Bilimsel Gerçeklere Demokrasiyle Ulaşılmaz!
İnsanların %9'unun ya da %99'unun evrimi kabul veya reddetmesi konuyla alakasızdır. Gerçeklere demokrasiyle ulaşılmaz!
Evet, bu söz ilk duyulduğunda insana "saldırgan" ya da "öfkeli" geliyor olabilir; ancak duygulardan arınmış bir şekilde durup bir düşünün... Anonim olarak geçen bu söz, çok doğru bir noktaya parmak basıyor ve sadece Evrim Kuramı ile ilgili değil, bilimin genel mantığıyla ilgili nokta atışı yapıyor.
Dünya'daki insanların tamamı Evrim Kuramı'nı ya da incelediği kavram olan, evrim adı verilen doğa yasasını reddediyor olabilir. Önemli olan bu reddedişin hangi sınanabilir, tekrar edilebilir, test edilebilir, yanlışlanabilir ve genel olarak "bilimsel" nedenlere dayandırıldığıdır. Eğer ki bilimsel bir temellendirmeye dayanılarak reddedilemiyorsa, Dünya'daki tüm insanların evrimi reddetmesi (ve benzer şekilde kabul etmesi de), gerçekleri değiştirmeyecektir. Örneğin, henüz keşfetmediğimiz veya şu anda farkında bile olmadığımız fizik, kimya, biyoloji yasaları etrafımızda durmaksızın işliyor olabilir. Bunları şu anda bilmiyor oluşumuz, onların gerçekliğini etkilemeyecektir. Onları keşfettiğimizde bir grup densizin, hiçbir bilimsel temele dayanmaksızın bu doğa yasalarını reddetmesi, buna yönelik sosyal medya oluşumları ve kampanyalar başlatması da bu gerçekleri değiştirmemektedir. Zira bunların varlığı, bizlerin görüşüne, oyuna, fikrine bağlı değildir!
Örneğin evrim, bir doğa yasasıdır, bilimsel bir gerçektir. Onun neden ve nasıl çalıştığını inceleyen bilim dalına Evrimsel Biyoloji, bu bilim dalının merkezindeki teoriye ise Evrim Teorisi adı verilir. Evrenin yapısı, dokusu ve temel işleyişi değişmediği sürece, evrim her daim var olacaktır. Canlılar değişecek, farklılaşacak, türleşecek, yeni türler evrimleşecektir. Evrim Teorisi ise zaman içerisinde değişmeye, gelişmeye, güçlenmeye açıktır. Çünkü evrim yasasının nasıl çalıştığını daha iyi anladıkça, o doğa gerçeğiyle ilgili teorimizi daha da güçlendirebiliriz. Son 150 yıllık evrimsel biyoloji tarihinde yapılan da budur. Bundan sonraki asırlarda da bu yapılmaya devam edecektir. Ancak bizim bu "doğa yasasını algılamamıza yönelik serüven" içerisinde hangi evrede olduğumuz, o doğa yasasının gerçekliğinden tamamen bağımsızdır. Örneğin kütleçekimini çok çok iyi anlıyor olmamız, onu daha gerçek yapmamaktadır. Benzer şekilde, evrimi az anlıyor oluşumuz, evrimin daha az gerçek kılmamaktadır. Ya da onu daha iyi anladıkça, evrim de giderek daha gerçek hale gelmemektedir. Bunun anlaşılması büyük öneme sahiptir. Yasa yasadır. Biz zamanla onu keşfederiz ya da keşfetmeyiz. Anlarız ya da anlamayız.
Bir diğer örneğe bakalım:
Evet, bu söz de, yukarıdaki örnek gibi "kulak tırmalayıcı" olsa da, tamamiyle doğrudur. Çoğunluğun doğru olanı tercih etme ihtimalinin daha yüksek olduğu yanılgısına mantıkta "Argumentatum ad populum" adı verilir. Yani, "çoğunluğa başvurma safsatası". Bu, özellikle politikacıların göz boyamak için defalarca (bilerek ya da bilmeden) düştüğü bir hatadır. Kendi seçmenlerinin ya da çoğunluğun azınlığa nazaran doğruyu bilme ihtimalinin daha çok olduğuna inanma sanrısıdır. Halk arasında genellikle "X miktarında insan yanılıyor olamaz ya, bir bildikleri vardır." şeklinde ifade edilir.
Politikacıların haricinde kimi zaman bilim karşıtları da, bilimsel gerçeklerin üzerini örtmek için halk çoğunluğunun peşine düşerler. Elbette, çoğunluğun haklı olmak zorunda olmayışı, onların sayısal üstünlüğü ile ilgili değildir. Bazı istisnalar hariç, her zaman o çoğunluğun nitelikleriyle ilgilidir. Örneğin, evrimsel biyoloji konusunda halkın tamamı pek tabii yanılabilir (bunun sebebi yanlış bilgilendirme, cehalet, umursamama gibi sayısız faktör olabilir). Ama sadece "halkın geneli" değil. Örneğin, evrimsel biyoloji ve içerikleri hakkında, "üniversite ve üzeri bir düzeyde diploma sahibi mühendisler" de tamamen yanılabilir. Zira nitelikleri, evrimsel biyoloji hakkında söz sahibi olmaya yeterli değildir. İşte bu nedenle, çoğunluğa başvurulacaksa, başvurulan çoğunluğun ispatlanmasına çalışılan konuyla ilgili bir uzmanlık dalında olması gerekir. Böyle bir durumda, elbette ki çoğunluğun sözü ve fikri önem arz edebilir. Örneğin iklim değişimi konusunda iklim bilimcilerin, depremler konusunda jeologların fikir çoğunluğu anlam ifade edebilir (ancak etmesi şart değildir, çoğunluk her zaman yanılabilir - ki sorun da tam olarak budur!)
Dolayısıyla, bir dahaki sefere biriyle tartışırken, "Ha, yani bunu kabul eden 10 milyon insan yanılıyor da sen haklısın, öyle mi?" şeklinde bir savunma geldiğinde, karşı tarafın en klasik mantık hatalarından birine düştüğünü fark edin. Evet, siz haklı olabilirsiniz ve 10 milyon, 100 milyon, 1.2 milyar insan pek tabii bütün olarak yanılıyor olabilir! Hele ki o grup insan, tartıştığınız konu her neyse onun uzmanı değilse veya tartışılan konu nesnel değil de, daha öznel bir konuysa...
Burada başarılı televizyon yapımcısı ve komedyen John Oliver'ın konuya nokta atışı yaptığını görüyoruz.
Ve altına imzamızı atıyoruz.
Sonuç
Yani doğadaki gerçekler, bizlerin algısı ve kavrayışından bağımsızdır. Biz onları anlasak da, anlamasak da işleyişlerini sürdüreceklerdir. Biz kabul etsek de, etmesek de canlılar evrimleşmiştir, evrimleşmektedir ve evrimleşecektir. Bu gerçeği tüm insanlar toplanıp oylasalar da değiştiremezler. İnsanların gücü buna yetmez. Çünkü gerçekler demokratik değildir. Bilimsel gerçeklere demokrasiyle ulaşılmaz.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 24
- 10
- 9
- 5
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:42:50 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/911
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.