Bir insanın varoluşu tanımlama anlamlandırması, bir teoriyle, bir açıklamayla, bir kitapla vs tamamen değişebiliyorsa, bu kişinin bakış açısı yeteri kadar derinleşmemiş, varoluşu anlamak anlamlandırmak için yeterli gayreti göstermemiş demektir. Aynı şekilde başka bir teori, kitap vs ile tekrar değişecektir.
Bunun yanında bilimsel hiçbir teori, araştırma, bulgu vs ideolojik, planlamacı, arka planı farklı olan amaçlarla yapılmış kurgular değildir. -Darwinizm gibi bilim dışı, ideolojik yapılanma olması haricinde.-
Yani bütün insanlar dinlere inanmayı bıraksa da, kimsenin elde edeceği bir kar bulunmamakta. Herkes dinlere inansa da bu böyle.
Diğer yandan zeki insanların inançsız, zeki olmayanların inançlı olduğuna dair hiçbir istatistiki veri bulunmamakta. Aksine, bütün istatiksel veriler, eşit oranda inançlı ve inançsız insan olduğunu gösteriyor. Bu bütün sosyal kültürel sınıflarda aynı. Zeki, bilim insanı statüsündeki insanlar da bu şekilde. Bunu anlamak zorundayız.
Varoluşu yorumlama anlamlandırma tamamen kişiseldir, kimsenin bakış açısı diğerinden üstün ya da özel değildir, zeki olmanın varoluşu yorumlamada doğrudan bir üstünlük sağladığı sağlamadığı konusu gerçekçi değildir. Veri işleyebiliyor olmada üstün olmak, onu anlamlandırmada da çok iyi olmak demek değildir. Bu nedenle holistik bakış açısı çok yavaş gelişmekte. Hemen yaygınlaşamamakta.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Kaynak. (16 Mart 2020). Alındığı Tarih: 16 Mart 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı