Galaksimiz İçerisinde, Dünya'ya Benzer 8.8 Milyar Gezegen Bulunuyor Olabilir!
- İndir
- Dış Sitelerde Paylaş
Uzay sınırsız; ancak bu boşlukta yalnız olmayabiliriz: yeni bir araştırma, Samanyolu Galaksisi içerisinde Dünya büyüklüğünde olup, bizim Güneş'imiz gibi bir yıldız etrafında dönen ve yaşam için ne çok sıcak ne de çok soğuk olan Goldilocks Bölgeleri içerisinde kalan milyarlarca gezegen olabileceğini ortaya koydu.
NASA'dan elde edilen verileri kullanan astronomlar, sadece bizim galaksimiz içerisinde bile Dünya büyüklüğünde olan ve yaşam için uygun sıcaklığa sahip 8.8 milyar gezegen olduğunu ileri sürdüler. Araştırma Proceedings of National Academy of Sciences dergisinde yayımlandı.
8.8 milyar sayısını daha anlamlı kılabilmek adına şöyle bir benzetme yapabiliriz: sadece bizim galaksimiz içerisinde, Dünya'daki insan sayısından daha fazla sayıda yaşanabilir gezegen bulunuyor olabilir. Bu gezegenlerdeki yaşam olasılığıyla ilgili olarak araştırmanın yazarlarından ve Berkeley'de bulunan Kaliforniya Üniversitesi'nden Geoff Marcy şunları söylüyor:
Bu sayı, sadece bizim Samanyolu Galaksi'miz içerisinde yaşamın biyolojik zarının 8.8 milyar defa atılması anlamına geliyor.
Araştırmacılara göre bundan sonraki adım, şimdiye kadar inşa edilmiş en güçlü teleskopları inşa edip bu gezegenlerin atmosferlerine bakmak. Bu sayede bu gezegenlerin gerçekten yaşanabilir olup olmadıkları bilgisi netleştirilebilecek. Bu araştırma, yüzyılların sorusunu yeniden canlandırıyor: Eğer bu kadar fazla yaşanabilir gezegen varsa, galaksimiz neden sağır edecek kadar sessiz ve her yer neden gelişmiş uygarlıklar kaynamıyor?
Samanyolu Galaksisi içerisinde, bizim Güneş'imizin boyutlarında, renginde ve yaşında olan her 5 yıldızdan 1 tanesinin etrafında dönen gezegenlerden bazıları, yaşam için gerekli olan suyun sıvı halde bulunabileceği sıcaklık aralığındadır. Bu veriler, günümüzde işlevleri aksayan Kepler Teleskobu ile 4 yıl boyunca NASA'nın topladığı bilgilere dayanmaktadır.
Bu teleskop, galaksimizin çok ufak bir kısmını oluşturan 42.000 yıldızı tarayarak, bunların etrafında Dünya'ya benzer gezegenler olup olmadığını inceledi. Daha sonra bu bilgiler istatistiki yöntemlerle genele vuruldu ve yüz milyarlarca yıldızın etrafında bulunabilecek olan yaşanabilir bölge içerisindeki gezegenlerin sayısı hesaplandı.
Bugüne kadar ilk defa yapılan hesaplamalara göre (bu defa tahminlere göre değil), galaksimiz içerisindeki yıldızların yüzde 22'sinin etrafında Dünya'mıza benzeyen gezegenler bulunuyor ve bu hesaplamanın hata payı artı-eksi yüzde 8 civarındadır.
Hesaplara göre galaksimizdeki 200 milyar civarında yıldızın 40 milyarı bizim Güneş'imize benzemektedir ve bunlara Güneş'imize tam olarak benzememesine rağmen yaşamı barındırabilecek gezegenlere sahip olan yıldızlar eklendiğinde 50 milyara yakın bir sayı elde edilir. Bu durumda, 11 milyara yakın gezegende yaşam olma veya yaşamın barınma ihtimali vardır. Buna hata payını ekleyince, 8.8 milyar civarında bir sayıya ulaşırız. Yine hesaplara göre, Dünya'ya en yakın olan yaşanabilir gezegen 113 trilyon kilometre uzaklıktadır.
Kepler bilim konferansında uzay teleskopları kullanılarak 833 yaşamaya aday yeni gezegen keşfediliği ilan edildi. Böylece aday sayısı 3538'e yükseldi. Geoff Marcy'nin araştırmayı özetleyen sözleriyse, oldukça etkileyici:
Üstelik bu sadece bizim galaksimiz. Evren'de milyarlarca galaksi bulunuyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
İçerikle İlgili Sorular
Soru & Cevap Platformuna Git- 25
- 22
- 8
- 8
- 6
- 3
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Daily Herald | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 24/11/2024 05:37:23 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/1627
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Daily Herald. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.