Geleceğin Sınıfları: Yeni Teknolojiler ve Dijitalleşme Tarih Eğitiminde Nasıl Kullanılabilir?
İnsanlığın varoluşundan bu yana teknoloji, hayatımızın temel bir bileşeni olmuştur. Taş aletlerin icadıyla başlayan teknolojinin gelişimi, milenyum çağında inanılmaz bir ivme kazanmıştır. Özellikle sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, animasyon ve yapay zekâ gibi alanlardaki ilerlemeler, modern dünyanın vazgeçilmez bir parçası haline gelmeye başlamıştır.[1], [2] 2024 yılında görebildiğimiz kadarıyla, yapay zekâ gibi teknolojiler toplumu iki kutba ayırmıştır: Teknolojinin sunduğu fırsatları destekleyenler ve bu hızlı ilerleyişin potansiyel riskleri ve etik sorunları hakkında endişe duyanlar. Bu endişeler geçerli olmakla birlikte, teknolojinin insan hayatına olan katkıları da göz ardı edilemez. Neticede gelecekte teknolojinin kötü yönleriyle başa çıkmamıza yardımcı olacak olan yine bilim ve teknolojinin kendisidir.[3]
Tarih Eğitiminde Yeni Teknolojiler Nasıl Kullanılabilir?
Başka alanlarda olduğu gibi eğitimde de bu çok çeşitli teknolojilerin kullanımı, öğrenmeyi daha etkileşimli ve zengin bir deneyime dönüştürme potansiyeli taşımaktadır. Özellikle tarih eğitiminde, ders kitapları gibi geleneksel materyallerin yanında atlaslar gibi araçların kullanılması, öğrencilere tarihsel ve jeopolitik olayların gelişimini kapsamlı bir şekilde anlamada büyük katkı sağlar. Neticede tarih, coğrafi ve dönemsel bağlamlar olmadan tam olarak anlaşılamaz. Öte yandan bazı tarih kitaplarının karmaşık olması ve okuyucuların zaten belirli bir tarih bilgisine sahip olduğunu varsayması, öğrenme sürecini zorlaştırabilecek bir unsurdur. Dolayısıyla bu tür görsel ve etkileşimli araçlar, tarih öğrenimini daha erişilebilir ve anlaşılır hale getirir.
Görsel öğrenmenin tarihi, insanlığın başlangıcından bu yana eğitimde önemli bir rol oynamıştır. Mağara resimlerinden tutun da modern multimedya uygulamalarına kadar, görsellerin bilgi aktarımını güçlendirdiği ve öğrenmeyi kolaylaştırdığı bilinmektedir. Dijital çağ ile birlikte bilgisayarlar ve internet, öğretimdeki görsel materyallerin kapsamını ve erişilebilirliğini önemli ölçüde genişletmiştir.
Teknolojinin gelişmesiyle bu durumu daha da optimize etmek yakın gelecekte mümkündür. Örneğin hızla gelişen görsel üretici yapay zekâlar sayesinde, artık tarihi içerik görselleştirmesi çok daha kolay olacaktır.
İlaveten, tarihi filmler, belgeseller ve animasyonlar, öğrencilerin geçmiş olayları ve bağlamları daha etkileşimli ve görsel olarak zengin bir şekilde deneyimlemelerine olanak tanımaktadır. Bu tür medya, tarih eğitimini canlandırmak ve öğrencilerin tarihi bilgiyi daha etkin bir şekilde içselleştirmelerine katkıda bulunmak için kullanılabilir. Bu yaklaşımlar, tarih eğitimini daha dinamik ve öğrenci merkezli bir hale getirerek öğrenme deneyimini zenginleştirebilir.[4]
Teknolojinin yaygınlaşmasıyla animasyon yapımı da daha kolay ve düşük maliyetli hale gelmektedir. Yakın gelecekte, öğretmenlerin yapay zekâ destekli sistemleri kullanarak kendi animasyonlarını veya videolarını oluşturabilmeleri mümkün olacaktır. OpenAI firmasının 2024 yılının şubat ayında açıkladığı Sora adlı video üretici yapay zekâ da bunun somut bir kanıtı olarak değerlendirilebilir.[5] İleride öğretmenler, konu ne olursa olsun muhtemelen kendi materyallerini bu araçlar sayesinde kolayca hazırlayabileceklerdir.
Örneğin Fransız İhtilali gibi tarihi olayların önemli anları, yapay zekâ ile ayrıntılı bir şekilde görselleştirilebilir. Bastille Baskını, Marie Antoinette'nin halka hitap ettiği anlar ve benzeri olaylar, yapay zekâ ile gerçekçi detaylarla canlandırılabilir. Yapay zekâ, tarihi figürlerin yüz ifadelerini, kostümlerini ve dönemin Paris sokaklarını, saraylarını ve sosyal yaşantısını etkileyici bir şekilde resmedebilme potansiyeline sahiptir. Öğrenciler, bu görsel sunumlar sayesinde tarihi karakterlerin duygusal durumlarını ve olayların atmosferini daha iyi anlayarak tarihi olayları ve sosyal dinamikleri daha derinlemesine kavrayabilirler. Ayrıca bu uygulama, sadece Fransız İhtilali örneğine özgü olmayıp herhangi bir tarihi olay veya döneme uygulanabilir.
Tarih öğreniminde görsel materyallerin yanı sıra, somut tarihi mekanlar ve nesneler de önemli bir rol oynar. Özellikle müze ve antik kent ziyaretleri, tarih öğreniminde çoğu zaman pozitif etki yapmaktadır. Müzeler, eski giysiler, araçlar ve çeşitli tarihi eserler gibi somut tarihi nesneleri sergilemek geçmiş dönemlerin yaşamını daha somut bir şekilde gözler önüne serer. Antik kentler de geçmiş uygarlıkların mimari yapılarını, sokak düzenlerini ve kamu alanlarını koruyarak tarihi olayların ve günlük yaşamın fiziksel bağlamını tahayyül edebilmemizi sağlar. Geleneksel okuma yöntemlerinin bu ziyaretlerle birleştirilmesi, öğrenme verimliliğini maksimize edebilir.
- Sınavlarda Kopya Çekmenin Yaygınlığı, Sistemsel Bir Problemin İşareti Olabilir mi?
- Akademinin Çilesi: Hakemlik Yapan Akademisyenlere Bilgi ve Zamanları İçin Ücret Ödenmesi Gerekmez mi?
- Yetkinliğin Dört Aşaması: Sizi "Bilmediğinizi Bilmediğiniz" Noktadan, "Bildiğinizi Bilmediğiniz" Noktaya Götüren Basamaklar Nelerdir?
Gelecekte ise sanal gerçeklik teknolojileri, bu deneyimi daha da ileriye taşıyabilir. Birçok antik kentin bugünkü hali, ilk inşa edildiği zamandan oldukça farklıdır. Bu nedenle insanlar genellikle orada yaşanan hayatı tam olarak kavrayamazlar. 2024 itibarıyla, bazı antik kentler için sanal gerçeklik ve animasyon haritaları kullanılarak geçmişin canlandırılması mümkündür.[6], [7], [8] Ayrıca bu kentlerin günümüzdeki halleri, kameralar aracılığıyla çekilerek online turlar halinde sunulabilmektedir.[9], [10], [11] Bu teknolojiler ileride daha da gelişecektir ve öğrenciler, antik kentleri ziyaret etmeden ister şimdiki, isterse geçmişteki görünümünü sanal olarak keşfetme şansına sahip olacaklardır. Sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve dokunmatik teknolojiler sayesinde öğrenciler bin yıl öncesinin bir şehrindeymiş gibi bir deneyim yaşayabilirler.
Hatta yapay zekâ destekli görsel üretim teknolojileri ile örneğin Antik Yunan dönemi, etkileşimli bir sanal gerçeklik deneyimi haline gelebilir. Örneğin öğrenciler oluşturacakları sanal avatarları aracılığıyla Atina'nın sokaklarında yürüyebilir, tarihi figürlerle etkileşimde bulunabilir ve önemli olayları canlı olarak gözlemleyebilirler. Bununla birlikte Antik Yunan döneminde Sokrates ile bir diyalog kurabilirler. Sanal gerçeklik ortamında, Sokrates'in Agora'daki günlük tartışmalarına katılabilirler. Öğrencilerin felsefi ilgilerine göre, bu diyaloglar etik, politika veya bilim üzerine olabilir.
Sanal dünyada Sokrates ile karşılaşan öğrencilere, eğitim amaçlı arayüzde genel bilgiler sunulabilir. Bu bilgileri inceledikten sonra öğrenciler, Sokrates ile yapay zekâ tarafından desteklenen gerçekçi ve akademik diyaloglara girebilirler. Bu etkileşimler, öğrencilere sanki gerçek Sokrates ile konuşuyormuş izlenimi verebilir. Ayrıca sistem, öğrencilerin ilgi duyduğu konularda okuma önerileri de sunarak onları tarih ve diğer alanlarda daha fazla araştırmaya teşvik edebilir. Bu durum öğrenme deneyimini zenginleştirecek ve öğrencilerin tarihe olan ilgisini artıracaktır. Buna paralel olarak interaktif öğrenmenin tarih eğitimine olumlu katkısı üzerine çalışmalar da mevcuttur.[12]
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Ayrıca, bir öğrenci mimariye ilgi duyuyorsa Parthenon'un inşa edilişini gözlemleyebilir veya bir tiyatro oyununun hazırlıklarına tanıklık edebilir. Böylece, her öğrenci kendi ilgi alanlarına göre kişiselleştirilmiş bir öğrenme deneyimi yaşayabilir. Böylece tarih öğrenimini sadece okumak eyleminden ibaret olmaz, daha etkileyici ve kişisel hale gelir.
Fakat yapay zekâ destekli sanal gerçeklik programlarının geliştirilmesi sırasında, tarihi gerçeklere sadık kalınmasına ve programın eğitim odaklı olmasına özellikle dikkat edilmelidir. Bu tür programlar, oyunlaştırma öğeleri içerse de öğretim işlevini göz ardı etmemeli ve öğrencilerin tarihe olan ilgisini ve merakını artırmayı hedeflemelidir. Ayrıca, öğrencilerin dersin amacından uzaklaşıp bu deneyimlerin birer oyundan ibaret olmadığını kavramaları için notları etkileyen quizler ve değerlendirmeler yapılması önerilebilir. Bu, öğrenme sürecini daha etkili ve eğitim odaklı hale getirebilir.
Maliyet açısından bakıldığında, bir sınıf dolusu öğrenciyi fiziksel olarak bir müzeye götürmek yerine her öğrenciye sanal gerçeklik gözlüğü sağlamak, gelecekte daha uygun maliyetli bir alternatif olabilir. Aynı zamanda bu, öğrencilere dünyanın dört bir yanındaki tarihi ve kültürel zenginlikleri sınıf ortamında keşfetme imkânı sunar.
Buna paralel olarak gelecekte 3D hareketli ve holografik haritaların kullanımının öğrencilere sunacağı potansiyel deneyimler de oldukça heyecan verici olabilir.[13] Bu teknolojiler de yine, askeri birliklerin hareketlerini ve tarihi savaş alanlarını detaylı bir şekilde görselleştirerek tarih eğitimini zenginleştirebilir. Özellikle, savaş taktikleri ve askeri stratejilerin incelenmesinde bu tür haritalar büyük değer taşıyabilir. Bu haritalar, üç boyutlu holografik projeksiyonlar kullanarak gerçekçi görseller sunabilir ve interaktif dokunmatik yüzeylerle kullanıcı etkileşimini sağlayabilir. Daha ileri bir gelecekte bu yeni tip haritalar, sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojileriyle entegre edilebilir.
Bu teknolojilerin gelecekteki potansiyeli, tarihi olayları anlatmanın ötesine geçerek biyoçeşitlilik, iklim değişiklikleri ve çevresel faktörler gibi konuları da içerebilir. Örneğin, belirli bir dönemin ekolojik ve iklimsel koşullarını yansıtan 3D haritalar, öğrencilere doğa tarihi ve klimatoloji hakkında geniş ve kapsamlı bilgiler sunabilir. Gelecekte, güvenilir veri paketleriyle desteklenen bu tür interaktif haritaların öğrencilerin hem tarihi olayları hem de çevresel ve iklimsel değişiklikleri kavramalarında büyük rol oynaması beklenebilir. Böylece, öğrenciler tarihi olayların yanı sıra dönemin çevresel koşullarını ve bu koşulların insanlık tarihi üzerindeki etkilerini de anlayabilirler.
Eğitimde işitsel içeriklerin kullanımı da öğrenme sürecinin önemli bir bileşenidir.[14], [15], [16] Yapay zekâ teknolojilerinin gelişimiyle seslendirme gerektirmeden hazırlanan işitsel içerikler, öğrencilere tarihi ve diğer konuları öğrenme fırsatı sunabilir. Yapay zekâ destekli ses sentezleme sistemleri, gerçekçi ve anlaşılır sesler üretebilir; böylece derslerin veya tarihi anlatıların sesli versiyonlarını oluşturmak için profesyonel seslendirme ihtiyacını azaltır. Bu durum, öğrencilere ders materyallerini dinleyerek öğrenme seçeneği sunacaktır.
Özellikle görsel materyallerle birleştirildiğinde işitsel içerikler, öğrencilerin dersleri daha etkili bir şekilde anlamalarına ve hatırlamalarına yardımcı olabilir. Bununla birlikte eğitimde bu işitsel odaklı yaklaşım, özellikle görme engelli öğrenciler için oldukça faydalı olabilir. Örneğin, yapay zekâ destekli sesli kitaplar veya interaktif sesli dersler, öğrencilere kendi hızlarında ve tarzlarında öğrenme imkânı sunarken aynı zamanda onlara sorular sorup yanıtlar alabilecekleri bir diyalog ortamı sağlayabilir. Bu, öğrenme sürecini sadece işitsel bir deneyim olmaktan çıkarıp, öğrencilerin ders materyalleriyle etkileşimli bir diyalog kurmalarını sağlar. Böylece eğitimde fırsat eşitliğini artırabilir, aynı zamanda tüm öğrenciler için daha zengin ve kapsayıcı bir öğrenme ortamı yaratılabilir.
Öte yandan teknolojik yeniliklerin eğitim alanındaki entegrasyonu, maliyet faktörleri nedeniyle global çapta dengesiz bir dağılım gösterebilir. Yüksek maliyetli, sofistike teknolojilerin her eğitim kurumunda kullanılması ekonomik kısıtlamalar nedeniyle her zaman mümkün olmayabilir. Buna karşın akıllı tahtalar gibi daha ekonomik çözümler, geniş bir kullanım alanına sahip olabilir ve dijital eğitim materyallerinin sınıf ortamında etkin bir şekilde kullanılmasını sağlar. Bu multimedya araçları, öğretmenlere görsel ve işitsel içerikleri ders planlarına dahil etme imkânı sunar ve öğrencilerin ders içeriğiyle doğrudan etkileşim kurmalarını teşvik eder.
Mobil uygulamalar, açık kaynak yazılımlar ve dijital ders kitapları gibi materyaller de oldukça düşük maliyetli teknolojik eğitim çözümleri sunabilir. Bu tür dijital kaynaklar, özellikle kâğıt israfını önleme ve ağaç kesimini azaltma gibi çevresel faydalar sağlayarak eğitimin çevre üzerindeki olumsuz etkisini azaltır. Dijital ders kitaplarının kullanımı, fiziksel kitapların üretimi ve dağıtımıyla ilişkili maliyetleri ve çevresel etkileri önemli ölçüde düşürebilir. Böylece bu teknolojiler sadece eğitimde maliyet verimini artırmakla kalmaz, aynı zamanda sürdürülebilir ve çevre dostu bir öğrenme ortamı yaratmaya da katkıda bulunur. Bu, eğitimde dijital dönüşümün hem ekonomik hem de ekolojik faydalarını ortaya koyar ve gelecekteki eğitim uygulamaları için sürdürülebilir bir yol sunabilir.
Tabii ki teknolojik reformların eğitim alanında etkin bir şekilde uygulanabilmesi için hükümetlerin desteği de şarttır. Bu destekle birlikte, eğitimde dijital dönüşüm süreci hızlanabilir ve daha geniş bir öğrenci kitlesine ulaşabilir. Ancak bu dönüşüm sırasında geleneksel eğitim metotlarının da tamamen terk edilmemesi önemlidir. Tarih, belgelere ve arşiv kaynaklarına dayanan bir disiplindir ve öğrencilerin kütüphanelere girip, arşiv tozu yutarak ana kaynaklarla doğrudan etkileşimde bulunmaları, teknolojinin sunamayacağı bir anlayış sağlar. Böylece öğrenciler, tarihin gerçekliğini, belgelerin önemini ve tarihsel araştırmanın değerini kavrayabilirler.
Ayrıca, öğrencilere küçük yaşlardan itibaren ansiklopedi ve lügat kullanma alışkanlığı kazandırmak, onların kelime dağarcıklarını geliştirmekle kalmaz, aynı zamanda bağımsız araştırma becerilerini ve kritik düşünme yeteneklerini de artırır.[17] Bu tür alışkanlıklar, öğrencilere bilgiye erişimde daha aktif olma imkânı sunar. Böylece, dijital araçlar ve geleneksel metotlar arasında bir denge kurularak öğrencilerin tarih eğitiminde daha bütüncül ve kapsamlı bir yaklaşıma sahip olmaları sağlanmalıdır. Bu nedenle, öğrencilere kütüphanelerde araştırma yapma ve ana kaynaklarla çalışma becerileri de kazandırmak gerekir.
Gelecekte, eğitimde teknolojinin ve geleneksel yöntemlerin bütünleşmesiyle her ülkenin kendi kültürel mirasını koruyup geliştirmesi ve aynı zamanda global bir bakış açısına sahip olması hedeflenebilir. Bu, öğrencilere kendi tarihlerini ve kültürlerini derinlemesine anlama fırsatı sunarken aynı zamanda dünya genelindeki diğer kültürler ve toplumlar hakkında da temel bilgiler edinmelerini sağlar.
Hükümetler ve eğitim politika yapıcılarının, son on yılda gözlemlenen sanal gerçeklik (VR) teknolojilerinin büyümesini dikkate alarak, eğitimde bu yenilikçi araçların potansiyelini tanımaları büyük önem taşıyabilir. VR teknolojileri, eğitim alanında yeni ufuklar açarak yatırımcıların ilgisini çekebilir ve öğretim metotlarını zenginleştirebilir. Özellikle hükümetlerin desteklediği yarışmalar ve projeler, bu alandaki yaratıcı ve verimli fikirlerin gelişmesini hızlandırabilir, eğitimdeki teknolojik dönüşümü teşvik edebilir.
Sonuç
Tarih, zamanın derinliklerinden süzülen bilgelikle bugünümüzü aydınlatan ve yarınlarımızı şekillendiren bir disiplindir. Etkili tarih eğitimi genç nesillere rehberlik eden, onlara geçmişin aynasında geleceği gösteren bir pusula niteliği taşımaktadır. Ayrıca toplumları daha bilinçli ve sürdürülebilir hale getirmek için temel bir araçtır. Bu eğitim, öğrencileri küresel sorunlara karşı bilinçli ve donanımlı bireyler olarak yetiştirirken aynı zamanda onlara geleceğin zorluklarına karşı hazırlıklı olma becerisi kazandırır. Bu yenilikçi ve bütüncül eğitim yaklaşımı, gelecekte eğitimdeki dönüşümün ve toplumsal ilerlemenin öncüsü olabilir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 4
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ Perspective on Historians. Virtual Reality And The Classroom: How Historians Can Respond | Perspectives On History | Aha. Alındığı Tarih: 26 Şubat 2024. Alındığı Yer: Perspective on Historians | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Michelson. (2017). A Short History Of Visual Literacy: The First Five Decades. Art Libraries Journal, sf: 95-98. doi: 10.1017/alj.2017.10. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. R. Center. 2. Solutions To Address Ai's Anticipated Negative Impacts. (10 Aralık 2018). Alındığı Tarih: 24 Şubat 2024. Alındığı Yer: Pew Research Center: Internet, Science & Tech | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Petousi, et al. (2022). History Education Done Different: A Collaborative Interactive Digital Storytelling Approach For Remote Learners. Frontiers in Education, sf: 942834. doi: 10.3389/feduc.2022.942834. | Arşiv Bağlantısı
- ^ OpenAI. Sora: Creating Video From Text. Alındığı Tarih: 26 Şubat 2024. Alındığı Yer: OpenAI | Arşiv Bağlantısı
- ^ V. Sequeira, et al. 3D Reality Modelling: Photo-Realistic 3D Models Of Real World Scenes. (25 Haziran 2003). Alındığı Tarih: 24 Şubat 2024. Alındığı Yer: Institute of Electrical and Electronics Engineers (IEEE) doi: 10.1109/TDPVT.2002.1024159. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Pletinckx, et al. (2002). Virtual-Reality Heritage Presentation At Ename. Institute of Electrical and Electronics Engineers (IEEE), sf: 45-48. doi: 10.1109/93.848427. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Teba, et al. (2016). A Graphic Reconstruction Methodology For The Conservation Of Cultural Heritage. ASCAAD 2016: The 8th International Conference of the Arab Society for Computer Aided Architectural Design. : Parametricism Vs. Materialism: Evolution of digital technologies for development. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Le Louvre. Online Tours - Enjoy The Louvre At Home!. Alındığı Tarih: 24 Şubat 2024. Alındığı Yer: Le Louvre | Arşiv Bağlantısı
- ^ CyArk. Cyark. Alındığı Tarih: 24 Şubat 2024. Alındığı Yer: CyArk | Arşiv Bağlantısı
- ^ Youvisit. Machu Picchu. Alındığı Tarih: 24 Şubat 2024. Alındığı Yer: Youvisit | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Petousi, et al. (2022). History Education Done Different: A Collaborative Interactive Digital Storytelling Approach For Remote Learners. Frontiers in Education, sf: 942834. doi: 10.3389/feduc.2022.942834. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Memduhoğlu, et al. (2020). 3D Map Experience For Youth With Virtual/Augmented Reality Applications. Harran Üniversitesi Mühendislik Dergisi, sf: 175-182. doi: 10.46578/humder.771954. | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. M. R. Choi, et al. (2018). Hearing And Auditory Processing Abilities In Primary School Children With Learning Difficulties. Ear and Hearing, sf: 700-709. doi: 10.1097/AUD.0000000000000652. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. R. H. Bacro, et al. (2013). Lecture Recording System In Anatomy. Wiley, sf: 376-384. doi: 10.1002/ase.1351. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Y. Zhang, et al. (2005). Auditory Learning: A Developmental Method. Institute of Electrical and Electronics Engineers (IEEE), sf: 601-616. doi: 10.1109/TNN.2005.845217. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Duff, et al. (2015). The Influence Of Reading On Vocabulary Growth: A Case For A Matthew Effect. Journal of Speech, Language, and Hearing Research : JSLHR, sf: 853. doi: 10.1044/2015_JSLHR-L-13-0310. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 11/12/2024 04:09:46 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/16976
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.