Bilim ve Merak

- Blog Yazısı

Sistematik Merak:
Bilim veya ilim, nedensellik, merak ve amaç besleyen, olguları ve iddiaları deney, gözlem ve düşünce aracılığıyla sistematik bir şekilde inceleyen entelektüel ve uygulamalı disiplinler bütünüdür.[1] Bu tanım başta kulağa yorucu ve karmaşık geldiğinin farkındayım ancak sadece iki kelime ile kısmen doğru bir tanımlama yapmak mümkün: “Sistematik Merak” . İnsanlık tarihi kadar eski bir içgüdü olan merak duygusu ile sistematik bir şekilde yapılan gözlemler ve araştırmalar bilim kavramının temelini oluşturmuştur.
Merak ve Bilim İlişkisi:
Merak adını verdiğimiz duygunun insanlık tarihi kadar eski olduğuna değinmiştik. Dolayısıyla bilimi oluşturan böylesine kuvvetli içgüdünün bu denli eskiye dayanması sebebiyle bilim tarihinin de bilimsel eylemlerin de insanlığın başladığı yıllara dayanması kaçınılmaz oluyor. İşte bu yüzen bilim kavramını tam anlamıyla anlayabilmek için merak içgüdüsü ile bilim kavramının arasındaki ilişkiye göz atmamız gerekiyor. Peki bilim ve merak arasındaki ilişki nedir diye soracak olursak nasıl bir cevap beklememiz gerekiyor? Hiç şüphesiz bu soruyu kendimize sorduğumuz zaman merak içgüdüsü, bilimsel eylemin başlangıcıdır cevabını almış oluruz çünkü bizi yeni icatlar yapmaya yeni olgular keşfetmeye iten, yine çok güçlü bir içgüdü olan tembelliğe karşı koymamızı sağlayan, oturduğumuz sıcak ve rahat koltuğumuzdan kaldıran, ve hayatı ve çevremizi sorgulatan ve sonunda başarıya giden yoldur merak. İşte bu yüzden merak bilimsel eylemin ilk basamağıdır. Kulağa açıkçası ilk başta garip gelse dahi en küçük eylemin nedenini sorgulamamızı sağlatan da roketler inşa edip Ay’a gitmemizi sağlayan da tekerleği bulmamıza yardım eden de etrafımızdaki olup biten olayları yorumlamaya çalıştıran da aynı içgüdü olan merak duygusudur. Bir daha aklınıza bir şey takıldığında ya da bir şeyi merak ettiğinizde aslında insanlık tarihini doğrudan şekillendiren bir eylemde bulunduğunuzu hatırlayın.
İlk Bilimsel Eylemler:
Öncelikle bilimsel eylem nedir buna bir tanımlama getirmek istiyorum. Kısaca merak duygusunun başlangıcını getirdiği, azim ve disiplinin devam ettirdiği araştırma ve gözlemlerin sistematik bir şekilde kayıt altına alınmasına veya yayımlanmasına bilimsel eylem diyebiliriz. Yine önemli bir kavram olan “Bilimsel Birikim” denince çoğumuzun aklında bir şeyler oluşmaktadır yine de bu kavramı kısaca tanımlayacak olursak: Bilimsel eylemlerin sistematik bir şekilde sonraki nesillere aktarılması ve sonraki nesillerin bu bilgileri tekrar keşfetmesine gerek kalmadan kullanmasını sağlayan birikime bilimsel birikim diyebiliriz. İşte ilk bilimsel eylemler ve sonraki bilimsel gelişmeler bu iki kavram sayesinde ortaya çıkmıştır. İnsanlık var olduğundan beri keşifler ve icatlar yapılmış olsa dahi ilk bilimsel eylemlerin temelini yaklaşık 4000 yıl önce Mısır ve Mezopotamya Medeniyetleri tarafından pratik amaçlar güdülerek oluşturmuşlardır. Örnek olarak Mısır Medeniyetleri; ilk yazı, papirüs, takvim, diş macunu, göz makyajı, naneli şeker gibi icatlarda bulunmuş çok ünlü astronomları ile gök bilimine katkıda bulunmuşlardır. Mezopotamya Medeniyetleri ise bilimsel olarak; aritmetik, geometrik ve astronomik olarak katkılarda bulunmuşlardır. Bu Medeniyetler: Çarpım tablosu, kare ve karekök almak ve dört işlem yapmak gibi temel ve önemli buluşlara imza atmışlardır. İşte bu buluşlarında sonrada kullanılması ya da revize edilmesini bilimsel birikim sağlamıştır. Daha sonralarında ise bu bilgi birikimi “Modern Bilim” kavramının kapılarını açmıştır.

Modern Bilim:
Kısa da olsa -ileride daha uzun uzun bahsetmek istediğim- modern bilime bu yazıda da bir kaç satır ayırmak istiyorum. Modern bilim, çoğu kaynağın Galileo Galilei tarafından başlatıldığı düşünülen modern çağın erken döneminde bilimsel devrim döneminde özellikle Avrupada meydana gelen bilimsel gelişmelerin bütünü olarak adlandırılıyor. Galileo özellikle yaşadığı dönemin zor şartlarına rağmen Venüs’ün evrelerinin teleskopik kanıtı, Jüpiter’in en büyük dört uydusunun keşfi gibi büyük buluşlara imza atmış, modern fiziğin en temel kanunlarından olan Görelilik teorisini öne sürmüş olduğundan kendisine “Modern fiziğin babası, bilimin babası” gibi unvanlar verilmiştir.
Sonuç:
Bilim ve merak duygusunun bu denli iç içe olması aslında bizlere çok güzel bir ders vermekte merak içgüdüsü olmasaydı sanıyorum ki insan dediğimiz varlıklar olarak asla bu kadar gelişemezdik o yüzden gelecekten tek temennim sonraki nesillerin bu ateşleyici gücü kaybetmemesi.
-Hamza NİŞANCI-
- 7
- 6
- 5
- 4
- 3
- 2
- 2
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ www.textbooksonline.tn.nic.in. Bilim Tanımı. Alındığı Tarih: 5 Ağustos 2023. Alındığı Yer: www.textbooksonline.tn.nic.in | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 14/03/2025 16:38:40 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/15259
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.