Neandertal “Kemik Flütü” Aslında Sırtlanların Kemirdiği Yavru Ayı Kemiği Olabilir
Bilim insanları, en erken müzik enstrümanı olarak bilinen Neandertal “kemik flütü”nün, aslında, sırtlanların, yavru ayıların kemiklerini kemirmesi sonucu oluşmuş olabileceğini söylüyorlar.
Royal Society Open Science isimli akademik dergide yayınlanan çalışmanın yazarı olan Paleo-Logic Independent Institute of Geosciences’tan Cajus Diedrich, bu delinmiş yavru ayı femurlarının (uyluk kemiği) uzun zamandır Güneydoğu Avrupa’da “en eski Neandertal enstrümanı” olarak yanlış tanımlandığını düşünüyor. Diş izlerinin analizi, "kemik flüt"ün, sırtlanların ısırdığı fakat kıramadığı bir durumunda oluşabilecek şekilde olduğunu gösterdi.
Diedrich, mağaralardaki yetişkin ayı kalıntılarının %20'sinin, bebek ayıların ise %80'inin üzerinde yırtıcıların verdiği hasarlara rastlandığını söylemiştir. Analizler, yetişkin kemiklerinin tamamıyla parçalandığını, yavru kemiklerinin ise orta seviyede bir hasara uğradığını göstermiştir.
Diedrich, çalışmada, "Sırtlanlar, sadece alt ve üst çenelerindeki premolar dişlerinin ikisiyle birlikte ezerek oval biçimli ısırma izleri ortaya çıkarmışlar." diye yazmıştır.
"Kemik flüt" ilk defa, 1920'de Slovenya'da bulundu, Macaristan'ın Istallosko Mağarası'nda da benzer örneklere rastlandı. Araştırıcılar, bu dönemlerde, bu bulguların, en eski müzik enstrümanları olduklarına dair yayınlar yapmaya başladı.
Daha sonraki bulgular, deliklerin tam olarak müzik çalışmalarına uygun bir düzen içerisinde olmadığını gösterdi.
Diedrich, çalışmasında sırtlanlar tarafından kemikler üzerinde yapılan hasarları göstermiştir ve bu da daha önce "kemik flüt" diye tanımlanan bütün yayınlar için geçerli gibi görünüyor. Ayrıca, bu buluntuların "Neandertal" olarak isimlendirilmesinin de yanlış olduğunu, bu kalıntıların modern insana ait Aurignacian (MÖ 37.000-28.000 yılları arasına tarihlenen tarihöncesi kültür) tabakalarından geldiğini söylemektedir.
Araştırıcılar, ayı kalıntıları bulunan bazı mağaralarda, aslanlar, sırtlanlar ve kurtlar tarafından yapılan ayı kemikleri üzerindeki hasarları incelediler. "Kemik flüt" olarak tanımlanan buluntularının, sırtlanların üst ve alt çenelerindeki premolar (küçük azı) dişleri ile delindiğini gösterdiler.
Sonuç olarak, Diedrich, "Delikleri olan ayı femurlarının (uyluk kemikleri), bütün önceki buluntular için, enstrüman olmadıkları ve aslında modern insanlar veya Neanderthaller tarafından bile yapılmadıkları anlaşılmaktadır." diyor. Ayrıca bu buluntuların, Neandertal Mousterian kültür tabakalarında bulunmadıklarını, modern insan kültürü olan Aurignacian/Gravettian tabakalarında bulunmuş olabileceklerini eklemiştir.
"Yavruların kemikleri yumuşak ve ince dış duvarlarına sahip, ergen ve yetişkinlerde kemik dokusu sertleşiyor. Bu durum, izlerin neden sadece yavru femurlarında bulunduğunu açıklıyor. Yetişkinlere ait kemikler, sert olduğu için, iliğe ulaşmak isteyen sırtlanların ısırığı, onları parçalara ayırıyor, fakat yavrular için aynı şey geçerli değil. Bu şekilde, sırtlanlar, Geç Orta ve Üst Paleolitik Dönemleri'ne tarihlenen mağaralarda, arkalarında "kemik flütler" olarak tanımlanan olan yavru ayı kemiklerini bırakıyorlar." diye açıklıyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: IBTimes | Arşiv Bağlantısı
- Cajus G. Diedrich. (2015). ‘Neanderthal Bone Flutes’: Simply Products Of Ice Age Spotted Hyena Scavenging Activities On Cave Bear Cubs In European Cave Bear Dens. Royal Society Open Science. | Arşiv Bağlantısı
- Hannah Osborne. Neanderthal 'Bone Flute' Musical Instruments Were Actually Hyenas Gnawing Bear Cubs. (22 Haziran 2018). Alındığı Tarih: 22 Haziran 2018. Alındığı Yer: IB Times | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 18:26:37 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/7002
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in IBTimes. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.