Biyorezonans Nedir? Vücudumuzun Yaydığı Titreşimler, Kanser Gibi Hastalıkların Tedavisinde Kullanılabilir mi?
Biorezonans terapisi, elektromanyetik dalgaların insan hastalıklarını teşhis ve tedavi etmek için kullanılabileceğinin öne sürüldüğü bir sahtebilim uygulamasıdır. Biyorezonsın gerçek olduğunu ve tıbbi tedavide kullanılabileceğini gösteren hiçbir kanıt bulunmamasına rağmen, bu yöntemin çalıştığına inanan kişiler tarafından uygulanmaya devam edilmesinden ötürü "sahtebilim" olarak tanımlanmaktadır. Biyorezonans üzerine çalışmalar, plasebo etkisinden daha başarılı bir yüzde elde edemeyerek başarısız olmuştur.[1] Günümüzde biyorezonansın tıbbi durumların veya hastalıkların doğru bir göstergesi veya herhangi bir durum için etkili bir tedavi olduğuna dair güvenilir bir bilimsel kanıt yoktur.
Ne yazık ki, tarih boyunca, sonradan dolandırıcılık olduğu anlaşılan birçok biyorezonans tedavi vakası meydana gelmiştir. Örneğin vakalardan birinde bir şahıs, biyorezonans kullanarak kanseri tedavi edebileceğini söylemiş, müşterilerinin tıp doktorları tarafından önerilen ve hayat kurtarıcı olan kemoterapi ve ameliyatları uygulamlarına gerek olmadığı yönünde yanlış iddialarda bulunmuştur. Ayrıca BBC gibi bilindik haber kaynakları da biyorezonans tedavisinin müşterilerin %70'inde sigara bağımlılığını durdurabildiği ve bunun geleneksel tedavilerden daha iyi bir sonuç olduğu iddiasını gerçekmiş gibi haberleştirerek, bu dolandırıcılığın daha yaygın bilinmesine (yanlışlıkla da olsa) aracılık etmiştir.[8]
Biyorezonans Nedir?
Biyorezonans alanının savunucularından Brügemann, biyorezonans yöntemini şöyle tanımlamaktadır:[2]
Biyorezonans, aşırı küçük biyoenerji dalgalarınının herhangi bir şekilde bozulma olmaksızın 'işlevlerini yerine getirebilen' endojen titreşimlerini kullanarak bedenin kendi öz dengesinde kullanılan spontane şifa enerjilerini güçlü bir şekilde uyaran yeni bir tür terapidir. Bu, biyorezonans terapisinin temel amaçlarından biridir.
Biyorezonansın sözlük tanımı ise şöyledir:[3]
1917 yılında 'hastaların kendi titreşimlerini' kullanan Franz Morrell'in ortaya attığı; bir aygıt (Mora aygıtı, Bicom) ile hastanın biyofiziksel titreşimlerinin (frekanslarının) kaydedilmesi ve ardından ikinci bir elektrod yardımıyla bedene geri verilmesini amaçlayan yöntem.
Biyorezonans araştırmalarında elektromanyetik dalgaların birkaç farklı türü bulunan sofistike elektronik aygıtlarla ölçülebileceği (yöntemin tanı boyutu), ve şayet ölçümler normal aralıkta değilse normal aralığa çekilebileceği (yöntemin tedavi boyutu) öne sürülmektedir. Biyorezonans, MORA terapi ve ölçümlerde sık sık kullanılan aygıtın ismi (BICOM) ile de anılmaktadır.
Sahtebilim Dili Örnekleri
Bu makalede kapsamlı veya sistematik bir genel bakış sunulmamakta; biyorezonans literatüründen seçme alıntıların analizi amaçlanmaktadır. Bu alıntılar, örnek niteliğindedir ve daha genel çıkarımların yapılabileceği bir zeminin hazırlanması için kullanılmıştır. Bağlam dışı alıntı yapmaktan kaçınmak amacıyla araştırmacılar, alıntıları bağlı bulunduğu paragrafla beraber almış, ana metin üzerinde herhangi bir değişiklik veya düzeltme yapmamıştır. İlk örneğimizle başlayalım:[2]
Biyofiziksel kontrol süreçleri, biyokimyasal süreçlerin üzerindedir. Atomik süreçlerin kimyasal bileşikler doğurmasına benzer şekilde son derece küçük boyutta gerçekleşen biyoiletişim de biyokimyasal süreçlerin gerçekleşmesine neden olur. Kontrol sinyalleri elektromanyetik bir niteliğe sahiptir. Bu da bu sinyallerin örneğin kablolar aracılığıyla iletilebilmesini ve üst düzey elektronik araçlar kullanılarak terapi sinyallerine dönüştürülebilmesini mümkün kılar. Amaç, sinyalleri patolojik unsurlardan arındırmaktır.
Yazar, burada en başta oldukça karmaşık ve bilimselmiş gibi gözüken, teknik bir dil kullanmaktadır. Ancak ikinci bir okumadan sonra sözcüklerin ifade ettiklerinden daha fazlasını gizlediğini görmek kaçınılmazdır; kullanılan bilimsel dil, argümanın herhangi bir mantığa dayanmadığını gizlemektedir. Bu sahte-bilimsel cila temizlendikten sonra argümanda "yaşayan sistemlerin elektromagnetik fenomenler sergilediğini, temel aldıkları elektromagnetik enerjilerin bizi hasta edebildiğini, bu enerjilerin bir elektronik aygıta aktarılarak değiştirilebileceğini ve zarar vermeyecek hale getirilebileceğini" öne sürüldüğü görülür.
Bir başka örneğe bakalım:[4]
Pediatride BICOM aygıtının asıl MORA-terapiye kıyasla önemli bir avantajı, osilasyonu düşürme olasılığıdır. Bu da tedavi sırasında çocukların reaksiyon paternleriyle daha yüksek uyum göstererek daha iyi sonuçlar doğurur.
Bu parafta esas olarak BICOM aygıtının bir tür elektromanyetik dalganın frekansı veya amplitüdünü değiştirebileceği öne sürülmekte; bunun da çocukların reaksiyon eğilimleri göz önünde bulundurulduğunda tercih edilebilecek etkili bir yöntem olduğu ifade edilmektedir.
Devam edelim:[5]
Biyorezonans Terapisinin etkililiği farklı şekillerde cevaplanması gereken bir sorudur. BR, ilk olarak bilgi düzeyinde, yani organizmanın aşırı küçük biyosibernetik regülasyon düzeyinde etkisini göstermektedir. Bu, aynı zamanda zaman faktörü ve fonksiyonel açıları da içerir ve bu şekilde bedenin materyal-biyokimyasal alanını etkiler. BRT, etkililik ölçütünde diğer terapi prosedürlerine kıyasla çok daha yüksek olmasına karşın fiziksel düzeyde kalmakta ve ruhsal alana ulaşamamaktadır. Öyle görünüyor ki, hastayı hastalıklarından arındırmak, hastanın tavır ve davranışlarında, genel refahında bir iyileşmeye ve değişime de sebep olmaktadır.
Bu akıl almaz paragrafı da anlamak kolay değildir. Yazar, eğer doğru anlaşılıyorsa biyorezonansın organizma içindeki bilgi akışına müdahale ettiğini öne sürmektedir. Yazara göre ilgili süreç, zamana bağlıdır ve bu nedenle fonksiyonu, fiziksel ve biyokimyasal özellikleri etkilemekte ve diğer tedavi yöntemlerine kıyasla daha etkili olup ruhani küremizi bozmamaktadır. Biyorezonans ile bir hastalık tedavi edilirken aynı zamanda davranış, tavır ve genel refah yönünde de değişiklikler meydana gelmektedir.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Devam edelim:[6]
MORA terapi, hastanın kendi titreşimlerinin elektromanyetik spektrumun geniş bir aralığında kullanıldığı bir otoizoterapidir. Açıkçası, (Albert Einstein ve diğerlerinin de öngördüğü gibi) bizlerin iki gizli parametreli altı boyutlu kozmosta hiperdalgalarımız bulunmaktadır. Fiziksel düzlemin yanında altı varlık düzlemi daha vardır ve Sheldrake ve Burkhard Heim'e göre MORA terapisi, işlevini M-alanı olarak da adlandırılan biyolojik düzlemde çalışmaktadır.
Bu paragrafta ise MORA terapisinin bedenin özkaynaklarını (geniş bir elektromanyetik dalga aralığını) kullanan bir öztedavi olduğu öne sürülmektedir. Bu dalgalar 6 boyutta bulunan hiperdalgalardır ve varlıkları zaten Einstein tarafından öngörülmüştür. Paragrafta altı (veya yedi?) varlık düzleminin halihazırda keşfedildiği; MORA terapisinin de bu düzlemlerden birinde faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır.
Yazar, maksimum kütle ve kütlesizlik arasındaki dünyaya genel bir tıbbi anlayış sunmakta ve bu anlayışı öznellik/nesnellik kavram çiftiyle tamamlamaktadır. Bu dünya anlayışında diğer prosedürlere ek olarak biyoelektronik fonksiyon tanılamanın üç test prosedürü sunulmakta ve diğer kavramlarla birleştirilmektedir. Dolayısıyla, holistik tıp bağlamında her tıbbi prosedürün yararlı bir endikasyonu vardır; zira her prosedürün farklı hedefleri vardır. Prosedürlerin tek taraflı değerlendirmesinde insana gereken önem verilmez.[7]
Bu yazar, "kütlenin ve objektifliğin maksima ve minima ölçütleri arasındaki dünya" konseptini tanıtmış ve bu yeni konsept ile uyumlu biyorezonansa dayalı 3 farklı tanı koyma testi geliştirmiştir. Dolayısıyla, holistik açıdan bakmak gerekirse her bir tedavinin bir şey için iyi olduğunu; çünkü her tedavinin bir amacı olduğunu söylemek elbette mümkündür. Bu holistik tedavilerin tek taraflı değerlendirmesi, bir insanın karmaşıklığı göz önünde bulundurulduğunda elbette dar kalacaktır.
Yorum ve Sonuçlar
Yukarıda verilen örnekler, dilin anlamı gizleyecek bir araç olarak nasıl kullanılabileceğini göstermektedir ve birkaç ortak noktaları bulunmaktadır. Verilen her bir örneğin;
- Yüksek derecede teknik dil kullanıldığı,
- Kolaylıkla anlaşılamayacak şekilde yazıldığı,
- Sahtebilim cilasından arındırıldıklarında ortaya çıkan asıl argümanlarının basit ancak mantıksız olduğu,
- Gizli, muğlak veya kanıtlanmamış varsayımlara dayandığı görülmektedir.
Dolayısıyla bu yazıları yazan yazarların mantıksız ifadelere bilim süsü verdiği düşünülmektedir, ki bu da sahtebilim dilinin en göze batan özelliğidir. Bu makalede biyorezonans yöntemleri üzerine bir değerlendirme sunulmamıştır; ancak bu yöntemlerin etkililiği üzerine yazarın bilgisi dahilinde herhangi bir kanıt paylaşılmadığının da altının çizilmesi gerekir.
Peki bu dil kullanımının etkileri nelerdir? Bu sorunun cevaplanması için öncelikle bu cilalı sahtebilim dilinin özellikle tamamlayıcı ve alternatif tıp alanında haddinden fazla kullanıldığının ve birçok insanı yanlış yollara sokma potansiyeline sahip olduğunun kabul edilmesi gerekir. Bir insanın tıp alanında yanlış bir yola sapması, ciddi risk alması demektir. Dolayısıyla bu dil kullanımının, yani cilalı sahtebilim dilinin, kamu sağlığına zarar verdiğinin kabul edilmesi gerekir.
Bu makalede biyorezonans veya tamamlayıcı/alternatif tıp alanına yönelik sistematik bir dilbilimsel analiz sunulmamaktadır. Dolayısıyla bu makaleye dayanarak yapılacak genellemelerde dikkatli olunmalıdır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 2
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Türev İçerik Kaynağı: Pubmed | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. H. Schöni, et al. (1997). Efficacy Trial Of Bioresonance In Children With Atopic Dermatitis. International Archives of Allergy and Immunology, sf: 238-246. doi: 10.1159/000237460. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b H. Brügemann. (1989). Bioresonanztherapie: Grundlagen Und Praxis Der Weiterentwickelten Therapie Mit Patienteneigenen Schwingungen Nach Morell. Erfahrungsheilkunde, sf: 162-167. | Arşiv Bağlantısı
- ^ W. Pschyrembel. (1996). Pschyrembel: Wörterbuch Naturheilkunde. Yayınevi: Berlin de Gruyter. sf: 38.
- ^ P. Schumacher. (1989). Die Vielseitigen Einsatzmöglichkeiten Der Bioresonanztherapie In Der Kinderärztlichen Praxis. Erfahrungsheilkunde, sf: 172-177. | Arşiv Bağlantısı
- ^ H. Brügemann. (1990). Die Position Der Bioresonanztherapie (Brt) Im Gesamtkrankheitsgeschehen. Erfahrungsheilkunde, sf: 803-811. | Arşiv Bağlantısı
- ^ W. Ludwig. (1987). The Scientific And Physical Aspects Of Mora Therapy In Acupuncture. Am J Acupunct, sf: 129-135. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. Vill. (2001). Ist Die Bioelektronische Funktions-Diagnostik (Bfd) Ein Subjektives Oder Objektives Testverfahren?. Erfahrungsheilkunde, sf: 82-90. | Arşiv Bağlantısı
- ^ B. Goldacre. Who's Holding A Smoking Gun To Bioresonance?. (12 Kasım 2005). Alındığı Tarih: 2 Haziran 2024. Alındığı Yer: The Guardian | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:39:17 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17241
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.