Kendi renginde gördüğümüz cisimlerin renkleri de ışığın göremediğimiz skalası açısından tam bir muamma. Algı kısıtlılığı, biyolojik organizmaların yaşamlarını sürdürebilmeleri (fiziksel ihtiyaçları karşılama) üzerinden evrimleştiği için, ileri düzey uyaranlara her tür belli oranlarda kapalı durumda. İnsan türü de ışık tayfının çok ufak bir kısmını görebilecek biçimde gelişmiştir ve teknik anlamda ışık tayfının bütünü göz önüne alındığında görüyor demek zorlaşmaya başlamaktadır.
Tüm renkleri yutan siyah da, aslında bir hiç bir rengin yanısmıyor olmasının bir sonucu. Tüm renklerin yansıtıldığı beyaz da tüm renklerin (ışık renklerinin) karışımı olarak algımıza yansır. Yani onların gerçek renginden bahsediyorsak, ışık tayfının hangi kısmını referans almamız gerekir ? sorusuyla karşılaşırız.