Eugene Dubois Yöntemi: Paleoantropolojide Kayıp Halkalar ve Evrimsel Ara Tür Fosilleri Nasıl Bulunur?
Java Adamı Olarak Bilinen Homo erectus'un Keşfini Mümkün Kılan Adımlar...
1887 senesinde, Hollandalı doktor Eugene Dubois, kayıp halkayı aramak için dünyanın dört bir yanına yelken açtı. Dubois’in aradığı bu kayıp halka, insanların kuyruksuz maymunlardan evrimleştiğini kanıtlayacak kayıp bir fosil halkasıydı. Doktor Dubois çıktığı seferin sonucunda aradığını bulabilmişti ve açıkçası bu sonuca ulaşabilmesi atıldığı maceranın kendisinden bile daha çılgıncaydı. Çünkü paleoantropoloji tarihinde ilk kez, insan atalarının fosillerini bulmayı amaçlayan organize bir kazı yapılmış ve bu fosiller gerçekten bulunmuştu.
Hominini fosillerine böylesine nadir rastlandığı bir çağda, bilim insanları, insan atalarının dik yürüyen ancak küçük beyinleri olan ve konuşamayan varlıklar olduğunu varsayıyorlardı. Dubois’e göre bu varsayımsal atalar yeterli değildi. Dubois’in istediği gerçek olan, yani fosillerdi. Fosiller, “insan ve hayvan dünyası arasında yakın bir bağ vardır” savına doğrudan bir kanıt sunmanın tek yoluydu. Peki bu kayıp halka nasıl bulunabilir? Dubois’in hikayesine dayanarak, adım adım bir liste hazırladık.
Kayıp Halka Nasıl Bulunur?
1) Kayıp Halkanın Nerede Yaşadığını Saptamak
İşin sonunda hatalı çıksanız bile bu yöntem işe yarayabilir. Dubois, insan atalarının nerede yaşamış olabileceği hakkındaki tüm teorileri inceledi. Ernst Haeckel gibi birçok bilim insanı, insan atalarının büyük olasılıkla Asya’daki tropik bölgelerden geldiğini düşünüyordu. Bugün bu teorinin yanlış olduğunu biliyoruz. İnsan kökeninin doğum yeri aslında Afrika topraklarıdır. Ancak Dubois’in çıktığı yola olan inancı tamdı.
2) Yaşadığınız Ülkeyi Çıktığınız Sefer İçin Finansman Sağlamaya İkna Etmek
Ufak bir detayı atlamadan geçmeyelim: Para. Dubois, çıktığı sefere finansman sağlaması için başlangıçta bir devlet sübvansiyonu istedi ancak olumsuz bir yanıt aldı. Daha sonra, sömürge ordusunda askeri cerrah olmayı istedi. Dubois’in Doğu Hint Adaları’nda varlık gösteren orduda sekiz yıl boyunca görev yapması onaylandı.
3) Maceracı Bir Eşle Evlenmek
Dubois, yeni doğum yapmış eşi Anna’nın az bilinen bir koloniye seyahat etme fikrinden hiç hoşlanmayacağından korkuyordu. Aksine, Anna seyahat etmek konusunda oldukça istekliydi. Dubois, eşinin “Ne macera olacak ama!” dediğini hatırlıyordu.
4) Aramaya Mağaralardan Başlamak
Neandertal insanının varlığının izlerine ilk olarak Avrupa’daki kireçtaşı mağaralarında rastlanmıştı. Bu yüzden Dubois, mağaraların başlamak için ideal yerler olacağını düşündü. Sumatra’ya ayak bastıktan sonra Dubois aradığını bulabileceğini düşündüğü mağaraları araştırdı ve göreve koyuldu. Ne yazık ki kayıp halkayı bulmak düşündüğü kadar kolay değildi.
5) Sabır ve Azim Göstermek
Dubois, 1889 senesinde arkadaşlarına işlerin istediği gibi gitmediğini itiraf etti:
Burada rastladığım her şey düşündüklerime zıt düştü. Gösterdiğim bu azami gayretle bile, tasavvur ettiğimin yüzde biri kadar yol alamadım.
Dubois ve kazılarda beraber çalıştığı kişiler, hastalıklarla ve yüksek ateşle mücadele ettiler ve içlerinden bazıları hayatını kaybetti. Mağaraların bulunduğu bölgelere ulaşım zordu ve bu bölgeler genellikle bitki örtüleriyle kaplıydı. Ulaşılabilen bölgelerde bulunan fosiller de aranılan kayıp halka olmaktan uzak, yakın tarihli fosillerdi. Ancak Dubois pes etmedi ve yola başka bir yöntemle devam etti.
6) Planı Tekrar Gözden Geçirip Yeni Bir Adaya Seyahat Etmek
Kazılar sonuç vermediğinde, bir B planı bulmak gerekir. Sumatra mağaralarında şansı yaver gitmeyen Dubois’in kulağına insanların yakındaki Java Adası’nda kafatasları keşfetmeye başladığı söylentisi çalındı. Ayrıca oradaki insanların sıtmaya daha az yakalandığını da duydu. Ailesini bir kez daha yanına alıp, kazılara Java Adası’nda devam etmeye karar verdi. Hikayenin bu noktadan sonrası herkesçe bilinir.
Dubois ve ekibi mağaralardan uzaklaştıktan sonra 1891 senesinde, Trinil köyü yakınlarındaki Solo Nehri kıyısında inanılmaz bir keşif yaptı. Eugene Dubois, aradığı kayıp halkayı burada buldu; bir kafatası parçası ve uyluk kemiği. Dubois burada bulduğu fosillere Pithecanthropus erectus (Java Adamı) adını verdi. Dik yürüdüğü bariz olan ve daha küçük bir beyne sahip bu primat, Dubois’e göre kesinlikle aradığı kayıp halkaydı. Şimdi bu kafatası parçasının, insan evriminin önemli bir ara halkası olan Homo Erectus’a ait olduğu düşünülüyor.
Bununla beraber, keşif hikayesinin geri kalanı burada ortaya koyulan kısa hikayeden daha karmaşık ve problemliydi. Birçok bilim insanı Dubois’in Pithecanthropus'unu insan evriminde önemli bir adım olarak görmeyi reddetti ve kafatasından 15 metre uzakta bulunan uyluk kemiği muhtemelen aynı bireyden ziyade, günümüze daha yakın tarihlerde yaşamış bir insana aitti. Bu karmaşık hikayeyi basitleştirmemizin sebebi, Dubois’in esasen aradığı şeyi bulmasındaki abesliği ortaya koymaktır.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Ancak asıl hikaye, bu keşif sonrasında yapılan tasvirler ve bilimsel tartışmalarda yatıyor. ''Kayıp halkayı bulduktan sonra neler yapılmalı?'' başlıklı bir liste hazırlayacak olsaydık, şunları dahil edebilirdik: İlk olarak, elde ettiğiniz veriler hipotezinizle uyum sağlasın; ikincil olarak ise, bulduğunuz fosilleri döşeme tahtalarınızın altına saklayın ve insanların onları görmesine izin vermeyin. Ancak bu hikayeleri başka bir zamana saklıyoruz.
Dubois hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz, Bert Theunissen’in kaleme aldığı Eugene DuBois and the Ape-Man from Java (Eugene DuBois ve Java Adamı) adlı esere veya Pat Shipman’ın The Man Who Found the Missing Link (Kayıp Halkayı Bulan Adam) eserine göz atabilirsiniz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 4
- 3
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Paige Madison | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 31/10/2024 09:21:54 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/8256
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Paige Madison. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.