Toplumda, sadece bizim toplumumuzda da değil neredeyse bütün toplumlarda kabul görmüş yaygın bir sanı var. Dinsel inançlar saldırılara karşı savunmasızdır ve olağandışı kalınlıkta bir saygı duvarıyla korunması gerekir. Bu saygı herkesin birbirine göstermesi gerektiğinden farklı bir saygı konumundadır. Din merkezinde bazı fikirler barındırır ve biz bunları kutsal ya da mübarek veya benzeri kelimelerle adlandırırız. Bunların esas anlamları '' işte hakkında kötü söz söyleme izninizin olmadığı bir fikir ya da bir kavram; kötü söz kesinlikle söyleyemezsiniz. Neden söyleyemezsiniz ? Çünkü söyleyemezsiniz. Eğer birisi sizin onaylamadığınız partiye oy verirse, bu konuda onunla istediğiniz kadar tartışmakta serbestsiniz. Bu konuda herkes bir görüş bildirecektir ama kimse kendini rencide edilmiş hissetmeyecektir. Eğer birisi vergilerin azalması ya da artması gerektiğini söylerse, bu konuda da eleştiri yapmakta özgürsünüz. Ancak diğer taraftan birisi gelip '' Bu cumartesi elektrik düğmelerine bile dokunmamalıyım, inançlarıma aykırı'' derse ona şöyle demelisiniz, '' Buna saygı duyarım''
Neden muhafazakar partiyi ya da işçi partisini, cumhuriyetçileri ya da demokratları, şu ya da bu model ekonomiyi ya da Windows yerine Macintosh'u desteklemek tamamen meşrudur da kainatın nasıl meydana geldiğiyle ve onu kimin yarattığıyla ilgili bir fikir beyan etmek yasaktır? Kutsal konular olduğu için mi ? Genelde dinsel görüşlere itiraz etmemeye alışkınız ancak bu dillendirildiğinde ortaya çıkan hiddetin boyutları enteresandır. Herkes bu konuda tamamen çıldırır çünkü bu konular üzerine bir şey söylemeye izniniz yoktur. Ancak meseleyi mantıksal olarak düşündüğünüzde bu konunun diğer hiçbir konudan farkı yoktur. Diğer konular gibi din ve inanç konusu da tartışmaya açıktır ve hiçbir dini görüş ya da inanç saygı konusu değildir. Hepsi de değerlendirme konusudur. Ayrıca bir dine inanmıyorum demek ya da o din üzerine tartışmak o dine saygısızlık yapıldığı anlamına asla gelmez. Hiçbir dine, hiçbir inanca, hiçbir ideolojiye, hiçbir fikre saygı duyma zorunluluğumuz yoktur. Bir şeye saygı duymamak, saygısızlık yaptığımız anlamına gelmemektedir. Saygı duymazsın ama saygısızlık da yapmazsın. Yani demem o ki din ya da inanç tartışmanın, eğer özel bir anlaşma yapmadıysak, siyaset tartışmaktan, ya da futbol tartışmaktan hiçbir farkı yoktur ve olmamalıdır da.