İnternet ve Sosyal Medyada Bilgi Kirliliği: Gerçeği Görmek ve Bilinçli Kalmak

Günümüzde internet ve sosyal medya, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Artık herhangi bir konuda bilgi almak çok daha kolay ve hızlı. İster haber, ister eğitim, ister eğlence olsun, bilgiye ulaşmak eskisinden çok daha ucuz ve erişilebilir hale geldi.

Sosyal medya platformları içinde milyonlarca kullanıcı, çeşitli bilgileri ve görüşleri paylaşmakta. Bu da uçsuz-bucaksız bir bilgi okyanus'unu ortaya çıkarıyor. Ne yazık ki, bu bilgi okyanusunda temiz bilgiler kadar kirli ve yanıltıcı olanlar da dolaşmakta.

İnternet ve sosyal medyada şu gerçekleri görmek mümkün:

- Herkes anında piyasa, politika, sağlık ve daha pek çok konuda katkıda bulunabiliyor.

- Ancak, bu kolaylık ve katılım beraberinde önemli bir sorun getiriyor:

- Çok sayıda yanlış, yanıltıcı ve bazen de kasıtlı olarak yayılan bilgi hızla yayılıyor.

- Dedikodu, yalan ve iftira gibi olumsuz içerikler, bilgi okyanus'unu kirletiyor.

İstatistikler gösteriyor ki, sürekli yayılan yanlış bilgiler, doğru bilgiye ulaşmamızı zorlaştırıyor. Bu da bilgi kirliliğinin en büyük tehlikesi olarak karşımıza çıkıyor.

Sonuç olarak, bu çağda bilgi kirliliği, insanların doğru ve güvenilir bilgiye erişimini engelliyor. Peki, bu tablo karşısında bizler ne yapabiliriz?

*Gerçek ve güvenilir bilgiye ulaşmak için bilinçli olmak, kaynaklara dikkat etmek ve eleştirel düşünmek en önemli yöntemlerdir.*

Ve bu tablo bana 18. yüzyılda yaşamış siyasetçi, yazar ve filozof "Edmund BURKE"nin şu sözünü hatırlatılıyor.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Neden Desteğe İhtiyacımız Var?

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Destek Ol

“Bilgi pisliğe gömülecek ve domuz sürüsünden farksız bir kalabalığın ayakları altında çiğnenenecek.”

Burke’nin bu sözü, bilgi okyanusu'muz da yüzüyor olmamız da ne denli dikkatli olmamız gerektiğine dair çarpıcı bir uyarı niteliğindedir.