Sadece fizyolojik olarak düşünmek çok zor...
Ortaya çıkacak yavrunun bakım sorumluluğundan tutun da, gebeliktir, lohusalıktır, emzirmeye kadar... cinsel birleşmenin riskleri bir tarafta toplanıyor gibi.
Bu kısımlarını da ideal bir doğum kontrol yöntemiyle elimine ettiğimizi varsaysak bile yumurtlamaktan gelen bazı hormonal dengelerin periyodik değişimi hatta düzensiz adet döngüleri gibi şeyleri de eşitlediğimizi varsayalım.
Erkekler cinsel aktivite konusunda nal toplarlar.
Doğadaki farklı türlerde de görebileceğimiz gibi dişiler cinsel aktiflik konusunda orgazm ile sınırlandırılmadıkları için erkeklerden çok daha fazla cinsel potansiyele sahiptirler.
Dürtü - arzu konusunda anlamlı bir fark oluşur muydu emin olmamak ile beraber geride kalacaklarını hiç sanmıyorum.
Tamamen sosyal(dini vb.) ve hormonal şartların eşitlendiği varsayımsal durumda olarak düşünelim:
Kadınlar her arzuladıklarında partner bulmaları daha kolay olacağı için doygunluk, erkekler her istediklerinde partner bulamayacakları için açlık hissedeceklerdir.
Dolayısı ile açlık çekenlerin dürtüleri daha yüksek ölçülebilir.