Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Ayasofya: Medeniyetlere Ev Sahipliği Yapmış Bir Şaheserin Asırlara Sığmayan Tarihi

8 dakika
3,239
Ayasofya: Medeniyetlere Ev Sahipliği Yapmış Bir Şaheserin Asırlara Sığmayan Tarihi The Culture Trip
Ayasofya'nın genel görünümü.
Tüm Reklamları Kapat

Ayasofya (veya resmi adıyla "Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi"), İstanbul'da yer alan bir cami ve dünyanın en ilgi çeken yapılarından bir tanesidir. Çok özel bir mimariye sahip olan Ayasofya, aynı yerde üç kere inşa edilmiştir. Günümüze ulaşan Ayasofya, Bizans döneminde İmparator Juatinianos tarafından inşa edilmiştir.

Ayrıca Ayasofya:

  • 360 yılından İstanbul'un fethine (1453'e) kadar Yunan Ortodoks Kilisesi olarak,
  • 1453'ten 1931'e kadar cami olarak (1931'ten 1935'e kadar halka kapalı kalmıştır),
  • 1935'ten 2020'ye kadar müze olarak,
  • 2020'den bu yana yeniden cami olarak hizmet vermiştir.

Tarihi yapılar, bir bölgenin tarihi dokusu ve geçmişi hakkında önemli veriler sunmaları nedeniyle oldukça değerlidirler. Doğu Roma İmparatorluğu zamanında inşa edilen ve muhteşem detayları ve mimari özellikleriyle ön plana çıkan Ayasofya da bu yapılar arasında yer almaktadır. Farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan, çok özel mimari yapısıyla dikkatleri üzerine çeken Ayasofya, tarihi derinliğiyle de uğrak yerlerinden biri haline gelmiştir. Peki Ayasofya'nın tarihi hakkında neler biliyoruz?

Tüm Reklamları Kapat

Ayasofya Etimolojisi

Ayasofya kelimesinin Yunanca karşılığı Ἁγία Σοφία'dır. Resmi ismi ise Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi'dir. Ayasofya adında yer alan "aya" kelimesi "kutsal, azize" anlamlarına gelir. Bunun yanı sıra "sofya" sözcüğü ise Eski Yunancada "bilgelik" anlamlarına gelmektedir. Her iki kelime birleştiğinde "kutsal bilgelik" kelimesi ortaya çıkmaktadır. Gerçekten de 532-537 yılları arasında Yunan geometristler Miletli İsidoros ve Trallesli Anthemius tarafından tasarlanıp inşa edildiğinde "Kutsal Bilgelik Kilisesi" (Yun: "Ναὸς τῆς Ἁγίας τοῦ Θεοῦ Σοφίας") olarak adlandırılmıştı.

İstanbul'da bulunan ve hem yerli hem de yabancı turistlerin ziyaret ettiği Ayasofya, Bizans İmparatorluğu döneminde yaptırılmıştır. İlk yapıldığı dönemde "Megala Ekklesia" (Tür: "Büyük Kilise") olarak adlandırılsa da daha sonraları Ayasofya şeklinde ifade edildiğini söylemek mümkündür. Ayasofya'nın tarihi süreç içerisinde farklı zaman dilimlerinde tekrar inşa edildiği, günümüze kadar gelen Ayasofya'nın üçüncü Ayasofya olduğu ise bilinen bir gerçektir.

Ayasofya'nın Dikkat Çeken Tarihi

Daha önce de belirtildiği üzere Ayasofya, üç kere aynı yerde inşa edilmiş, günümüze kadar gelen Ayasofya ise üçüncüsü olmuştur. Bu nedenle Ayasofya tarihini incelerken üç farklı Ayasofya üzerinde inceleme yapmak oldukça önemlidir.

Birinci Ayasofya

Birinci Ayasofya'nın inşasına, Roma İmparatoru Büyük Konstantin (I. Constantinus) döneminde başlanmıştır. Bilindiği üzere I. Constantinus döneminde (324-337) Hristiyanlık Roma İmparatorluğunun resmi dinlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Ayasofya Kilisesi olarak da bilinen bu yapının inşası Büyük Konstantin döneminde tamamlanamasa da Büyük Konstantin'in oğlu II. Constantinus zamanında yapının tamamlanmıştır.

Tüm Reklamları Kapat

İlk Ayasofya'nın ahşap çatı ile kaplanmış bir yapı olduğu düşünülmektedir. Bununla birlikte önünde bir atrium bulunmakta ve yapı, genel mimari özellikleri itibarıyla Latin mimarisini yansıtmaktadır. Konstantinopolis patriği Ioannes Khrysostomos ve İmparator Arcadius arasında meydana gelen anlaşmazlıktan dolayı sürgün edilmesi, onu destekleyenlerin de isyan çıkarması sonucunda yapının yıkıldığı düşünülmektedir. Yapılan araştırmalar sonucu eski bir tapınak üzerine inşa edildiği düşünülmekte olan ilk yapıdan günümüze herhangi bir kalıntı kalmamıştır.

İkinci Ayasofya

İlk inşa edilen Ayasofya'nın çıkan bir ayaklanma sonucunda yıkılmasıyla birlikte, bu yapı II. Theodosius (408-450) tarafından onarılmış ve ibadete açılmıştır. Mimar Ruffinos tarafından inşa edilen bu yapının ömrü de ne yazık ki uzun olmamıştır. Iustinianos'a (527-565) karşı başlayan ayaklanmalar, 13-14 Ocak 532 Nika Ayaklanması'na neden olmuştur. Bu ayaklanma sonrasında çıkan yangın ise İkinci Ayasofya'nın da yıkılmasına sebebiyet vermiştir.

1935 yılında A. M. Schneider, Ayasofya'da çeşitli kazılar yapmış ve elde ettiği bulgular sayesinde İkinci Ayasofya'nın tarihine az da olsa ışık tutma şansı elde etmiştir. Kazılarda ortaya çıkarılan büyük süslemeli frizlerin, İkinci Ayasofya'nın giriş bölümüne ait olduğu tespit edilmiştir. Frizler üzerinde yer alan ve 12 havariyi temsil etmekte olan kuzu kabartmaları, İkinci Ayasofya'nın görkemi hakkında da önemli verilere ulaşmamızı sağlamaktadır.[1]

Üçüncü Ayasofya

İkinci Ayasofya'nın da yıkılmasıyla birlikte İmparator I. Iustinianos, Ayasofya'nın tekrar inşa ettirilmesi için Miletoslu Isidoros ve Trallesli Anthemios'u görevlendirmiştir. Oldukça kısa bir süre içerisinde (5-6 yıl içerisinde), günümüze kadar ulaşmayı başaran Ayasofya inşa edilmiştir.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

537 yılında tamamlanan Üçüncü Ayasofya'da ilk dini ayinlerin ise 27 Aralık 537 tarihinde yapıldığı bilinmektedir. O dönemde Konstantinapolis'in Hristiyan Katedrali olarak inşa edilmiş bulunan yapı, sahip olduğu pek çok özelliği ile dikkatleri üzerine çekmektedir. İnşa edildiği dönemde dünyanın en büyük iç mekanı olarak bilinen Ayasofya, mimarisindeki zarafet ile de görenleri büyülemeyi başarmıştır.

Pixabay

1520 yılında, dünyanın en büyük kilisesi olarak bilinen ve İspanya'da yer alan Sevilla Katedrali tamamlanana kadar Ayasofya, dünyanın en büyük katedrali olarak ünlenmiştir. Katedral, yaklaşık 1000 yıl boyunca Doğu Ortodoks Hristiyanlığın dini ve manevi merkezi olmuştur.

Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u Fethi

Osmanlı İmparatoru Fatih Sultan Mehmet'in 1453 yılında İstanbul'u fethetmesine kadar Doğu Ortodoksların dini merkezi olan Ayasofya, İstanbul'un fethiyle birlikte bir dönüşüm yaşamıştır. Fatih Sultan Mehmet'in (ya da II. Mehmet'in) emriyle Ayasofya, camiye çevrilerek Müslümanlar için önemli bir merkez haline gelmiştir.[2]

Fatih Sultan Mehmet'in emriyle temizlenerek camiye çevrilen ve adında herhangi bir değişiklik yapılmayan Ayasofya'ya minare eklenmiş ve minarelerden biri de II. Bayezid tarafından yaptırılmıştır. Her ne kadar Osmanlı mimarisinde taşın önemi büyük olsa da Ayasofya'nın ilk minaresinde tuğla kullanılmıştır.

Fatih Sultan Mehmet'ten itibaren dönem dönem bazı Osmanlı padişahları, Ayasofya'ya eklemelerde bulunmuştur. Kanuni Sultan Süleyman, fethetmiş olduğu Macaristan'daki bir kiliseden iki dev kandil getirmiş ve Ayasofya'ya bu kandilleri koydurtmuştur. Şu anda bu kandillerin mihrabın her iki yanında bulunduğu bilinmektedir.

Osmanlı padişahlarından II. Selim Dönemi'nde Mimar Sinan tarafından, Ayasofya'nın çok daha sağlam hale gelebilmesi için dış istinat duvarları eklenmiştir. Dış istinat duvarlarının yanı sıra Mimar Sinan, kubbeyi taşımakta olan payeler ve yan duvar arasında bulunan boşluklar arasına kemerler eklemiştir.

Tüm Reklamları Kapat

Ayasofya'nın güneydoğu kısmına II. Selim'in türbesi eklenmiş olup III. Murat ve III. Mehmet'in türbeleri de daha sonraları eklenmiştir. Bunların yanı sıra Ayasofya'nın cami formuna bürünebilmesi adına vaaz kürsüsü, müezzin mahfili, minber; Ayasofya'ya eklenen yapılar arasında yer almaktadır.

Ayasofya'nın Müze Dönemi

İstanbul'un fethi ile birlikte Türk topraklarında kalan ve camiye çevrilen Ayasofya, oldukça uzun bir süre müze olarak kullanılmıştır. 1930-1935 yılları arasında halka kapatılan ve bu süre içerisinde çeşitli restoranlar çalışmaları yapılan Ayasofya, çok daha görkemli bir form elde etmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk'ün emriyle gerçekleştirilen çalışmalar arasında mozaiklerin ortaya çıkarılması ve temizlenmesi, kubbenin demir bir kuşak ile çevrilmesi yer almaktadır. Ayasofya, Bakanlar Kurulu 24 Kasım 1934 ve 7/1589 kararıyla müzeye çevrilerek halkın kullanımına sunulmuştur.[4] Oldukça uzun bir süre müze olarak kullanılan Ayasofya'nın cami olma süreci 2005 yılı itibarıyla başlamıştır. 24 Temmuz 2020 tarihinde ise cami olarak kullanıma açılmıştır. Halihazırda Ayasofya cami statüsündedir.

Tüm Reklamları Kapat

Ayasofya'nın Mimari Özellikleri

Ayasofya, mimari özellikleriyle dikkat çeken çok özel tarihi yapılar arasında yer almaktadır. Kubbeli bazilika şeklinde inşa edilen Ayasofya, büyük bir kubbeye sahiptir. Bu özelliği ile döneminde ön plana çıkmayı başaran Ayasofya'nın kubbesi, Roma'daki Pantheon'un daha küçüktür. Fakat Ayasofya'nın kubbesi oldukça karmaşık bir plana sahiptir. Etkileyici mimariye sahip olan Ayasofya, incelikli bir işçiliğin ürünüdür.

Yapının güneydoğu kısmında Osmanlı Padişahı I. Mahmut tarafından 1740 yılında yaptırılan bir kütüphane yer almaktadır. 1968 yılına kadar kütüphanedeki eserler korunmuş olmakla birlikte bu tarihten itibaren eserlerin tamamı Süleymaniye Kütüphanesi'ne taşınmıştır. [3]

Pixabay

Kubbe

Kemer, tonoz ve yarım kubbenin oluşturduğu sistem; kubbenin geniş bir alanı rahatlıkla örtebilmesini olanaklı hale getirmiştir. Yapının iç mekanı, kubbesi başta olmak üzere birçok alan oldukça sanatsal bir görünüm elde etmiştir. [5] Kubbesi üzerinde 40 adet pencere bulunmakta olup kubbe, renkli bir iç kısma sahiptir. Dört adet içbükey üçgen pandandif üzerine oturan kubbe, Bizans yapılarında sıklıkla görülen bir kubbe biçimidir.

Sütunlar

20 metre civarındaki sütunları ile heybetli bir görünüme sahip olan Ayasofya'nın sütunları yaklaşık 1,50 metre çapındadır. Granit ve mermer olmak üzere farklı malzemeler kullanılarak inşa edilen sütunların 70 ton ağırlığında olduğu düşünülmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
BİLGİNİN BELİRSİZLİKLERİ

zaman kavramı her zaman değişkenli
arz eder. Çünkü “geleceğe olan inanç,
tarih içinde farklıklar göstermiştir.

Sosyal bilimin kendi ana mecrasına doğru yol almasında önemli bir rol oynayan İ. Wallerstein, Bilginin Belirsizliği kitabında bilginin sosyal bilim boyutundaki tartışmalı pozisyonunu sorguluyor. Ve bunun toplumsal mücadeleyle kazanacağı evrenin neler olacağını ortaya koymaya çalışıyor.

“… Sosyal bilimler, mevcut durumda neler olduğundan söz etmeye çalışır. Aynı anda hem toplumsal gerçekliği yansıtan, hem de bu gerçekliği etkileyen ve aynı anda hem güçlünün hem de ezilenin aracı olan bir toplumsal gerçeklik yorumu inşa eder. Sosyal bilimler bir toplumsal mücadele alanıdır; ama biricik toplumsal mücadele alanı değildir ve muhtemelen toplumsal mücadelenin en önemli alanı da değildir. Sosyal bilimlerin tarihi biçimini nasıl önceki toplumsal mücadeleler belirlemişse, bunların kazanacağı biçimi de gelecekteki toplumsal mücadelelerin sonuçları belirleyecektir.

Yirmi birinci yüzyıldaki sosyal bilimler hakkında söylenebilecek tek şey, onun entelektüel açıdan heyecan verici, toplumsal açıdan önemli ve su götürmez biçimde çekişmeli bir alan olacağıdır.”

Bu kitap, böylesi belirsiz bir bilginin parametrelerini araştırma çabası olmasının yanı sıra bu bilginin değerinin attırılması ve onun bireysel ve kolektif ihtiyaç, arzu ve umutlarımıza daha uygun hale getirilmesi için neler yapılabileceğini ortaya koyma girişimidir. Bilim hepimizi ilgilendiren bir macera ve fırsattır ve hepimizi ona katılmaya, onu inşa etmeye ve onun sınırlarını keşfetmeye sevk eder.

Devamını Göster
₺135.00
BİLGİNİN BELİRSİZLİKLERİ
  • Dış Sitelerde Paylaş

İmparatorluk Kapısı

Ayasofya'nın girişinde yer alan "İmparatorluk Kapısı", ana giriş olarak da bilinmektedir. Kapının üst kısmında İsa ve İmparator VI. Leo'yu temsil etmekte olan Bizans mozaiği bulunmaktadır. Bu kısım, Ayasofya'ya girişte ziyaretçilerin ilgisini çekmekte ve görenleri büyülemektedir.

İmparator Kapısı
İmparator Kapısı
Reddit

Üst Galeri

At nalı şeklinde bir mimari özelliğe sahip olan Üst Galeri, oldukça başarılı bir şekilde korunmuş mozaiklere de ev sahipliği yapmaktadır. Günümüzde restorasyon çalışmaları nedeniyle uzunca bir süre ziyarete kapalı olan bu kısımda, halihazırda Ayasofya fotoğrafları yer almaktadır.

Üst Galeri
Üst Galeri
Ian Scott

Ayasofya'daki Vestibül Mozaiki

Ayasofya'da yer alan mozaikler oldukça fazladır ve ilgi çekicidir. Bunlardan en önemlisi Vestibül Mozaiki'dir. Mozaikte Meryem oturmuş olup dizlerinde de Çocuk İsa yer almaktadır. Yüzünü bakana çevirmiş olan Meryem'in oldukça heyecansız bir bakışa sahip olduğu görülmektedir. Üzerinde stola bulunan Meryem stola ile aynı renkte maforion giymiştir.[6]

Meryem'in merkezde yer aldığı mozaikte, Meryem'in kucağında İsa ve Meryem'in her iki yanında iki imparator grubu bulunmaktadır. Mozaiğin sağ kısmında Büyük Konstantin bulunmakta olup sol kısımda ise Birinci Justinyan yer almaktadır.

Mozaikte Meryem'in kucağında yer alan Çocuk İsa, sırma himation giymiştir. Giydiği elbisenin kumaşı oldukça parlaktır. Meryem'in önünde durduğu taht ise dinamik bir perspektife sahiptir ve tahtın başlıkları kabartmalıdır. Ayrıca ön kısmındaki ayakları sütun şeklindedir. Çeşitli figürlerle bezeli olan tahtın altından yapılmış olduğu görülmektedir.

Mozaiğin merkezinde bulunan Meryem ve Çocuk İsa figürü, Hristiyan sanatında sıklıkla kullanılan figürler arasında yer almaktadır. Oldukça etkileyici bir mozaik olması, mozaiğin Ayasofya ziyaretçilerinin sıklıkla ilgisini çekmektedir.

Sonuç

Ayasofya, Doğu Roma mimarisinin en estetik örneklerinden bir tanesidir. Farklı dönemlerde tekrar inşa edilen ve günümüze 3 kere inşa edilen örneği kalan Ayasofya, İstanbul'un fethedildiği 1453 yılından beri Türk topraklarında yer almaktadır. Şehrin fethedilmesiyle birlikte camiye çevrilmiş ve çeşitli yapılar eklenerek cami formu elde etmesi sağlanmıştır.

1934 yılında müzeye çevrilen ve halka açık bir yapı kazanan Ayasofya, 2020 yılından beri cami olarak kullanılmaktadır. Muhteşem mimari özellikleriyle ilgi gören Ayasofya, ibadete açılmış olup 2020 itibarıyla camide ibadet yapılmaktadır.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
47
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 16
  • Merak Uyandırıcı! 6
  • Muhteşem! 3
  • Bilim Budur! 1
  • Korkutucu! 1
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Umut Verici! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
Sıkça Sorulan Sorular

Ayasofya adında yer alan "aya" kelimesi "kutsal, azize" anlamlarına gelir. Bunun yanı sıra "sofya" sözcüğü ise Eski Yunancada "bilgelik" anlamlarına gelmektedir. Her iki kelime birleştiğinde "kutsal bilgelik" kelimesi ortaya çıkmaktadır.

Günümüze kadar ulaşmayı başaran Ayasofya, İmparator I. Iustinianos emriyle Miletoslu Isidoros ve Trallesli Anthemios tarafından yapılmıştır. Yapı, 537 yılında tamamlanmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk tarafından, 1934 yılında yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile müzeye dönüştürülmüştür.

Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 19:00:04 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11734

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Araştırmacılar
İspat Yükü
Irk
Diş Hastalıkları
Kedigiller
Neandertal
Uzun
Doktor
Göğüs Hastalığı
Yayılım
Google
Beslenme
Tehlike
Risk
Aslan
Obezite
Radyasyon
Büyük Patlama
Işık Hızı
Genel Halk
Kuantum Fiziği
Bilimkurgu
Evren
Fosil
İklim
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
D. Ş. Uçar, et al. Ayasofya: Medeniyetlere Ev Sahipliği Yapmış Bir Şaheserin Asırlara Sığmayan Tarihi. (14 Ocak 2023). Alındığı Tarih: 21 Aralık 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/11734
Uçar, D. Ş., Bakırcı, Ç. M. (2023, January 14). Ayasofya: Medeniyetlere Ev Sahipliği Yapmış Bir Şaheserin Asırlara Sığmayan Tarihi. Evrim Ağacı. Retrieved December 21, 2024. from https://evrimagaci.org/s/11734
D. Ş. Uçar, et al. “Ayasofya: Medeniyetlere Ev Sahipliği Yapmış Bir Şaheserin Asırlara Sığmayan Tarihi.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 14 Jan. 2023, https://evrimagaci.org/s/11734.
Uçar, Damla Şahin. Bakırcı, Çağrı Mert. “Ayasofya: Medeniyetlere Ev Sahipliği Yapmış Bir Şaheserin Asırlara Sığmayan Tarihi.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, January 14, 2023. https://evrimagaci.org/s/11734.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close