Kocaman evrende değerimiz ne?

Bu, felsefi ve kişisel bir sorudur. Evrenin büyüklüğü ve karmaşıklığı karşısında insanların önemsiz olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak, bu bakış açısı sizi umutsuz ve mutsuz yapabilir. Başka bir bakış açısı ise, evrenin içindeki eşsiz ve özel varlıklar olduğumuzu düşünmektir. Evrenin bize sunduğu güzellikleri, bilgileri ve deneyimleri keşfetmek için fırsatlarımız vardır. Ayrıca, evrenin içindeki diğer canlılara ve gezegene saygı duymak ve onlarla uyum içinde yaşamak için sorumluluklarımız vardır. Bu bakış açısı sizi mutlu ve anlamlı hissettirebilir. Sonuç olarak, evrende değerimiz, kendimizi nasıl gördüğümüze ve nasıl davrandığımıza bağlıdır.

Boyutumuz küçük ama işlevimiz büyük. Kısaca özetleyelim:

-Tahminlere göre yaklaşık 7.700.000 hayvan türü olmak üzere yaklaşık 8.700.000 türün varlığı söz konusudur. Başka kaynaklarda sayılar farklı çıkabilir, ancak rakamların büyüklüğü ortadır.

-Bu gezegen de yaklaşık 4 milyar yıldır yaşam var. Evrenin yaşı ile kıyaslandığında yaklaşık 2/7 sine denk gelir.

-Yüksek ihtimal, Evren'de ilk medeniyet kurabilmeyi başarmış türüz. Medeniyet kurmakla kalmamışız. Kendi gezegeni dışında insanlı, insansız uzay araçları gönderebilecek kadar ileri gitmişiz.

-5 devasa yok oluş yaşamışız, ama bir şekilde gezegen canlı barındırabilecek ortamı bize sağlamış.

-Gezegenin kendi dinamikleri sayesinde (manyetik alan, ozon tabakası, yüzeyinde bol su bulunması v.s.) yaşamı milyonlarca, belki bir kaç milyar yıl daha destekleyecek potansiyeli var.

Uzun lafın kısası; küçük MAVİ BİLYE koskoca Evren'in en nadide parçası olabilir.

Doğru aslında koca evrene bakınca onun içinde barınan minimini damlayız sadece.Ama diğer canlıların bizim gibi düşünebilme farkındalık şuur gibi yetenekleri/üstünlükleri olmadığı için biz elbette önemliyiz.Dünyayı değiştiren bizleriz ama artık o kadar değiştirdik ki şimdi eski güzellikleri yakalayamıyoruz maalesef((

Dünyanın milyarlarca yıldır mevcut olduğunu düşünürsek bugüne kadar yaratılmış en mükemmel hemde aynı zamanda en düşüncesiz varlıklarız.

Yüce Allah'ım yarattığı hiçbir canlıyı bizim gibi özene-bezene yaratmadı,hiçbirine akıl mantık öğrenme duygusu vb.vermedi.Demekki bir yaratılış amacımız var.Eğlenip gülmek yiyip içmek için gelmedik ki dünyaya.-konudan sapmış olabilirim özür dilerim-Allah'tan gelip Allah'a giden uzunca bir yolumuz var sadece.Şunu söylemek isterim;gerçek bir insan için asıl dünya burası değil ahirettir.Bu dünya bizim sınav yerimiz burada imtihan oluyor ve Allah'ın huzuruna çıkmaya hazırlanıyoruz.

Evet benden bu kadar NE İÇİN VARSANIZ O'NUN İÇİN YAŞAYIN. Ve yaşam amacınızı aradığınız bu serüvende sakın aramaya kaptırmayın kendinizi.Bulmak için aradığınızı unutmayın ve bulun.

"Şimdi anladım insan neden tüm yaratılanlardan üstündür.Yüreğine göre.Bir yürek,güneşten de sıcak,buzdan da soğuk,kayadan sa sert,denizden de çılgın,çeşmeden de temiz,semadan da yüksek,yıldızlardan da parlak,çiçekten de ince olabilirdi"...

Ne biliyormusun? Yaptıklarımız orta çağda evrene ne kadar etki ediyorduk? Etki alanımız kendi gezegenimizden ibaretti hatta bunu nu kadar eskiye götürmeye gerek yok biz uzaya birşeyler göndermeyi başardığımız zaman ilk defa kendi gezegenimiz dışında evrendeki başka şeyleride etkilemeyi başardık evrenin boyutundan dolayı ve yaşadığımız bazı 'aksaklık'lardan dolayı (savaş,hastalık,açlık) etki alanımız evren bazında nerdeyse hiç ama şunu unutmayalım biz keşfedilen en kudretli somut varlığız.