Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Katı Hal Sürücüsü (SSD) Nedir? Yeni Nesil Sabit Sürücüler Nasıl Çalışır?

Katı Hal Sürücüsü (SSD) Nedir? Yeni Nesil Sabit Sürücüler Nasıl Çalışır?
10 dakika
10,743
Tüm Reklamları Kapat

Yeni nesil SSD'lerin (Katı hal sürücüsü), dönen sürücülerden nasıl ve neden farklı olduğunu anlamak için, sabit sürücüler hakkında biraz konuşmamız gerekiyor. Bir sabit disk, plak adı verilen ve dönen bir dizi manyetik diskte veri saklar. Kendine okuma/yazma kısımları (kafaları) bağlanmış bir işletici kol bulunur. Bu kol, bilgiyi yazmak veya okumak için, okuma-yazma kısımlarını sürücünün doğru bölgesi üzerinde konumlandırır. 

Veriyi okumak veya yazmak için sürücü kafalarının diskin bir bölgesi üzerinde hizalanması gerektiğinden (ayrıca disk devamlı döndüğünden), veriye ulaşılmadan önce, sıfırdan yüksek bir bekleme süresi bulunmaktadır. Sürücünün, bir programı başlatması veya bir dosyayı açması için birçok bölgeyi okuması gerekebilir, bu da verilen emiri tamamlamadan önce, plakların birçok defa uygun konuma dönmesini beklemek zorunda olabileceği anlamına gelir. Eğer bir sürücü uyuyorsa veya düşük güç durumundaysa, diskin tam güçte dönmesi ve kullanıma başlaması fazladan birkaç saniye alabilir. 

Tüm Reklamları Kapat

İlk baştan beri, sabit disklerin, işlemcilerin çalışabileceği hızlara ayak uydurmasının mümkün olmayabileceği belliydi. HDD'lerdeki (Sabit disk sürücüleri) gecikme süresi milisaniyelerle ölçülür fakat işlemcinizdeki gecikme nanosaniyeler kadardır. Bir milisaniye 1.000.000 nanosaniyedir ve genelde bir sabit sürücünün sürücüdeki veriyi bulup okumaya başlaması 10-15 milisaniye sürer. Sabit sürücü endüstrisi, bu eğilime karşı koymak için daha küçük plaklar, disk üzerinde bulunan önbellekler ve daha yüksek mil hızları sundu, fakat sürücülerin dönme hızında bir sınır bulunuyor. Western Digital'ın 10.000 RPM (Dakikada devir sayısı) VelociRaptor ailesi, tüketici pazarı için şimdiye kadar üretilmiş en hızlı sürücü takımıyken, bazı ticari sürücüler 15.000 RPM'ye kadar dönüyorlar. Fakat en geniş önbelleklere ve en küçük plaklara sahip olup en hızlı dönen sürücü bile, işlemcinize (CPU) göre çok yavaş kalıyor. 

SSD'lerin Nesi Farklı?

Eğer insanlara ne istediklerini sorsaydım, daha hızlı at istediklerini söylerlerdi. (Henry Ford)

Katı hal sürücüleri'nin (SSD) bu özel ismi, hareket eden parçalara veya dönen disklere dayalı olmadıklarından gelir. Bunun yerine, veri bir NAND flaş havuzuna kaydedilir. NAND'ın kendisi, yüzen kapı transistörleri olarak adlandırılan şeylerden yapılır. DRAM'da kullanılan ve saniyede birçok kez yenilenmesi gereken transistör tasarımlarından farklı olarak, NAND flaşı, güç almadığı zaman bile yük durumunu korumak için tasarlanmıştır. Bu da NAND'ı, geçici olmayan bir bellek türü yapar.

Tüm Reklamları Kapat

Flaş Hücre Yapısı

Aşağıdaki şema, basit bir flaş hücre tasarımını gösteriyor. Elektronlar yüzen kapıda depolanıyor ve sonra yüklü "0" veya yüksüz "1" şeklinde okunuyorlar. Evet, NAND flaş'ta 0, verinin bir hücrede depolandığı anlamına geliyor: genel olarak sıfır veya biri düşünme şeklimizin tam tersi. Şebeke düzeninin tümü, öbek olarak adlandırılırken, şebekeyi meydana getiren tekil sıralar sayfa olarak adlandırılıyor. Genel sayfa boyutları 2K, 4K, 8K veya 16K (K=1000) ve öbek başına 128 ila 256 sayfa bulunuyor. Bu yüzden öbek boyutları genelde 256 KB ile 4 MB arasında değişiyor.

Bu yapının sahip olduğu bir üstünlük, hemen ortada olmalı. Çünkü SSD'lerin hiç hareket eden parçası yok, genel bir HDD'ninkinden çok daha yüksek hızlarda çalışabilirler. Aşağıdaki tablo, genel depolama ortamları için mikrosaniye cinsinden verilen erişim gecikmesini gösteriyor.

NAND, ana bellek kadar hızlı olmaktan çok uzak, fakat sahip olduğu birden fazla büyüklük sırasıyla bir sabit diskten daha hızlı. NAND flaş için yazma gecikmesi okuma gecikmesinden önemli oranda yüksek olsa da, yine de geleneksel dönen ortamı geride bırakıyorlar.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Yukarıdaki tabloda dikkat edilmesi gereken iki şey var. Birincisi, NAND hücresi başına daha fazla bit eklemenin, belleğin verimi üzerinde nasıl önemli bir etkiye sahip olduğuna dikkat edin. Okumanın aksine, yazma için daha kötü durumda: okuma için sıradan üç seviyeli hücre (TLC) gecikmesi, tek seviye NAND hücresiyle karşılaştırıldığında (SLC) 4 kat daha kötü, fakat yazma için 6 kat daha kötü durumda. Silme gecikmeleri de önemli oranda etkileniyor. Yine de bu etki orantılı değil: TLC NAND, neredeyse MLC NAND'dan iki kat daha yavaş, buna rağmen tam %50 daha fazla veri tutuyor (hücre başına iki yerine üç bit).

TLC NAND'ın MLC veya SLC'den daha yavaş olmasının sebebi, verinin NAND hücresine nasıl girip çıktığıyla ilgili. SLC NAND'da, denetleyici sadece bitin 0 mı yoksa 1 mi olduğunu bilmek istiyor. MLC NAND'da, hücrenin dört adet değeri olabilir: 00, 01, 10 veya 11. TLC NAND'da, hücre sekiz adet değere sahip olabilir. Hücreden uygun veriyi okumak, denetleyicinin belirli bir hücrenin yüklü mü yoksa değil mi olduğunu anlaması için çok kesin bir gerilim (voltaj) kullanmasını gerektiriyor. 

Okumalar, yazmalar ve silinti

SSD'lerin sahip olduğu işlevsel kısıtlamalardan biri de, veriyi boş bir sürücüye çok hızlı okuyup yazabilirlerken, verinin üstüne yazmanın çok daha yavaş olması. Bunun sebebi, çevredeki hücrelerin boş olduğunu varsayarsak SSD'lerin veriyi sayfa seviyesinde okurken (yani NAND bellek şebekesindeki tekil sıralardan) ve sayfa seviyesinde yazabilirken, veriyi sadece öbek seviyesinde silebilmeleridir. Bunun sebebi, NAND flaşını silme eyleminin yüksek miktarda bir gerilim gerektirmesidir. Kuramsal olarak NAND'ı sayfa seviyesinde silebilirken, gereken gerilim miktarı, yeniden yazılmakta olan hücrelerin çevresindeki tekil hücrelere baskı uygular. Veriyi öbek seviyesinde silmek, bu sorunu azaltmaya yardımcı olur. 

Bir SSD'nin mevcut bir sayfayı güncellemesi için tek yol, bütün öbekteki içerikleri belleğe kopyalamak, öbeği silmek ve sonra eski öbeğin + güncellenmiş sayfanın içeriklerini yazmaktır. Eğer sürücü doluysa ve hiç boş sayfa yoksa, SSD önce silinme için işaretlenmiş fakat henüz silinmemiş olan öbekleri taramalı, onları silmeli ve sonra veriyi yeni silinmiş sayfaya yazmalıdır. SSD'lerin eskidikçe yavaşlayabilmelerinin sebebi budur: çoğunlukla boş olan bir sürücü, hemen yazılabilen öbeklerle doludur, çoğunlukla dolu bir sürücünün ise bütün program/silme sırası boyunca zorlanması daha olasıdır. 

Eğer SSD'leri kullandıysanız, muhtemelen "çöp toplanması" diye bir şey duymuşsunuzdur. Çöp toplanması, bir sürücünün program/silme devrinin verim etkisini arkaplanda belirli görevler gerçekleştirerek azaltmasına olanak sağlayan bir arkaplan işlemidir. Aşağıdaki resim, çöp toplanması işleminin adımlarını gösterir.

Tüm Reklamları Kapat

Bu örnekte dikkat edin, sürücü, ilk dört öbek için (A'-D') yeni değerler yazarak boş sayfalara çok hızlı yazabildiği gerçeğinden faydalanıyor. Ayrıca E ile H adında iki yeni öbek yazılı. A-D öbekleri şimdi eski olarak işaretlenmiş, yani sürücünün tarihi geçmiş olarak işaretlediği bilgileri içeriyorlar. SSD, boş bir zamanda yeni sayfaları yeni bir öbeğe taşıyacak, eski öbeği silecek ve onu boş alan olarak işaretleyecek. Yani SSD'nin bir sonraki sefer bir yazım gerçekleştirmesi gerektiğinde, program/silme devri gerçekleştirmek yerine şimdi boş olan Öbek X'e doğrudan yazım yapabilir.

Şimdi ele alacağımız kavram TRIM. Sıradan bir sabit sürücüdeki Windows işletim sisteminde bir dosya sildiğiniz zaman, dosya hemen silinmez. Bunun yerine, işletim sistemi sabit sürücüye eğer bir sonraki sefer bir yazım gerçekleştirmesi gerekirse, o verinin saklandığı fiziksel disk bölgesinin üzerine yazım yapabileceğini söyler. Silinen dosyaları geri getirmek bu nedenle mümkündür (ve Windows'ta dosyaları silmenin siz geri dönüşüm kutusunu boşaltmadıkça genelde pek fiziksel alan temizlememesinin sebebi budur). Geleneksel bir HDD'de işletim sisteminin verinin nereye yazıldığına veya öbek veya sayfaların ilgili durumunun ne olduğuna dikkat etmesine gerek yoktur. SSD'de ise bu durum önemlidir. 

TRIM emri, işletim sisteminin SSD'ye bir sonraki sefer bir öbek silimi gerçekleştirdiğinde, belirli bir veriyi yeniden yazmayı atlayabileceğini söylemesini sağlar. Bu da sürücünün yazdığı toplam veri miktarını azaltarak SSD'nin ömrünü uzatır. Hem okuma hem de yazma işlemleri NAND flaşına zarar verir fakat yazım işlemleri okuma işlemlerinden çok daha fazla zarar verir. Neyse ki, öbek seviyesindeki ömrün çağdaş NAND flaşlarda bir sorun olduğu kanıtlanmamıştır. SSD ömrü hakkında daha fazla veri, buradan bulunabilir.

Hakkında konuşmak istediğimiz son iki kavram ise yıpranma seviyelendirmesi ve yazma yükseltmesidir. SSD'ler veriyi sayfalara yazıp veriyi öbeklerde sildiği için, sürücüye yazılan veri miktarı her zaman daha büyüktür. Örneğin, 4KB'lık bir dosyada değişiklik yaparsanız, 4K dosyanın içinde bulunduğu bütün öbeğin güncellenmesi ve yeniden yazılması gerekir. Öbek başına sayfa sayısına ve sayfaların boyutuna bağlı olarak, 4KB'lık bir dosyayı güncellemek için 4MB değerinde bir veri yazmış olabilirsiniz. Çöp toplanması, TRIM emrinin yaptığı gibi yazma yükseltmesinin etkisini azaltır. Ayrıca sürücünün önemli bir yığınını boş bırakmak ve/veya üreticinin fazladan önlem alması, yazma yükseltmesinin etkisini azaltabilir.

Tüm Reklamları Kapat

Aşınma seviyelendirmesi, belirli NAND öbeklerine diğerlerinden daha sık şekilde yazılmamasını ve silinmemesini sağlama işlemine denir. Aşınma seviyelendirmesi, NAND'a eşit şekilde yazarak bir sürücünün ömür beklentisini ve sürekliliğini artırırken, aslında yazım yükseltmesini artırabilir. Yazım işlemlerini disk boyunca eşit şekilde dağıtmak için, sahip oldukları içerikler aslında değişmemiş olsa bile bazen öbekleri programlamak ve silmek gereklidir. İyi bir aşınma seviyelendirme algoritması, bu etkileri dengelemeye çalışır.

SSD Denetleyicisi

Şu ana kadar SSD'lerin sabit sürücülerden çok daha gelişmiş denetim mekanizmalarına ihtiyaç duydukları belli olmalı. Bu manyetik ortamı aşağılamak demek değildir - aslında HDD'lere daha fazla saygı gösterilmelidir. Dakikada 5.400'den 10.000 devre kadar dönen plakların nanometrelerce üstündeki birden çok okuma-yazma kafasını dengelemede bulunan mekanik zorluklar yabana atılamaz. HDD'lerin bu zorlukları yerine getirirken manyetik ortama yeni kayıt yöntemlerinde çığır açtıkları ve neticede cigabayt başına 9-15 kuruşta sürücü satışını kapattıkları gerçeği tamamen inanılmazdır.

Bununla beraber, SSD denetleyicileri kendi başlarına bir sınıf oluşturur. NAND'ın kendisini idare etmeye yardımcı olmak için genelde bir DDR3 bellek havuzuna sahiplerdir. Çoğu sürücü de tampon olarak görev yapan tek seviyeli hücre önbelleklerini dahil ederek, hızlı NAND'ı okuma/yazma devirlerine adayarak sürücü verimini artırırlar. Bir SSD içinde bulunan NAND flaşı genelde bir dizi paralel bellek kanalları üzerinden denetleyiciye bağlı olduğu için, sürücü denetleyicisini en yüksek kalitedeki bir depolama dizilişi ile aynı yük dengeleme işinin bir kısmını yapıyor olarak düşünebilirsiniz: SSD'lerde dahili RAID bulunmaz fakat aşınma seviyelendirmesi, çöp toplaması ve SLC önbellek yönetiminin hepsi, benzer şeylerdir.

Bazı sürücüler de, toplam yazım sayısını azaltmak ve sürücünün ömrünü yükseltmek için veri sıkıştırma algoritmaları kullanır. SSD denetleyicisi hata düzeltme işlemini idare eder ve tekil bit hatalarını denetleyen algoritmalar, zaman geçtikçe artan şekilde daha karmaşık hale gelmiştir.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Yaşayan Dinozor: Avian

“Yaşayan Dinozor”, Türkiye’de bu alanda yayımlanmış ilk eser olarak literatüre geçmektedir. Kitabın amacı, çocukluğumuzdan itibaren beyazperdede karşımıza çıkan dinozor imgesini, bilimsel çalışmalar ışığında anlaşılan ve araştırılmaya devam edilen dinozorla değiştirmektir. Kitapta, güncel bilimsel gelişmeler ışığında dinozorların gerçek görünüşleri, tüyleri, anatomileri ve kuşlarla akrabalıkları, bunların yanı sıra “Jurassic Park” efsanesi, kuşlar ile memelilerin evrimi ve daha birçok konu işleniyor.

  • Yazar: Pedram Türkoğlu
  • Yayın Tarihi: 25.06.2021
  • Baskı Sayısı: 1. Baskı
  • Sayfa Sayısı: 146
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 13.5 x 21.5 cm
  • ISBN: 9786050640984
Devamını Göster
₺145.00
Yaşayan Dinozor: Avian
  • Dış Sitelerde Paylaş

Maalesef, şirketler sahip oldukları çeşitli gizli soslara kilit vurdukları için SSD denetleyicileri üzerinde çok fazla detaya giremiyoruz. NAND flaşlarının veriminin çoğu, altında yatan denetleyiciler tarafından belirlenir ve şirketler, rakiplerine bir üstünlük vermemek için yaptıkları şeyi nasıl yaptıklarını çok fazla açığa çıkarmaya istekli değiller.

Önümüzdeki Yol

NAND flaşı, sabit sürücülere karşı kocaman bir ilerleme sunuyor, fakat sahip olduğu engel ve zorlukları da beraberinde getiriyor. Sürücü hacimleri ve cigabayt başına fiyatların sırasıyla yükselip düşmeye devam etmeleri bekleniyor, fakat SSD'lerin cigabayt başına fiyatta sabit sürücüleri yakalama şansları az. NAND flaş için işlem düğümlerini azaltmak önemli bir zorluk: çoğu donanım, düğümler azaldıkça gelişirken, NAND daha kırılgan hale geliyor. Veri tutma süreleri ve yazma verimi, veri yoğunluğu ve toplam hacim çok gelişmiş olsa bile 20nm NAND için 40nm NAND'dan doğal olarak daha düşük.

Şimdiye kadar SSD üreticileri daha hızlı veri ölçütleri, daha fazla bant genişliği ve denetleyici başına daha fazla kanal ve ayrıca daha önce bahsettiğimiz SLC önbelleklerinin kullanımını sunarak daha iyi verim sağladılar. Yine de uzun vadede, NAND'ın yerini başka bir şeyin alacağı varsayılıyor. 

Bu başka bir şeyin nasıl görüneceği hâlâ tartışmaya açık. Hem manyetik RAM, hem faz değişim belleği, kendilerini aday olarak sundular fakat iki teknoloji de henüz erken aşamada ve gerçekten NAND'ın yerini alabilmeleri için önemli zorlukların üstesinden gelmeleri lazım. Tüketicilerin farkı hissedip hissedemeyeceği açık bir soru. Eğer NAND'dan bir SSD'ye ve sonra daha hızlı bir SSD'ye yükseltim yaptıysanız, nispeten mütevazi bir sürücüden yükseltme yaparken bile, HDD ile SSD arasındaki uçurumun SSD - SSD uçurumundan çok daha büyük olduğunu farketmeniz muhtemel. Erişim sürelerini milisaniyelerden mikrosaniyelere çıkarmak büyük bir önem taşıyor, fakat bunları mikrosaniyelerden nanosaniyelere çıkarmak, insanların çoğu durumdan gerçekten algılayabileceği şeyin altında olabilir.

Şimdilik NAND ağır top konumunda ve en aşağı önümüzdeki 4-5 yıl boyunca orada durması bekleniyor. 

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
15
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 9
  • Muhteşem! 4
  • İnanılmaz 3
  • Bilim Budur! 2
  • Merak Uyandırıcı! 2
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 1
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Çeviri Kaynağı: Extreme Tech | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 29/03/2024 14:29:14 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/4575

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Alan
Astrobiyoloji
Alkol
Yaşanabilir Gezegen
Çekirdek
Tohum
Botanik
Nöron
Makina
Karanlık
Uydu
Aminoasit
Geometri
Sayı
Mantık Hatası
Beyin
Bilişsel
Hominid
Evren
Süt
Araştırma
Filogenetik
Homo Sapiens
İspat
Güneş
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
J. Hruska, et al. Katı Hal Sürücüsü (SSD) Nedir? Yeni Nesil Sabit Sürücüler Nasıl Çalışır?. (8 Ekim 2016). Alındığı Tarih: 29 Mart 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/4575
Hruska, J., Zaloğlu, O., Bakırcı, Ç. M. (2016, October 08). Katı Hal Sürücüsü (SSD) Nedir? Yeni Nesil Sabit Sürücüler Nasıl Çalışır?. Evrim Ağacı. Retrieved March 29, 2024. from https://evrimagaci.org/s/4575
J. Hruska, et al. “Katı Hal Sürücüsü (SSD) Nedir? Yeni Nesil Sabit Sürücüler Nasıl Çalışır?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Ozan Zaloğlu, Evrim Ağacı, 08 Oct. 2016, https://evrimagaci.org/s/4575.
Hruska, Joel. Zaloğlu, Ozan. Bakırcı, Çağrı Mert. “Katı Hal Sürücüsü (SSD) Nedir? Yeni Nesil Sabit Sürücüler Nasıl Çalışır?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Translated by Ozan Zaloğlu. Evrim Ağacı, October 08, 2016. https://evrimagaci.org/s/4575.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close