Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Tansel Efe Büyükkasap
Aktaran 16 Eylül 2021 4 dk.

Başka yerlerde yaşam arayışında, gökbilimciler Dünya'ya benzer boyut, kütle, sıcaklık ve atmosferik bileşime sahip gezegenler aradılar. Ancak, Cambridge Üniversitesi'nden gökbilimciler, oralarda bir yerlerde daha da umut verici olasılıklar olduğuna inanıyor.

Araştırmacılar, Dünya benzeri gezegenlerden daha fazla sayıda ve gözlemlenebilir olan, hidrojen açısından zengin atmosferlere sahip sıcak, okyanus kaplı gezegenler olan Hycean Gezegenleri olarak adlandırılan yeni bir yaşanabilir gezegen sınıfı belirlediler.

22
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
12K UP
Gözlemi Yapan 5 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı İlçesi'nde kaydedilmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
364K UP
Aktaran 4 gün önce 3 dk.

PLOS ONE dergisinde yayınlanan yeni bir araştırma, evcil kedilerin sahiplerinin kokusu ile bir yabancının kokusu arasındaki farkı anlayabildiğini öne sürüyor.[1] Tokyo Tarım Üniversitesi tarafından yapılan çalışma, kedilerin tanımadıkları insanların kokularını içeren tüpleri, sahiplerinin kokusunu içeren tüplere kıyasla belirgin şekilde daha uzun süre kokladığını ortaya koydu.

Araştırmacılar, bu durumun kedilerin kokularına dayanarak tanıdık ve tanımadık insanları ayırt edebildiğini gösterdiğini, ancak kendi sahipleri gibi belirli kişileri bu yolla tanıyıp tanıyamadıklarının henüz net olmadığını belirtiyor.

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fərid Mədətli
Öğrenciyim 2 hafta önce Sen de Cevap Ver
Bu soru, anonim bir üye tarafından sorulmuştur.

Ben bir filosofa ve ya kitaba arkalanamam, ama fikir yürüde bilirim. İlk sırada, biz bir şekilde yarandık ve biz de her canlı türü gibi yaşama iç güdüsüne sahibiz. Bizim bedenimize sıcak lazım, çünkü bizim beden derecemiz 36,5 derecedir ve biz kertenkele gibi soğukkanlı canlılar değiliz. Bizim yemeğe ihtiyacımız var,çünkü içimizdeki hüceyreler faliyyetlerini sürdürmek için buna ihtiyacları var. Ve tabii ki,her birimiz karşımıza ayrı maksatlar koysakda ,sadece mükemmel olmak için yapıyoruz.Ben bile, hatta evrim ağacı bile.[1]

Kaynaklar

  1. F.Medetli. (Cevap, 2025). Öylesine Işte Canım Sıkıldı.
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 8 Ağustos 2022 25 dk.

Kuantum dolanıklık (kısaca "dolanıklık" veya "dolaşıklık"), bir grup parçacığın her birinin kuantum durumunun, parçacıklar birbirinden çok uzak mesafeler boyunca ayrılmış olsalar bile, diğerlerinin durumundan bağımsız olarak tanımlanamayacağı şekilde oluşturulduğu, etkileştiği veya uzamsal yakınlığı paylaştığı zaman meydana gelen, fiziksel bir olgudur. Daha kısa tabiriyle kuantum dolanıklık, iki veya daha fazla parçacığın fiziksel özelliklerinin ("kuantum durumlarının") aralarındaki mesafeden bağımsız olarak birbirini etkileyebilmesidir. Kuantum dolanıklık konusu, klasik fizik ile kuantum fiziği arasındaki uyumsuzluğun merkezinde yer alır: Dolanıklık, klasik mekanikte bir karşılığı olmayan ama kuantum mekaniğinde yer alan ana özelliklerden biridir.

Kuantum dolanıklık, aslında sadece atom altı parçacıklara özgü bir özellik değildir; fakat dolanıklığın yeterince uzun süreler ve yeterince uzak mesafeler boyunca korunmaya devam edebilmesi için, dolanık parçacıkların olabildiğince küçük seçilmesi gerekmektedir. Parçacıklar büyük seçilecekse de dolanıklığın bozulmayacağı şartların genellikle laboratuvar ortamında hassas bir şekilde yaratılması ve korunması gerekmektedir. Bugüne kadar bu şartlar altında kuantum dolanıklık, deneysel olarak, hem fotonlar gibi kütlesiz parçacıklar, hem nötrinolar ve elektronlar gibi hafif parçacıklar hem de buckyballs gibi büyük moleküller ve hatta küçük elmaslar ile gösterilmiştir.[7][8][9][10][11] Kuantum dolanıklık; iletişim, hesaplama ve kuantum radarı gibi birçok sahada aktif olarak araştırılmakta ve geliştirilmektedir.

202
3
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İşte Bilim
İşte Bilim
3,027 UP
3 gün önce
Evrenin %95’i görünmezdir: Tüm yıldızlar, gezegenler ve galaksiler yalnızca evrenin %5’ini oluşturur. Geri kalanı karanlık madde ve karanlık enerjiden oluşur—ne ışık yayarlar ne de soğururlar, sadece kütleçekimsel etkileriyle varlıkları anlaşılır. Bildiğimiz fizik, evrenin büyük kısmını hâlâ açıklayamıyor.




2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eylül Badak
Üye 2 gün önce 1 Cevap
170 görüntülenme
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fatih Birinci
Çeviren 10 Ağustos 2019 31 dk.

Sigmund Freud, 1938'de, son âna kadar Viyana'dan çıkmadı. Alman Ordusu şehre girdikten ancak üç ay sonra, 4 Haziran’da Doğu Ekspresi ile ülkeden ayrıldı. Viyanalı Yahudilere karşı yapılan zulmün hemen başlamasına (Almanlar vardığında CBS Radyo için Viyana’da çalışan Edward R. Murrow, Yahudi evlerinin tarumar edilerek aranmasına şahit olmuştu) ve arkadaşlarının kaçması için neredeyse yalvarmasına rağmen, Freud buna ayak diremişti. Kızı Anna tutuklanıp Gestapo tarafından sorgulandıktan sonra, fikrini değiştirdi. Ailesinin bir kısmını ülkeden dışarı çıkarabilmişti; ancak dört kız kardeşi çıkamadı. Bunlardan birisi Theresienstadt'da açlıktan, diğerleri de muhtemelen Auschwitz ve Treblinka'da gazlanarak katledildi.

Freud, Londra'ya iltica etti. Arkadaşları onu, şu anda Freud Müzesi olan, Hampstead'deki büyük bir eve yerleştirdi. 28 Şubat 1939'da Virginia ve Leonard Woolf, çaya geldiler. Hogarth Yayıncılık'ın kurucuları ve sahibi olan Woolf ailesi, 1924’den itibaren Freud'un Britanyalı yayıncıları olmuştu. Hogarth daha sonra, "Standart Baskı" (İng: "Standard Edition") olarak da bilinen, Freud’un çalışmalarının 24 ciltlik çevirisini, Anna Freud ve James Strachey editörlüğünde yayınlayacaktı.

224
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı Akademi
İbrahim Uzun
Seslendiren 27 Eylül 2022 16:25
Mizah etkisi, insanların güldürücü olduğunu düşündükleri bilgilerin daha akılda kalıcı olmasına neden olan bilişsel bir eğilimdir. Genel olarak mizahın...
Bionluk Logo sponsorluğunda seslendirildi.
50
Çağrı Mert Bakırcı
Analist 7 Şubat 2020 4 dk.

Dünya'nın manyetik kutupları tersine dönmedi. Güneş batıdan doğmayacak; çünkü bunun olması için Dünya'nın manyetik kutuplarının değil, coğrafi kutuplarının yer değiştirmesi gerekirdi; yani Dünya'nın manyetik alanının değil, kendisinin baş aşağı dönmesi gerekirdi. Böylesine yıkıcı bir olay yalnızca devasa göktaşlarının ve başıboş gezegenlerle çarpışmanın etkisi altında yaşanabilir. Dünya, öngörülebilir milenyumlar boyunca aynı yönde dönecektir ve Güneş de doğudan doğup batıdan batmayı sürdürecektir.

Dünya Manyetik Modeli (WMM), 2020 yılı için 10 Aralık 2019'da güncellendi. Bu, her 5 yılda bir yapılan rutin bir güncellemedir. Son güncelleme 2015'te yapılmıştı (ve 15 Aralık 2014'te yayınlanmıştı), bir sonraki de 2025'te yapılacak. Yani bu konuda sıra dışı veya beklenmedik bir durum yok.

150
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Zəhra Əzizova
Öğrenmeye meraklı biri 4 gün önce Sen de Cevap Ver

Burada esas mesele, beynimizin ışığa nasıl tepki verdiğinde saklı. Akşam saatlerinde parlak beyaz ya da mavi ışıklara (telefon, bilgisayar, LED lamba gibi) maruz kaldığımızda, beynimiz hâlâ gündüz olduğunu zannediyor. Çünkü bu tarz ışıklar, beynin “uyku zamanı geldi” demesini sağlayan melatonin hormonunun salgılanmasını baskılıyor.

Ama yumuşak, sarı-turuncu tonlardaki ışıklar beynin bu doğal ritmini bozmuyor. Böylece vücut kendini geceye ve dinlenmeye hazırlıyor. Bu nedenle, yatmadan önce bu tarz ışıklara geçmek uykuya dalma süresini kısaltabiliyor.

“Ama zaten gözümüzü kapatıyoruz, ışık ne kadar etkili olabilir ki?” Bu çok haklı bir soru gibi görünüyor. Ancak olay sadece gözün ışığı görüp görmemesi değil — çünkü o hormonların üretimi ışığa maruz kaldıktan çok sonra bile etkilenebiliyor. Yani ışık, beynin biyolojik saatine etki ediyor. Gözümüzü kapatsak bile, beyin daha önce aldığı ışık sinyallerine göre çalışmaya devam ediyor.

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 10 Mayıs 2013 2 dk.

Evliliğin artıları ve eksilerini hesaplamak, arkadaşlarına çeşitli konularda söylenmek, duygulara olan bakışımızı değiştirmek haricinde Charles Darwin, Dünya'nın nasıl çalıştığını açıklamak amacıyla geliştirdiği teorisi üzerine 10 yıl harcadı. Bu kadar uzun zaman ayırması, kısmen teorinin derin entelektüel bilgi gerektiriyor olması, kısmen de halk gözünde kabul gören paradigmalara meydan okuyor olmasındandı.

Darwin, tüm bu süreç içerisinde teorisinin ana hatlarını geliştirebilmek için keşiş benzeri bir yaşam sürmek zorunda kaldı. 1842 yılında Londra'dan İngiltere'nin kasabalarından biri olan Downe'a taşındı ve burada Türlerin Kökeni isimli kitabına tam 17 sene ayırdı. Böylesine bir entelektüel istikrar; ancak sistematik, günlük ve aksamayacak bir ritmle sağlanabilirdi.

26
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bilim ve bilimseverler sıkıcı değildir! Evrim Ağacı Etkinlik Platformu'nu kullanarak bulunduğun şehirde veya internet üzerinde toplantılar, etkinlikler, buluşmalar düzenleyebilir, diğerlerinin düzenlediği etkinliklere katılabilirsin. Ayrıca eğer bilimle ilgili bir iş, staj, burs veya eğitim arıyorsan veya bu pozisyonları dolduracak bilimseverler, bilim insanları ve öğrenciler arıyorsan, Evrim Ağacı İlan Platformu'nu kullanarak Türkiye'deki ve Dünya'nın her yanındaki bilimseverlerin oluşturduğu ağa katılabilir, bu ağa güç katabilirsin!

Şule Ölez
Çeviren 24 Ocak 2014 11 dk.

Fizikteki yeni gelişmeleri yakından takip etmiyorsanız bile meşhur fizikçi Stephen Hawking’i duymuşsunuzdur. Fizikle ilgili karmaşık düşüncelerini herkese duyurma ve çok satan “Zamanın Kısa Tarihi: Büyük Patlamadan Kara Deliklere” isimli kitabını yazma gibi gurur duyulacak işler yapmıştır. Conan O’Brien, “The Simpsons” veya “Star Trek” programlarını seviyorsanız konuklarla söyleşilerde o muhteşem ince zekâsını sergilediğini görmüşsünüzdür.

Akademik çalışmalarını bilseniz bile yine de Hawking hakkında duymadığınız, okul sıralarından gittikçe daha fazla engelli oluşuna ve insan ırkının geleceği hakkındaki düşüncelerine kadar uzanan birçok ilginç gerçek vardır. Örneğin birçokları, toplamdaki etkileyici çalışmalar bütününe rağmen Hawking’in henüz Nobel Ödülü almamasını şaşırtıcı bulur. Biz, aldığı dikkate değer bazı nişanlardan söz edeceğiz yine de.

32
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esra Akkoyun
Esra Akkoyun
3,475 UP
Çeviren 14 Ağustos 2018 11 dk.

Bir kişinin genlerinin davranışı sadece genlerin DNA dizilimine bağlı değildir, epigenetik faktörler de gen davranışlarını etkiler. Bu faktörlerdeki değişiklikler hastalıkta önemli bir rol oynayabilir.

Dış çevrenin genler üzerindeki etkisi hastalığa yol açabilir ve bu etkilerin bazıları insanlarda kalıtsal olabilir. Çevresel faktörlerin bir bireyin yavrusunun genetiğini nasıl etkilediğini araştıran çalışmalar tasarlamak zordur. Fakat toplumsal düzenin oldukça merkezileştirilmiş olduğu bazı bölgelerde, aileleri etkileyebilecek çevresel bilgi elde edilebilir. Örneğin İsveç bilim insanları son zamanlarda beslenmenin kalp ve damar hastalıkları ve diyabetle ilişkili ölüm oranını etkileyip etkilemediğini ve bu etkilerin ebeveynlerden çocuklara ve torunlara geçip geçmediğini inceleyen araştırmalar yürüttüler (Kaati et al., 2002). Bu araştırmacılar İsveç’teki ailelerin 1980’lerden başlayarak üç nesil boyunca yıllık mahsullerinin ve yiyecek fiyatlarının kayıtlarını inceleyerek bireylerin yiyeceğe ne kadar erişimi olduğunu tahmin ettiler. Araştırmacılar, bir babanın ergenliğinden hemen önceki gelişiminde kritik bir dönem boyunca yeteri kadar yiyeceğe erişimi olmadığı durumlarda, erkek evlatlarının kalp ve damar hastalıklarından ölme olasılığının daha düşük olduğunu buldular. Baba tarafından büyükbaba için bu kritik dönem boyunca yiyeceğin bol olması durumunda, çocukların diyabetle ilişkili ölümleri önemli ölçüde artıyordu. Aşırı yiyeceğin babanın dönemine denk düşmesi durumunda ise çocukların diyabetle ilişkili ölümleri azalıyordu. Bu bulgular, diyetin bir ailedeki erkekler tarafından nesilden nesile aktarılan  gen değişikliklerine sebep olabildiğini ve bu değişikliklerin bazı hastalıklara karşı hassasiyeti etkileyebildiğini göstermektedir. Peki, bu değişiklikler nelerdir ve nasıl hafızada tutulur? Bu tarz soruların cevapları epigenetik kavramının içinde yer alır.

95
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Öne Çıkan EtkinlikKültürel Etkinlik
Orhan Aydın
Etkinliği Ekleyen 4 gün önce AnkaraÜcretsiz13 Haziran
Kvasir Dergi: Açık Eleştiri Akşamı
13 Haziran 2025 19:30 tarihinden 13 Haziran 2025 21:00 tarihine kadar.

13 Haziran Cuma, 19:30'da, Kvassir Kafe'de, herkesin katılımına açık bir söyleşi.

Yazarlar hem birbirlerini eleştiriyor hem de sizden gelen yorumları değerlendiriyorlar.

Dergideki öyküler ya da doğrudan "öykü" üzerine düşündüğünüz her şeyi saygı çerçevesinde söyleyebilir, yazarlarımızla ve diğer katılımcılarla tartışabilirsiniz.

E tabii hiç konuşmaya da bilirsiniz. :)

Etkinliğe gelmeden önce dergiyi okumuş olmanız tavsiye edilir ama şart da değildir.

Mayıs ve Haziran sayılarını kafeden ya da diğer satış noktalarından edinebilirsiniz.

Etkinlik yaklaşık bir buçuk saat sürecektir.

Katılım ücreti yoktur.

Devamını Göster
3
0 Yorum
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Dilara Aydın
Dilara Aydın
72K UP
Yazar 1 Ocak 2022 19 dk.

Her organizmanın kendine özgü bir vücut yapısı vardır. Kollar ve bacaklar gibi özel vücut yapıları genel görünüm açısından benzer olsa da (nihayetinde her ikisi de kas ve kemikten yapılmıştır), şekilleri ve detayları farklıdır. Bir embriyo büyürken, vücudun farklı bölümlerinde yapıların nasıl geliştiğini belirleyen, "homeotik genler" adı verilen özel bir gen grubunun yaptığı işler sayesinde, kollar ve bacaklar farklı şekilde gelişir.

Bu "homeotik genler"in en meşhur ve önemlilerinden olan HOX geni, birbirinden farklı organizmaların normal embriyolojik gelişmelerini tamamlayabilmesi için gereken bilgiyi kodlayan, yüksek organizasyonlu canlılarda vücut şekillenmesi, organların oluşumu ve bunların vücut planı içinde olmaları gereken yerde bulunabilmelerini sağlayan, düzenleyici işlevde bir gen ailesidir. HOX genleri ("Hox genleri" olarak da yazılır), diğer genlere bağlanan transkripsiyonel düzenleyici (DNA'dan RNA'ya genetik bilgi aktarımı) faktörleri kodlamakta ve böylelikle hücre gelişmesine önemli katkı sağlamaktadır.[1] Örneğin bir böceğin HOX genleri, o böceğin belli bir segmentinde hangi uzuvların oluşacağını (kol mu, anten mi, bacak mı, kanat mı, vb.) belirlemektedir.

106
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meriç Öztürk
Seslendiren 5 gün önce 25:31
Uzaydan gelen mesaj "Free İmamoğlu" mu diyor? Bir garip sinyal deyip geçmeyeceğiz! Astrositlerin üstüne vazife mi hafıza oluşumuna yardımcı...
5
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close