Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

ÇOCUK VE BESLENME

ÇOCUKLARIN GELİŞİM DÖNEMLERİNE GÖRE BESLENME KONUSUNUN İNCELENMESİNE YÖNELİK MAKALELERİN DERLENMESİ

ÇOCUK VE BESLENME
8 dakika
15
  • Blog Yazısı
Blog Yazısı
Tüm Reklamları Kapat

ÇOCUKLARIN GELİŞİM DÖNEMLERİNE GÖRE BESLENME KONUSUNUN İNCELENMESİNE YÖNELİK MAKALELERİN DERLENMESİ

ANAHTAR KELİMELER: çocuk, beslenme alışkanlıkları, ebeveyn, adolesan dönem, bebeklik

1-GİRİŞ

Tüm Reklamları Kapat

Kişi dünyaya geldiğinde ilgiye, sevgiye, bakıma muhtaçtır. Bu ihtiyaçların karşılanması gerekir ve hepsinin birbirinden daha önemli olduğunu unutmamalıyız. Ancak bu makalede sadece beslenme ihtiyacından bahsedeceğiz. Bebek doğar, büyür çocuk olur. Büyümeye devam eder ve yetişkin birey olur. Bu basamakların sağlıklı ilerlemesi adına dengeli ve düzenli beslenmek çok önemlidir. Dengeli ve sağlıklı beslenen birey olması gerektiği düzeyde gelişim gösterir, hayatta kalır ve korunur. Çocuk, ihtiyaçlarını bakım verenin ilgisiyle karşılamaktadır. Aynı durum beslenme için de geçerlidir. Ebeveyn, beslenme hakkında sahip olduğu bilgisinden yola çıkarak çocuğunu besler, büyütür. Bunun doğru bir şekilde yapılabilmesi için de ebeveynin beslenme hakkında doğru ve yeterli bilgi sahibi olmaları gerekmektedir. Çocuk bu bilgiyi annesinden alır ve belli beslenme alışkanlığı oluşturur. Yetişkinlik zamanında ve sonrasında bu bilgi doğrultusunda hareket eder. Tabiî ki tek kaynak ebeveyn değildir. Çocuk büyür, okula gitmeye başlar. Anaokulu ve sonrasında ilkokul, ortaokul olarak devam eder. Bu alışkanlıkların kazanılmasında ebeveynin rolü kadar okul ortamının da rolü büyüktür. Ebeveynle beraber bunun temeli atılır, okul ortamıyla da bina inşa edilir gibi düşünebiliriz. Okul ortamında en başta öğretmenler bizim için önemlidir. Ancak burada bir problem ortaya çıkabilir. Çocuğun eğer evden ve okuldan öğrendiği beslenme bilgisi birbirinden farklıysa çocuğun kafası karışabilir ve sağlık problemlerine, psikolojik problemlere kadar gidebilir. Çocuğun okul ve ev ortamı arasında sıkışıp kalmaması adına bir tutarlılığın olması gerekmektedir. Bu beslenme alışkanlığı macerası bebeklik döneminden itibaren başlar. Ebeveynin bebeğine vereceği ilk besin kaynağı anne sütüdür. Anne sütü bebek için çok kıymetlidir. Ancak toplumumuzda yeni doğum yapmış anneler için akıl verebilecek, onların tutumlarını değiştirebilecek pek çok faktör mevcuttur. Bir anne çocuğunun ne zaman beslenmesi gerektiğini en iyi kendi bilir ve bir düzen oluşturur. Ancak bazı durumlarda dışarıdan bir müdahaleyle bu düzen bozulabilir. Böylelikle de bebeğin yeterli beslenip beslenmediği konusunda kocaman bir soru işareti ortaya çıkar. Beslenme için anne sütünün yeterli olup olmayacağı bebeğin sağlık durumuna göre değişmektedir. Örneğin yenidoğanın diğer yaşlara nazaran hemoglobin düzeyi yüksektir. Hafta geçtikçe bu düzey düşmeye başlar. Ve müdahale edilmezse anemiye kadar gidebilir (Vatandaş,2005). Anne sütünün içeriğinde demir düşüktür. Eğer bebeğin demir düzeyi düşükse anne sütü yeterli olmayacağından anne sütünün yanında demir takviyesi yapılması gerekmektedir. Çocuk okul öncesi döneme geldiğinde yemek konusunda çok fazla seçici olduğu görülür. Bu ebeveyn için zor ama geçici bir dönemdir. Sebzeleri az severler, karışık besin grupları tüketmekten hoşlanmazlar. Kendilerinin alışık olduğu yiyecekleri tercih ederler. Bu durumda çocuğa seçenekler sunulmalıdır, en önemlisi de yiyeceği reddedeceği bazı davranışlara izin verilmelidir. Bu yaşlardan itibaren okullarda beslenme eğitimi verilmelidir. Çünkü besinler içerdikleri besin türleri ve miktarları bakımından farklıdır. Besinler dört gruba ayrılır. Süt ve türevleri, et yumurta kuru baklagiller, sebze ve meyveler, tahıl ve türevleri, yağlar ve şekerler (Şimşek,2009). Adolesan dönemindeki çocuk büyüme, gelişme açısından farklı bir sürece girer. Bu onun için bir nevi yetişkinliğe geçiş dönemidir. Bu zamanda çocuklar eğer özel okulda okuyor ise yemek servisi yapılmaktadır. Ancak özel okulda okumayan çocuklar evden getirdikleri ya da okul kantininden aldıkları yiyecekleri tüketmektedirler. Burada en önemli unsurlardan bir tanesi ailenin ekonomik durumudur. Gelir düzeyi düşük olan ailelerin sebze, meyve tüketim oranları daha azdır. Tuzlu, şekerli ve yağlı yiyecekleri daha fazla tüketmektedirler. Ayrıca çocukların beslenme alışkanlığının şekillenmesinde çevre olarak arkadaş ortamı çok büyük rol oynamaktadır. Aynı zamanda devletin tarım, sağlık ile ilgili uyguladığı politikalar da büyük öneme sahiptir. Okul çağındaki çocuk yeni sosyal çevre edinir bununla birlikte hareket kapasitesi değişir. Hareket kapasitesi ve beslenme alışkanlığı ikilisini dengede tutmak önemlidir. Buraya kadar sağlık durumları yerinde olan çocuklardan bahsettik. Sağlık yönünden farklı olan çocuklar için durum daha dikkat ve özen gerektirir. Bu çocuklar gelişim ve beslenme yönünden diğer çocuklardan farklıdır. Besin planı oluştururken her çocuğun ayrı incelenmesi çok önemlidir.

2-TARTIŞMA

Bu makale 2002-2017 yılları arasında yapılan araştırma makalelerine ulaşılarak yapılmıştır. Çocuklar küçük yaşta edindikleri beslenme alışkanlıklarını ileriki yaşlarına yani yetişkinlik önemlerine hatta yaşam boyu beraberinde getiriler. Bebeğin küçük yaşta yemek tercih etmede aktif değillerdir. Ancak yaşına ulaşınca ve okul çağına gelince bu konuda aktif rol almak isterler. İlk süreçte ise ailelerine ve daha sonrasında okullarına bağlıdırlar. Ailenin bu konuda iyi bir model olabilmesi için bilgili ve bilinçli olmaları gerekmektedir. Okullar ise bu konuda aileleri, çocukları ve öğretmenleri içine dâhil edecek beslenme programları hazırlamalıdırlar. Özel okulda okuyan çocukların şişmanlık düzeyleri, devlet okulunda okuyan çocuklara kıyasla daha azdır. Çünkü devlet okulunda okuyan çocuklar yanlarına beslenme çantası almamakta daha çok kantinlerden yiyecek almakta ve bu nedenle hazır yiyeceklerle beslenmektedirler. Ayrıca sosyoekonomik düzeyleri düşük olan çocuklarında içinde bulunduğu bir ortam olarak düşünürsek de her besin türünden dengeli olarak beslenememektedir. Daha çok karbonhidrat türü ve kilo aldırabilecek besin kaynaklarını tüketmektedirler. Çocukların çoğu ev ortamında yemeklerini yemek masasında değil de televizyon karşısında yediği bulunmuştur. Ebeveynlerin bebekken çocuklarına anne sütü verme kararlarında bazı faktörlerden etkilenmektedirler. Bunlardan bazıları evdeki büyükler, kayınvalideleri, basın yayınları, sağlık çalışanları, ilaç kullanmalarıdır (Samlı,2006). Okul öncesi ya da okul çağı dönemindeki çocukların beslenme alışkanlıkları kadar fizik aktiviteleri de önemlidir. Beslenme alışkanlıklarındaki besin türleri ve miktarları ile fiziksel aktivite düzeyleri arasında dengenin sağlanması gereklidir. Nörolojik sağlık bozukluğu gibi farklı rahatsızlığa sahip çocukların beslenme alışkanlıklarının oluşturulmasında, diğer çocuklardan farklı hızda büyüdükleri göz önünde bulundurulmalıdır. Eğer çocuğa diyet uygulanmak isteniyor ise yararı olabilecek durumdaki çocuğa uygulanmalıdır. Otizm spektrum bozukluğu olan çocuklar için beslenme alışkanlığı kazandırılırken çölyak gibi alerjilerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir (Ünal,2016). Motor bozukluğa sahip çocuklarda kötü yapılan beslenme müdahaleleri önemli risk faktörü oluşturur.

3-SONUÇ VE ÖNERİLER

Tüm Reklamları Kapat

On adet makaleden yararlanılmıştır. Makalelerimiz pilot çalışma, sekiz nitel araştırma bir nicel araştırmadan oluşmaktadır. Makalelerde yapılandırılmış form ve anketler kullanılmıştır. Bazı makalelerde dönem ifadeleri yer almış ancak yaş aralığı verilmiştir. Bir makalede fiziksel aktivitenin öneminden tam olarak bahsedilmemiş ve üzerine yeterince araştırma yapılmamıştır. Nörogelişimsel bozukluğu olan çocukların beslenme konusu üzerinde tam olarak durulmamıştır. Yeterince örnek rahatsızlık makalede yer almamıştır. Ayrıca makalede yer alan rahatsızlıklar için uygun olan beslenme programı hakkında net olacak bilgilere ulaşılmamıştır. Beslenme alışkanlığının elde edilmesi üzerine ebeveyn rolü kadar okul ortamının rolü de büyüktür. Bu konuda makalede yapılabilecek aktiviteler konusunda net bilgi vermemiş ve literatürde bulunan aktivitelere yönelik araştırma yapılmamış, makaleye sunulmamıştır. Bunun için ülkemizdeki devlet ya da özel okullarında bulunan rehberlik hocalarımızın daha çok ilgi göstermesi ve çeşitli plan, programlar yapması daha faydalı olacaktır. Özel okul ve devlet okulundaki her öğrencinin tam anlamıyla eşit olmasa bile eşite yakın bir konumda olması gerekmektedir. Çünkü bu okullarda okuyan çocuklar gün geçtikçe büyümekte ve yetişkin birey olma yolunda ilerlemektedir. Onların bu yoldaki en önemli arkadaşı yiyecektir. Ülkemiz yöneticilerinin devletin çeşitli alanlarından hizmet ederek; her iki okul türündeki çocukların besin gruplarından eş değer düzeyde, yeterli ve dengeli bir şekilde faydalanmasını sağlamaları gerekmektedir. Böylelikle maddi durumu olmayan aileler için çok yararlı olacaktır. Çünkü sosyoekonomik düzeyi düşük olan aileler çocuklarının beslenme çantasına yeterli miktarda besin koyamamaktadır. Bu tür uygulamalar yapılırsa her çocuk tam olarak eşit düzeyde olmasa bile eşite yakın bir düzeyde beslenecek ve sağlıklı bir yetişkin olma yolunda ilerleyecektir.

KAYNAKÇA

Zembat, R., Kılıç, Z., Ünlüer, E., Çobanoğlu, A., Usbaş, H., Bardak, M. (2015). Çocuğun beslenme alışkanlığını kazanmasında okul öncesi eğitim kurumlarının yeri. Uluslar arası Katılımlı III. Çocuk Gelişimi Ve Eğitimi Kongresi “Erken Müdahale”, 417- 424.

Ünal, G.; Özenoğlu, A. (2016). Nörogelişimsel bozukluklarda beslenme. Clinical And Experimental Health Sciences,6(2), 80-85.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Alphan, E., Keskin, Y., Tatlı, F. (2002). Özel okul ve devlet okulunda öğrenim gören adolesan dönemindeki çocukların beslenme alışkanlıklarının karşılaştırılması. Beslenme Ve Diyet Dergisi, 31(1), 9-17.

Samlı, G., Kara, B., Ünalan, P., Samlı, B., Sarper, N., Gökalp, A. (2006). Annelerin emzirme ve süt çocuğu beslenmesi konusundaki bilgi, inanış ve uygulamaları: niteliksel bir araştırma. Maramara Medical Journal, 19(1), 13-20.

Kobak, C., Pek, H. (2015). Okul öncesi dönemde (3-6 yaş) ana çocuk sağlığı ve anaokulundaki çocukların beslenme özelliklerinin karşılaştırılması. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 30(2), 42-55.

Ünver, Y., Ünüsan, N. (2004). Okulöncesinde beslenme eğitimi üzerine bir araştırma. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 529-551.

Vatandaş, N., Tarcan, A., Özbek, N., Gürakan, B. (2005). Altı aylık çocuklarda beslenme şekli ile hemoglobin düzeyi ilişkisi. Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Dergisi, 48, 221-225.

Erdem, S., Özel, H., Çınar, Z., Işıkhan, S. (2017). Farklı sosyoekonomik düzeye sahip çocuklarda ailenin beslenme tutum ve davranışlarının çocuğun beslenme durumuna etkisi. Beslenme Ve Diyet Dergisi, 45(1), 3-11.

Tüm Reklamları Kapat

Şimşek, I., Yabancı, N., Turan, Ş. (2009). Okul çağı çocuklarının beslenme çantalarının değerlendirilmesi. Aile Ve Toplum Eğitim-Kültür Ve Araştırma Dergisi, 5(19), 99-110.

Keskin, K., Alpkaya, U., Çucuk, A., Öztürk, Y. (2017). 12-14 Yaş çocukların fiziksel aktivite düzeyleri ile beslenme davranışları arasındaki ilişkinin incelenmesi. İÜ Spor Bilimleri Dergisi, 7(3), 34-43.

Okundu Olarak İşaretle
2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Raporla
Mantık Hatası Bildir
Yukarı Zıpla
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Muhteşem! 0
  • Tebrikler! 0
  • Bilim Budur! 0
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Umut Verici! 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 30/04/2024 21:19:15 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17320

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Oyun Teorisi
Ana Bulaşma Mekanizması
Skeptisizm
Gezegen
Yıl
Kütle
Tümör
Göğüs Hastalığı
Göz
Farmakoloji
Makine
Nükleik Asit
Optik
Mantık
Stephen Hawking
Şizofreni
Çocuklar İçin Bilim
Kemik
Yapay Zeka
Asteroid
Teknoloji
Kuyruk
Elektrokimya
Besin Değeri
Hukuk
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close