak, her şeyin olduğu gibi bilimin de sınırları vardır. Tıpta ise bu sınır, ölümdür.
Ölüleri Diriltme Bilimi
Ölüleri hayata döndürmenin bariz bir olasılık olduğuna inanan bir dizi yaşam bilimi ve teknoloji şirketi var. Klonlama, bu olasılıklardan bir tanesi; kendimizin genetik kopyalarını yaratarak ölümden sonra yeniden yaşayabiliriz, ancak insan klonlama henüz tam olarak mümkün değil ve beraberinde pek çok etik soruyu gündeme getiriyor. Her şeyden önce, birebir klonunuzu yapabilecek olsak, bu kişi "siz" olur muydu?
Günümüzde, bir yumurta hücresindeki somatik bir hücreyi, yapılan çalışmada deri hücreleri kullanılmış, teknik olarak dölleyebiliyor ve insan rahmine yerleştirebiliyoruz. Dahası, bilim bu işlemin daha verimli çalışmasını sağlamak için kimyasal bileşikler de geliştirdi. Peki bu bebek, gerçekten de büyüyüp "biz" olabilir mi?
Açıkçası, bu biraz fantastik bir düşünce. Biz, DNA’mızdan daha fazlasıyız. Bizler, deneyimlerimiz, öğrenilmiş davranışlarımız, yetiştirilme tarzımız ve yaşamdaki fırsatlarımızız.
Peki ya Kriyo-korunma?
Cyronics ("kriyonik"), diğer adıyla canlı dondurma bilimi, tıp yeterince ilerlediğinde yeniden canlandırılmaları ve onarılmaları için ölü bedenleri düşük sıcaklıklarda koruma yöntemidir. Dolayısıyla, şu an için "diriliş" olgusuna en yakın uygulama olduğu söylenebilir. Fakat bu yöntemi eleştirenler, bunun en iyi ihtimalle bile uzaktaki bir hayal olduğunu ve tüm vücutların cyronics uygulaması sonucu zarar görmeden hayatta kalabileceğine dair hiçbir kanıt bulunmadığını söylüyor.
Ölüm; çoğu ülkede, vücudun kalp, akciğer veya beyin gibi hayati sistemleri çalışmayı durdurduğu vakit olarak tanımlanır. Bu organların çalışmayı durdurması, genellikle birkaç dakika içinde geri döndürülemez hasarlara neden olur. Yani, cryonics sonrasında çözülmüş insanların teorik olarak hala "ölü" olduklarını söylemek yanlış olmaz. Ancak Yale Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bir deney, ölü domuzların bedensiz beyinlerini canlandırmayı başardıktan sonra ölümün nihai olduğu fikrine meydan okunmuştur.
Yapılan deneyde araştırmacılar, enerji üretimi ve atıkların giderilmesi gibi beyin hücresi işlevlerini eski haline getirmek için kan ikame maddesi kullandılar ve beynin iç yapısını güçlendirdiler. Domuz kafaları, kan akışını taklit ederek besin ve oksijen pompalayan özel bir odada saklandı. Beynin bazı bölümleri normal işlevlerine yeniden başladı, ancak elektriksel aktivite uykuda kaldı. Bu araştırma bize, beyin hasarının ve ölümün kalıcı olmayabileceğini göstermiştir. Bu konuda daha fazla bilgiyi buradaki yazımızdan alabilirsiniz.
Dijital Çağda Yaşam Bilimleri
Başka bir beyin terapisi, ölümü aldatmak için kök hücreleri kullanıyor. Yaşam bilimleri şirketi Bioquark, beyin ölümü ilan edilen hastaların omuriliğine bir protein karışımı, ilave elektriksel stimülasyon ve lazer tedavisi ile birlikte kök hücre enjekte etmeyi deniyor. Amaçları, hastaları canlandırmak için nöron büyümesini ve bağlantıyı teşvik etmek. Ancak, uzun vadeli iyileşme şu an için belirsiz ve bu yöntemi eleştirenler, terapinin işe yaramasının bir mucize olacağını söylüyor. Çalışmanın sonuçları ise henüz yayınlanmadı.
Belki de ölümsüzlüğe en çok yaklaştığımız şey, teknologların gelecekteki bir bedene nakledilebilecek dijital bir benliği koruma kavramı olacaktır. Bir start-up şirketi, dijital bir kişilik için düşünce süreçlerini ve konuşma kalıplarını tiplendirerek insanlar hakkında veri toplamak için uygulamaları kullanmayı amaçladı. Daha sonra beyinleri, yapay bir vücuda yerleştirilmek üzere cryonics kullanılarak dondurulacaktı.
Kişilik özelliklerini miras alan bu kişisel avatar fikri, yani dijital bir klon yaratma hayali, bariz bir çekiciliğe sahip. Google’ın mühendislik müdürü ve aynı zamanda bir teknolog olan Ray Kurzweil, teknolojik gelişimin hızı arttıkça tıbbi nanobotların hastalıkları ortadan kaldırmak, DNA’yı onarmak ve yaşamlarımızı uzatmak için vücudumuzda çalışacağı bir duruma ulaşacağımıza inanıyor. Bu konuyla ilgili bir anlaizimizi buradan okuyabilirsiniz.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Bunun üzerine, insan vücudunun kısıtlayıcı biyolojisinden kaçmak ve ölümsüzlüğe ulaşmak için zihinlerimizi bilgisayarlara yükleyeceğiz. Kurzweil bu dönüşümün 2045 yılına kadar tamamlanacağını düşünüyor. Bu noktadan itibaren bedenleri, sanal insanları ya da muhtemelen herhangi bir şekli oluşturmak için birbirine bağlanan ve kendi kendini organize eden nanobotlarla rutin olarak değiştirebileceğiz.
Sözü edilen olaylar kulağa bilim kurgu senaryoları gibi geliyor olabilir, ancak teknolojik diriliş tarafından önerilen kavramlardan herhangi birine bakacak olursanız, bunun en az tuhaf olan önerilerden biri olduğunu göreceksiniz. Dijital yaratımı kullanarak ölüleri diriltmek, insanları arşivlenmiş bilgilerden bir araya getiren süper bilgisayarlar ya da insanları geleceğe kopyalamak amacıyla geçmişe geri dönmek için mikro solucan delikleri kullanan gelişmiş medeniyetler gibi ilginç teorileri de içeriyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 32
- 19
- 14
- 12
- 11
- 9
- 5
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- Türev İçerik Kaynağı: Discovery | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 15:10:08 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9619
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.