Dünya Saati: Yaz Saatinden Kurtulduk, Sırada Saat Dilimlerinden Tamamen Kurtulmak ve Tek Saatli Sisteme Geçiş Var!
Yaz/kış saati uygulaması konusundaki tartışmaları daha önceden burada analiz etmiştik. Şimdi, bir sonraki adımı öneriyoruz: Dünya'yı tek bir saat dilimi olarak görmek ve boylamlar arası saat farkından tamamen kurtulmak!
Yani önerdiğimiz şey, örneğin Türkiye'de saat 12 iken, ABD, Avustralya ve Fas'ta da saatin 12 olması! Ve buna, harika da bir isim koymak: Dünya saati! Ya da daha teknik adıyla: Koordineli Evrensel Zaman (KEZ ya da İngilizcesiyle UTC). Buna birçoklarının reaksiyonel tepkiler vereceğinden eminiz:
Ama öyle olur mu, şimdi her yerde 12 olursa bir yer gündüz olacak, bir yer gece olacak, nasıl olacak?"
Bu ve bunun gibi tepkiler, söz konusu tavsiye yönelik olarak uzun bir süredir dile getirilmektedir. Ancak nasıl ki 100 sene kadar önce Almanya tarafından uygulamaya sokulan "yaz/kış saati uygulaması" savaşlar haricinde pratik olarak tamamen kullanışsızsa (ve bu, bilimsel olarak da büyük oranda ispatlanmışsa), Dünya'yı sırf Güneş'in o andaki konumuna göre saatlere bölmek de aynı derecede anlamsız ve gereksiz olabilir.
Tek Saat Dilimine Geçiş...
Elbette ki böylesi bir değişim son derece kafa karıştırıcı bir geçiş dönemini gerektirecektir. Sonuçta ABD'de saat 12 iken, Türkiye'de saat akşam 9 olmalıdır (tabii yaz/kış saati uygulaması varken 8 de olabilir). Ama Dünya Saati o anda 5 ise, ABD'de de, Türkiye'de de saat 5 olacaktır. Ama sabah 5 mi, akşam 5 mi, "5" ne anlama geliyor, bunları nasıl bileceğiz?
Açıkçası, bilmeyeceğiz. Bunların birçoğu ya genel kültür olacak ya da ilginizi özellikle çeken bir ülke varsa o ülkede saatlerin günün hangi ışık miktarlarına (sabah mı, öğlen mi, akşam mı, gece mi) denk geldiğini zaten öğreneceksiniz. Dünya üzerindeki her konum da, Dünya saatine göre günün hangi zaman dilimi içerisinde olduklarını öğrenmeleri gerekecek (örneğin Dünya saati ile 6, ABD'de gündüz, Türkiye'de akşam üzeri olabilir). Benzer şekilde, İstanbul ve o boylamdaki tüm şehirler kahvaltılarını Dünya saatine göre "öğlen" saatinde yapacaklar, akşam yemeklerini ise Dünya saatine göre "gece yarısı" olan 12'de yiyecekler. Buna karşılık Sidney'de Güneş, Dünya saati ile 7'de batacak...
Evet, ilk etapta kafa karıştırıcı, biliyoruz; ancak şöyle düşünün: Şu anda kullandığımız saat dilimleri, zaten insanlar tarafından yaratılmış ve zaman içerisinde alıştığımız yapılar. Örneğin biz hep "yaz" veya "kış" diye bahsettiğimiz yılın zamanları, aslında Güney Yarımküre için tam tersidir. Biz "yaz ayları" derken, Avustralya'nın "kış ayları"ndan bahsetmekteyiz. Ancak kimse Avustralya'nın ne düşündüğünü umursamaz ve mevsimlerin orada ters olduğunu bir "genel kültür bilgisi" olarak bilir.
Benzer şekilde, soralım: Şu anda Kazakistan'da saat kaç? Namibya'da? Nikaragua'da? Çin'de? Brezilya'da? İsviçre'de? Gördünüz mü? Dünya'daki diğer yerlerin saatlerinin çoğunu, belki de hiçbiri halihazırda zaten bilmiyorsunuz; orada sabah mı, akşam mı, bilmenize ne gerek var? Yani bizim önerdiğimiz "tek Dünya saati" sisteminde de bir alışma süreci olacak; ancak sonrasında zaten herkes adapte olacak.
Modern Saat Sisteminin Anlamsızlıkları
Hem şu andaki zaman dilimlerinin öyle çok doğal, çok bilimsel, çok mantıklı olduğunu zannediyorsanız da yanılıyorsunuz. Örneğin, 1 günde 24 saat olduğuna göre, Dünya'nın da 24 zaman dilimi olmalı, öyle değil mi? Hayır, tam 39 adet var! Bunların bazıları birbirinin içerisinden geçiyor, bazıları üst üste denk geliyor, bazıları Güneş'in konumunu bile dikkate almadan belirlenmiş, bazıları gerçekte olandan 30-45 dakika arası farklı bir zamanı gösteriyor, bazıları yerel coğrafyaya bağlı olarak değişim gösteriyor ve daha nice sorun!
Bunların hiçbirini bilmiyoruz ve umursamıyoruz; çünkü birincisi, bizi etkilemiyor ve ikincisi, orada yaşayan insanlar da zaten sisteme alışıyorlar ve görmezden geliyorlar. Yani Dünya saati sistemine geçmek de alıştıktan sonra herhangi bir zorluk yaratmayacak.
Neden Böyle Bir Şey Yapmalıyız?
Bunun ekonomiden bilgisayar sistemlerine, askeri sebeplerden ülkeler arası antlaşmaların detaylarına, gemiciliğe ve ticarete kadar birçok faydası olacağı öngörülüyor. Zaten birçok bilgisayar sistemlerinden havacılığa kadar birçok sektör halihazırda tek bir Dünya saatini çeşitli şekillerde uyguluyor. Ayrıca bu öneri ilk defa yapılan bir şey de değil, 1976 yılında bile Arthur C. Clarke gibi vizyoner bilimkurgu yazarları tarafından ileri sürülmüş bir tavsiye! Yani şimdi size "bilimkurgu" gibi geliyor olabilir; ama garanti veriyoruz, bir noktada bu uygulamaya geçildiğinde "Vay be, ta 1976'da bilmiş bunu adam." diyeceksiniz (veya torunlarınız diyecek).
Ancak bu yeni sistemin modern zamanlardaki en sıkı taraftarları, Johns Hopkins Üniversitesi astrofizikçisi Richard Conn Henry ile aynı üniversitede ekonomist olan Steve H. Hanke'dir. Yıllardır bu sistemi savunan ikili, her ne kadar kulağa tuhaf gelse de, bu tuhaflığın çok kısa bir sürede aşılacağını düşünüyorlar. Şöyle söylüyorlar:
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Bizler de dahil olmak üzere ekonomik sistemin içerisindeki her bir unsur, kalıcı bir 'harmonizasyon payı"na sahip olacaktır. Bu, tek bir zaman dilimine ait olmanın getireceği verimlilikten kaynaklanmaktadır. Peki kötü bir tarafı var mı? [Günün herhangi bir saatinde içki içilebileceğine gönderme yapan] 'Bir yerlerde saat 5' yazılı komik t-shirtler gereksiz hale gelecektir.
Dünya Saatini Neye Göre Belirleyeceğiz?
Muhtemelen Greenwich saatine göre.
Neden? Neden İngilizler Dünya'nın saatini belirlesin ki? Belli bir nedeni yok. Geleneksel olarak Greenwich ana meridyen olarak görüldü ve bu, muhtemelen yakın zamanda değişmeyecek. Ancak makul bir öneriniz varsa, dört kulakla dinliyoruz.
Değişime Ayak Diremek...
Bu değişime karşı olan insanlar yok değil. Ancak ne yazık ki bu tip köklü değişikliklere tepki gösteren insanlar genellikle tarihsel derinlikten yoksun bir biçimde konuya yaklaşıyorlar. Halbuki bundan 150 sene önce gezegenimiz üzerinde "saat dilimi" diye bir şey bulunmuyordu. Hatta ilk defa uygulamaya konduğunda, insanların umrunda bile olmadı; hatta birçokları sisteme karşı çıktı. New York, 18 Kasım 1883 Pazar günü ilk defa saat dilimlerini uyguladığında ortaya çıkan kafa karışıklığını şöyle izah ediyor:
Şu anda The Times gazetesini okuyan birinin kahvaltı yaptığı masa üzerindeki saat sabah 8'i gösteriyorsa, St. John New Brunswick'te saat 9 olacak, Chicago'da 7 olacak... Daha doğrusu St. Louis'te demeliyiz, çünkü Chicago yetkilileri standart zaman sistemini kabul etmediler ve bunun sebebi muhtemelen Chicago'nun ana meridyen olarak seçilmemiş olması. Denver, Colorado'da saat 6 olacak, San Francisco'da ise 5 olacak. Tüm olayın özü bu.
Günümüzde kullandığımız saat dilimlerinin büyük bir kısmı, tren üzerine dayalı ticaretten doğan bir sistemin uzantısı. Ancak günümüzde trenlere bağımlı yaşamıyoruz. Artık çok daha sıkı sıkıya bağlı bir gezegen üzerindeyiz ve saat dilimleri tamamen anlamsız bir hal almaya başladı.
Twitter, hangi zaman dilimine göre yönetilmektedir? Peki ya Facebook? Evrim Ağacı? Kabul etmeliyiz ki türümüzün "zaman" algısı asırlar içerisinde hızla değişmektedir. Önemli olan, vücutlarımızın Güneş'in konumuyla olan ilişkisidir, belli bir konuma ne isim verdiğimiz değil. Dolayısıyla gezegenimizi bir bütün olarak tek saat sistemine taşımak ve ona gururla "Dünya Saati" adını vermek, gelecek dönemlerde gündeme geleceğini ve dikkatle tartışılacağını umduğumuz bir değişimdir. Fransız roman yazarı Marcel Aymé, "Yaz Saati ile İlgili Problem" isimli, 1943 yılında yazdığı zaman yolcululuğu ile ilgili romanında şöyle söylüyor:
Göreli zaman, fizyolojik zaman, öznel zaman ve hatta sıkıştırılabilir zaman gibi birçok kavramla ilgili çok fazla muhabbet dönmektedir. Zaman geçtikçe anlıyoruz ki, milenyumlar boyunca atalarımızdan bize aktarılan zaman algısı, gerçekte absürt bir saçmalıktan başka bir şey değildir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
İçerikle İlgili Sorular
Soru & Cevap Platformuna Git- 39
- 17
- 9
- 8
- 7
- 6
- 4
- 3
- 3
- 2
- 1
- 0
- J. Gleick. Time To Dump Time Zones. (5 Kasım 2016). Alındığı Tarih: 18 Nisan 2019. Alındığı Yer: The New York Times | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 14:48:06 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/4678
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.