Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Dünya Dışı Yaşamın Keşfi, Günümüz Dinlerini Nasıl Etkilerdi?

Dünya Dışı Yaşamın Keşfi, Günümüz Dinlerini Nasıl Etkilerdi? Anonim
10 dakika
14,473
Tüm Reklamları Kapat

Dünya dışı yaşamın keşfi (mikroskobik ya da akıllı yaşam), insanlar olarak evrendeki yerimize dair bakış açımızı ve yerleşik inançlarımızı çarpıcı bir şekilde etkileyecektir. Peki ama böylesi bir keşfin dini açıdan etkileri tam olarak nasıl olurdu? Bu soru birçok açıdan oldukça ilginç görünmektedir.

Öncelikle "din" ile ne kast ettiğimizi açıklamaya çalışalım. Din, bir tür nihai gerçeklik/hakikat fikri çevresinde toplanmış insanların bireysel ya da kolektif inançları, eylemleri ve tecrübelerinin toplamıdır. İnsanlık tarihi boyunca birçok farklı din doğmuş ve bunların bazıları halihazırda birçok insan tarafından benimsenmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Dinler, soyut ve metafiziksel konuların yanı sıra ahlaki, siyasi veya toplumsal konularla çok yakından ilişkilidir. Bununla beraber sosyal bilimler alanında çalışan birçok araştırmacı için din, en büyük kültür üreticisi kurumlardan biridir. Davranışlarımız, sahip olduğumuz sosyal ilişkiler, yeme içme alışkanlıklarımız, hayata bakışımız ve cinsellik anlayışımızın yanı sıra insanlığın yeryüzündeki konumu, Dünya'nın Evren'deki yeri, yaşamın anlamı ve canlılık da neredeyse tüm dinler tarafından bazen benzer bazen ise farklı bir şekilde ele alınmıştır. O halde sorumuz gayet açıktır: Dünya dışı yaşam ile karşılaşırsak, dinler bunu nasıl yorumlayabilir, bunu ön görmek mümkün mü?

İlk cevap muhtemelen şöyle olacaktır: Elde edeceğimiz açıklama, sorunun, hangi din ve inanç sistemine yöneltildiğine göre değişebilir. Bu durumda, bazı sorular sormamız gerekmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

İlk Sorular Ne Olabilir?

Evren'in herhangi bir yerindeki akıllı yaşamla temas, birçok dinin derinden zorlayıcı bulacağı teolojik ve felsefi sorunlar sunacaktır. Kimi dinler, insanlığın yeryüzündeki eşsizliğine ve biricikliğine vurgu yapar; nihayetinde bazı dinlere göre Tanrı, insanı kendi suretinde yaratmıştır. Öte yandan bazı dinler ise; insan, doğa ve diğer canlılar arasında bir tür bütünlüğe vurgu yapar.

Özellikle insanlığa odaklanan, bize Tanrı'nın insanı kendi suretinde yarattığını ve diğer tüm hayvanların ve bitkilerin insanlık için var edildiği şeklinde yorumları bulunan İbrahimi dinler, Dünya dışı yaşam hakkında bize neler söyleyebilir? Bizimle iletişim kurabilen akıllı bir yaşam formuyla karşılaştığımızı varsayalım. Şu sorular ilgi çekicidir:

  • Bu yaşam formlarının, yeryüzündeki yaygın dinlere pek benzemeyen hatta onlarla çelişen bir inanç sistemi var ise, bu nasıl yorumlanabilir?
  • Eğer yeryüzünde ayrı bir yeri olan bir canlı türüysek; akıllı bir yaşam formu ile karşılaşmamız, bu biricikliğimize şüphe düşürür mü?
  • Kutsal kitaplar çoğu zaman yeryüzündeki insanlara hitap ederken, bu yaşam formlarını da muhatap aldığından emin olabilir miyiz? Yani kutsal kitaplar bu yaşam formlarına da hitap eder mi? Eğer etmiyorsa, bu, nasıl yorumlanabilir?

Bu sorulara cevap vermek için aceleci davranmamalıyız. Şimdi, böylesi bir "ilk karşılaşmaya" ilişkin daha önce yapılmış bazı açıklama ve çalışmalara bakalım.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Karşılaşmaya Hazırlık

Yabancı yaşamla etkileşim artık sadece felsefe alanında tartışılmamakta, geleneksel bilimsel alana da girmektedir. Bu olasılığı fark eden NASA, 2014'de bağımsız bir kurum olan Teolojik Araştırma Merkezi'ne, astrobiyolojinin toplumsal etkilerini inceleme ve Dünya dinlerini Dünya dışı akıllı yaşamın keşfine hazırlama girişimini desteklemek için 1,1 milyon dolar finansal destek verdi. Hatta NASA, kökleri en nihayetinde Hristiyan teolojisine dayanan bir örgüte para sağladığı için bazıları tarafından eleştirildi.

Dünya dışı yaşam arayışının sonuçları biyoloji ve fiziğin çok ötesine geçerek beşeri bilimlere, felsefeye ve hatta teolojiye kadar uzanır. Popüler bilim anlatıcısı ve bilim insanı Carl Sagan, Kozmik Soru kitabında şöyle söylüyor:

Uzay araştırmaları, doğrudan dini ve felsefi sorulara götürür.

Vanderbilt Üniversitesi'nden gökbilimci David Weintraub, 2014 tarihli Dinler ve Dünya Dışı Yaşam adlı kitabında, farklı inançların Evren'de yalnız olmadığımızın açığa çıkmasını nasıl ele alacağını yakından inceliyor. Weintraub'un bulgularından bazıları sizi şaşırtabilir.

Dünya halklarıyla yapılan anketlere göre, nüfusun büyük bir kısmı, orada bir yerlerde Dünya dışı yaşamın olduğunu düşünüyor. Survata anket şirketi tarafından 2013'de yayımlanan bir anket sonucuna göre, ankete katılan 5.886 Amerikalının %37'si, Dünya dışı yaşamın var olduğunu düşündüğünü söylerken, %21'i, Dünya dışı yaşamın var olmadığını ve %42'si ise emin olmadığını söylüyor.[1] Ankete verilen yanıtlar, kişinin dini inançlarına göre değişkenlik gösteriyor: Ateistlerin %55'i, Müslümanların %44'ü, Yahudilerin %37'si, Hinduların %36'sı ve Hristiyanların %32'si Dünya dışı yaşamın olduğunu düşündüklerini belirtti.

Weintraub, bazı dinlerin Dünya dışı yaşam fikrine karşı diğerlerinden daha "uzlaşmacı" olduğunu buldu. Dünya'nın ve insanın Evren'de eşsiz ve benzersiz olduğu inancında olanlar, Dünya dışı yaşamın keşfi hakkındaki sorulardan çok rahatsız olma eğiliminde. Örneğin, bazı Evanjelik ve köktendinci Hristiyanlar, Tanrı'nın tek niyetinin yalnızca Dünya'da insanlar yaratmak olduğu görüşündeler. Weintraub; bazılarının, "eğer Tanrı başka herhangi bir yerde yaşamı yaratmış olsaydı, bunu Eski Ahit'in ilk kitabında söylerdi" ifadesine inandığını ifade ediyor.

Tüm Reklamları Kapat

Ancak İncil'i gerçek anlamıyla ele aldığını söyleyen bazı Hristiyanlar, Dünya dışı yaşamın varlığını ruhsal kozmolojilerine dahil etmede sorun yaşamayabilir. Örneğin Yedinci Gün Adventistleri'nin çoğu, Dünya'nın tam anlamıyla 6.000 yıl önce altı günde Tanrı tarafından yaratıldığına ve insanların Adem ve Havva'dan geldiğine ve orijinal günahı miras aldığına inanan yaratılışçılardır. Weintraub, LiveScience'a verdiği demeçte şöyle söylüyor:

Bu düşünce çizgisine göre, diğer gezegenlerde yaşam var olabilir, ancak Dünya'da Adem ve Havva'dan gelmeyen varlıklar doğaları gereği günahkâr olmayacak ve kurtarılmak için Hristiyanlığa ihtiyaçları olmayacaktır.

Yedinci Gün Adventizmi'nin Dünya dışı yaşam ile ilgili esnekliği, bu mezhebin ortaya çıktığı zamanın (19. yüzyıl) bir sonucu olabilir. Weintraub, 1700'ler ve 1800'lerde Dünya dışı yaşam fikrinin güçlü ve popüler bir inanç olduğunu belirtiyor. Weintraub'a göre, belki de o dönemde ortaya çıkan dinlerin (Mormonizm, Yedinci Gün Adventizm, Yehova'nın Şahitleri, Bahai İnancı gibi) tümünün Dünya dışı yaşama güçlü bir inanç duyması tesadüf değildir. Ancak bu dinlere kıyasla, binlerce yıl önce ortaya çıkan dinler (Yahudilik, Hristiyanlık, İslam gibi), Dünya dışı yaşam kavramına karşı büyük ölçüde ilgisizdi. Weintraub, şöyle söylüyor:

Eski dinlerdeki Dünya dışı yaşam hakkındaki fikirler (eğer kutsal yazıların bir parçası ise), biraz daha derinlerde saklı olmalıdır; çünkü bu konuda belirgin bir tutumları bulunmamaktadır. Yahudi kutsal metinlerinde bu konuyla ilgili hemen hemen hiçbir şey yoktur. Dünya dışı yaşamla bir ilgisi olabileceğini bulmak için kutsal olarak kabul edilen metinlerden gerçekten aşırı derecede anlam çıkarmanız gerekmektedir.
Anonim

Londra Royal Society'de Dünya dışı akıllı yaşam arayışıyla ilgili bir toplantıda tartışılan başka bir anket, dinin hayatta kalacağını öne sürüyor.[2]

Kaliforniya, Berkeley'deki "Pasifik Lüteran Teolojik Papaz Okulu ve Lisansüstü Teoloji Birliği'nden Sistematik Teoloji profesörü Ted Peters tarafından yapılan ankette, 1300 katılımcıya Dünya dışı zekanın keşfinin bireysel inançlarını ve bir bütün olarak dinlerinin gücünü sarsıp sarsmayacağı veya diğer dinlerin inançlarını olumsuz etkileyip etkilemeyeceği soruldu (anket hem dindar hem de dindar olmayan katılımcıları içeriyor ve yanıt verenlerin çoğu ABD'de yaşıyor).

Tüm Reklamları Kapat

70 Budist katılımcıdan hiçbiri, Dünya dışı yaşamın keşfinin inanç sistemlerini zayıflatacağını düşünmüyor; bununla birlikte Budist katılımcıların %40'ı, bunun diğer dinler için sorun oluşturabileceğini düşünüyor. Roma Katolikleri'nin çoğunluğu, Dünya dışı yaşamın inançları için bir sorun oluşturabileceğine inanıyor. Ankete katılan 120 kişiden yalnızca %8'i bireysel inançlarının sarsılacağını düşünürken, yaklaşık dörtte biri (%22), bunun dinlerini olumsuz etkileyebileceğini söylüyor. Yüzde 30'dan fazlası ise, diğer dindar insanların inançlarını tehdit edebileceğini düşünüyor.

Sonuçlar, Evanjelik ve ana hat Protestanlar da dahil olmak üzere araştırılan diğer Hristiyan mezhepleri için de benzerdi; ancak bu ankette Hindular ve Müslümanlar gibi diğer dinlerden insanlar hakkında kesin sonuçlar çıkarmak için yeterli veri yoktu. Kendilerini dindar olmayan olarak tanımlayan 205 kişiden (ateistler veya kendilerini dindar değil, maneviyatlı olarak tanımlayanlar) sadece %1'i, ateist veya manevi bakış açılarını etkileyeceğini düşünüyor. Bununla birlikte %69'luk kısım, Dünya dışı yaşamın keşfinin diğer dünya dinleri için bir krize neden olabileceğini düşünüyor. Dindar insanların ortalama %34'ü bu düşünceyi ortak olarak paylaşıyor.[3]

Tempe'deki Arizona Eyalet Üniversitesi'nden astrobiyolog Paul Davies, Dünya dinlerinin Dünya dışı yaşamın keşfiyle baş edemeyeceğini öne süren ilk kişilerden biridir ve halen böyle bir keşfin, Hristiyanlar için teolojik sorunlar yaratacağına inanıyor. Anket sonuçlarına yanıt olarak Davies, şöyle söylüyor:

İnsanlığı kurtarmak için yunusların, Neandertaller'in veya uzaylıların değil, İsa'nın dünyaya geleceğine inanıyorlar. Buna bir anlam sağlamak için, ya diğer gezegenlerde İsa'nın birden fazla enkarnasyonuna ya da bu gezegenin ve bu türün özel ilgi için seçilmesinin bir nedenine ihtiyacınız var.

Ancak ankete katılanların çoğu, bu tür endişeleri dile getirmedi. Bir Roma Katoliği, şöyle söylüyor:

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Özgüven – Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum

Güven, tıpkı bir bitki gibi, yetiştirilip büyütülebilir. Bu kitaptaki yaratıcı etkinliklerle hata yapmanın, korkmanın ya da kimi zaman huzursuz hissetmenin ne kadar normal olduğunu keşfedecek ve bol bol güven ekeceksin.

Fransa’da pozitif ebeveynlik yönteminde öncü psikoterapist Isabelle Filliozat, Violène Riefolo ve Chantal Rojzman tarafından kaleme alınan, Türkiye dahil yayımlandığı tüm ülkelerde büyük beğeni toplayan Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum serisinin üçüncü kitabı Özgüven, 100’den fazla etkinlik ve ebeveyn kitapçığıyla birlikte, çocuklara -ve bizlere- kaygının her zaman kötü bir şey olmadığını, her tepkinin özgüven eksikliğine işaret etmediğini, kendimizle, başkalarıyla ve hayatla barışık olmanın yollarını gösterecek şekilde tasarlandı.

“Duyguyu anlama ve aktarma becerisi için kıymetli bir kitap bu. Ebeveynlerin de mutlaka okumasını dilerim.”
– Dr. Gülcan Özer (serinin ilk kitabı “Duygularım” hakkında)

 Kitabın arkasındaki ebeveyn kitapçığından:
“Bir yaşına dek anne babasının kollarında sevgi ve şefkat görmüş, motor becerilerini özgürce edinmiş çocuk temel güvenlik hissini geliştirir (“Seviliyorum”, “Beni çevreleyen dünya üzerinde bir güce sahibim”). Bunlar temeldir. Sonra çocuk büyüdükçe kendi kişiliğini geliştirmeye başlar. İstekleri, ihtiyaçları, duyguları, heyecanları, seçimleri, yargıları ailesi tarafından dinlenen ve saygı gören çocuğun kendi kimliğine duyduğu güven güçlenir (“Ne istediğimi biliyorum”). Çocuk üç yaşından itibaren bazı şeyleri artık “kendi başına” yapmak ister ve böylece becerilerine olan güveni artar (“Ne yapabileceğimi biliyorum”). Okulda, mahallede akranlarıyla karşılaşır, arkadaş edinir ve bu sayede sosyal ya da ilişki odaklı güven geliştirir (“Katkı sağlayabilirim”). Bu dört evre beslendiğinde çocuk hayata ve geleceğine sağlam bir güvenle bakacaktır. Çocuğumuzun büyümesine yardımcı olmak; geçirdiği her aşamada onun ihtiyaçlarına açık olmak ve ona kişiliğini inşa etmesine olanak verecek sağlıklı ortamı sunmaktır.

Devamını Göster
₺155.00
Özgüven – Oynuyorum ve Kendimi Tanıyorum
  • Dış Sitelerde Paylaş

İnsanlığı kurtarmak ve Adem ile Havva'nın işlediği ilk günahı kefaret etmek için Mesih'in enkarne olacağına inanıyorum. Dünya dışı varlıkların dünyası olabilir mi? Olabilir. Bu, Mesih'in yaptıklarını değiştirmez.

Bir evanjelist ise şöyle söylüyor:

Evanjelik Hristiyan bakış açısına göre, Yaradan'ı ortaya çıkarmak için Tanrı Sözü Dünya'da bizim için yazılmıştır. Tanrı'nın diğer medeniyetleri ona aynı şekilde şan kazandırmak için yaratmış olabileceği fikrini neden görmezden gelelim? Hristiyanlıkta diğer akıllı yaşamı dışlayan hiçbir şey yoktur.
Anonim

Aynı şekilde, son yıllarda Vatikan gökbilimcileri Tanrı'ya inanmakla "dünya dışı kardeşler" olasılığı arasında bir çelişki olmadığını söylediler. Ayrıca, gelecekte ortaya çıkabilecek dinlerin Dünya dışı yaşamın keşfini sahiplenmesi oldukça muhtemeldir. Weintraub, şöyle söylüyor:

Pek çok UFO dini var ve eminim ki, Dünya'nın ötesinde gerçekten yaşam olduğunu keşfedersek, bu tür şeylerden çok daha fazlası olacaktır. Kuşkusuz, bunu bir fırsat ya da bahane olarak bilip, her ne sebeple olursa olsun dikkatleri üzerine çekecek insanlar olacak ve yeni dinler ortaya çıkacaktır.

Gezegen dışı araştırma ve astrobiyolojideki ilerlemelerle bilim insanları, akıllı olmasa da basit Dünya dışı yaşama kanıt bulmanın eşiğinde olabilirler. Bundan dolayı Weintraub, şimdiden bu tarz konuların üzerinde düşünülmesi ve konuşulması gerektiğini düşünüyor. Weintraub, şöyle söylüyor:

Nasıl bir yaşam olduğu neredeyse hiç önemli değil. Oralarda bir yerde herhangi bir yaşam varsa, bu açıkça yalnız olmadığımız anlamına gelir ve yalnız olmadığımızı bilmenin pek çok anlamı olacağını düşünüyorum.

Yabancı gezegenlerin keşfinden ve ardından gelen ekzoteoloji veya astroteoloji ile mücadeleden kurtulan kurumsal dinler için çok güçlü bir vaka ortaya koyabilirsiniz: teolojik konuları dünya dışı zeka ile ilgili olarak tanımlamak. Ancak yine de bu dini kurumlar, her zaman güncelliğini korumak için inanılmaz bir beceri göstermiştir. Yeni bir paradigma değişikliğiyle karşılaştıklarında, kendi varoluşlarını haklı çıkaran kutsal metinlerden yorumlar üretirler. Kısaca, şimdiye kadar olduğu gibi, dinlerin yeni durumlara zor da olsa uyum sağlama ihtimali olduğunu söyleyebiliriz.

Düşünce Deneyleri Yapmak

Manevi veya ruhsal düşünme, bir hayvanın hem özbilinçli olmasını hem de eylemlerinin sonuçlarını değerlendirebileceği bir zeka düzeyine ulaşmış olmasını gerektirir. Bu nedenle Weintraub, farklı inançlara sahip Dünya dışı akıllı yaşam formlarına nasıl davranacağımız konusunda düşünce deneylerinin genişletilmesinin önemli olduğunu düşünüyor.

Yeni Dünya'nın (Amerika) "kâfirlerini" Hristiyanlığa çeviren Avrupalı ​​misyonerlerin hatalarını tekrar eder miyiz? Yoksa daha çok "Star Trek" kurgusal evreninin müdahalesiz "ana direktifi" gibi bir politika mı benimsemeliyiz? Bundan önce, duyarlı Dünya dışı akıllı yaşam formlarının kendi dinleri olabilir mi? Weintraub, şöyle söylüyor:

Bunu yeterince düşündüğünüzde, Evren'in farklı bir yerindeki birilerinin farklı bir dine sahip olması sorun olmayacaksa, belki de Dünya'nın farklı bir yerindeki başka birinin farklı bir dine sahip olmasının da sorun olmadığını anlamalı ve kabul etmeliyiz. Belki burada biraz daha iyi anlaşmamızı sağlayacak bir şeyler bulabiliriz.

Bu tarz konulara ilgi duyuyorsanız, "Dünya Dışı Akıllı Yaşam Formlarının, Dünya'yı ve Üzerindeki Yaşamı Doğrudan Görebileceği Yaklaşık 1000 Yıldız Sistemi Bulunuyor!" başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
62
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 41
  • Merak Uyandırıcı! 33
  • Muhteşem! 10
  • Bilim Budur! 8
  • İnanılmaz 8
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 5
  • Güldürdü 4
  • Grrr... *@$# 1
  • Korkutucu! 1
  • Umut Verici! 0
  • Üzücü! 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Türev İçerik Kaynağı: Live Science | Arşiv Bağlantısı
  • ^ A. Buzzanga. Science Or Sacrilege? Atheists And Agnostics Are 76% More Likely Than Christians To Believe In The Existence Of Extraterrestrial Life.. (19 Eylül 2013). Alındığı Tarih: 28 Nisan 2021. Alındığı Yer: Upwave | Arşiv Bağlantısı
  • ^ T. Peters. (PDF, 2021). The Peters Eti Religious Crisis Survey. Not: https://counterbalance.org/etsurv/PetersETISurveyRep.pdf.
  • ^ T. Peters. (PDF, 2011). Will Eti Contact Put An End To Our World’s Religions?. Not: https://tedstimelytake.com/wp-content/uploads/2013/03/ETIContactReligions.pdf.
  • J. Griggs. Religion Could Survive Discovery Of Et, Survey Suggests. (26 Ocak 2010). Alındığı Tarih: 28 Nisan 2021. Alındığı Yer: New Scientist | Arşiv Bağlantısı
  • S. Mathew. The Discovery Of Alien Life May Be Close. How Will Religion Survive It?. (26 Nisan 2017). Alındığı Tarih: 28 Nisan 2021. Alındığı Yer: The Guardian | Arşiv Bağlantısı
  • B. Ambrosino. If We Made Contact With Aliens, How Would Religions React?. (16 Aralık 2016). Alındığı Tarih: 28 Nisan 2021. Alındığı Yer: BBC | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 19/03/2024 09:44:27 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10403

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Bellek
Genel Görelilik
Maske Takmak
İklim Değişikliği
Bilim İnsanları
Kök Hücre
Antibiyotik
Mers
Araştırmacılar
Nükleer Enerji
Evrim Ağacı
Böcek Bilimi
Çekirdek
Siyah
Avcı
Temel
Gıda Güvenliği
Uterus
Çevre
Amerika Birleşik Devletleri
Çiçek
Film
Karar Verme
Kuş
Demir
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
M. Gannon, et al. Dünya Dışı Yaşamın Keşfi, Günümüz Dinlerini Nasıl Etkilerdi?. (29 Nisan 2021). Alındığı Tarih: 19 Mart 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/10403
Gannon, M., Köse, M., Beyter, T. (2021, April 29). Dünya Dışı Yaşamın Keşfi, Günümüz Dinlerini Nasıl Etkilerdi?. Evrim Ağacı. Retrieved March 19, 2024. from https://evrimagaci.org/s/10403
M. Gannon, et al. “Dünya Dışı Yaşamın Keşfi, Günümüz Dinlerini Nasıl Etkilerdi?.” Edited by Taner Beyter. Evrim Ağacı, 29 Apr. 2021, https://evrimagaci.org/s/10403.
Gannon, Megan. Köse, Mücahid. Beyter, Taner. “Dünya Dışı Yaşamın Keşfi, Günümüz Dinlerini Nasıl Etkilerdi?.” Edited by Taner Beyter. Evrim Ağacı, April 29, 2021. https://evrimagaci.org/s/10403.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close