Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Enes Soylu
Enes Soylu
16K UP
Üye 2 gün önce Henüz cevap yok.
İnsanlık taze bir medeniyet,ömrünün başlangıcında.Biyolojik olarak belki fena olmayan bir ömrümüz olabilir ama medeniyet inşa etmek,teknolojiyi icra etmek,hayatı öğrenmek için kısa bir ömrümüz var.Bu gidişatla,son 100 yılda,geçmiş 1000 yıla nazaran bu logaritmik gelişmemiz bir 1000 yıl sonra nasıl bir seviyeye gelir?
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mücahid Köse
Çeviren 2 gün önce 4 dk.

Bilim insanları, iyi bir sınıflandırma sistemine sahip olmayı oldukça önemserler. Nesneleri kategorize etmek ve onları etiketlendirmek birçok bilimsel süreç için kritik bir adımdır; üstelik titizlikle hazırlanmış taksonomik tabloları bir bütün halinde gözden geçirmek de bilimsel sürecin en tatmin edici yanlarından biridir. Aristoteles'in ilk bilim insanlarından biri olarak kabul edildiği düşünüldüğünde dünyayı kategorilere ayırmaya bu kadar düşkün olması pek de şaşırtıcı değildir. Aristoteles, hayvanları "kanı olanlar" ve "kanı olmayanlar" diye ayırdı; bazılarını "karada yaşayanlar", diğerlerini "denizde yaşayanlar" olarak sınıflandırdı.[1] Ancak en ünlü Aristoteles kategorilerinden biri, Batı düşüncesinde tüm canlılar üzerine olan anlayışı şekillendiren bir ayrımdır. İşte bu ayrım, "ruhun (bilincin) bölünmesi" olarak bilinir.[2]

Aristoteles, her biri bir öncekinin üzerine inşa edilen üç tür ruh (bilinç) olduğunu savunmuştur.[3] Bunlar şu şekildedir:

11
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Akın Karahasan
Yazar 25 Nisan 2020 18 dk.

Bu yazımızda sizlere Biyoloji disiplininin bir alt dalı olarak karşımıza çıkan Hidrobiyoloji disiplininden bahsedilmeye çalışılacaktır. Öncelikle nedir? Çalışma alanları nelerdir? gibi temel sorulara cevaplar verildikten sonra akabinde bu alanda çalışmalar yürüten bir laboratuvarda süreçlerin nasıl işlediği hakkında kısaca bilgiler verilecektir.

Hidrobiyoloji kelimesi tahmin edilebileceği üzere "su" anlamı taşıyan hidro ve "canlı bilimi" olarak karşımıza çıkan biyoloji kelimelerinin birleşiminden meydana gelir. İki anlamı birleştirmeye çalıştığımızda karşımıza şu şekilde bir anlam çıkabilir; su ile doğrudan ya da dolaylı olarak etkileşim içerisinde olan canlıları inceleyen bilim dalı. Bu tespit çok da yanlış olmamak ile beraber gerçek anlamına oldukça yakın bir yaklaşımdır. Yakın olmasının sebebi ise tespitin tam anlamı ile yeterlilik sağlayamayıp eksik kalmasından dolayıdır.

79
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Berk Çakan
Berk Çakan
23K UP
Çeviren 5 Ağustos 2020 1 sa.

“Sosyobiyoloji” kavramı ilk olarak E.O. Wilson’un “Sosyobiyoloji: Yeni Sentez” (1975) adlı kitabında “tüm sosyal davranışların biyolojik temeline ilişkin sistematik bir çalışma” şeklinde ortaya koyulmuştur. (Wilson, 1975, 4). Wilson burada “davranışların biyolojik temeli” derken, bireylerin sergiledikleri davranışlara sebebiyet veren nöral ve psikolojik mekanizmalar yerine, hayvan popülasyonlarındaki davranışların evrimini yönlendiren sosyal ve ekolojik sebeplere gönderme yapıyor gibi görünmektedir, fakat Wilson çok net bir şekilde sosyobiyoloji ve sinirbilim arasında önemli bir kuramsal etkileşim olduğunu düşünmektedir(Wilson 1975, 5). Wilson evrim terimini kullanırken de, her ne kadar seçilimin hayvan toplulukları üzerindeki etkilerinin popülasyon seviyesinde uyumsuz sonuçlar doğurabileceği görüşünü kabul ediyor olsa da (örnek olarak bkz. Wilson, 1975, Bölüm 4), genellikle doğal seçilim yoluyla evrime göndermede bulunmaktadır.

Dolayısıyla, “sosyobiyolojinin” olası anlamlarından biri, Wilson’un kitabının insan olmayan hayvanlardan bahseden bölümünde bahsetmiş olduğu şekliyle, hayvanların davranışlarının doğasını ve sebeplerini anlamaya yönelik metodolojik olarak adaptasyoncu bir yaklaşımdır. Fakat, sosyobiyoloji terimi, özellikle de Wilson’un kitabının büyük bölümünde açıklamış olduğu şekliyle, aslında bir tür yeni terimdir ve Wilson bu terimi kendi çalışmaları için bu terimi kullanmayan bilim insanlarının çalışmalarına göndermede bulunmak için kullanır. Fakat sosyobiyoloji terimi hiçbir zaman bu bilim insanları tarafından da genel anlamda kabul gören bir terim olmamıştır. Gerçekte ise durum şudur: Çok az sayıdaki bilim insanı kendi çalışmalarını tanımlamak için sosyobiyoloji terimini kullanmaktayken (örneğin, Hrdy, 1999), sosyobiyoloji üzerine ihtilafların ortaya çıktığı dönem ve sonrasında bu tür yaklaşımları kullanan bilim insanları, en çok kullanılanı “davranışsal ekoloji” olmak üzere alternatif diğer terimleri kullanmaya yönelmişlerdir (Krebs ve Davies, 1978).

70
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eda Alparslan
Çeviren 2 gün önce 3 dk.

Uganda'da uzun süredir devam eden bir çalışma, insan medeniyetinin tıp alanındaki gelişiminin evrimsel kökenlerine ışık tutuyor. Yaralanan şempanzeler, bazen diğer şempanzelerin yardımıyla iyileşiyorlar!

Oxford Üniversitesi'nden primatolog Elodie Freymann ve meslektaşlarına göre Uganda'da bulunan Budongo Ormanı'nda 30 yıldır süregelen araştırma, şempanelerin hem kendilerine hem de başka şempanzelere "tıbbi yardım" uyguladığını gösteriyor. Freymann, bu ormanın dışındaki bölgelerde de ara sıra gözlenen bu davranışların şempanzeler arasında oldukça yaygın olduğunu düşünüyor.

9
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sadık Berk Evren
Çeviren 12 Mayıs 2023
Mayıs ayı başlarında kozmik toz taneleri gece gökyüzünde iz bıraktı. Dünya'nın, periyodik Halley Kuyruklu Yıldızı'nın geride bıraktığı enkaz akıntılarının arasından geçerken süpürdüğü meteorlar Eta Aquarids olarak bilinir. Ancak bu yıl Eta Aquarids'in zirvesi, gözlemsel olarak mayıs ayının parlak dolunayı tarafından engellendi. Fakat kuyruklu yıldız tozu yağmurunu çevreleyen sabahın erken saatlerinde Ay ışığı yoktu. 28 Nisan ile 8 Mayıs 2022 tarihleri arasında kaydedilen pozların birleştirildiği bu fotoğraf; Şili'nin San Pedro de Atacama kentinde, Kova'dan gelen meteor yağmurundan düşen yaklaşık 90 Eta Aquarid meteorunu gösteriyor. Samanyolu'nun merkezi, şafak öncesinde Güney Yarımküre göğünde kavisler çiziyor. Ufukta yükselen soluk ışık şeridi, Güneş Sistemi'nin ekliptik düzleminin yakınlarındaki kozmik tozun Güneş ışığını saçması sonucu oluşan Zodyak ışığıdır. Fotoğrafta, ekliptik boyunca Zodyak ışığında sürüklenen parlak gezegenler Venüs, Jüpiter, Mars ve Satürn'dür. Yakın zamanda Mars'ın ekliptik boyunca Zodyak ışığını yaratmaktan sorumlu olan olası bir toz kaynağı olduğu bulundu.
7
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Benleri koparmak doğrudan kansere neden olmaz ancak benlerin koparılması, tahriş edilmesi veya yaralanması ciltte enfeksiyon ve yara izi gibi sorunlara yol açabilir. Ayrıca koparılan benlerin kanserli veya kanserleşmeye yatkın olması durumunda, tanının geç konmasına neden olabilir.

Bu nedenle benlerinizi koparmak yerine dermatoloğunuza danışmanız, sağlığınız açısından daha doğru olacaktır.

💻Analist: Çağrı Mert Bakırcı

ℹ️ Bu içerik, Evrim Ağacı internet sitesinden derlenerek hazırlanmıştır. Derleme sırasında bazı önemli detaylar kaybolmuş olabilir. Konu hakkında eksiksiz bilgi almak ve kaynaklarımızı görmek için içeriği lütfen evrimagaci.org üzerinden okuyunuz.
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Ağustos 2011 15 dk.

Evrimsel süreçleri anlamaya başlayan bir kişinin karşılaşacağı soru işaretlerinden en yaygın olanı, yapı ve organların birbirleriyle nasıl uyum içerisinde evrimleştiği sorusudur. Bu özünde çok basit bir cevabı barındıran bir sorudur; ancak evrimsel biyolojinin detayları tam olarak anlaşılamadıysa, kafa karıştırıcı olabilir.

Örneğin bir birey, gözün daha basit yapılardan kademeli evrimini gayet iyi anlayabilir; ancak göz evrimleşirken beynin de gözden gelen verileri değerlendirebilecek şekilde nasıl evrimleştiğine anlam veremeyebilir. Benzer şekilde, derimizdeki sinir uçlarının evrimine bağlı olarak dokunma duyumuzun oluşumunu anlayabilir; ancak bunun beyinde değerlendirilecek şekilde bir evrimsel değişimin nasıl olduğunu ilk etapta anlayamayabilir.

82
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Gonca Çelik
Gonca Çelik
167K UP
Yazar 22 Mayıs 2022 7 dk.

Kinder ürünlerinin üreticisi Ferrero'nun Belçika'daki fabrikasında Aralık 2021 ve Ocak 2022 aylarında yapılan rutin kontroller sırasında buttermilk (Tür: "yayık altı") tanklarında Salmonella typhimurium tespit edilmiştir. Bunun üzerine yapılan ek incelemede, Belçika menşeili kontamine ürünlerin 113 ülkeye ihraç edildiği tespit edilmiştir.

Dünya Sağlık Örgütü, 27 Nisan 2022'de, birden fazla ülkede çikolata kaynaklı bir Salmonella typhimurium salgını yaşandığını duyurmuştur. Aynı duyuru, 18 Mayıs 2022 tarihinde Amerikan Hastalık Önleme ve Takip Merkezi (CDC) tarafından da yapılmış ve bu duyuruda, Avrupa Birliği'ne veya Avrupa Ekonomik Bölgesi'ne üye 12 ülke ve İngiltere dâhil olmak üzere 324 vaka raporlanmıştır.

53
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 21 Mart 2014 1 dk.

Türkiye'nin Twitter'ı engelleme (banlama) konusunda birçok yıl 1 numara olduğunu biliyor muydunuz?

Twitter'a 2019 yılının ilk 6 ayı boyunca Türkiye Cumhuriyeti'nin çeşitli kurumlarından 8933 hesabı ve 6073 tweeti kaldırma talebi gönderildi; Twitter bunların %5'ine uydu (2019'un ilk 6 ayında bu talepler açısından Endonezya birinci sıradaydı, Türkiye ikinci sıradaydı).

20
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

İnceleme
Sena Küçükkıvanç
İnceleyen10 2 gün önce
Önemsiz Biri filminde, Hutch Mansell karakterinin o bildik sıkıcı banliyö hayatından kopup kendini bir anda şiddetin göbeğinde bulması, aslında uzun süredir biriken kronik stresin altında yatan bastırılmış agresyonun adeta ders kitaplarındaki gibi bir patlaması. Evdeki o meşhur soygun vakasıyla birlikte, adamcağızın amigdala-hipokampus devresine kazınmış eski travma kayıtları bir anda depreşiyor ve hipotalamus-hipofiz-adrenal (HHA) ekseni resmen alarma geçiyor; bu da haliyle sempatik sinir sisteminin köklenmesine, noradrenerjik ve adrenerjik sistemlerin tavan yapmasına neden oluyor. 😂Kısacası, o gördüğümüz sakin, efendi adam maskesinin altında, meğer yılların birikimiyle, muhtemelen eski "işlerinden" yadigar, travma kökenli bir disosiyatif eşik düşüklüğü ve içten içe kabullenilmiş bir çaresizlik yatıyormuş ki, bu da katartik bir şiddetle aniden fışkırıyor. Sanki uzun süre kortizol banyosu yapmış vücudun aniden adrenalin ve noradrenalin şokuna girmesiyle "savaş ya da kaç" mekanizmasının direkt "savaş" modunda takılı kalması olayı bu. Hele bir de ailesini koruyamadığı düşüncesi var ya, işte o son damla oluyor ve bu nörobiyolojik kasırga, içindeki "önemsiz" adamı silip süpürüyor, yerine karşımıza turp gibi, özel eğitimli ve tehlikeli bir "uzman" çıkıyor.
9.5/10
(2 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
11
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 22 Eylül 2023 31 dk.

Türdiriltimi (İng: "De-extinction") veya "diriltme biyolojisi", soyu tükenmiş türlere genetik olarak benzeyen canlı organizmaların yaratılması yoluyla bu türlerin bir nevi "diriltilmesi" sürecini ifade eder. Daha ayrıntılı olarak türdiriltimi, yapay seçilim yoluyla geri ıslah (İng: "back-breeding"), klonlama ve genom düzenlemesi gibi yöntemler kullanılarak bir organizmanın nesli tükenmiş türe doğru değiştirilmesini ifade eder. Bu yazıda türdiriltiminin nasıl gerçekleştirildiğinden ziyade bu konuya yönelik etik tartışmalar ele alınmıştır.

Türdiriltiminin tarihçesi fazla eskiye uzanmamaktadır. Öyle ki tarihçesi 1920'li yıllarda Nazi Almanya'sında gerçekleştirilen çalışmalara dayanır.[1] Dolayısıyla bu kavramın etik yönleri de yeni yeni tartışılmaktadır. Fakat yine de bilim insanları ve filozoflar, türdiriltiminin mümkün olup olmadığı konusunda yoğun tartışmalar yürütmüşlerdir ve yürütmeye devam etmektedirler. Bu tartışmaların temel odak noktası, bir türün canlandırılmasının veya yeniden yaratılmasının sadece zor veya olasılıksız olup olmadığı değil; daha çok bunun fiziksel veya kavramsal olarak imkânsız olup olmadığıdır.

64
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bunu sadece Evrim Ağacı'nın eskileri bilir. 2010 yılında kurulan Evrim Ağacı'nın en önemli parçalarından biri, evrim ve ilgili konularda ürettiğimiz devasa Makale Arşivi'mizdi. Bu arşivimiz, her geçen gün daha da büyüyen şekilde yoluna devam ediyor. Nostalji yapmak isteyenlere önerilir!

Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Evrimsel Biyoloji konusunda geliştirebilirsin.

İstanbul Üniversitesi Matematik Kulübü
Etkinliği Ekleyen 2 hafta önce İstanbulÜcretsiz23 Mayıs
Öğrenci Matematik Çalıştayı XI
23 Mayıs 2025 10:00 tarihinden 23 Mayıs 2025 16:00 tarihine kadar.

İstanbul Üniversitesi Matematik Kulübü olarak bu yıl 11. ‘sini düzenlediğimiz Matematik Çalıştayımızda, birbirinden değerli konuşmacılarımız ve panelistlerimiz sizlerle.

Konuşmacılarımızın ve panelistlerimizin bilgi ve deneyimlerinden yararlanmak istersen aşağıdaki formu doldur, etkinlik gününde aramızda yerini al.

Katılım formu;

https://forms.gle/b4dLBBKKKeLodRQ18

Daha detaylı bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.https://www.instagram.com/iumatematik/

Devamını Göster
6
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Ömer Can Mutlu
Türü Ekleyen 6 gün önce
Plexippus, Plexippina oymağından bir zıplayan örümcek cinsidir.
3
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close