Bu 10 İlginç Türün Her Biri 2012 Yılında Keşfedildi!
Bu haber 11 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Her yıl binlerce yeni tür tanımlanmaktadır. Ve her yıl, en azından son 6 senedir, Arizona Eyalet Üniversitesi'ndeki Uluslararası Tür Araştırmaları Enstitüsü, kendilerinin en favori 10 yeni türünü ilan etmektedir. Geçtiğimiz senenin en iyi 10 türü 23 Mayıs 2013'te ilan edildi. Bu türler, nadir veya erişmesi zor yaşam alanlarına bakılarak veya beklenmedik özelliklerine göre seçilmektedir. Bu türler, Güney Amerika'dan Afrika'ya, Çin'e kadar olan geniş bir alandan seçilmiştir ve içlerinde Dünya'nın en küçük omurgalısı, minnacık bir çiçek ve antik mağara sanatını tehdit eden bir siyah mantar da bulunmaktadır.
Enstitü'nün kurucusu Quentin Wheeler bir basın toplantısında şunları söyledi:
Onlarca yıldır, her yıl ortalama olarak 18.000 yeni tür keşfetmekteyiz. Ancak buna rağmen yaşayan tahmini olarak 10-12 milyon türün sadece 2 milyonunu tanımlayabildik. Üstelik buna mikrobik dünyanın neredeyse hiçbir türü dahil değil. Her sene keşfettiğimiz türler sebebiyle mi, yoksa bir üyesi olduğumuz biyoçeşitliliğin derinlikleri konusundaki cahilliğimiz konusunda mı büyülenmeliyiz, bilemiyorum.
Ayrıca Wheeler, her ne kadar keşif hızının etkileyici olsa da, halen yeterli olmadığını da ekledi:
Şimdi, milyonlarca türün 21. yüzyılın sonunu göremeyecek olduğunu bilerek, hızımızı almamızın tam zamanıdır. NASA-benzeri görevlere çağrıda bulunarak gelecek 50 yıl içerisinde 10 milyon türü keşfetmeyi hedefliyoruz. Bunu başarabilirsek biyosferin kökenlerini koruyarak çok daha yaşanabilir bir gelecek inşa edebiliriz.
İşte 2012 yılının en iyi 10 türü!
1) Cüce menekşe (Viola lilliputana): Dünya'nın en küçük menekşelerinden biridir ve boyu sadece 1 santimetre civarındadır. Peru'nun yüksek Ant Dağları'nda bulunur ve ilk olarak 1960 senesinde toplanmıştır; ancak geçtiğimiz yıla kadar tür teşhisi hiç yapılmamıştır. Aşağıda 1 sent (çap: 19.05 milimetre) üzerindeki bir örnek görülmektedir:
2) Lir Süngeri (Chondrocladia lyra): Kaliforniya'nın açık sahillerinde keşfedilen bu tür, okyanus yüzeyinin 3.000 metre derininde yaşayan etçil bir sünger türüdür. Yüzey alanını en üst düzeye çıkaran garip bir şekli vardır ve bu sayede deniz içerisinde sürüklenen planktonları yeme şansını en üst düzeye çıkarır. Aşağıda tür görülmektedir:
3) Lesula Maymunu (Cercopithecus lomamiensis): Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde bulunan bu tür, son 28 yıl içerisinde keşfedilen ikinci Afrika maymunu türüdür. Çok gürültülü hayvanlardır. Kulak patlatıcı çığlıkları şafak sırasında ormanı adeta inletir. İnsana çok benzeyen gözlere sahip oldukları tespit edilmiştir; ancak daha çok çalılarda yaşayan ufak hayvanlarla avlanırlar. Aşağıda bir örneği görülmektedir:
4) Sibon noalamina: Salyangoz ve benzeri yumuşak vücutlu hayvanlarla avlanan bir yılan türüdür. Geceleri, Panama'nın yağmur ormanlarında ava çıkar. Avcılarından korunmak için zehirli olmamasına rağmen zehirli bir yılanmış gibi renklere sahiptir. Aşağıda tür görülmektedir:
5) Ochroconis anomala: Fransa'daki Lascaux Mağarası'nda bulunan Paleolitik çizimlere verdiği zararlarla bilinen siyah bir mantar türüdür. Duvar sanatlarını parçalamadığı zamanlarda da yer üzerinde bitkilerden gelen maddeleri ayrıştırmakla uğraştığı tespit edilmiştir. Aşağıda mikroskobik olarak görülmektedir:
6) Paedophryne amanuensis: Bu tür, Dünya'nın en küçük omurgalısı ödülünü kazanan ufak bir kurbağa türüdür. Boyu, ortalama olarak sadece 7.7 milimetredir. Yeni Gine'nin bol yapraklı tropik ormanlarında bulunabilir... Eğer görebilirseniz. Aşağıda 10 sent (çap: 17.91 milimetre) üzerinde duran bir örnek görülmektedir:
7) Eugenia petrikensis: Madagaskar'a ait soyu tükenen bodur bir ağaç türüdür. Zümrüt rengi parlak yaprakları vardır ve kızılımsı mor (magenta) rengi çiçek kümeleri bulunur. Okyanus kıyılarının kilometrelerce uzağında, kumlu yüzeylerde bulunur. Aşağıda çiçekleri görülmektedir:
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
8) Lucihormetica luckae: Karanlıkta parlayan hamam böceklerine Ekvator'dan katılan, en yeni türdür. Düşük ışıklı ortamlarda parlayarak etrafını aydınlatabilir. Ancak ne yazık ki tür çoktan yok olmuş bile olabilir; zira türün teşhisi, 70 sene önce yakalanmış tek bir örnekten yapılmıştır. Aşağıda, bu örneği görmektesiniz:
9) Semachrysa jade: Malezya'daki bu türün keşfi, Flickr'da paylaşılan bir fotoğraf sayesinde olmuştur. Hock Ping Guek tarafından çekilen fotoğrafta bu yeşil zarkanatlı hayvan görülmekteydi. Fotoğraf, Kaliforniya Yiyecek ve Tarım Bakanlığı'ndan Shaun Winterton tarafından fark edildi ve gösterilen tür "sıra dışı" olarak tanımlandı. Guek, sonrasında Londra Tabiat Tarihi Müzesi'ne bir örnek gönderdi ve müze, bunu yeni bir tür olarak tanımladı.
10) Juracimbrophlebia ginkgofolia: Listedeki diğer türlerin aksine bu tür fosil asılansinek bir türdür. Genellikle ağaçların üzerinden aşağıya sarkarak avı olan böcekleri avlar. Çin'in Jiulongshan Oluşumu'nda bulunan ginkgo benzeri ağaçların arasında fosilleşmiş olarak keşfedilmiştir. Orta Jurassik zamanlarında yaşamıştır. Aşağıda, türün hem fosili, hem de rekonstrüksiyonu görülmektedir. Bakalım ikinci görselde türü ayırt edebilecek misiniz?
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 4
- 3
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: The Scientist | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 22/12/2024 06:07:10 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/1246
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in The Scientist. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.