Gülmeyi beynimizin subkorteks bölgesi yönetir ve en eski bölgelerden biridir. Subkorteks nefes alma, bazı basit refleksleri kontrolü üstlenme gibi işlevlere sahip olmasıyla beynin sonradan gelişen dil, hafıza işlevlerinden oldukça uzaktır. Beynimizin sonradan gelişen ve daha yüksek işlevli bölgeleri bu ilkel mekanizmalardan gelen gülmeye müdahale edemiyor. Gülmek bu yüzden bir refleks olarak gerçekleşir.
Gülmek iletişimi geliştirme ve insanlarla kaynaşma açısından da sosyal bir işleve ve avantaja sahiptir. Gülme sırasında çıkardığımız sesler konuşma akustiğimizle benzerlik taşıdığından beynimizin nefes alma ve konuşma için kullandığımız bölgelerini kullanırız. Gülmek bu mekanizmalarla doğmuş olup sağladığı işlevlerle günümüze taşınmıştır. Bu refleksi gıdıklanma olarak vermemizin temelinde de benzer bir durum söz konusudur.
Gıdıklanma ile gelen gülme de korkunun sonucudur. Bu korku ile beynimizin acıya duyarlı kısmı atalarımız çıplak ayakla dolaştığından çevredeki zehirli canlıların ayaklara gelmesi bir irkilmeye ve korkuya sebep oluyordu haliyle. Buna bir tepki olarak, savunma olarak, uyarı olarak bu korku gelişti.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Beynin Kısımları. (14 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 14 Eylül 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı