Bonobolar, Taş Devri İnsanlarınkine Benzer Şekilde Aletler Yapıyorlar!
Yakın Kuzenlerimiz, Odun Mızraklar, Hançerler ve Taştan Kürekler Yaparken Gözlendi!
Bu haber 8 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Hayvanlar Alemi’ndeki en yakın akrabamız olan bonoboların insanlara olan benzerlikleri düşündüğümüzden de fazla olabilir. Şempanzelerin kuzeni olan büyük kuyruksuz maymunların, ilk insan atalarımız gibi aletler yapıp, kullanabildikleri gözlemlendi. Araştırmacılar, bonoboların dallardan mızrak yaptıklarına, taşları ve boynuzları ise hançer, spatula, kürek ve çekiç olarak kullandıklarına tanık oldular.
Görselde, bonoboların gömülü haldeki yemeği çıkarmaya çalışırlarken bir ağaç dalını bir kaldıraç gibi kullanarak engel teşkil eden taşlardan kurtulduklarını görüyoruz. Bilim insanları, bonoboların alet kullanımının ilk insanlar tarafından kullanılmış Eski Taş Çağı teknolojisi ile benzerlik gösterdiğini ve bu durumun, ilk insanların alet kullanımına ilk olarak nasıl başladıklarına açıklık getirebileceğini söylüyorlar.
Bonoboların alet kullanma yeteneklerinin, 2.6 ile 1.7 milyon yıl önce ortaya çıkan Oldovan taş alet kültürüne ait tekniklere benzediği iddia ediliyor. Bonobolar üzerine yapılacak olan çalışmaların, ilk insanların alet kullanmaya ilk olarak nasıl başladığını ve tekniklerini nasıl geliştirdiklerini anlamaları için antropologlara yardımcı olabileceği belirtiliyor. Bu araştırma, primatlardaki alet kullanımının düşündüğümüzden daha eskiye, belki de şempanze, bonobo ve insanların beş milyon yıl önceki ortak atasına kadar geriye gittiği anlamına gelebilir. Araştırmayı yürüten İsrail’in Haifa Üniversitesi’ndeki International Graduate Centre of Evolution biriminde araştırma görevlisi olarak çalışan Itai Roffman şöyle diyor:
Bonobolar taşların altını ve toprağı kazarak ve de kemikleri kırarak yiyeceklerine ulaşmak için ağaç dalları, boynuz ve taş kullandılar. Boynuzlar çapa, kısa sopalar hançer, uzun sopalar kaldıraç ve taşlar da kürek olarak kullanıldı. Bonobolardan bir tanesi köşeli çekiç taşını uzunlamasına iki eşit bölgeye ayırarak uzun bir kemiğe çakmayı başardı. Başka bir bonobo ise ağaç dallarından mızrak yaparak onları silah ve bariyer olarak kullandı. Bonoboların yiyecek arama teknikleri Oldovan homininlerine atfedilen bazı tekniklere benziyor. Bu, bonoboların bir başvuru modeli (referans model) olarak kullanılabilecekleri anlamına geliyor.
American Journal of Physical Anthropology dergisinde çalışmaları yayımlanan araştırmacılar, Almanya’da bir hayvanat bahçesindeki ve Iowa’da bir barınaktaki bonobolara taş altlarına yiyecek gömme gibi alet gerektiren bir dizi problemler vererek onları incelediler. Daha sonra yakınlardaki taşlar, boynuzlar ve sopalar gibi bir çanta dolusu aleti kullanım için bonobolara bıraktılar.
Hayvanat bahçesindeki sekiz hayvandan ikisi ve koruma alanındaki yedi hayvandan dördü aletlerden faydalandı. Boynuz, taş ve sopaları toprağı kazmak için kullanırlarken; daha uzun sopaları ise taşları yoldan kaldırmak için kullandılar. Araştırmacıların belirttiğine göre bonobolar, yiyeceğe ulaşmak için bazı durumlarda farklı aletleri sırasıyla kullandılar. Tıpkı bir “takım çantası” gibi. (Video)
Bonobolar ayrıca kemiklerdeki iliği çıkarmak için taşları çekiç olarak kullanırlarken içlerinden birisi ise ilk insanlara özgü olduğu düşünülen bir teknikle kemiği boylu boyunca kırarak açtı. Bir dişi bonobo ise sopayı dişleri ile sivrilterek mızrak benzeri bir silah yaptı ve daha sonra bunu araştırmacılara batırmak için kullandı. Benzer bir alet kullanımı ise vahşi hayattaki şempanzelerin Galagoları (gece maymunu) (bushbabies) avlamak için kullandıkları gözlemlendi.
Diğer bir yandan Bay Roffman, önceki çalışmasında, Kanzi ismindeki bir erkek bonoboyu daha büyük kayalardan keskin taş aletler yaparken ve onlarla tahtaları kırıp parçalarken görüntüledi. Bunun, özellikle zeki bir bonobodan gelen nadir bir örnek olduğu düşünüldü. Kanzi’ye ayrıca işaret dili öğretildi ve hayatının büyük bir çoğunluğunu insanların yanında geçirdi.
Fakat çalışmaların vardığı ortak kanı; bonoboların, alet kullanımında düşünülenden çok daha usta oldukları. Vahşi hayatta alet kullanımının henüz görülmemesine karşın, benzer aletlerin problemleri çözmek için insanlardan sakınan hayvanlar tarafından da kullanıldığı düşünülüyor.
Roffman son olarak şunları söylüyor:
Koruma alanındaki bonobolar hayvanat bahçesindekilerin aksine bir işlem dizisini gerçekleştirmek için alet takımları kullandılar. Koruma alanındaki bonoboların hayvanat bahçesindekilere kıyasla daha iyi olan performanslarının sebebi büyük ihtimalle maruz kaldıkları kültür ve barınma şartlarındaki farklılıklardan kaynaklanıyor.
Bay Hoffman ayrıca araştırma alanlarının güney tarafında bulunan ve yeterince gözlemlenemeyen bonobolarda alet kullanımının, o bölgede yiyeceklere erişimin daha zor olması sebebiyle daha yaygın olabileceğini belirtti.
Ama New Scientist dergisine göre bazı araştırmacılar, vahşi bonoboların esir kuzenleri kadar deneme yapacak zamanları olmadığına inanıyorlar. Fransa’daki Bordeaux Üniversitesi’nden bir antropolog olan Francesco d’Errico ise tutsak hayvanlar ile vahşi hayattaki hayvanların davranışları arasında pek az benzerlik olduğunu, yine de gözlemlenen bu durumun, alet kullanımı potansiyelinin varlığına işaret ettiğini belirtiyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 12
- 8
- 7
- 5
- 4
- 2
- 2
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Daily Mail | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 22/12/2024 04:43:48 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/4377
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Daily Mail. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.