Beyin ile anlaşmak!
Kendinizi çözmeniz gerekiyor insanlar genellikle beynine düşman ya da düşüncelerine karşı açık olmayan bir insan ama şunu unutmayın en iyi dost yine kendinizsiniz kendiniz ile konuşun bunu küçümsemeyin çünkü her ne kadar garip dursa da bir bedende birden fazla bilinç yaşıyor. Bu bilinçle ile dost olup bunu tartışın neden bunu düşündüğünüzü ve neden böyle olduğunu?
Beyinle barışmadan, dış dünyayla savaş kazanılamaz. Çünkü dış dünyadaki tüm uyaranlar (medya, sosyal ağlar, reklamlar, içerikler) nihayetinde zihinsel işlemden geçer. Bu yüzden mücadele, dışarıdan çok içeridedir.
İlkel insanın dünyasında uyaranlar sınırlıydı: Tehlike, yiyecek, ses, doğa... Beyin bu kadar dar bir veri setine göre evrimleşti. Ama günümüz insanı saniyeler içinde binlerce bilgi kırıntısına maruz kalıyor: Bildirimler, yapay ışıklar, algoritmik içerikler, kısa ve hızlı hazlar... Beyin hâlâ Taş Devri'nde ama cep telefonları Gelecek Yüzyıl'dan.
Bu uyumsuzluk, dopamin sistemi üzerinden kendini gösterir. Her “beğeni”, her “yeni içerik” küçük bir dopamin patlaması yaratır. Bu nörokimyasal ödül, beyinde bağımlılığa benzer bir mekanizma oluşturur: Sürekli daha fazlasını isteme.
Burada beyinle "dost olma" fikri devreye girer. Bilincin önüne bilinçdışı eğilimler geçtiğinde, kişi kendine yabancılaşır. Bu yüzden kişi zaman zaman kendine şu soruyu sormalıdır:
"Şu an yaptığım şey, beni ben yapan şeye mi hizmet ediyor, yoksa sadece beynimin otomatik bir eğilimini mi tatmin ediyor?"
Peki, bu savaşta ne yapılabilir?
Uyaran Orucuna Girin
Tıpkı bedensel detoks gibi zihinsel detoks da gereklidir. Günde belirli bir saatte tüm ekranları kapatmak, beynin yeniden temel duyusal algılara dönmesine izin verir. Bu, beynin ön alın korteksi ile yeniden bağlantı kurması anlamına gelir. Yani karar verme, planlama ve öz denetim bölgesiyle.
Bilinçli Tüketim Prensibi
Bir içeriği izlerken veya okurken kendinize sorun:
“Ben bu bilgiyi seçiyor muyum, yoksa bu bilgi beni mi seçti?”
Pasif bir tüketiciden aktif bir seçiciye geçmek, dopamin sisteminin kölesi olmaktan kurtarır.
Günlük Beyin Muhasebesi
Kendinize her gün sadece 5 dakikalık bir sorgulama verin:
"Bugün neyi neden izledim?"
"Bugün neyin peşinden koştum ve neden?"
"Gerçekten bana ait olan ne yaptım?"
Bu “kendilik analizi”, metabilişsel farkındalık dediğimiz şeyi güçlendirir. Beyni izleyen bir başka bilinçle (yani bilinç-üstü bir konumla) hem alışkanlıkları hem düşünceleri gözlemleyebilir hâle gelirsiniz.
Kendini tanımayan biri, medyanın kölesi olur. Ama kendi bilinciyle konuşan, içindeki o çok sesli düşünceyi dinleyen kişi (garip görünse de) hem yalnız değildir hem de en sadık yoldaşına sahiptir: Kendisine.
Beyninizi düşman olarak değil, birlikte evrimleştiğiniz bir dost olarak görün. Çünkü medya, teknoloji ve hızlı çağ gelip geçer. Ama sen varsın, bir tane. Onunla barış yap, çünkü savaşın öteki tarafı senin içinde.