Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Keşfet
Bilimdeki Son Gelişmeler
Akış
İçerikler
Gündem
Hidrojen
İstanbul
Kütleçekimi
Besin Değeri
Evrim Ağacı
Albert Einstein
Küresel Isınma
Sosyal Mesafelendirme
Gen
Karanlık Madde
Mistisizm
Avrupa
Uzun
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Toplumsal Cinsiyet
Balık Çeşitliliği
İletişim
İfade
Kuantum
Araç
Acı
Koku
Evrenin Genişlemesi
Göğüs
Çocuklar
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Rastgele Soru
Ece Müker
Ece Müker
523K UP
17 saat önce
Houston Üniversitesi'nden araştırmacılar, bakteriyel selülozu plastiğin sürdürülebilir bir alternatifi haline getirecek yenilikçi bir yöntem geliştirdi. Dönen bir kuluçka cihazı sayesinde yönlendirilmiş sıvı akışı ile bakterilerin organize şekilde selüloz üretmesi sağlandı. Elde edilen bu dayanıklı, esnek ve şeffaf malzeme; gıda ambalajı, su şişesi, yara bandı, tekstil ve yeşil elektronik gibi alanlarda kullanılabilecek potansiyele sahip. Nanoteknoloji ile güçlendirilen bu malzeme, ısı dağılımında da üç kat daha etkili. Tek adımda üretilebilen bu biyomalzeme, doğada çözünür olmasıyla çevreye zarar vermeyen bir plastik alternatifi olarak öne çıkıyor.
Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
4
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
523K UP
17 saat önce
Bilim insanları, Antarktika’dan çıkarılan ve 1,5 milyon yıldan daha eski olduğu düşünülen dünyanın en eski buz çekirdeğini çözümlemek üzere İngiltere’ye getirdi. Bu buz, yeryüzünün iklim geçmişine dair kritik bilgiler barındırıyor. Yedi hafta sürecek analiz sürecinde buz yavaşça eritilerek içindeki volkanik kül, deniz yosunu ve izotoplar gibi unsurlar incelenecek. Araştırma, iklim değişikliği, rüzgar desenleri, deniz seviyeleri ve buz çağlarının gizemlerini çözmede önemli ipuçları sunabilir. Özellikle 800.000 ile 1,5 milyon yıl önceki “Orta Pleyistosen Geçişi” dönemi hakkında eşsiz veriler sağlanması bekleniyor.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
23 saat önce
Yeni bir çalışma, iyi niyetle yaban hayvanlarını beslemenin onları insanlara tehlikeli bir şekilde alıştırdığını ortaya koyuyor. Sri Lanka'da yapılan gözlemler, turistlerden şekerli yiyecekler alan fillerin "dilenme" davranışı geliştirdiğini ve çitleri kırdığını gösterdi. Bu tehlikeli yakınlaşma hem insanların hem de fillerin ölümüyle sonuçlanırken, hastalık bulaşma riskini de artırdı. Bu nedenle araştırmacılar, bu yasakların sıkı bir şekilde uygulanması gerektiğini vurguluyor.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
523K UP
1 gün önce
CERN’deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’nda (LHC) yapılan LHCb deneyinde, bilim insanları ilk kez baryon parçacıklarında madde ve antimadde arasında davranış farkı (CP ihlali) gözlemledi. Bu keşif, evrende neden yalnızca madde kaldığı sorusuna ışık tutabilecek potansiyelde. Baryonlar; proton ve nötron gibi atom altı parçacıkları oluşturuyor. Deneyde, güzellik (beauty) kuarkı içeren baryonların, antimadde karşılıklarına göre farklı oranlarda bozunduğu tespit edildi.

Bu fark, Standart Model öngörüleriyle uyumlu olsa da, evrendeki madde-antimadde dengesizliğini açıklamak için yeni fizik ipuçları aranıyor. LHCb deneyinin ilerleyen yıllarda toplayacağı 30 kat daha fazla veri ile, bu küçük farkların ötesine geçilmesi ve yeni parçacıkların keşfi umut ediliyor.

5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
523K UP
1 gün önce
Utah’daki Lehi Antik Yaşam Müzesi'nde sergilenen, dünyada bulunan sadece dört ceratosaurus iskeletinden biri olan genç dinozor fosili, Sotheby’s New York müzayedesinde tam 30,5 milyon dolara satıldı. Altı metre boyunda ve 11 metre uzunluğundaki fosil, beklentilerin çok üzerinde bir fiyata alıcı buldu. Fosili müzeye getiren ve satış için her kemiği özel olarak monte eden Fossilogic şirketinin kurucusu Brock Sisson, elde edilen gelirin bir kısmını Utah’taki paleontoloji çalışmalarına yatırmayı planlıyor.

Fosil, 150 milyon yıl öncesine, Wyoming’deki Bone Cabin Quarry’e dayanıyor. Satış, dinozor fosilleri arasında şimdiye kadar gerçekleşen en pahalı üçüncü satış olarak kayıtlara geçti. Paleontolog James Kirkland ise, elde edilen gelirin bilimsel araştırmalara dönmesinin önemine vurgu yaptı.

2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 23 saat önce 3 dk.

Kaliforniya Üniversitesi'nden bir bilim insanının öncülük ettiği bir çalışma, insanların vahşi yaşamla etkileşime girmesinin tehlikelerine dair yeni uyarılar sunuyor. Biyolojik Bilimler Fakültesi'nden Yardımcı Doçent Shermin de Silva, nesli tükenmekte olan Asya filleri üzerinde araştırmalar yürütüyor. Daha önce bu hayvanların yaşam alanlarının küçülmesi konusunda raporlar yayınlayan de Silva, bu küçülmenin insanlar ve filler arasında bölgesel çatışmalara yol açtığını söylüyor.

De Silva, Ecological Solutions and Evidence dergisinde yayınlanan şimdiki çalışmasında insanların yabani hayvanlara yiyecek vermesinin ciddi sonuçlarını olduğuna dair yeni kanıtlar sunuyor. Rapor, bu tür bir beslemenin yaban hayvanlarının insanlara alışmasına yol açarak sorun çıkarma konusunda daha rahat davranmalarına neden olduğunu gösteriyor. Çalışma, sadece fillerin yaşadığı bölgeler için değil, aramızda yaşayan tüm yaban hayatı türleriyle etkileşimler konusunda da önemli bir uyarı niteliği taşıyor.

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
389K UP
Aktaran 2 gün önce 3 dk.

Kedi Pepper yine iş başında. Avcılık becerileri sayesinde virologların Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ilk jeilongvirüsü tanımlamasına yardımcı olan virüs avcısı kedi, yeni bir orthoreovirüs türü tespit etti.

Pepper'ın sahibinin Florida Üniversitesi Halk Sağlığı Fakültesi'nde virolog olan John Lednicky olması da buna yardımcı oluyor. Pepper, Everglades kısa kuyruklu kır faresi (Blarina carolinensis) yakaladı ve Lednicky bu küçük memeliyi laboratuvara test için götürdü. Lednicky'nin araştırmaları arasında, geyik çiçeği virüsü virüsünün incelenmesi de olduğu için, su faresindeki bulguların bu virüsün memeliler arasında nasıl yayıldığına dair ipuçları verebileceğini düşündü.

7
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ebrar Özgen Arslan
Aktaran 6 gün önce 3 dk.

Bilim insanları Mars'ın güney yarımküresinde 15 bin kilometreyi aşan uzunlukta antik nehir yatakları keşfetti. Bu izlerin Mars'taki diğer su kalıntılarından farklı olarak buzulların erimesi ile değil, doğrudan bir yağış sonucu oluşmuş olabileceği düşünülüyor. Bu bulgular kızıl gezegenin geçmişte nasıl bir su döngüsü olduğu hakkında merak uyandırmakla birlikte Mars iklimine dair yeni tartışmalar da ortaya çıkardı.

Bu araştırma, Open University doktora öğrencisi Adam Losekoot liderliğinde yürütüldü ve Birleşik Krallık Uzay Ajansı tarafından finanse edildi. Losekoot araştırmasının sonuçlarını Durham'da düzenlenen 2025 Kraliyet Astronomi Derneği Ulusal Astronomi Toplantısı'nda sundu.

27
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
389K UP
Aktaran 6 gün önce 3 dk.

Sivrisinek ısırıkları, yaz aylarında ortaya çıkan kırmızı ve kaşıntılı can sıkıcı bir durumdan çok daha fazlasıdır. Bu canlılar küçük olsa da taşıdıkları her yıl dünya çapında 700.000'den fazla insanın ölümüne neden olan hastalıklar son derece büyüktür. Dahası, birçok sivrisinek, aynı zamanda çevre ve sağlık açısından risk oluşturabilen sentetik böcek ilaçlarına karşı direnç geliştirmiştir.

Mikrobiyologlar, bu soruna bir çözüm olarak canlı organizmalardan elde edilen biyopestisitleri araştırıyor. Applied and Environmental Microbiology dergisinde yayınlanan bir araştırma, Akdeniz'deki Girit adasından toplanan bir bakteri izolatının, Culex pipiens molestus sivrisineklerine karşı böcek ilacı etkisi gösterdiğini ortaya koyuyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında şehrin yeraltı tren istasyonlarına sığınan insanları ısırdığı için "Londra Metrosu sivrisineği" olarak adlandırılan bu tür, Batı Nil Virüsü ve Rift Vadisi Ateşi Virüsü gibi tehlikeli patojenleri insanlara bulaştırabilir.

23
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 6 gün önce 4 dk.

Umman’ın Dhofar bölgesindeki mağaraların taş yüzeylerinde ve kurumuş nehir yataklarının yüzeylerinde yılan gibi kıvrılarak kayanın üzerine işlenmiş neredeyse 2400 yıl öncesine ait yazılar bulunuyordu. "Zufar yazısı" olarak da bilinen bu yazının ne olduğu ise uzun yıllar boyunca bilim insanları için çözülemeyen bir bilmeceydi. Ancak uluslararası bir akademik dergide yayımlanmak üzere olan yeni bir çalışmanın yazarı, Zufar yazısının ana alt türünü deşifre ettiğini ve alfabenin Güney Arabistan'da ortaya çıkmadığına dair kanıtlar bulduğunu öne sürüyor.

Ohio State Üniversitesi'nden dilbilimci ve çalışmanın yazarı Ahmed el-Cellad, Zufar yazısının uzun süren gizeminin on yıllar boyunca akıllara pek çok olası açıklama getirdiğini belirtiyor. Bunlar arasında "bunların Kur'an'da adı geçen kayıp bir Arap kabilesi olan Âd kavminin yazıtları olduğu gibi pek olası olmayan fikirlerin de bulunduğunu söylüyor. Çalışmada yer almayan Pekin Üniversitesi'nden dilbilimci Giuliano Castagna, el-Cellad'ın yeni makalesinin bu konu üzerine yapılmış ilk güvenilir çalışma olduğunu ve "Arabistan tarihinin yepyeni bir sayfasını yazma potansiyeli taşıdığını" vurguluyor

26
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close