Bu soru kilit bir sorudur. Bu konunun nasıl yorumlandığına farklı kaynaklardan bakacak olursanız, teistlerin her zamanki gibi aynı kitaptan(kaynaklarını da gösterirler) nasıl da farklı anlamlar çıkarttıklarını size gösteren bir başka örnek olduğunu göreceksiniz. Kimileri her şeyi bilir diyecektir, kimileri de böyle eğip büküp, dolandırıp işin içinden çıkmanın kendince bir yolunu bulacaktır. Çünkü inanmak zaten iman eden kişinin temel motivasyonudur. Bu motivasyon insanda zaten var olan görmezden gelme becerisini körükler (örnek: acı çekerek öldüğünü bildiğimiz milyonlarca çiftlik hayvanını görmezden gelebilme becerimiz) ve her türlü zıtlığı, mantık hatasını, yanlışı görmezden gelme kabiliyetine seviye atlatır. Bu konuyu "Güdülenmiş Muhakeme" başlığı altında da ayrıca inceleyebilirsiniz. Yani soru ne olursa olsun bir dindar inandığı dinin kaynakları içerisinde kendi istediği şekilde yorumlayabileceği bir şeyler bulacaktır çünkü dinler bir çeşit "Grand Theory" yani: "Her Şeyin Teorisi" olma iddiasındadır fakat insan eliyle yazıldıkları ve yaratıldıkları için çelişkili ifadeler ve mantık hataları ile doludurlar. Yine de bu konuda en çok öne sürülen argümanlardan birisine değinelim; dindarlar size bu sorular karşısında insanın özgür iradesi olduğu, Tanrı'nın her şeyi bilmesinin tanrının bizim algıladığımız zaman kavramının ötesine geçebilecek aşkın nitelikleri olmasıyla alakalı olduğunu ve sonuçları zaten bilmesinin sizin sorumluluklarınızı değiştirmeyeceği iddialarında bulunurlar. Bu varsayıma göre tanrı sizi yaratır, özgür iradeyi verir, dünyaya gönderir ama bunu yaparken sonucunu da bilebilir. Eğer siz bu testte tanrının değerlendirmesine göre başarısız olursanız sonsuza dek yanacaksınız ve acı çekeceksinizdir ve tanrı sizin başarısız olacağınızı bilirken sizi teste yine de gönderir. Tanrı sizi yaratırken size soruyor mu peki? Size sorsa siz hem dünyaya gelip hem de sonsuza kadar acı çekeceğinizi bilerek var olmayı arzular mıydınız? Tanrı'nın insanı yaratma ve test etme sonra da cezalandırma ve mükafatlandırmasındaki amaç nedir peki? Tanrının sizinle bu oyunu nereye varmaktadır? Bu dinlerde bu "aşkın" sebeplerle iligli pek bilgi veya sorgulanacak alan yoktur, tanrı kutsaldır, her şeye kadirdir, 'her şeyi bilir', onun eyleminden sual olunmaz. Ha bu arada dinlerden bağımsız ve mümkün olduğunca objektif bir biçimde ele almaya kalkarsanız insanın özgür iradesinin bir illüzyon olduğu sonucuna varacaksınızdır. Özgür irade kısıtlı alanlarda karar alırken özgür olduğumuz hissine kapılmamızdan ibaret. Gerçekliğe dönecek olursanız eylemlerimizin her biri geçmiş tecrübelerimize, içgüdülerimize, dış etkenlere ve önceki eylemlerimize bağlıdır ve bizim özgür irademiz en fazla "Soft Determinism" kavramıyla açıklanabilir.