İç Monolog Olmadan Yaşamak Dil İşlemeyi Nasıl Etkiliyor?
Bu haber 5 ay öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Bilim insanları son birkaç yılda herkesin bir iç sese sahip olmadığını keşfetmişti.[1] Şimdi ise yeni bir çalışma, iç monologu olmadan yaşamanın beynin dili nasıl işlediğine ışık tutuyor.
Danimarka'daki Kopenhag Üniversitesi ve ABD'deki Wisconsin-Madison Üniversitesi'nden araştırmacıların yürüttüğü bu son çalışma, içsel konuşmaya sahip olmama durumuna yeni bir isim de öneriyor.[2] Araştırmacılar bu duruma "anendofazi" demeye karar verdi.
Bu, 2021'de araştırmacıların iç sesleri olmayan ve müzik veya siren gibi sesleri hayal edemeyen insanlar için türettikleri bir terim olan anurali terimine oldukça benziyor.[3]
Bu çalışmada iç seslere odaklanan ekip, yarısı düşük düzeyde iç monologa, diğer yarısı ise çok konuşkan bir iç monologa sahip olduğunu bildiren 93 gönüllüyle çalışmalar gerçekleştirdi. Katılımcılar, kelime sırası hatırlama veya kafiyeli kelimelerin eşleştirme dahil olmak üzere bir dizi görevi tamamladılar. Kopenhag Üniversitesi'nden dilbilimci Johanne Nedergård şöyle anlatıyor:
Bunlar herkes için tamamlaması zor görevler ancak hipotezimizde kelimeleri hatırlamak için kafanızda onu tekrar etmeniz gerektiğinden bir iç sesiniz yoksa bu görevleri tamamlamanın daha da zor olabileceğini öngördük. Çalışma, bunun doğru olduğunu ortaya çıkardı.
Günlük yaşamda iç sesler duyduğunu bildiren katılımcılar, iç monologları olmayan katılımcılara göre daha fazla kelimeyi doğru hatırlayıp kafiyeli kelimeleri daha hızlı eşleştirerek görevlerde önemli ölçüde daha başarılı oldular. Araştırmacılar bu durumun iç seslerin insanların kelimeleri daha kolay hafızalarına işlemesine yardımcı olduğunun kanıtı olarak görüyor.
Katılımcılardan kendilerine verilen problemleri çözmek için yüksek sesle konuşmaları istendiğinde iç sesi olanlar ile olmayanlar arasında performans farkı ortadan kalkmıştır. Bu, iç sese ihtiyaç duyulan durumlarda sesli konuşmanın da iç ses kullanmak kadar etkili olabileceği anlamına gelebilir ki mırıldanarak okuma iç sesi olmayanlar tarafından da kullanılan bir yöntemdir.
Çoklu görev yapma ve farklı şekilleri ayırt etme temalı diğer iki görevde de performans farkı görülmedi. Araştırmacılar bunun iç konuşmanın davranışı etkileme şeklinin ne yaptığımıza bağlı olduğunun bir işareti olarak değerlendiriyor. Nedergård şöyle anlatıyor:
Belki de iç sesi olmayan insanlar başka stratejiler kullanmayı öğrenmişlerdir. Örneğin, bazıları bir görevi yerine getirirken işaret parmağıyla, başka bir tür görevde ise orta parmağıyla hafifçe ritim tuttuklarını söylediler.
Araştırmacılar, buldukları farklılıkların normal konuşmalarda fark edebileceğiniz gecikmelere neden olmayacağını vurgulamak istiyorlar. Anendofazinin ve anauralinin bir kişiyi nasıl etkileyebileceğini anlamak konusunda daha yolun başlarındayız.
Auckland Üniversitesi'ndeki araştırmadan elde edilen ilk bulgular, sessiz bir zihne sahip kişilerin sözlü bilgileri tipik işitsel imgeleme yaşayanlara benzer şekillerde hatırladığını gösteriyor.[4]
Ancak henüz bilmediğimiz farklılıklar da olabilir. Ekibin daha fazla araştırma gerektiğini düşündüğü bir alan, düşünce kalıplarını değiştirmeye çalışan bilişsel davranışçı terapi gibi konuşma terapisi uygulamalarıdır. Bir iç sese sahip olmak, bazı insanların bunu başarmasını daha kolay hale getiriyor olabilir. Nedergård şöyle bitiriyor:
Gruplar arasında fark bulduğumuz deneyler, ses ve kelimeleri kendileri için duyabilme üzerineydi. Bunun, sadece dilin ses yönünü deneyimlememelerinden mi yoksa çoğu insan gibi dilsel formatta hiç düşünmemelerinden mi kaynaklandığını incelemek istiyorum.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 3
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ T. M. Brinthaupt. (2019). Individual Differences In Self-Talk Frequency: Social Isolation And Cognitive Disruption. Frontiers in Psychology, sf: 452539. doi: 10.3389/fpsyg.2019.01088. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. S. K. Nedergaard, et al. (2024). Not Everybody Has An Inner Voice: Behavioral Consequences Of Anendophasia. SAGE Publications. doi: 10.1177/09567976241243004. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. P. Hinwar, et al. (2021). Anauralia: The Silent Mind And Its Association With Aphantasia. Frontiers in Psychology, sf: 744213. doi: 10.3389/fpsyg.2021.744213. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Royal Society Te Apārangi. Anauralia: The Enigma Of The Silent Mind. Alındığı Tarih: 27 Mayıs 2024. Alındığı Yer: Royal Society Te Apārangi | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 23/11/2024 10:58:58 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17740
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.