Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 31 Mayıs 2018 46 dk.

Evrim Ağacı olarak bize üniversite öğrencileri ve adaylarından en sık gelen sorulardan birisi, üniversite bittikten sonra yurtdışına eğitim amaçlı nasıl gidilebileceği, bu çalışmalar için paranın nereden bulunacağı, nasıl burs alınabileceği, not ortalamasının ne olması gerektiği, TOEFL ve GRE gibi sınavlara ne zaman girilmesi gerektiği, ne zaman ve nasıl çalışılması gerektiği, vb. sorular. Bu kılavuzda, bu konularla ilgili en temel bilgileri, çok basit ve kısa notlar halinde sizlere sunacağız. Umuyoruz birçok soru işaretinin temizlenmesine yardımcı olacaktır.

Hazırsanız, başlayalım:

185
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 2 Haziran 2013 39 dk.

Dünyanın dört bir yanındaki polisler, askerler ve güvenlik güçleri, isyan kontrolü (İng: "riot control") adıyla bilinen bir dizi protokole uymaktadırlar ve bu kapsamda birçok farklı yöntemle ülke yönetimlerinin hoşuna gitmeyen protesto, ayaklanma veya isyanları bastırmakta veya bastırmaya çalışmaktadırlar. Burada "isyan kontrolü" adıyla bahsedeceğimiz konu, illa bir "isyan" olması gerekmemekte, her türlü protesto, gösteri ve benzeri anayasa tarafından korunan ve hatta ödev olarak verilen hakları içermektedir (yani bir bir "şapka terim" olarak kullanacağız, kolaylık açısından). İsyan kontrolünün belli adımları bulunmaktadır ve en düşük şiddetten başlayarak giderek sertleşmektedir.

İsyan kontrolünün esasında ilk adımı, yüksek ve rahatsız edici sesler uygulamaktır. Çünkü insan beyni ani olarak sesle uyarıldığında ürkecek ve içinde bulunduğu durumu değerlendirerek kurtulma yolları arayacaktır. Bu psikolojik mücadele, çoğu zaman güvenlik güçleri tarafından es geçilir, çünkü neredeyse hiçbir zaman işe yaramaz. Bunun da sebebi isyanın amacına psikolojik olarak odaklanmış bir beynin, her hayvan türünde (dolayısıyla ve elbette insanda) gördüğümüz kaç veya savaş seçiminden ikincisine yönelmesi daha muhtemel olmaktadır. Öfke, azim, kararlılık, istek, vb. duyguların bunda etkisi büyüktür.

99
4
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı
Çeviren 10 Ekim 2018 12 dk.

Bu makale türleşmenin, soy tükenmesinin ve dağılımın (dispersal) bölgesel toplulukların oluşumunda oynadığı rolü inceleyerek tropikal biyoçeşitlilik çalışmasındaki ana konuları ele alır.

Tropik ekosistemlerin eşsiz çeşitliliği, 18 ve 19. yüzyıllardaki ilk keşif yolculuklarından beri doğa bilimcilerin dikkatini çekmiştir. Temel soru ise, o zaman da şimdiki gibi “Neden bu kadar fazla tür var?” olmuştur. Etkili bir görüş, topluluk seviyesindeki türlerin zenginliğini ekolojik birlikte varoluş mekanizmaları açısından açıklamaya çalışmıştır (Gause 1934, Hutchinson 1957). Ana düşünce, her türün kendine özgü bir ekolojik nişi ele geçirdiği ve ekosistemde belli bir işlevsel rolü üstlendiğidir (Darwin 1859). Bu görüşe göre tür zenginliği, doğal seçilimin rekabeti azaltan veya adaptif türleşmeyi arttıran etkilerinden kaynaklanmaktadır.

51
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Görkem Bakırcı
Yazar 6 gün önce 35 dk.

Bilim, etik kaygılar dikkate alınmadığı durumlarda çok tehlikeli olabilir ve amacından kolayca sapabilir. Bilimsel metodları kullanan bilim insanları, etik ihlalleri temel almadıkları durumlarda korkunç deneyler ve ihlaller yapabilirler. İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana, bilimi ve toplumu bilimsel araştırmalarda kötüye kullanılan deneyler, sahte araştırma raporları, mesleki kıskançlık, rekabet veya bilimsel fonların kötüye kullanılması gibi suistimallerden korumak için çok sayıda etik düzenleme geliştirilmiştir. Çeşitli bilimsel birlikler, dernekler, akademiler, üniversiteler ve bilimle ilgili diğer kurumlar, biçim ve içerik açısından geniş bir çeşitlilik ortaya koyan etik standartları benimsemiştir. Bazıları genel etik davranış ve sorumluluk ilkelerine dayanır, diğerleri disiplinlere özgü mesleki görevlere atıfta bulunur.

Bilim; sonsuz bir arayış ve merak, bilinmeyen sulara yapılan zorlu ve tehlikeli yolculuk, içinde yaşadığımız evreni anlamak ve bilmek için girişilen bir sorgulamadır. İnsanı en uzak kıtalara, vahşi yerlere, Ay'a bile götürmüştür bu arayış.

12
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Discord
Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 9 saat önce 9 dk.

Pygmalion, Roma şairi Ovidius’un Metamorphōsēs (Dönüşümler) adlı eserinin onuncu kitabında yer alan mitolojik bir karakterdir. Sanatla ideal güzelliği birleştiren bu anlatı yalnızca Antik Çağ edebiyatında değil modern psikoloji kuramlarında da etkisini sürdürmüştür.

Pygmalion etkisi, bireylerin kendilerine yönelik beklentilere uygun biçimde davranışlarını şekillendirdiğini ifade eden psikolojik bir fenomendir. Başka bir deyişle, bir kişi hakkında beslenen olumlu (ya da olumsuz) beklentiler, o kişinin performansını ve öz-yeterlik algısını doğrudan etkileyebilir. Bu yazımızda Pygmalion mitinin anlatı düzeyindeki detaylarına değinilecek ve ardından bu mitin çağdaş psikolojide nasıl kavramsallaştırıldığı incelenecektir.

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ertuğrul Genç
3 gün önce
Kendi kendinize mutlu olmaya bakın, sadece başkalarıyla değil...
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sude Akman
Sude Akman
213K UP
Aktaran 10 Ağustos 2021 2 dk.

UCLA ve Cedars-Sinai'den araştırmacılar, hamilelik sırasında meydana gelebilecek potansiyel olarak yaşamı tehdit eden bir durumu tespit etmek için yeni bir yol geliştirdiler.

Plasenta akreta spektrum bozukluğu durumu, plasenta uterus duvarına çok yakın büyüdüğünde ve doğumdan sonra uterustan ayrılamadığında ortaya çıkar. Hamilelik ve doğum sırasında önemli kan kaybına neden olabilir, kan nakli ve yoğun bakım gerektirir, ciddi hastalık ve enfeksiyona neden olabilir ve hatta anne için ölümcül olabilir. Bu durum, gebeliklerin %0.5'inden daha azında görülür.

11
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tayfun Türkmen
Etkinliği Ekleyen 1 gün önce ÇevrimiçiÜcretsiz29 Mayıs
Tamamlayıcı Tıpta Yeni Ufuklar: İnovatif Yaklaşımlar Konferansı
29 Mayıs 2025 21:00 tarihinden 29 Mayıs 2025 22:00 tarihine kadar.

Modern tıp uygulamalarına entegre edilen tamamlayıcı yaklaşımlar, sağlıkta inovasyonun en dinamik alanlarından biri hâline geldi.

🔹 MİNTEK Derneği olarak; tıpta dönüşümün kapılarını aralayan bir canlı yayına imza atıyoruz.
🎙️ Moderatör: Prof. Dr. Ali AYYILDIZ
🎙️ Konuşmacı: Dr. Murat YILDIZ

🗓️ Tarih: 29 Mayıs 2025, Perşembe
🕘 Saat: 21:00 (TSİ)
📍 Canlı Yayın Adresi: www.mintekder.com/tv
Soru-Cevap Etkileşimi Canlı

➡️ Bilimsel zeminde, yenilikçi tedavi perspektiflerine ışık tutacak bu konferansı kaçırmayın!
📧 Sorularınız için: [email protected]

Devamını Göster
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Fazilet Toros
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Eğer dünya (doğası, diğer insanları ve kendisi ile) ona hep yabancı kalıyorsa, bu insan, ‘yabancılaşmıştır’.
Kaynak: https://www.mokitasosyal.com/felsefe/karl-marx-felsefesinde-yabancilasma-kavrami-taha-tugyan/
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Halime Samsa
Halime Samsa
34K UP
Yazar 18 Ekim 2020 15 dk.

Dünyaya gözlerimizi iki temel dürtünün ışığında açarız, tüm insanlık olarak içimizde yaşamın ve ölümün varlığını taşırız. Freud’a göre, yaşam dürtüsü; libidodan kuvvet alarak üretmeye, insanlarla duygusal bağ kurmaya, çoğalmaya ve canlılığı sürdürmeye çalışırken madalyonun diğer yüzünde bulunan ölüm dürtüsü ise saldırganlıktan kuvvet alarak parçalamaya, kurulan bağları koparmaya ve kendini yok ederek inorganik bir hale dönmeye çalışır.[1] Yani, aşkın tanrısı Eros ile ölümün tanrısı Thanatos sırt sırta eşlik ederler insana hayat boyunca. Hangisinin öne geçeceği ise, biraz genetik yatkınlıklarımıza ve mizacımıza biraz da benliğimizin oluştuğu erken dönem ilişkilerimize bağlıdır.

Doğumla birlikte, güvenli alanından dünyaya gözlerini açan bir bebek için yaşam ve ölüm arasındaki bu mücadele oldukça yoğun bir kaygı yaratır. Doğumla birlikte anne ile kurduğu güvenli birlik halini kaybederek ilk kaybını yaşayan bebeği, dünyaya uyumlanma gibi zorlu bir yolculuk da beklemektedir. Klein'a göre, bebek bu zorlu yolculukta açlık, libidinal arzular ve bu mücadelenin yarattığı yoğun kaygı ile onu besleyen bir memeye yönelir.[2] Bebek, önce memenin, sonra da annenin kendisindeki yıkıcı ölüm dürtüsünü yatıştırmasını arzulayarak, yaşam dürtüsüne yatırım yapar. Anne ve bebek arasında kurulan bu ilişkide hangi dürtünün baskın olacağı, tabii ki doğum deneyiminin travmatik geçip geçmemesine, annenin bebeğe bakmak isteyip istememesine, bebeğin mizacına ve sütü zevkle kabul etme yeteneğine de bağlıdır.

167
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hüseyin Güngör
İnceleyen10 19 saat önce
Bir önceki film bana biraz yorucu ve buruk gelince açıkçası herhalde durağanlık çizgisine geldi diye düşünüp beklentimi azaltmıştım. Bir de Ilsa'nın yerine Grace karakterini oturtamamış olmamın da etkisi var. Bu sefer temposu çok daha güzeldi ve yormadı. Biraz daha olsa izlettirirdi. Normalde nostaljik hatırlatma için kullanılan eski sahneleri direkt kesit olarak sunmayı hiç samimi bulmazdım ama aşırı olmamış ve göz ardı edebildim. Hikayenin bazı kısımlarına hiç gerçekçi değil ve sulandırılmış derdim ama çok göze batmıyor ve dramatizasyonda gerekli duruyor. Ve her şeyden önemlisi bu seri ve özellikle bu film için çok güzel bir şeye hizmet ediyor derim. Tam bir maskülenite şiiri olmuş. Derslerde okutulmalı.

Modernitede özellikle erkeklerin bu kadar kirlilik arasında rol model eksikliği yaşıyor olmasını da göz önünde tutarsak muazzam bir film olmuş. Ethan Hunt ve ekibi, tüm karakteristik özellikleri ve en önemlisi "seçimleriyle" bize doğru ve yararlı olmayı öğretiyor. Bir erkek davasına ve insanlığa sadık olmalı. Bir erkek içsel ve fiziksel tüm gücünü, tüm iradesini sevdikleri için kullanmalı ve fedakar olmalı. Bir erkek saygılı ama her şeyden önce tehlikeli olmalı. Bir erkek sevginin, dostluğun ve medeniyet inşa etmenin ne olduğunu bilir çünkü tam olarak kendi doğasını temsil eder. Bir erkek donanımlı, şartları sonuna kadar zorlayan ve aranılan adam olmalı. Aksi iddialar yaygınlaşan erkek düşmanlığı ve köleleştirmesi diskurudur. Ayrıca çok da entelektüel bir gerilim filmi olmuş. Füzelerin arasında yüzme sahnesini başka şekilde tarif edemem. Mission Impossible benim favori casus ve aksiyon serimdir. Utandırmadı.
10.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Mission: Impossible - The Final Reckoning
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 13 Aralık 10:45
İnternette aralıklarla popüler olan bir görselde, çeşitli kimyasalların ölümcül oldukları dozlar yazılmış ve su için ölümcül doz 6 litre olarak belirtilmiş....
1
Juno’dan Jüpiter’in Bulutlarındaki Yüz

Jüpiter’in bulutlarında ne görüyorsunuz? En geniş ölçekte, Gezegen değişen ışık bölgeleri ve kırmızımsı-kahverengi kuşaklarla çevrelenmektedir. Çoğunluğu hidrojen ve helyumdan oluşan yükselen bölge gazı, genellikle yüksek basınçlı bölgelerin etrafında döner. Bu duruma zıt şekilde, düşen kuşak gazı ise çoğunlukla düşük basınç bölgelerinde dönmektedir. Tıpkı Dünya’daki siklonlar ve kasırgalar gibi. Kuşak fırtınaları, büyük ve uzun ömürlü beyaz oval yapılar ya da uzun ve kırmızı lekeler şeklinde oluşabilir. NASA’nın robotik Juno uzay aracı, 2017 yılında, dev gezegene gerçekleştirdiği 6. geçişteki 2 aylık döngüsel yörünge hareketi, perivoje 6 sırasında bulut yapılarının çoğu yakalandı. Ancak paylaşılan görüntüde dikkatinizi çeken şey kesinlikle bu bulutların kendisi değil, onların dizilişidir. Jovey McJupiterFace lakaplı göze çarpan yüz, komşu fırtına bulutları dönene kadar belki de birkaç hafta görülebilmekteydi. Juno şimdi Jüpiter’in etrafındaki 33. turunu tamamladı ve daha dün Güneş sistemimizin en büyük uydusu olan Ganymede’nin yakınından geçti.

8 Haziran 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı: NASA/JPL-Caltech/SwRI/MSSS/Jason Major
Çeviren: Ege Can Karanfil
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Blog Yazısı
M A
M A
25K UP
Blog Yazarı 2 dk.

Ülkemizdeki çınar ağaçlarında, Amerika kıtası kaynaklı bir kanser türü (Ceratocystis fimbriata var Platani) görülemektedir.

Bu hastalığın teşhisi ve sonrasında yapılması gerekenler çok önemlidir. Kuruyan, çöken çınar ağaçlarının gövde ve kökleri detaylı incelenmeli, kesilmesi gerekiyorsa yerin 20 cm altında kesilmeli ve kalan yüzey macunlanmalı, köklerinin ölmesi sağlanmalı, kesilen kısımlar en kısa zamanda imha edilmeli, kesme ile oluşan talaşın uçuşması önlenmeli, bu işlemlerin yağışsız, rüzgarsız kış günleri yapılması gerekmektedir. Ve yerine asla ÇINAR ağacı dikilmemeli, yurt dışından ağaç alınması aşamasında bir kez daha düşünülmelidir; diye özetlenebilir.

5
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Anonim
Anonim Üye 5 gün önce Henüz cevap yok.
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
4,900 UP
Gözlemi Yapan 1 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı İlçesi
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close