İncir Ağaçları, Yerel Olmayan Türlerin Diğer Türlerle Beklenmedik İşbirlikleri Yaparak Ekosistemleri İşgal Edebileceklerini Gösteriyor!
Bu haber 3 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
2017 yılında istilacı bitkiler bulmak için Hawaii'deki Kauai Adasını inceleyen bitkibilimci Kelsey Brock, sıra dışı bir keşifte bulundu: Yerli olmayan bazı inci türleri, yeni evlerine adapte oluyorlardı![1], [2]
İnsanlar, ticaret ya da gezi amacıyla gezegenin bir ucundan diğerine gidip geldikçe, yanlarında pek çok canlı türünü de götürüp getiriyorlar. Bu türlerin çoğu, geldikleri yeni bölgede tutunmayı başararak, zamanla yerel türlerin yerini alabiliyor.[3], [4] Ancak incir biyolojisinin sıra dışı yapısı dolayısıyla bu konuda araştırma yapan bilim insanları, Kauai Adası'nda yeni bir popülasyon oluşturan bu incirlerin nasıl ürediklerini merak ettiler.
İncir tozlaştırıcıları (polinatörleri), sadece tek bir incir türünün taşıyıcılığını yapmalarıyla meşhurdur.[3] Ancak artık Kauai Adası'ndaki yeni incir türlerinde yapılan araştırmalar, bu bilgiyi çürütmüştür; çünkü araştırma içerisinde, bir polinatörün daha önce tozlaştırmadığı pek çok incir türüne konduğu gözlenmiştir.[4]
İncirlerin Sıra Dışılığı
İncirin meyvesi olarak bahsedilen şey, aslında içerisinde çiçekleri bulunan, kapalı bir koruyucu zardır. Teknik olarak bu, içten dışa doğru gerçekleşen çiçeklenmedir diyebiliriz. Bu sebeple de incir ağacı, lojistik bir problemi bünyesinde barındırır: Yeni ağaçlara dönüşecek tohumların üretilebilmesi için, kapalı olan çiçekler nasıl tozlaşacak?
Bunun çözümü ise şöyle açıklanabilir: İncir, özel bir koku yayarak, belirli bir yabanarısı türünü kendine çeker.[5] Bu kokuya çekilen yabanarıları, incirin içine girmek için mikroskobik bir anahtar deliğine benzeyen açıklıktan geçmelidir. Sonrasında ise yabanarısı, her bir çiçeğe bir yumurta bırakmaya çalışır.[6] Yavru yabanarıları büyüdükçe, incirin üreme hücrelerini besin kaynağı olarak kullanırlar.
Ancak bazı çiçeklerin üreme hücrelerine açılan sapları, yabanarıları için fazla uzundur. Bu çiçekler, yabanarısının yumurtalarını içine almak yerine, yabanarısının yumurta bırakmayı denemesi süresince tozlaşır. Böylece incir tohumlarına dönüşmeye devam ederler.
İncire yerleşen birkaç tozlaştırıcı hayvan ise içeride hapsolur. Gerçekten de incir yerken, kimi zaman aynı zamanda yabanarısı da yersiniz. Çünkü incirin ağız kısmı, tozlaşmış incir olgunlaştıkça kapanır ve yabanarıları da içeride hapsolup ölürler.
Yavru yabanarılarının erkekleri yumurtalardan ilk çıkanlardır. Kanatsız ve cılız olsalar da sonrasında dölledikleri kızkardeşlerini kurtarmak için incirin dış tabakasını çiğnerler. Erkek yabanarıları, incirin dışına çıkamazlar.
Bu sebeple incir ve yabanarısı, hayatta kalabilmek için birbirine bağlıdır. Zaman içerisinde birbirlerine uyum sağlamaya başlarlar. Birlikte evrimleşirler. Böylece yeni incir türleri, yeni yabanarısı türlerinin evrimine sebep olur. İncir türleri, genelde tozlaştırıcılarını diğer türlerle nadiren paylaşır. Sadece birbirlerine yakın türde olan ve birlikte yaşayan incirler arasında tozlaştırıcı paylaşımı olabilir.
O zaman Kauai Adası'ndaki incirler, o eşsiz tozlaştırıcıları olmaksızın nasıl bu adaya yerleşebildiler? Tozlaştırıcıları da yanlarında mı geldi? Yoksa bu noktada, bambaşka bir olay mı gerçekleşti?
Alışılmadık Bir İncir Grubu
Kauai Adası'nda yerli incir ağaçları yoktur. Ancak ada, dünyanın dört bir yanından gelen düzinelerce egzotik incir türünün bir karışımına ev sahipliği yapmaktadır. Buna rağmen bu türlerin çoğu, kendi orijinal ekosistemlerinde aynı anda var olamazlar. Bu egzotik incirler, 1 asır kadar önce Kauai Adası'ndaki orman bekçilerinin, her birinin kendine özel tozlaştırıcısı olan bazı incir türlerini adaya getirtmesiyle, ilk defa bir arada adada yetişmeye başlamıştır.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Bu yeni incirlerin kendilerine özgü tozlaştırıcıları olmadan nasıl adaya yerleşebildiğini incelemek üzere araştırma için hem Ulusal Tropik Botanik Bahçesi'nden hem de adanın dört bir yanından çeşitli incirler toplandı.[7] Mikroskop kullanarak yabanarısı bulmak ve tohum toplamak amacıyla, toplanan her incirin içi açıldı. Çoğu incirde ne yabanarısı ne de tohum bulunabildi. Ancak birkaç tür; beklenmedik, küçük yabanarıları ve pek çok tohumla doluydu. George Weiblen'in laboratuvarından araştırmacılar, türleri tam olarak teşhis edebilmek için, bunların DNA'larını incelemeye aldılar.[8] Ana araştırmadan Seana Walsh ile Dustin Wolkis ise, içerisinde yabanarısı olan incirlerdeki tohumların filizlenebileceğini, yani başarılı bir şekilde tozlaşmış olduğunu keşfetti.[12], [13]
Bu çalışma sonucunda, Doğu Avustralya'nın Port Jackson incirine özgü olan bir yabanarısının, Kauai Adası'ndaki 2 ayrı incir türüyle etkileşime girdiği görüldü: Watkins inciri ile red affouche inciri...
Watkins inciri, tür bakımından Port Jackson incirine oldukça benzemekte olup Avustralya'daki dağılımları da birbirleriyle örtüşmektedir. Ancak bölgede yapılan kapsamlı araştırmalar, bahsi geçen bu yabanarısının, ana yurdunda Watkins inciriyle hiçbir zaman etkileşime geçmediğini göstermiştir.[9] Avustralya'da yaşayan Watkins incirine ait tozlaştırıcı, büyük bir olasılıkla Port Jackson yabanarısını kendi incirinden uzak tutmakta oldukça başarılıdır. Kauai Adası'nda ise Watkins yabanarısı olmadığından, Port Jackson yabanarısı her iki incir türünü de kullanabilmektedir.
Red affouche inciri ise Port Jackson inciriyle tür bakımından pek yakınlık göstermez. Madagaskar'a yakın adalardan gelmektedir. Bu da, Port Jackson incirine tür bakımından yakınlık göstermesinin, yabanarısının hangi türleri tozlaştıracağına bir etkisi olmadığı anlamına gelmektedir. Bunu destekleyen bir diğer kanıt, Kauai Adası'ndaki Port Jackson incirine yakın bir diğer türden incirin, yabanarıları ile etkileşime geçmemesidir.
İncirlerin boyutları ve ağız kısımlarının şekillerine dair özelliklerinin Port Jackson yabanarısının tozlaştıracağı türlerle olan uygunluğu da araştırıldı. Araştırma sonucunda bu yabanarılarının, belirli bir ağız yapısı bulunan incirlerle etkileşime geçtiği gözlemlendi. Ev anahtarınızın bambaşka bir ülkedeki evleri açabileceğini düşünün! İşte bu olay da tam olarak bunun karşılığıdır.
İncirler Neden Umurumuzda Olsun ki?
Doğal alanlarındaki incir ve yabanarıları, kendilerine özgü olan eş türlerini diğerlerinden ayırt edebildiği sürece yaşamlarına devam eder; bu nedenle evrimsel süreçte bunlar giderek daha hassas bir şekilde ayarlanır. Buna karşılık, dünyanın dört bir yanındaki ekosistemlere ait diğer incirler ve yabanarıları, en nihayetinde birbirlerine çok benzer yöntemler kullanırlar. Bu benzerlikler, ekosistemler birbirinden ayrı kaldığı sürece büyük bir önem taşımasa da, türlerin insanlarla birlikte bir yandan öbür yana taşınmasıyla, doğal olmayan tür karışımları oluşmaya başlar.
Kauai Adası'nın ekosistemindeki yepyeni canlı türleri, Port Jackson yabanarısının bambaşka incir türleriyle etkileşime girmesine olanak tanımıştır. Bu yabanarılarının Port Jackson inciriyle arasındaki ilişkisi de değişmiştir; çünkü artık sadece bu incir türüne bağlı değildir, pek çok seçeneği bulunmaktadır. Watkins ve red affouche incirleri de artık yeni yaşam yollarına sahiptir.
Yapılan araştırma, hayatta kalmak için belirli bir partnere ihtiyaç duyan egzotik bir türün bile kendine başka bir partner tür bulduğunda yaşama tutunabileceğini göstermiştir. Araştırmacılar bu bulgudan önce evrim ile bilenip duran bu yakın tür ilişkilerinin değiştirilmesinin oldukça zor olduğunu düşünüyordu. Ancak bizler, bu bulgular sayesinde, artık böyle sıkı bir bağı olan türlerin de var olanları bozup, yeni ilişkiler oluşturarak ekosistemleri işgal edebileceğini biliyoruz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 3
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: The Conversation | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. V. Kleunen, et al. (2015). Global Exchange And Accumulation Of Non-Native Plants. Nature, sf: 100-103. doi: 10.1038/nature14910. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Clavel, et al. (2011). Worldwide Decline Of Specialist Species: Toward A Global Functional Homogenization?. Frontiers in Ecology and the Environment, sf: 222-228. doi: 10.1890/080216. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b A. Cruaud, et al. (2012). An Extreme Case Of Plant–Insect Codiversification: Figs And Fig-Pollinating Wasps. Systematic Biology, sf: 1029-1047. doi: 10.1093/sysbio/sys068. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b J. Bernard, et al. (2020). New Species Assemblages Disrupt Obligatory Mutualisms Between Figs And Their Pollinators. Frontiers in Ecology and Evolution. doi: 10.3389/fevo.2020.564653. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. Hossaert-McKey, et al. (2010). Floral Scents: Their Roles In Nursery Pollination Mutualisms. Chemoecology, sf: 75-88. doi: 10.1007/s00049-010-0043-5. | Arşiv Bağlantısı
- ^ G. D. Weiblen. (2003). How To Be A Fig Wasp. Annual Reviews, sf: 299-330. doi: 10.1146/annurev.ento.47.091201.145213. | Arşiv Bağlantısı
- ^ National Tropical Botanical Garden. National Tropical Botanical Garden. (1 Mart 2021). Alındığı Tarih: 1 Nisan 2021. Alındığı Yer: National Tropical Botanical Garden | Arşiv Bağlantısı
- ^ College of Biological Sciences. George Weiblen. (20 Şubat 2015). Alındığı Tarih: 1 Nisan 2021. Alındığı Yer: University of Minnesota | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. R. Haine, et al. (2006). Deep Mtdna Divergences Indicate Cryptic Species In A Fig-Pollinating Wasp. BMC Evolutionary Biology, sf: 1-11. doi: 10.1186/1471-2148-6-83. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 30/12/2024 20:11:50 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10321
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in The Conversation. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.